Rüya yorumu; cinsellik, kehanet ve dinsellik açısından irdelenmiş ama
kimse kendisinin rüyalarını zihninin olağan bir işlevi olarak görmemiş. Zihin
kendi dilini kullanır ve yapabileceğimiz biricik şey, onu kendi
basmakalıplarımıza uydurmak değil, yerzamanların kültürel modlarına bağlı
olarak, onu sözlüklemektir.
Rüyaları derlemek, siyasal ve ticari olarak anlamlı bulunmuş. Bazı kurumların
bir milyonu aşkın rüya derlediği rivayet edilir. Veriler ise, insanları
manipüle etmek veya birşeyler satın almaya zorlamak için kullanılmış.
Rüya Yolu, tüm bu yolların dışında yürür. Onlarca ayrallığı (yüksek
zeka, solaklık, kezlerce ölüm travması yaşamışlık, 20 yıl asker kaçaklığı,
oyvermezlik, vd) astandart nekrografisine sığdırmış birinin düşsel yoludur.
İçindekiler + İstatistikler
Önsöz
2. Bir Rüya 01.11.93
3. Üç Rüya 14.11.93
4. Çok Rüya 03.12.93
(7 rüya + 1 kuram)
1. Bir Rüya 07.02.94
2. Bir Rüya 22.02.94
3. Bir Rüya
28.02.94
4. İki Rüya 20.03.94
5. Üç Rüya 27.03.94
6. İki Rüya 28.06.94
7. Rüyalar Kitabı : İçindekiler 07.07.94
8. Bir Rüya
11.07.94
9. Kuram 11.07.94
10. Kuram 13.07.94
11. Bir Rüya 14.07.94
12. Bir Rüya 18.08.94
13. Bir Rüya 19.08.94
14. Rüyaların Topolojisi 12.09.94
15. Bir Rüya 19.09.94
16. İki Rüya 06.10.94
17. Bir Rüya 07.10.94
18. Ölüm Rüyası 11.10.94
19. Bir Rüya 01.11.94
20. Bir Rüya 25.11.94
21. Bir Rüyacık 01.12.94
(22 rüya + 4 kuram)
1. İki Rüya 01.01.95
2. İki Rüya 30.01.95
3. Bir Rüya 08.02.95
4. Bir Rüya 23.03.95
5. Bir Rüya 31.03.95
6. Üç Rüya 03.04.95
7. İki Rüya 05.05.95
8. Bir Rüya 19.05.95
9. Rüya Olmayan Rüya(lar) 29.08.95
10. Bir Tarkovski Rüyası 29.09.95
11. Bir Rüya 02.10.95
12. Rüya Kuramı 02.10.95
13. İki Rüya 16.10.95
14. Bir Rüya 22.11.95
(18 rüya + 2 kuram)
1. İki Rüya 09.01.96
2. İki Rüya 16.01.96
3. İki Rüya 02.02.96
4. İki Rüya 06.02.96
5. Bir Rüya 14.02.96
6. İki Rüya 05.03.96
7. Bir Rüya 15.03.96
8. İki Rüya 29.04.96
9. Bir Rüya 07.05.96
10. İki Rüya 27.05.96
11. İki Rüya 04.06.96
12. Bir Rüya 26.06.96
13. Bir Rüya 27.06.96
14. Bir Rüya 15.07.96
15. Dört Rüya 11.08.96
16. Bir Rüya 20.08.96
17. Yorumlamak veYazmak 21.08.96
18. Anımsamak 22.08.96
19. Bir Rüya 22.08.96
20. Rüya Nedir? 26.08.96
21. Rüya ve Film 27.08.96
22. Bir Rüya 01.09.96
23. Başlıksız : Kuram 02.09.96
24. Bir Rüya 16.09.96
25. Bir Rüya 02.10.96
26. Bir Rüya 20.11.96
27. Bir Rüya 25.11.96
28. Bir Rüya 04.12.96
29. Bir Rüya 19.12.96
( 35 rüya + 5 kuram)
1. İki Rüya 12.01.97
2. Bir Rüya 16.01.97
3. Bir Rüya 18.01.97
4. Bir Rüya 03.02.97
5. Bir Rüya 22.02.97
6. İki Rüya 24.02.97
7. Birinin Rüyasının Filmi 28.02.97
8. Bir Rüya 12.03.97
9. Bir Rüya 18.04.97
10. Bir Rüya 21.04.97
