Yashongs(Yaşar Hüseyin ONGANLAR)

Tosun tosun

 

 

 

 

 

 

aman da aman nede akıllısın sen!!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ben hep neden böyleyim bilmiyorum???

 

Merhabalar...

Bir insanın hayat hikayesini yazmaya karar vermesi ile yazması arasında uzunca bir süre geçmesinin nedeni ne acaba?Ben buna karar verdikten yaklaşık 1 ay sonra bilgisayarın başına oturabldim.Neden bunu söylediğimi soracaksanız insanlar yazdıkları hayat hikayesinin okunması peşinde olarak ne değişeceğini düşünüp cevabını bulamamamdan kaynaklanıyor.Tabi işlerinde en iyilerin yada en kötü insan portrelerinin okunması herkese bir şeyler kazandırır.Benim gibi daha diploması bile olmayan sefil bir webmasterın hayat hikayesinden ne anlamlar çıkarabilinir ki,sadece bu hikayeyi okuyup gideceksiniz ,normal olan da bu.Evet şimdi konumuza gelelim,benim hayat hikayem.

Adım Yaşar Hüseyin ONGANLAR ,bir çok kişi  tam komutan ismi^  diyorlar nedenini çözemedim, sınavlarda kodlama merasiminin uzun sürmesi dışında(1-2 soru geriden başlıyorum) problemim olmuyor.18 Aralık  1980 yılında sabahın 6:30 unda "Samsun SSK Hastanesi" nde  dört buçuk kilo doğmuşum.İşte 18 aralık 1981 yılı ve ilk doğum günüm.

(ammada tombulmuşum böle bir bebek olsa yanaklarını benden kaçıramaz!!!Yanımdada Şengül Teyzem duruyor.)

Annemin adı Meryem , babamın ki ise  Hüseyin kardeşimin  adı da UĞUR, birde 40 günlükken ölen ablam Didem den oluşan "çekirdek" (ne demek bu ne çekirdeği )bir aileyiz.

 (annem ve babam)

                                                   

(buda bireder şimdi 14 yaşında oda tosun gibi maşşalah)

 İlkokulu Samsun  Atatürk İlkokulun'da okudum(şimdi Atatürk ilköğretim okulu oldu.).Öğretmenim Mustafa ÖZTÜRK'tü aramız hep iyi olmuştu hocamla neden derseniz hem çalışkandım hem de 3 belki de 4 sene başkanlık yaparak(5. sınıfta başkanlığın ispiyonculuk ve  koyun çobanı gibi bişe olduğunu anladım ve ondan sonra hayatımın hiç bir döneminde ne başkan oldum nede birilerini yönetmek için seçimlerde aday) onun en büyük yardımcısı pardon ispiyoncusuydum böyle işler yaptığım için hala arkadaşlarımı gördüğümde utanırım.Öğretmenimin  ve benim ortak çalışmamızdan nasibini en çok İlkay BABA (bu çocuk soyadı gibiydi gerçekten ilkokul sıralarında en ağır kişi olma ödülünü almıştı 3.sınıfta tam 65 kiloydu.) alıyordu.

(dedem)

Tekrardan konumuza dönelim.Hayatımda önemli bir yer tutan spor galiba 3.sınıf yıllarımda rahmetli dedemin bisikletinin önünde kaleci kursuna gitmekle başlamıştı işte o günden tam lise 2 ye kadar bil fiil kalecilik yaptım ama iyi ama kötü..                        

Anadolu liseleri sınavına hazırlanmaya 4.sınıfta başladım ta ki soruların çalınıp ikinci bir sınav yapılmasına kadar 4.sınıf benim ve bir çoğumuz içinde koşturmacanın ve belki de ilk hayatın fiskesini yediğimiz günlerdi, anadolu lisesini kazanamadım ve Atatürk Ortaokulu'na başladım.Buradaki sınıfımız 69 kişiydi .Ortaokul yıllarında aklımda kalan Türkçe öğretmenimiz Erol YÜKSELEN'in derslerini iple çekmemdi çünkü öğretim değil tam anlamıyla eğitim yapıyorduk.Taaa o zamanlardan "bu ülkenin hali ne olacak" fikirleri oluşmuştu hepimizin aklında resmen uçuyorduk.

(Sinop)

Birde ortaokul yıllarından kalan voleybol takımında kütör olarak oynam vardı bu kütörlükte aynı kalecilik gibiydi en arkada bekliyorsun ve sayı olmaması için ordan oraya atlıyorsun. Ortaokul sonlarında  asker olma hevesiyle yanıp tutuşmaya başlamıştım yine sınavlara girdim "Askeri lise deniz subaylığı derken en sonunda Çankırı astsubay hazırlama okulunu kazanabilmiştim.Ankara'da yapılan  askeri muayenenin cuma gününe kadar uzaması ve Ankara'dan Çankırıya 17:05 sularında gelebilmemiz sonucu beni okula kayıt yaptıramadık pazartesi günü dönmek üzere annem beni Çankırı'dan Samsuna getirebilmeyi başardı.Tabi pazartesi Çankırı'ya gitmedik.Kim demiş bürokrasi işe yaramayan bir terane ne münasebet!!! (YAŞASIN BÜROKRASİ!!)

Liseyi ortaokulumuzun bir üstünde olan 19 Mayıs Lisesinde okudum.Lise 1 öylesine geçti önemli bir şey oldu mu galiba olmamıştı.Lise 2 de artık herkes kendi yolunu çizmeye başlamıştı bende Fen bölümüne girdim giriş o giriş ,önce Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde TIP fakültesi 1.sınıfını okudum 2. sınıfta Samsun'a geri döndüm artık 19 Mayıs Üniversitesindeyim.Benim en hoşlandığım yıllarım üniversite de geçiyor hoş bu herkes için böyledir.Çok kişi tanıdım hayatım çok  değişti en basit örnek eskiden "hasta fanatik Galatasaray'lıydım " şimdi  Galatasaray'lılığı ve fanatikliği kaldı.Dediğim gibi bu günlerim  TIP fakültesi 4.sınıfta stajer doktor olarak geçiyor ilerisi nasıl olur bilmiyorum.Bu yazı belki de 10-15 sene sonra anlamlı olur.

çok şey eksik gibi ama olsun bu kadar dayanabildim.

 

     (ana sayfa :)))

Ziyaretçi Defterime Yazın Ziyaretçi Defterimi Okuyun

 

 

 

a(adult yaşar)

 

 

cin gibi

 

 

 

 

 

 

 

iğrenç ıiiyyyyy

 


 


(konumuzla alakası yok)


 

        e:mail:---->>>>>    yashong@hotmail.com