YERALTI DÜNYASI
     Organiza suçlar ilk olarak 2. Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıktı.Türkiye'de babalık 1960'lı yıllarda Dündar Kılıç, Çilli Burhan, Oflu Osman, Hüseyin Heybetli tarafından sahneye konulmaya başlandı.1980 den önce ülkede tanınmış 3-4 kabadayı varken, 1980 ihtilalinden sonra kabadayılık şekil değiştirdi ve birçok baba türedi.Eskiden kabadayılar saygılı, oturaklı, izzeti ve şerefine dokunulmadığında kimseye zarar vermeyen ve mahallenin otoritesi olarak kabul edilirken, 1980'den sonra kabadayılık yerini ``mafya`` denilen politikacının, bürokratın, polisin ve MİT'in de yer aldığı bir platforma dönüştü.Zaten Tükiye'de silah kaçakçılığı veya uyuşturucu kaçakçılığı yapmak için bir babanın arkasını MİT, emniyet ve siyasete dayaması gerekir.Ve Türkiye'de yeraltı dünyası öyle bir paylaşılmıştırki yarısı MİT'e yarısı emniyete çalışır.Bu kişiler güçlenince devletin yüksek kademelerini de ellerinde tuttukları için mafya denilen oluşumla başetmek epey zordur.1980'den sonra Özal'ın serbest piyasayı yurda getirmesi ile kayıt dışı birçok para mafya tarafından ülkeye sokulmuş, daha sonra birçok baba bu kara parayı aklamak için fabrikalar almış ve işadamı olarak kimlik değiştirmiştir.Ayrıca kara para aklamanın bir diğer yolu da kumarhanelerdir.Kabadayılık döneminde bitirimhane olarak adlandırılan kumarhanelerde saklı olarak kumar oynatılır herhangi bir polis baskını için gözcü dikilirdi.Ama şimdi Türkiye'de her lüks otelde bir kumarhane vardır.Yani kumar yasal hale getirilmiş, artık mafya devletten bile korkmaz, çekinmez hale gelmiştir.Artık kabadayılar devri bitmiş uluslararası bir suç organizasyonu yani ``mafya`` ortaya çıkmıştır.
OFLU HASAN-HÜSEYİN HEYBETLİ: Hüseyin Heybetli Siirt'ten İstanbul'a gelmiş, Eminönü Merkez Halinde adını duyurmuş ve buranın haracını almaya başlamıştır.Buradaki haraca ortak olmayı isteyen Çilli Burhan'la çatışmaya girmiş Çilli Burhan'ı bir pusu ile öldürtmüştür.Daha sonra çıkan çatışmalarda çok kişi yaralanmış ve çatışmayı Oflu Hüseyin'in oğlu Oflu Hasan racon keserek durdurmuştur.Oflu Hasan deyim yerinde ise ``Babaların babası`` idi.Sözü kanun gibiydi.Tophaneli Araplara karşı Galatalı Lazların başında yürüttüğü çete savaşı dillere destandı.Oflu Hasan kalpten öldü.Kendisi İstanbul'un ilk babalarındandır. Nihat Akgün
NİHAT AKGÜN: 1953 Elazığ'a bağlı Çüngüş ilçesinde doğmuştur.Ailesi oranın ileri gelen ve zenginlerindendir.Avusturyada işletmecilik eğitimi gördü.Almanca ve ingilizce biliyor.Medya ve kamuoyu onu `Baba` ve ``Ülkücü Baba`` olarak tanıyor.Ailesi tarafından zengin olan Akgün otelcilik ve halı ihraç etmektedir.Kendisi milliyetçidir.Yıllar önce Süleyman Demirel'in Amerika'daki bir gezisinde Ermeni ve Rum eylemcilerine karşı Demirel'in güvenliğini sağlayanlardandır.Kendisinin Alparslan Türkeş ile arasıda çok iyiydi.Akgün Regatta'daki Mayna restorantın önünde iki kişinin çapraz ateşi sonucu öldürüldü. Necdet Ulucan