11. Bir Rüya 18.04.97
12. Bir Rüya 21.04.97
13. Rüyalarda Bilinçaltı 21.04.97
14. Bir Rüya 22.05.97
15. Bir Rüya 16.06.97
16. Bir Rüya 29.06.97
17. Bir Rüya 30.06.97
18. Bir Rüya 30.06.97
19. Uyku : Kuram 30.06.97
20. İki Rüya 01.07.97
21. Bir Rüya 14.07.97
22. İki Rüya 17.08.97
23. Bir Rüya 02.09.97
24. Bir Rüya 11.09.97
25. İki Kabus 14.10.97
26. Bir Rüya 23.12.97
(28 rüya + 3 kuram)
1998 DÖKÜMÜ
1. Bir Rüya 07.01.98
2. Hayal 21.03.98
3. Üç Rüya 23.03.98
4. Kuram 30.03.98
5. Bir Rüya 01.05.98
6. Bir Rüya 22.05.98
7. Bir Rüya 19.08.98
8. Kuram 01.09.98
9. Rüyaların Bilgisayarlaşması 14.09.98
10. İki Rüya 28.09.98
11. İki Rüya 30.09.98
12. Bir Rüya 07.10.98
13. Bir Rüya 03.11.98
14. Olası Başlıklar 17.11.98
(14 rüya + 4 kuram)
1. Bir Rüya 02.01.99
2. İki Rüya 14.01.99
3. Bir Rüya 30.01.99
4. Bir Rüya 01.04.99
5. İki Rüya 01.06.99
6. Bir Rüya 02.08.99
7. İki Rüya 24.08.99
8. Uzun Rüyalar Nasıl Yazılır? 14.09.99
9. Dört Rüya 23.11.99
10. Halüsinasyon 27.12.99
(15 rüya + 1 kuram)
1. Bir Rüya 14.02.00
2. Kuram 09.06.00
3. Kuram 10.06.00
4. Saptamalar 12.06.00
5. Saptamalar 13.06.00
6. Saptamalar 13.07.00
7. Saptamalar 18.07.00
8. Bir Rüya 09.08.00
9. Bir Rüya 17.08.00
10. İki Rüya 16.09.00
11. Bir Rüya 21.09.00
12. Üç Rüya 29.09.00
13. Bir Rüya 30.10.00
14. Bir Kabus 26.11.00
15. İki Rüya 30.11.00
16. Bir Rüya 09.12.00
17. Bir Rüya 12.12.00
18. Dört Rüya 28.12.00
19. Olası Başlıklar 31.12.00
(19 rüya + 7 kuram)
2001
1. 19.01.01
2. 14.02.01
3. 22.02.01
4. 14.03.01
5. 18.03.01
6. 26.04.01
7. 04.05.01
8. 13.07.01
9. 02.10.01
10. 05.10.01
11. 05.11.01
12. 20.11.01
13. 21.11.01
14. 03.12.01
15. 16.12.01
16. 17.12.01
17. 20.12.01
18. 27.12.01
(24 rüya)
2002
1. 01.01.02
2. 07.01.02
3. 10.01.02
4. 08.02.02
5. 18.02.02
6. 22.02.02
7. 18.03.02
8. 08.04.02
9. 24.06.02
10. 15.07.02
11. 29.07.02
12. 03.08.02
13. 09.08.02
14. 23.08.02
15. 30.08.02
16. 30.08.02
17. 31.08.02
18. 20.09.02
19. 07.10.02
20. 01.12.02
(20 rüya + 6 kuram)
Sonsöz
·
(04 + 21 + 14 + 29 + 26 + 14 +
10 + 19 + 18 + 20 = 175 parça)
(07 + 22 + 18 + 35 + 28 + 14 + 15 + 19 + 24 + 20 = 202 rüya)
(01 + 04 + 02 + 05 + 03 + 04 + 01 + 07 + 00 + 06 = 033 kuram)
Toplam = 235 ( =
202 rüyasal + 33 kuramsal) konu
1 Ocak 1993 – 31 Aralık 2002 = 3652 gün
Yaklaşık ortalama : 21 günde / 3 haftada bir parça
Rüya, güncenin bir türüdür. ‘Bilinçdışı’ veya ‘bilinçaltı’ denilenin,
Batı Avrupa’nın ‘Aydınlanma Çağı’ döneminden beri, çok tutulan bir söylem
çeşidi olmasına ve yazın alanında güncede çok örnek olmasına karşın, rüya
örneği inadına çok azdır. Hele hele yıllar boyu rüya yazmak, beyhude bir çaba
gibi görüldüğü için olsa gerek, neredeyse hiç örneksizdir.
