Özetle olay, Rusya'da suç olmayan bir fiili işlediği için genç bilgisayar programcısı Sklyarov'un ABD'ye girişinde gözaltına alınmasıyla ilgiliydi. Çünkü söz konusu fiil (reverse engineering ve telif haklı bir yazılımın serbestçe dağıtılması) ABD'de suç sayılıyordu.
Göz altına alındıktan bir süre sonra 50 bin dolar kefaletle serbest bırakılan, ama açıklanmayan bir yerde gözetim altında tutulan ve ABD'den ayrılmasına izin verilmeyen Sklyarov hala yargılanmayı bekliyor.
Son günlerde Amerika'daki anti-terör yasaları çerçevesinde Internet üzerindeki iletişimin izlenmesi tartışılıyor. Bazıları birey özgürlükleri açısından gerileme sayılabilecek yeni yasal düzenlemeleri "ama gerekli" diye destekliyor, bazıları karşı çıkıyor. Ama üstünde pek durulmayan, kökleri 1994'e, hatta 80'lere giden "Protected Computer" tanımının genişletilerek revize edilmiş olması.
Federal düzeyde iletişim ve işlemlerin yapıldığı bilgisayarlara yönelik faaliyetlerin ülke içinden olup olmadığına bakılmaksızın, fiili işleyene, bir başka ülkede de olsa ABD kanunları uygulanacak artık.
Yaz başlarında Türkiye'de çok gündemde olan "RTÜK kanunundaki Internet'le ilgili madde" ve "Internet kanunu", bu düzenlemelerle ilgili çalışmalar yapan milletvekilleri Internet'ten bihaber diye çok eleştirilmişti. Daha üç - dört ay geçti ki bir ülke Internet'e yönelik yasal düzenlemesini, başka ülkelerin yasal düzenlemelerini iplememe zeminine oturtuverdi.
Zaten Internet'le ilgili kafaları karmakarışık olan millevekilleri aslında en iyisini yapıyorlar. Teknolojilere, bu teknolojilerle ilgili pratiklere ve olasılıklara hiç bakmamak, meseleleri sadece "devletin yüce çıkarları" açısından ele almak ve kestirme "kanun hükümleri"yle "halletmek" en iyisi.