NECDET ULUCAN: Elazığlı kabadayılardan.Necdet Ulucan denince onu kabadayılar ``Savcı Ömer Faruk'u vuran Elazığlı`` olarak tanırlar.Necdet Ulucan o hapisaneden bu hapisaneye sürülmüş, ve gittiği her hapisanede kumar ve esrarı yasaklamıştır.Cezasının bitimine 5,5 ay kala Elazığ cezaevine gönderilmiş ve buradaki esrar satıcıları ile mücadele etmiştir.Bundan rahatsız olan bazı çıkar gurupları Ulucan'ı bazı yerlere şikayet ederler.Savcı Ömer Faruk'un kendisi ile uğraştığını öğrenen Ulucan onu hapisaneye çağırır ve sebebini sorar.Savcı ters bir cevap verince çeker vurur.Silahını mertliğini duyduğu Merkez komutanına iade eder ve Elazığ cezaevindeki mahkumların sorunları ile ilgilenmesini ister merkez komutanından. Sedat Peker
SEDAT PEKER: 33 yaşında bir Türk vatandaşı.Cürüm işlemek için defalarca çete kurmak iddiasıyla tutuklandı.Gençlik yıllarında ismi uyuşturucu satıcıları ile mücadele eden birisi olarak geçti.Susurluk raporunda yer aldı.Kontrgerilla, mafya babası gibi isimlerle anıldı.Peker amacının inandığı doğruları savunan insanların ezilmesini önleyecek kadar çok para kazanmak olduğunu söylüyor.Bazı bakan, milletvekili, bankası, televizyonu olan kişilerin yönetime karşı baskı oluşturduğunu söylüyor.Daha sonra Sedat Peker'in İbrahim Tatlıses ile ayak üstü görüşüp üç-beş laf etmesi görsel ve yazılı medyada gösterildi. Kürşat Yılmaz
KÜRŞAT YILMAZ:Ülkücü baba olarak bilinen Kürşat Yılmaz, 12 Eylül öncesi ÜGD üyesi idi.İlk yasadışı işi sahte piyango bileti basmak.Adını ilk olarak Banker Kastelli olarak bilinen Cevher Özden'i ayaklarından vurarak duyurdu.Kürşat Yılmaz'ın karıştığı en büyük olayı 1992'yi 1993'e bağlayan yılbaşı gecesi Çakıl Gazinosunda işlenen ayanoğlu cinayetidir.Daha sonra adı Armatör Kayhan Güvelioğlu cinayetine karıştı ve tutuklandığı Burdur Cezaevinden kaçtı, daha sonra Bulgaristanda tekrar yakalanarak Varna Cezaevine konuldu.Varna Cezaevinde Halis Toprağın öldürüleceğini açıkladı.Bu cezaevinden basına ''Türk kamuoyunun dikkatine'' adlı bir yazı yazdı.Bu yazıda ''gücü/sistemi elinde bulunduranlar'' olarak nitelendirdiği kişilerin Behçet Cantürk ve Halis Toprak'ı öldürtmek için kendisine teklif getirdiklerini, bunu rettedince de Kayhan Güvelioğlu cinayetini üzerine yıktıklarını söyledi.Bu kişilerin kendini saklamaya bile gerek duymayan, son10 yılda sözde terörü yok etmek ve devletçilik adına failli meçhul cinayetler işleyen kişiler olduklarını söylüyor. Alaattin Çakıcı
ALAATTİN ÇAKICI: Henüz 17 yaşında iken bir İETT şöförü mahallelerindeki bir kıza sarkıntılık etti diye şöförü yaraladı.Kısa bir süre sonra ülkücü camiada iyi bir yer edindi.Amca oğlu TİKKO ve babası DEV-SOL tarafından öldürüldü.Kız kardeşi solcular tarafından yakılmak istendi. Çek-senet ve ihale işlerine baktı.Namını ``CİVANGATE`` olayı ile bilinen Engin Civan'ı sokak ortasında vurarak yükseltti.Bu olay Çakıcı'nın yeraltındaki babalığını yerüstünde de onanmış olması açısından önemlidir.Fransa'da yakalanıp Türkiye'ye iade edildi.Burada biraz yattıktan sonra kendine isnat edilen suçlardan arınarak çıktı.Son zamanlarda adı Nuriş ile atışması ile duyuldu.Şu an yeniden aranmakta.Kendisi yurt dışında kaçak. Abdullah Çatlı