Buna bir çok neden ileri sürülebilir:
Bir: Rüyalar mahremdir, paylaşılmazlar.
İki: Rüyaları yazmak zordur, çünkü anımsamak zordur.
Üç: Rüyalar, bir yazın türü veya güncenin alttürü olarak, okur, yazar
ve yayıncı tarafından değerli sayılmaz.
Dört: Astrolojik veya dinsel (Türkiye’de İslamsal) rüya tabirleri daha
çok ilgi çeker.
Oysa, her yazıldığında görüldü ki rüyalar yazılasıdır. Ancak Freud,
rüyayı yazının değil, bilimin konusu saydı. Oysa, kendisinin kurduğu psikoloji,
bir sahtebilimdir ve bir yalan söylemdir. O nedenle, hala rüyaların bilimi
yapılamadı. ‘Rüya Yolu’, rüyaları hem bilim, hem de yazın dalı sayar.
Rüyalarımı yazmaktan ve okumaktan hep çok zevk aldım. Yazının diğer
dallarından çok farklı bir söylem-dil yaratıyorlar. Onları, ‘masal / fantazya’
türünde / alanında saymıyorum. Ben de anlamlarını çözmeye çalıştım. Bir çok kez
becerdim de… Ancak çoğunluk, bir öndil anlamdışılığını (anlamsızlığını değil)
korudular. Zaten onları saklamaya ve iletmeye beni iten de bu nedendir.
Ötediller denli, öndillere (henüz dil değillere) de gereksinimimiz var; akıllılar
denli, delilere de gereksinimimiz olduğunca… ‘Rüya Yolu’, deliliğimin farklı
bir izleğidir.
En önemlisi, bir çok rüyam gerçeklerden çok daha gerçekti. Zaten
rüyaların bilimi, bu doğrultuda yakalanabilecek ancak… ‘Rüya Yolu’, rüyalardaki
ötedüşünceleri izler.
Rüyalar denli, onlar hakkında yazmak da önemlidir. Az sayıda da olsa,
kuramsal metinleri koymamın nedeni odur. Zaten, 6 yıllık süre içinde
yazılırlarken, baştan ‘Rüya Yolu’ için
tasarlanmışlardı.
Eğer tamamlanabilirlerse, 5 ciltlik ve 50 yıllık harita, elbette sözü
geçen konuların çözümüne katkıda bulunmuşacaktır.
(5 Aralık 1999)
SONSÖZ
‘Önsöz’ ile
‘Sonsöz’ aynı günde yazıldı, çünkü ilkede / başta konulan yüz parça / sayfa,
ancak Aralık 1999’da tamamlanabildi. 1977-1993 arasında yazılmış olan rüyalar
da, ileride bu cilde eklenecek ama toplamda 20 parçayı geçebileceklerini pek
sanmam, çünkü kayıtlarım öyle gösteriyor.
‘Rüya Yolu’, ilkede
5 cilt olarak tasarlandı. Bundan sonraki 4 cilt, yaşamımın geri kalan süresini
4 eşit parçaya (yaklaşık onar yıla) bölünmüş olarak kabul ediyor. (Yaşlılıkta
giderek daha az rüya görülüyormuş, göreceğiz.)
Sonuçta; kişiler
gidiyor / ölüyor, eserler kalıyor…
‘Morpheus longa
vita brevis’…
(5 Aralık 1999)
·
Mekan açıklamaları:
Vakıf: Çeşme Sokak,
Beyoğlu. Atlas sinemasının arka çıkışı sokağı. Ocak 1994 - Aralık 1997. 1998’de
Bekar Sokak’a taşındı.
İK: İskenderiye
Kütüphanesi. Abdullah Sokak, No: 9, Kat: 2, Taksim. Ocak 1994 - Mayıs 1999.
