İKİ FARZI BİR VAKİTTE KILMAK
(Cem'i takdim ve Cem'i tehir)
Molla Hüsrev: "Özür sebebiyle bir vakitte iki farz namaz cem
edilmez. Yani birleştirilmez. İmam-i Şafii (rha) bu görüşte değildir. Zira İmam-ı
Şafii (rha): Öğle ile ikindinin ve akşam namazı ile yatsının bir arada
kılınmasını; yağmur, hastalık ve sefer özürüyle caiz görür"
buyurmaktadır. Alaûddin El Haskafi: "Yolculuk ve yağmur gibi bir özürden dolayı
iki farzı bir vakitte kılmak caiz değildir. Şafii (rha) buna muhaliftir"
hükmünü zikreder. İbn-i Abidin bu metni şerhederken: "İmam-i Şafii (rha)
özürsüz iki namazı beraber kılmayı caiz görmemektedir. Bu hadise kendisine cevap
verirse, bizim cevabımız da o olacaktir. Resûl-i Ekrem (sav)'in namazı vaktinden önce
kıldığını gösteren Ebû't Tufeyl hadisine gelince: Tirmizi onun garib olduğunu
söylemiş Hakim ise "Bu hadis uydurmadır" demiştir. Ebû Davûd namazın
vaktinden evvel kılınacağını bildiren sabit hadis olmadığını söylemiştir. İki
namazın bir vakitte kılınacağını söyleyen kimseyi Hz. Aişe (r.anha) reddedmiştir.
Buhari ve Müslim'de İbn-i Mesûd (ra)'dan şu hadis rivayet olunmuştur:
"Kendisinden başka ilah olmayan Allahû Teâla (cc)'ya yemin ederim ki, Resûlullah
(sav) hiçbir namazı vaktinin dışında kılmamıştır. Ancak iki namaz müstesna!..
Arafat'ta öğle ile ikindiyi birlikte, Müzdelifede de akşam ile yatsıyı birlikte
kıldı" Vakitleri tayin hususunda varid olan ayetlerle hadisler bu babta kafidir.
Bahsin tamamı "Zeylei" ve "Münye" şerhi gibi mufassal
kitaplardadır" buyurmaktadir. Amelde Hanefi mezhebini taklid eden bir mükellef;
yolculukta da olsa her namazı vaktinde eda etmek zorundadır. İki farz namazı bir
vakitte kılamaz. Safii mezhebini taklid eden mükellef ise; yolculuk anında cem'i takdim
ve cem'i te'hir yapabilir.