|
Geceydi. Gökte sadece ay ve bulutlar görünüyordu. Kadın ağaçların arasından Adam’ın olduğunu bildiği yere doğru yürüdü. Parmak uçlarında çamur ve kan vardı. Tırnaklarını gizlendiği mağaranın duvarlarında bırakmıştı. Sadece acı hissediyordu, bu ve daha bir çok nedenden ötürü. O’nun ışığının artık bedenini yaktığını görmeseydi çok daha önce gelirdi.
“Nedir bilmiyorum bu yaşamı benim için anlamlı kılan”, dedi kendi kendine.
“Adam’ın kanı...”, dedi fısıltıyla ağaçların arasındaki tanıdık o tüyler ürpertici ses.
Adam’ın gözlerindeki o koyu kırmızı rengi anımsadı, elindeki meyvanın rengini ve sonra da bacaklarının arasından süzülen o sıvının rengini.
“Adam’ın kanı... sende olmayan...kan ...bizim kanımız”
“Benden geriye kalan herşeyi o kovukta bıraktım”, dedi Lilith.
Saçları kirli göğüslerinin üzerinden artık şiş olmayan ve kan lekeleriyle bezeli karnına daha sonra da bacaklarına kadar iniyordu.
“Bizim çocuklarımız....” dedi ses.
“Senin çocukların”, dedi Lilith nefretle tükürürcesine.
“Bizim.... Senin... Benim.... Bizim... Çocuklarımız....”
Kadın biraz ileride, Adam’ın otların üzerinde uyuduğunu gördü. Artık pullarla kaplı olmayan vücudu tıpkı gökteki ay kadar beyaz ve güzeldi. Ona baktığında bir zamanlar kendine ait olan vücudu anımsadı. Adam’a değil ama kendine sarılmak istedi. Sarılmak ve olanları unutmak.
“Onu öldür...”, dedi diğer ses, “İntikamını al. Sana yaptıklarının hesabını versin.”
Lilith yerden kaldırdığı bir kaya parçasıyla Adam’ın yattığı yere doğru yaklaştı. Gördükleri karşısında şaşkınlık içindeydi. Adam’ın yanında bir başka Kadın uyumaktaydı. Lilith’e benzeyen bembeyaz göğüsleri olan güzel bir kadın. Üstelik Lilith’den çok daha “güzel”di. Daha ince, daha parlak tenli, daha dolgun göğüsleri olan güzel bir yaratık.
“Öldür”, dedi karanlıkta gizlenen fısıltı. “Hemen öldür... Yapabilecekken yap...”
Lilith elindeki kayayı yavaşça yere bıraktı. Fakat derisi pullarla kaplanan eli bıraktığı kayayı yeniden kavradı.
“İkisinin de kafasını ez...”, diye emretti gırtlağından çıkan ses. “Şimdi!”
Adam gözlerini araladı ve Lilith’e baktı. Adam’ın gözlerinden yansıyan ışık Lilith’e gene aynı bilinmez duyguyu anımsattı. Vücudunu kaplayan pullar kaybolurken: “Ne yapmalıyım?”, diye düşündü Lilith. “Hiç bir şey”, dedi soğuk nefesli rüzgar. “Artık hiçbir şey yapamazsın. Git. Mağarana geri dön. Yeniden başladı. Daha mükemmel bir son için.” |
|