FKM: Fransız Kültür
Merkezi. İstiklal Caddesi’ne girişte, sağdaki ilk bina. O yıllarda kafeli bir
yerdi. Beyoğlu’nun boştagezerleri orada mukimdi.
Cumhuriyet: Beyoğlu
Balıkpazarı’ndaki meyhane.
Mimarlar Odası:
Beyoğlu Büyük Parmakkapı Sokağı girişi, 6. kat.
Demir Kafe: Beyoğlu
Mis Sokak. Ocak 1994 – Aralık 2000.
BÜ: Boğaziçi Üniversitesi
kampüsleri. Kuzey ve güney kampüs ayrımı gözetilmedi.
Rumelihisarı:
İskele yanındaki alan.
Ev: 1. Ocak 1994 -
Nisan 1997. Arslan Yatağı sokak. Alman Hastanesi’nin yanı. Taksim Sıraselviler
Caddesi üzeri.
2. Mayıs 1997 -
Aralık 2002. Taksim Ülker Sokak.
1993
Dün gece bir rüya
gördüm. Sonunda böyle yazdı. Rüyayı ikinci kez görüyordum. Buna eminim. Rüyada
David Lynch de vardı. İlkinde yoktu. İlkini, ‘Twin Peaks’i seyretmeden önce ve
son bir yıl içinde gördüğüme eminim. (Demek ki bir rüya belleğim var.) Rüyayı
uyandıktan sonra tam anımsayamadım. Öykü ve film bütünlüğü vardı. David Lynch son üçte birlik bölümdeydi. En etkileyici
bölümü, tek renkli akarsu – karşı yamaç planıydı. Dijital / simüle bir görüntü
gibiydi.
Bir rüya:
(Üç gece önce
görüldü.)
Kendi nüfus kartımı
çaldırıp, yerine üç tane başkalarınınkini buluyorum. Onlara uyma sorunu var;
polis işin içine giriyor, hırsızlık sözkonusu. Mekan, minibüslerin Bayazıt’a
geldiği taraf ama biraz eski hali.
·
14.11.93, 17:00, Boğaziçi Üniversitesi.
(Dün gece
görüldüler.)
1. AFL’li Serdar.
AFL’deyiz. Mezuniyet gecesi. Kızkardeşi ölür. Annesi intihar eder. Öğretmenimle
sevişirim. Çıplak şilte. Kadın kimseye benzemiyordu. Mekan tümüyle AFL idi.
Zaman geceden sabaha geçişti.
2. Dans. Hukuk Deniz. Tanımadığım bir hatun. Azazi Ziya. İki çocuk.
Çocuklardan biri sülük gibi birşeylerle uğraşır. Salgın hastalık.
Dansederken havada kalıyordum. Hafif bir iç ses gerçek yaşamda bunun
olamayacağını söyledi. BÜ yurt-spor salonu mekanını andıran bir yerde çalışıldı.
Dışarıda insanlar vardı.
3. Mr. Universer. Mr. No. Conan. Mr. No kalıpsız / yüzsüz. Biri tip
üretiyor. Kendi tipi. Bir oda onunla dolu.. Conan şansla ilgili bir şeyler
söylüyor.
Yorum:
14 saat uyku. Yediden sonra, 2 ve 3 görüldü. Az öncesinde, 1 görüldü.
Kurmaca tam. Sinema gibi ama tam değil. Örneğin 3, çizgiroman. 2, daha çok
dans. 1, tam sinema. Kognitif idi. İzlenim / artetki ben değil, tipler değil,
anlatı idi. Örneğin Mr. Universer, 1’de intihar eden annenin banttan, ölümünden
sonraki kendi sesi ile neden intihar ettiğini dinletti. 2’de hukuk Deniz
olması. 3’te Conan’ın bir tipleme olması, benim çizgiroman okurken algıladığım,
‘asla vazgeçme ve mantıklı kaç’ karışımı şans anlayışı.
Kuramsal Yorum:
Eskisi denli net anımsayamıyorum rüyalarımı. (Bir de gereğinden çok
griftleştiler, kurmacalaştılar.) Ancak, geçilen kritik eşiği tanımlayabilirim
belki: Yaşamımı insanlar etkiler açısından seyreltince, rüyalar içsel verileri
kullanacaktır olağan olarak.
