Komando Temel talimde,komutan hamam böceği dağıtıyor
-Hamam bçceği protein kaynağıdır.Acil durumlarda yemeniz gerekebilir.Hadi şimdi nasıl yiyorsunuz görelim.
Herkes yemiş,Temel yememiş.Dersten sonra komutan neden yemediğini sormuş.Temel:
-Siz söylediniz komutanım, böceği acil durumlara sakladım.
Başkan Temel, Bir hapishaneyi ziyaret etmiş.Bir tanesi dışında tüm mahkumlar suçsuz olduklarını, haksızlığa uğrayıp hapse düştüklerini anlatıyormuş. O tek mahkum şeytana uyup bir suç işlediğini, cezasını hakettiğini söyleyince Temel, hapishane yöneticilerine dönerek:
-bu adamı serbest bırakın, öteki masum insanların ahlakını bozmasın.
Patronu, geç kalan Temel'e nedenini sormuş:
-Baba oldum da.
-Çok iyi bir haber bu.
-Pek değil karımın duymasını istemiyorum
Yanında uyku hapı taşıyan Temel'e:
-Alma şu mereti alışkanlık yapar dediklerinde Temel:
-Ben beş yıldır alıyorum alışkanlık yapmadı
Ula Temel çok içmeye başladın. Alkolik oldun. Sebebi nedir?
-Karıyla kavgalıyız da onun için içiyorum.
-Aranız neden bozuk ki?
-Çok içtiğim için.
Temel, Fadimenin sadakatinden çok emin:
-Fadime beni asla aldatmaz. İyi yetişmiş, çok ahlaklı, sadık ve de fevkalade çirkin biridir
Bütün gece sessizce oğlan bekleyen Temel'e doğumevi hemşiresi bir kızı olduğunu söylediğinde Temel:
-O kadar da dert değil. Kız çocuk benim ikinci alternatifimdi
Temel, amirine çok kızmıştı. Amir bir de nasihat ediyordu:
-Siz benim kıymetimi bilmiyorsunuz. Temel atılmış:
-Biliyoruz on milyon ediyorsun.
-Sadece kolumdaki saat on milyon eder.
-İyi ya, ben de öyle hesaplıyorum
Temel oto galerisine gitmiş:
-Biliyorsunuz geçen hafta bir araba almıştım. Satarken bana kırılan parçanın yerine yenisini vereceğiz demiştiniz.
-Tabii efendim, hangi parçaları istiyorsunuz?
-Bir göz, iki diş, iki diz kapağı...
Temel, uzun süredir görmediği Cemal'e ilk aşkını sormuş:
-Koleji bitirdi, bir işe girdi. Patronu onu çok sevdi, bir araba, bir daire aldı. Arada bir Avrupa'ya yolluyor. Seninki ne oldu?
-Benimki de orospu oldu ama ben senin gibi iyi anlatamıyorum.
Temel, Türkiye'nin en gelişmiş arabasını satın almak istemiş. Mevcut arabaların hiçbirini beğenmemiş. Amerika'dan yeni arabalar ithal etmişler. Her şeyi elektronik, müthiş bir dizayn. Temel beğenmiş:
-Tamam bunu alıyorum, hızı nedir?
Satıcı çok rahat ve emin bir biçimde örnek vermiş:
-Şimdi yola çıksan sabah saat üçte Trabzon'da olursun. Temel
-Ben sabahın üçünde Trabzonda ne yapacağım deyip, vazgeçmiş.
Bölük nehri geçecek, komutan erlerin soyunmasını istemiş. Soyunan erler önünü örterken, Temel arkasını örtüyormuş.
-Komutanım esas tehlike arkadadır.
Balıkçı Temel'e bir müşteri hamsinin fiyatını sormuş.
-Beşyüz bin
-Karşıdaki balıkçıda dörtyüz bin
-Git ordan al
-Orada kalmamış
-Bende kalmasa ben ikiyüze satarım
Temel hakime gitmiş:
-Bir uşak öbürünü öldürecek.
-Öldürsün, asarım.
-Peki öldürmeden asamaz mısın?
Babası, teşvik için küçük Temel'e:
-Atatürk senin yaşındayken sınıf birincisiydi, deyince
-Senin yaşındayken de cumhurbaşkanıydı, cevabını almış
Temel, Cemal'i atletizm yarışlarına götürmüş. 800 metre yarışlarını seyrederlerken Cemal:
-Birinciye kupa veriyorlar, demiş.
-O zaman arkadakiler niye koşuyor, diye sormuş Temel
Temel, Cemal'e anlatıyordu:
-Dün gece korkunç bir rüya gördüm. Bindiğim gemi batıyor, ben de çok güzel kızlarla bir adaya düşüyorum. Çok kötüydü.
-Ula Temel, sen delirdin mi?
-Rüyamda ben de kızdım.
Temel anlatıyormuş:
-Güneş iyidir, ancak ay onun iki misli iyidir.
-Neden öyle?
-Ay bize gece ışığa ihtiyacımız olduğu zaman ışık veriyor, güneş ise gündüz ışığa ihtiyacımız olmadığı zaman ışık veriyor.
Temel'in iki tane tayı varmış. İkisinin tıpatıp aynı olduğunu, farklarını ancak kendisinin ayırdığını söyleyip övünürmüş:
-Beyazın kuyruğu on santim daha kısa.
Temel rakı içmeyeceğine dair Fadime'ye söz vermiş. Ertesi gün işten çıkmış. İlk meyhanenin önünden geçerken içeri dalmamak için kendini zor tutmuş, ikinci ve üçüncüyü de bu şekilde geçmiş. On metre daha gidince kendisiyle gurur duyarak konuşmaya başlamış:
-Temel, sen ne azimkar bir uşakmışsın. Söz nasıl tutulur görsünler. Artık bir rakı ziyafetini hakettin. Gel sana bir rakı içireyim
Temel süpermarkete gider. Tezgahın başında duran adama söyler:
-Bana yarım lahana verir misin?
Adam şaşırır:
-Olmaz yarım lahana veremeyiz
-Nasıl olsa kiloyla satıyorsunuz, verseniz olmaz mı?
-Olmaz ama ben yine de şefe bir sorayım. Adam, Temel'in arkasından geldiğini görmez:
-Şef, salağın birisi lahananın yarısını istiyor.
Tam o anda Temel'in arkada olduğunu farkeder:
-Bu bey de öteki yarısını istiyor, der
Öğretmen:
-Benim sınıfımda uyunmaz
Temel:
-Bu kadar bağırırsanız uyunmaz tabii