Elektromanyetik terörizm

CASA uçaklarının garip bir şekilde üst üste düşmesiyle ilgili olarak yazdığımız elektromanyetik silah sistemleri konulu yazımızın ardından ilginç bazı bilgiler geldi.

Örneğin ABD Savunma Bakanı William Cohen, 28 Nisan 1997 tarihinde Senatör Sam Nunn'ın Georgia Üniversitesi'nde organize ettiği 'Terörizm, Kitle İmha Silahları ve ABD'nin Stratejisi' konulu konferansta şunları söylemiş:

"Others [terrorists] are engaging even in an eco-type of terrorism whereby they can alter the climate, set off earthquakes, volcanoes remotely through the use of electromagnetic waves… So there are plenty of ingenious minds out there that are at work finding ways in which they can wreak terror upon other nations…It's real, and that's the reason why we have to intensify our [counterterrorism] efforts."

Türkçesi şöyle:

"Diğerleri (teröristler) elektromanyetik dalgaların kullanımıyla çalışan, iklimleri değiştirebilen, depremler, volkanlar yapabilen ekolojik silahlarla ilgileniyorlar. Yani, diğer uluslar üzerine öfkelerini kusabilecekleri yolları bulma noktasında iş başında olan bir sürü becerikli beyin var. Bu gerçek ve bu yüzden çabalarımızı artırmamız gerekiyor."

ABD eski Savunma Bakanı William Cohen'in bu sözleri aslında teknolojik gelişmeleri takip edenler için bir sır değil. Ancak bu tür silahların bazı terör örgütlerinin eline geçme ihtimali, terör tehlikesiyle karşı karşıya olan ülkeler için kuşkusuz son derece önemli.

Bu arada tüm dünyada artan depremler, garip iklim olayları, volkanların hareketlerinde yaşanan artış Cohen'in sözlerini daha da ilginç hale getiriyor.

Cohen'in bu sözlerini duyduktan sonra, Gölcük depreminden bir süre sonra ABD'ye giden Ecevit'e, CNN muhabirinin 'Depremi PKK yapmış olabilir mi?' sorusu en azından daha mantıklı hale geliyor. Ecevit, hatırlayacağınız gibi 'sanmıyorum' gibi garip bir cevap vermişti o zaman.

Bazı ülkeler, bilindiği gibi ABD'nin terörist ve teröre destek veren ülkeler listesinde yer alıyor. Bu ülkelerin başında, Libya, İran, Suriye, Irak gibi ülkeler geliyor. ABD, Rusya ve Çin'in bu ülkelere bazı ileri silah teknolojilerini satmasından son derece rahatsız olduğunu gizlemiyor. ABD özellikle, Rusya'nın elektromanyetik silahlar konusunda son derece ileride olduğunu düşünüyor ve bu teknolojileri bazı ülkelere satabileceğinden endişe ediyor.

Aynı şekilde Çin'in de bu tür teknolojiler üzerinde çalıştığını düşünen ABD, son zamanlarda da gözlendiği gibi, Çin'e karşı sert bir tutum izlemenin yanı sıra, Çin'e yönelik istihbarat çalışmalarını derinleştirdi.

Bununla birlikte ABD'nin elinde de bu tür silah sistemlerinin bulunduğu bir sır değil.

Edindiğimiz bilgilere göre, bu gelişmeleri yakından takip eden Türk Silahlı Kuvvetleri'nde de, Elektronik Harp (EH) sistemlerinin envantere katılması faaliyeti hızlandırıldı. Bu alanda ilkin uçakların ve stratejik bölgelerin, farklı güdüm sistemlerine sahip silahlara karşı etkin bir biçimde kullanılması hedefleniyor. Elektronik Harp projelerinde ikinci sırada yeni geliştirilen harekat konseptine göre, Refakatte(Eskort), Karıştırma ve Aldatma Sistemleri ile Uzaktan (Stand-off) Karıştırma ve Aldatma Sistemleri geliyor. Bu sistemlerin tamamlanmasından sonra Hava Kuvvetleri envanterindeki muharip uçakların tamamının radar ve IR güdümlü silah sistemlerine karşı yüksek bir koruma kabiliyeti kazanması hedefleniyor.

Kuşkusuz bu önemli bir gelişme. Bu tür girişimlerin hızlanmasını diliyoruz. Zira teknolojik gelişmelere paralel olarak güvenlik tanımı da değişiyor.