Sorun, anıların
hangi geçmişten, hangi dolayımla geldiklerinde. Bazan bazı rüya parçaları
anımsayıveriyorum, görülme yeri ve zamanı kabaca belli ama anımsayacağımı hiç
sanmadıklarım. Tamam, rasgele erişimli bellekte, binde bir aniyelik aralıklar
nedeniyle, bilinç düzeyine çıkılınca (yani veri sabitlenince) çok (‘N’ sayıda)
adım atılmış oluyor. Yine de, hepsini saptamanın / kestirmenin (başka) yolları
olmalı / bulunmalı.
Örneğin, rüyada aile anımsanmıyor. Sevgililer de öyle. Onların yerine
öykücükler var. Zihni boşaltmak mı, duygusal doyum ikamesi mi (bunu daha çok
gündüzdüşlerim için öylemek gerek)?
Rüyalar daha çok sinema tekniği kullanıyor. (Nadir bir örnek: 2 gece
önce, uzun bir müzik icrası vardı, orgumsu bir çalgı vardı, bir gitar sapında,
piyano tuşlarına basmak gibi bir şeydi. Müzik rüyaları bende daha çok uykuya
dalmadan önce gelirdi, büyük erkek kardeşime bir zamanlar olduğu gibi...)
07.02.94, 18.30, Cumhuriyet.
Rüya Yolu: 1
Bir rüya:
(Bir gece önce görüldü.)
Godard-Fassbinder sentezi bir ismin film üçlemesi: İkincisi önemliydi.
Sabah kalktığımda onu anımsıyordum. Koşuşturmacadan unuttum. Önemli olan, onu
seyretmenin duygusal artetkisinin, ‘Sınırsız Şövalye’ denli çarpıcı olmasıydı.
Hem zihinsel yabanıllığımın özüme zarar vericiliğini aştım, hem de
yaratıcılığım sağ kaldı.
İlk tam rüyamı, seyircili, perde açılıp kapanmalı (o zaman kışlık
sinemalardaki kırmızı kadife perdeler beni etkilemiş) ve ağlamalı (trajedi ya
da melo) olarak, en çok 10 yaşımdayken görmüştüm.
Dipnot: 1993-1994 arasında bir kaç yüz film seyrettim. Çocukken çok
kitap okuduğumda yollarda kendi kendime sesli öykü anlatırdım ama bunu
bilinçsizce yapardım. Rüyalarımın filmleşmesi buna benziyor.
·
22.02.94, 09.15, FKM.
Rüya Yolu: 2
Bir rüya:
İki kardeş. Biri diğerini öldürmüş. Diğeri çağrılıyor. Bir vuruşta onu
yaşama döndürecek. Tam o anda uyandırıldım. Jackie Chan tipliydiler.
Ağırbaşlıydılar.
·
28.02.94.
Rüya Yolu: 3
İki gece önce, uyandırılma nedeniyle yarıda kalan rüyanın son karesi,
dün gece ara uykuda yeniden canlandı. Sonra silindi.
Yorum: Bunu nasıl saptadım ve/ya rüyasal anıların yan bilgileri nasıl
saptanıyor?
·
20.03.94. 10.00, 559C otobüsü.
Rüya Yolu: 4
İki rüya:
1. Mine ve kocasının (Arif değil) bebekleri vardı. Bebeği ben severken
parçalandı. Omuzları ve boynu ipliklerle tutturulmuştu. Canlı bir bebekken,
minicik bir bez bebek oluverdi. Üç dört parçası dağılıp gitti. Mine, çok acı
çekti. Sonra acısı azaldı. Fonda Ziya, ‘Reha hep böyle yapar’ türü bir şey
diyordu.
2. Bir otelin yüksek katlarından birinden metal boru merdivenlerle
iniliyor. Yükseklikten korkuyorum. Sonra mekanizma işliyor. İniyoruz. Devamında
hurdacı Ahmet. Pullar var. Daha önce de, Namık vardı. Ona küfretmiştim
Yorum: Geceyarısı uyandırıldım. Evin anahtarı birilerindeymiş.
Tatsızlık çıktı. Yeniden uyumadan önce, ev öykümü yazmam gerektiğini düşündüm.
·
27.03.94, 20.15, İK.
Rüya Yolu: 5
İki rüya:
(Dün gece görüldüler.)
