KAYBOLAN YILLAR Dönüşü
yok beraberce karar verdik ayrılmaya
Alışmalı arkadaşça yolları
ayırmaya
Şimdi artık gözyaşları gereksiz
akmamalı
Alışmalı kendi yaramızı kendimiz
sarmaya
Şimdi artık kelimeler yetersiz
anlamı yok
Yitirmişiz anılarla beraber
faydası yok
Gel bunları bırakalım artık bir
tarafa
Gerçeği görmeliyiz dostum başka
çaresi yok
Şimdi bana kaybolan yıllarımı
verseler
Şimdi bana seninle bir ömür vaad
etseler
Şimdi bana yeniden ister misin
deseler
Tek bir söz bile söylemeye hakkım
yok
İÇİME SİNMiYOR
Hersabah güneş doğarken
Yeni bir güne başlarken
Ne zaman ki güzel bir şey
görürüm
Sensiz içime sinmiyor
Gözlerim arıyor seni
Benim çocuk sevgilimi
Bir ateş ki yüreğimi
Alev alev yakıyor
Seni bana vermediler
Seni bana vermediler
Mutlu olsunlar diyorum
Elbet onlarda severler
Bazen bir çiçek açarken
Bazen bir çocuk gülerken
Ne zaman ki içim taşar sevinçten
Sensiz içime sinmiyor
Dönüpte baktığım zaman
Hatıralar ağlaşıyor
Bir yaraki her yanımı
ince ince sızlatıyor
MİNİK SERÇE
Ümitlerime geliverdi ilkbahar
Gözlerimde bahar sevinci var
Bir başka mutluluk müjdeliyor sanki
çiçekler
Yeni açan tohum yeşeren toprak ve
ağaçlar
Bak işte bir minik serçe
Benim gibi neşe içinde
Anlaştık biz hiç konuşmadan
Minik serçeyle göz göze
geliverince
Bak seni sarı verdi mutluluk
Zaman durdu bak işte sonsuzluk
Bir başka dünyanın açıldı sanki
kapıları
Sevgi seli akıyor şimdi oluk oluk
Bak işte bir minik serçe
Senin gibi neşe içinde
Anlaştınız bak hiç konuşmadan
Minik serçeyle göz göze
geliverince
GÖLGE ETME
Kimselere inancım kalmadı benim
Dost bilip sevdiklerimden el aman
dedim
Beni benden alıpta gidenler
arasında
En büyük ızdırabı çektiren
sendin
Haydi artık çek git yoluna
bıkmışım dertten
Gölge etme başka ihsan istemem
senden
Ben gönlünün sultanı başının
tacı
Sense kahraman aşık usta yalancı
şimdi geride kaldı sen ve senin
gibiler
Ve yalan dostlukların verdiği acı
GÜN GELİR
Uzaklardan bir ses zaman zaman
Fısıldar sanki adımı usul usul
Ve eğer yağmur yağıyorsa o akşam
Her bir damla çelik misali
ağırlaşır
Kulaklarım çınlamıyor ne
zamandır
Beni hasretle anan biri yok artık
herhal
Bir garip bencil duygu ki ruhumu
sarar
içtiğim içkinin buruk lezzeti
acılaşır
Gün gelir serseri ruhum elbet
Acının lezzetine de alışır mı
alışır
Alt tarafı insanım işte herkes
gibi
Aklım arasırada olsa karışır
YORGUN AKŞAMLAR
Yine akşam oluyor
Deniz durgun hava durgun
isyanlar ümitler ve ben
Ve yanlızlığım yorgun
Yine tanıdık çehreler
Gülüşler aynı gözler solgun
Bir günü daha yaşanmış
şu geçip giden ömrün
Dilimde anlamsız bir dolu söz
Ne yaptığım belli ne istediğim
Bir günü daha yaşanmış ömrün
Bilmiyorum ki nedir istediğim
Yine yüreğim daralıyor
Kelimeler düğüm düğüm
SIZI
Sızım sızım sızlar içim
Gözümde akmayan yaşlar
içimde yıllardan kalma birikim
Bilmem ne zaman patlar
Bilirim sonu var bunun
Bilirim sonu gelir her sorunun
Bilirim sonu var bunun
çaresi bulunur, bilirim her sorunun
Hiç aç susuz yaşamadım ki
Hiç parasız pulsuz kalmadım ki
Hiç aşksız sevgisiz olmadım ki
Neden,niye,kime bu özlem
Sızım sızım sızlar içim
Yüreğimde fırtınalar
Ve suskun artık umutlarım
Sanki benden hesap sorar
GELEN GİDENİ ARATIR
Haydi gel seninle şöyle karşı karşı
Gel olmaz inan ki kavga ve göz
yaşı
Ayrılmak istemiyorsak seninle
Açıkça konuşmalı
Gel bu güne kadar olanlar olmuş
Hepsini unutalım
Gelen gideni aratır derler
Bırak nazı anlaşalım
Haydi gel bir kez daha denemeli
Gel herşeyi doğru dürüst
söylemeli
Ayrılmak en kolay çözüm inan ki
Gel görelim gerçeği |
KAÇ YIL GEÇTİ ARADAN
Nolur sormasınlar bana.
