Bir gece böyle görünüyordu istanbul, haydarpasha'dan bakınca. Yemin edebilirim, kar yağarken, denizin üzerine dolunay doğmuş gibi aydınlanıyordu.Nereye gideceksem, vazgeçtim gitmekten. Belki de marmaris'ti hatırlamıyorum, ondan bile vazgeçtim. Kaldım yerimde mıhlanmış gibi, kımıldayamadım saatlerce. Epitaph'ın newyork konseri kaydı baymaya başladığında, sevgili yakut'ta bitmek üzereydi, kar da durmuştu. Kalktım yerimden, perona ilerledim. Tren yoktu. Sırt çantamı sırtıma asıp Kadıköy'e yürüdüm. Bembeyaz olmuş, hiç bir ayrıntısı görünmeyen şehirde bir ayrıntı olarak durmaya devam ettim. Düşündüm, neydi ki bu insanların şehirden kaçma tripleri? Uzaklaşıp gittiğinde, kar veya lodos başka bir şehirde veya kasabada daha mı hoş karşılayacak seni, sen giderken kendini de arkandan sürüklediğin sürece? Başka bir yerde yalnızlığın soğuğuna zorla alıştırdığın bedeninin üşüyeceğini mi zannettin? Telefon çaldı: -Gittin mi? - Bilmiyorum. -Hıı?
 


 
 

 
 
 

                                   Öyle güzeldin ki ... deniz gibi ,
                                                            Denize öylesine bakiyordun ki ,
                                                   Belki de Ankara'liydin...






Broken Hill olayı

Haydarpasha itself                                     Meil