1. Kişiler: İki genç
erkek + iki yaşlı kadın. Rüyalarımdaki mekan sürrealizmi burada da var.
Hisar’daki komşumdaki hafriyat acılarının (gürültü rahatsızlığı ve heyelan
korkusu) belleğimdeki duygusal tortuları. Acaip yokuşlar, evler, oyuklar.
Bitmemiş inşaatlar. Genç erkeklerden biri benim (benzer izlenim: T + T + ? +
Ben).
2. Hurdacılı. İki yanlış yer anımsaması. Birincisi: Kuruçeşme sahil +
yamaç, ikincisi: Yeniköy sırtı + elçilik arkası. Sabit bellek (rüyalarda
yinelenme var) sözkonusu. Oradaki hurdacıya benzemiyor. Toplam duygusal izlenim?
·
28.06.94, 12.00, İK.
Rüya Yolu: 6
İki rüya:
1. Bir dergi. Okuma.
İki erkek ve bir kadın. Bir kupür. Önce Zeynep Özal’ın (sonra Semra
Özal’ın) aslında 1951’deki
cumhurbaşkanının kızı olduğunu okuyorsun. Soyadı Menderes miydi, diye kontrol
ediyorsun. Sonra kalabalık bir ortamdasın. Zaman günümüzleşiyor. Orada
insanlara bağırma: ‘Önce asıyor, sonra kahraman yapıyorsunuz’. Sonra tekbir
getiriyorum. Kezlerce. Uyanınca, neredeyse yüksek sesle tekbir getirecektim.
2. Bir kadınla İstanbul Amerikan Kütüphanesi’nde tanışıyoruz.
Evleniyoruz. Hamile kalıyor. Tuhaf bir mesafelilik içindeyiz. Etine buduna, iri
ve diri bir kadın. Hiç hoşlanmadığım o karşılıklı uzaklık. Ortak mekanımızda
bir oda planı.
Yorum:
İkincisi, birincisinden önce görüldü. Üç gece üstüste içkiliydim,. İki
gün boyunca Bayazıt’ta çalıştım.
·
07.07.94.
Rüya Yolu: 7
Rüya dökümü:
Nitelikler:
Yinelenen temalar:
·
Polis
·
Uçmak
·
Yolculuk
·
Şiddet
·
Ölüm
·
Seks
Nicelikler:
Örnekleme: Yılda görülen en az 1.000 tane / Yazılan 10-30 tane.
·
11.07.94.
Rüya Yolu: 8
Bir rüya:
(Dün gece görüldü.)
Zamanın kaydığı bir rüya. Olaylarda ses-görüntü senkronizasyonu
bozukluğu var. Çözüm: Biri film olmak üzere, iki ayrı noktada / günde, suyun
akışında faz konjügasyonu yapılarak zaman saptanacak.
Kalabalık bir tanıdık insanlar konfigürasyonu: Babam, Ahu, vd. Yan olay
olarak ensest vardı.
Yorum: Rüyalarımı anlattığım satırlar, aradan uzun zaman, iki yıl veya
daha çok süre geçince, çok kısa ve anımsatmayıcı oluyor. Şimdi rüyayı tıpatıp
anımsıyorum. Babamın yattığı odayı su basmış ama sesi iki gün öncenin sesine
benziyor. Ahu, şimdi kocası olan ve benim görmediğim kişiyle problem yaşıyor.
Ah. Al.’ın Baltalimanı’ndaki evi ve yokuşu gibi bir mekan.
Kolaj iyi. Gündelik sorunlardan yansıtmalar var: Evimi su (aslında bok)
basmasının bendeki gerilimi belli. Bir de zihin modellemem bilinçdışında (bu
terimi çok ihtiyatla kullanıyorum) ilerliyor. Faz konjugasyonda ışığın ilerleme
yönünü belirleme çizimi, akan su görüntüsünün aynıydı.
11.07.94.
Rüya Yolu: 9
Rüyalar Kitabı:
Yinelenen rüyalar:
·
Uçmak:
Özellikle basketbol oynarken sıçrayıp havada kalabilip smaç yapmak biçiminde
görülür. Bir kezinde (1984), kollarımı açıp tıpkı bir planör gibi, Emirgan’dan
havalanıp Boğaz üzerinde süzülmek olarak görüldü. Hiç uçağa binilmemesine
karşın, uçaklı rüya anımsanmıyor. Anımsanan dönemden bugüne dek yayılan bir
zaman aralığı sözkonusu.