ABDULLAH ÇATLI: Nevşehirli, evli ve iki çocuk babası.Ülkücü camiada yer aldı ve reislikler yaptı bu yüzden yakın arkadaşları kendisine ``Reis`` diye hitap eder.Balgat ve Bahçelievler katliamlarında adı geçti.Bu yüzden 1980 yılında yurtdışına kaçtı.1990 da Türkiye'ye geri döndü. Emniyet MİT çekişmesinde emniyet tarafında Mehmet Ağar gurubunda yer aldı.Arandığı halde M. Ağar tarafından kendisine polis uzman kimlliği verildi.Arkası bürokrasi tarafından kalın olduğu için meclise elini kolunu sallaya sallaya girip çıkıyordu.3 Kasım 1996 yılında Susurluk Kazası'nda öldü.Öldüğünde yanında milletvekili Sedat E. Bucak, sevgilisi Gonca Us, emniyet görevlisi Hüseyin Kocadağ ve kendisi vardı.Kazadan sadece aşiret reisi Sedat Bucak sağ kurtuldu.Kazada bir çok sahte belge ve silah bulundu.Bu kaza Türkiye'de mafya-bürokrat- siyasetçi saç ayağını gözler önüne serdi. Dündar Kılıç
DÜNDAR KILIÇ: 1933 Trabzon Sürmene doğumlu.Onu nam ve intikam için öldürmek isteyen çok kişi oldu.Polis kayıtlarında 3 cinayet ve 40'a yakın yaralama suçu var.Ankara'da Kürt Cemali'yi öldürdüğü söylensede bunu ret etti.Ama Kürt Cemali'nin akrabaları buna inanmadı ve intikamlarını almak için kiralık tuttular.Kiralıklardan birini hapisanede, birini sinemada, birini adliyede tutuksuz yargılanırken bacağına ateş ederek saf dışı etti.Son olarak kendini vuran kiralık katil Cumhur Şahin'i iki kaşının ortasından vurdu.Daha sonra kanserden öldü. Yılmaz Güney
YILMAZ GÜNEY: Yılmaz Güneyi tanıyanlar onu sinemacı ve tiyatrocu olarak tanır.Ama Yılmaz Güney'de bir kabadayıdır.İki kere evlilik yaptı.Birincisi Nebahat Çehre, ikincisi Fatoş isminde bir kadındı.Yılmaz Güney yaşadığı sürece başı beladan kurtulmadı.Hapse de girdi.Kendisinin kabadayılar ile arası iyiydi.Kumar tutkusu vardı ve bu tutkusu onu kabadayılarla tanışmasına vesile oldu.Fakirlere apey yardımda bulunurdu, çünkü kendisi de fakir bir aileden gelmişti.Güney Fransa'da kanserden öldü. Ömer Lütfü Topal
ÖMER LÜTFÜ TOPAL: Kumarhaneciler kralı olarak bilinen Ömer Lütfü Topal'ın Türkiye'de 20, KKTC, Polonya, Romanya, Azerbaycan ve Türkmenistan'da 6 kumarhanesi bulunuyordu.1957'de İstanbul'a geldi.Bakırcılık, madencilik ve iplikçilik işi ile uğraştı.Eroin yüzünden 3 yıl Belçika ve 3 yık ABD'de hapis yattı.1984'te serbest kalan Topal 1990'da Caddebostan Büyük Kulübün işletmeciliğini yapmaya başladı.Kumarhanelerini kendisine ait olan Regal Turizm, Emperyal Otelcilik ve Turizm ve Leisure İnvestments şirketleri tarafından çalıştırdı.Topal, 28 Temmuz 1996 gecesi Yeniköy'deki evine giderken, 34 BTG 96 plakalı otomobilinde kalaşnikoflarla çapraz ateşe alınarak öldürüldü, silahlar olay yerinde bırakıldı.Bu öldürme olayında Özel Harekat mensubu Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın ve Oğuz Yorulmaz'ın adları yanında, Tansu Çiller ve Mehmet Ağar'ın da adı geçti.Diğer bir görüşte kumarhane içindeki bir anlaşmazlık sorunu yüzden bu cinayetin işlendiği yönündedir.