Nolur söyletmesinler derdimi.
Saklarım ben onu kendime.
Yerim kendi kendimi.
Akıyorsa yaşlar gözümden,
Dinmiyorsa bir türlü gece gündüz,
Karardıysa bütün dünya,
Vardır elbet bir sebebi...
Kaç yıl geçti aradan ayrı ayrı,
Bitsin artık bu hasret bulaşalım
gayrı...
Benim bütün derdim özlem.
Biliyorum kavusur böyle seven.
Biz bir elmanın iki yarısıyız,
O en çok sevdiğim ve ben.
SEN
Sen yıllar önce kaybettiğim ümit
Sen hayata pembe bakan gözlerim
Sen yaşama sevincimdin...
Sen elimde bahar demetleri
içim ışık ışık kısaca sen
gençliğimdin...
Yok dönemez geriye
Seni...seni...seni arıyorum
Seni...seni...seni özlüyorum
NEYE YARAR
Saklasa da sözlerin
Gizleyemez derdini
Gizleyemez gözlerin
Deli gibi sevdiğini
İçimde bir sevinç var
Senelerdir tatmadığım
Bir burukluk bir heyecan
Doyasıya yaşamadığım
Ne kavga ne ümitsizlik
Ne ağlaşan insancıklar
Ne de başka düşüncem var
Bir duygu kasırgası bu
Sardı bütün benliğimi
Karşı koymak neye yarar
Bir yanımda doğrular
Hatalarsa bir yanımda
Aklım yapma diyorsada
Gönlüm bir kez düştü aşka
Şimdi ne söyleseler
Aşka dair bilinen
Şu yalan dünyada ne var
Yaşamadan öğrenilen
KİME KALMIŞ BU DÜNYA
Nasılda kandım aşkınla yandım
Ne var ki aldandım
O çılgın aşkdan o heyecandan
Kaçılmıyor sandım
Ne söylesen boş inanmam artık
Yalan dolanlarına
Seniyse sende kapandı dün yok
Bu dinmeyen acıya
Ha üçgün önce ha beşgün sonra
Yeter bitsin bu cefa
Satıp savursan kasıp kavursan
Değil hiç umrumda
Vurupta kırsan yakıpta yıksan
Kime kalmış bu dünya
çok istemistim döner demiştim
Yolunu gözlemiştim
Sabah ve akşam gece ve gündüz
Rüyamda beklemiştim
Birazcık insaf olaydı sende
Kıyarmıydın canıma
Günün birinde pişman olursun
Elbet yaptıklarına
ÖLÜRSEM YAZIKTIR
Ölürsem yazıktır sana kanmadan
Kolların boynumda halkalanmadan
Bir günüm geçmiyor seni anmadan
Derdine katlandım hiç usanmadan
Diyorlar kul olmaz ateş yanmadan
Denizler durulmaz dalgalanmadan
OLMAZ İLAÇ
Olmaz ilaç sine-i sathareme
çare bulunmaz bilirim yareme
Baksak hadi ban-u cihan çareler
Çare bulunmaz bilirim yareme
Kasttediyor tir-i musen canıma
Gözleri en son girecek kanıma
şerh edem halime canıma
çare bulunmaz bilirim yareme
AKASYALAR AÇARKEN
Yar yolunu kolladım
İpek mendil salladım
Ona çiçek yolladım
Akasyalar açarken
Yarim gelir yanıma
Kanı kaynar kanıma
Neşe katar kanıma
Akasyalar açarken
Yarimle biz biz bize
Otururuz diz dize
Sevişiriz göz göze
Akasyalar açarken
SiLEMEZLER GÖNLÜMDEN
Dilimi bağlasalar anmasam hiç
adını
Gözümü dağlasalar görmesem hiç
yüzünü
Elimi bağlasalar tutmasam ellerini
Silemezler gönlümden ne aşkını
ne seni
Dünyamı karartsalar görmemem için
seni
Büyüler yaptırsalar sevmemem için
seni
Gurbete gönderseler kan doldursa
içimi
Silemezler gönlümden ne aşkını
ne seni
KARAM
Köprüler yaptırdım gelip geçmeye
çeşmeler yaptırdım suyun içmeye
karam
Kavli karar ettim alıp kaçmaya
Boşa kostaklanma kostak değilsin
karam
çıkma pencereye zülfün tellenir
Beyaz giyme eteklerin kirlenir karam
Gelme meyhaneye adın dillenir
Boşa kostaklanma kostak değilsin
karam
Armudu dalında pazar eyledim
Kaşını gözünü uzak eyledim
karam
Seksen şeftaliyi hazar eyledim
Yanılıpta güz almışım bilemem
karam |