·
Ölüm:
Rüyada ölme anına gelince, gözlerini kırpıştararak uyanma davranışı. Yalnızca
bir kaç kez rüyada ölündü. Çocuklukta panik derecesinde korku baskınken,
yetişkinlikte giderek aldırışsızlık yerleşti.
·
Cinsellik:
Rüyada cinsel birleşme, 30’undan sonra görülmeye başlandı. (Cinsel eylem, 21
yaşında başlamıştı. İlk masturbasyon 22 yaşında yapıldı.)
·
Kedi:
1981’de bir kedi yavrusunun elimi ısırmasından sonra, kedi öldürmeli rüyalarım
başladı. Kedi kafatası çok gördüm.
·
13.07.94.
Rüya Yolu: 10
Rüyalar Kitabı:
Yinelenen temalar:
·
Yolculuk:
14 yaşına dek sürekli, bir türlü çıkılamayan yolculuk düşleri gördüm. O yaşa
dek, ailemden hiç ayrılmamıştım. Daha sonraları, epey yurtdışına çıkamama düşü
gördüm. Yalnızca bir kaç kez, yabancı ülkelerde olduğum düşünü gördüm. 25
yaşından sonra ise, yolculuk düşleri neredeyse hiç görülmez oldu. Çıkılamayan
yolculuklardaki hayal kırıklığı duygusu, uyanıkken de, tüm yaşantım boyunca hep
vardı.
·
14.07.94, 10.30, Rumelihisarı.
Rüya Yolu: 11
Bir rüya:
Kadınlar arasında tek erkek olduğum basketbol maçı. Top arada bir
kiremit parçası oluyor. Farklı yenilgiden maçı kazandırıyorum.
Yorum: Şirinyer 1969’da yakartop ve kiremit devirme, 1977’de AFL’de
voleybol oyunlarının toplam artduygusu var.
18.08.94, 11.15, BÜ.
Rüya Yolu: 12
Bir rüya:
(İki gece önce görüldü.)
Öldürüldüğümü gördüm. Genel olay akışından ilgisizdi. Bir veya birkaç
çingene geldiler, birşeyler söylediler. Önce, sol kasığımı cam parçasıyla
birkaç kere kestiler. Hazırlıksızdım. Kanın atardamardan soğuk soğuk, kıvamlı
kıvamlı, ‘bup bup’ diye akışını hissettim. Sonra sol boyun atardamarımı
kestiler. Yine, kanın akışını hissettim. Bu sırada uyandım. Bilincim, hızla
insanlara o gün / yakın zamanda ne açık verdiğini taradı.
19.08.94, 12.00, İK.
Rüya Yolu: 13
Bir rüya:
(Dün gece görüldü.)
Bir adam öldürdüm. Mekan, Boğaziçi Üniversitesi’nin çocuk yuvasının
yanındaki merdivenlerin dibiydi ama on beş yıl önceki bol bitkili durumundaydı.
Yanımda Kadri ve Aysel vardı, sanırım onların evine gidiliyordu. Biri arkadan
saldırdı. Döğüşüldü. Sonunda adamı öldürdüm. Cesedi yok etmek işini Kadir
üstlendi. Sonra kaçmayı düşündüm. Boğuntu çok uzun sürdü. Ardından uyandım.
Belki ileride rüyadan uyanıklığa geçişteki, zihin durumu dönüşümlerini durdurup
anımsayıp işleyebilirim. Uyanınca, ertesi sabah herşeyin olduğu gibi süreceğini,
yani özgür olduğumu düşünmek büyük ferahlık verdi.
Yorum: Üç gün önceki rüyayla birleştirilince, ortaya şöyle bir sonuç
çıkıyor: Zihin kendini sınıyor. Parametre sağlaması deniyor. Olması gerekenler,
olmaması gerekenler, vd… Ölene dek, yaşamımı içten dışa polarize ediyorum.
İradem dışı bir süreç. Memnunum.
·
12.09.94, 10.00, Beyoğlu.
Rüya Yolu: 14
Rüyaların topolojisi:
Rüyaları, düğüm topolojisi açısından ele alırsak, her rüya altkümesi
bir düğüm çözmesi veya kesilmesi, aynı zamanda bellek girişim / kırınım
saçakları olarak ele alınabilir. Her aksiyon, bir miktar laktik asidin veya
diğer nörotoksinlerin temizlenmesi de demek. Determinist model yok ama
etki-tepki süreçlerinin bir bölümü bilinebiliyor.
·
19.09.94, 11.30, Beyoğlu.
Rüya Yolu: 15
Üç rüya:
1. Karşıyaka’da
sahil meyhanesi. Muhtemelen Funda’yı bekliyorum. Rakı içiyorum. O gelmiyor.
Gece. İskeleye vapur yanaşıyor. Havai fişekler patlatılıyor. (Fon sürekli boz
bulanık.) İç sokağa gidiyorum. Kadir bir kafede oturuyor. Ona soruyorum.
Gelmediğini söylüyor. Rüyanın sonu belirsiz. (Dün geceki on rüyadan biri.)
2. Kutuplu bir rüyanın tekrarı ve çeşitlemesi. Önceki Kuzey’di. Bu
Güney’di. Onda buzlar, kara ve sular vardı. Bunda göndermeler soyuttu. Yanımda
bir kadın vardı. Ana tema bu olabilir: Bir kadınla dünyanın ucuna yolculuk.
Belki de gece üşüdüm.
3. İkinin devamı olan bir
rüyanın sonunda, annem ve babam ile birlikte bir tekerlekli sandalyedeydiler.
Annemin sol bacağı dizden kesikti. Babamsa veremdi. Şefkat, merhamet, serin bir
çaresizlik duygusu. Yine de onlardan uzaktım. (Son ikisi, iki gece önce
görüldü.)
·
06.10.94.
Rüya Yolu: 16
İki rüya:
(Dün gece görüldüler.)
1. Astor Piazzolla’nın müziğinde doğaçlama dans ettim: Önce tek başına,
sonuna doğru bir kadın ile... Daha önce dinlemediğim bir besteydi. Zihnimin
ürünüydü.
2. Bir maç. Kale arkası görüntüsü. Yassıltılmış derinlik. Önce sağ
üstten top bir seyircinin eline çarparak taç çizgisinin üzerine düşer. İkinci
pozisyonda, tepeden bir seyircinin eline çarparak yukarıdan aşağıya kalenin içine
kale çizgisine düşer. (Normal perspektife göre, imkansız durumlar.)
·
07.10.94.
Rüya Yolu: 17
Bir rüya:
(Dün gece görüldü.)
Bir kaçış rüyasıydı. İnsanlar ve mekanlar, planlarla değişiyordu. İki
kadın ve iki erkektik. Başta yalnızdım, sonda yalnızdım. Diğer kadın-erkek
değişiyordu. Önce ve sonra yoksa da, benim kadın Bengü idi. Onu algılayışımı
algıladım. Rüya uzundu. On civarında parçası vardı. Herbiri, beş – on beş
dakika sürmüş olabilir. Uyanma ve yeniden uyuma süreksizlikleri de vardı.
Yorum: Bu hafta içi, üç gün BÜ çimenlerinde tam dinlenme; Perşembe günü
ise, birinin yerine sekiz saat Aslı Han pasajında bir dükkanda oturmak ile
geçti. Aynı zamanda aynı gündüz Funda geldi; ona okuması için henüz tam
bitirmediğim bir kitap verdim. Bir gece önce ise, üç günlük zihinsel
yalıtım-uçuş üzerine, bir grup ortamında idim. Duygusal (: afektif) durumun
böyle bir gevşeme-gerilme devimselindeydi.
·
11.10.94, 02.00, Ev.
Rüya Yolu: 18
Bir rüya:
(Dün gece görüldü.)
Ölüm rüyası:
15 saat uyudum. Akşam altı buçukta yatağa girdim. Sekiz buçuk dokuzda
ilk derin köruykumu uyumuş olmalıyım. Ondan uyanırken ölümün geometrisi geldi.
Siyah biçimli bir bilincine varmaydı. Ölürken bilincin silinmesinden çok
yokluğumun algılanması (ama n’inci hologramda) gibiydi. Ardından, parti parti
ona yakın rüya gördüm.