İŞTE TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK TAKIMI

Fenerbahçe Tarihçe:
İstanbul'da ilk futbol kulüplerinin doğduğu yer Kadıköy'dür. Bu yüzde, eski adı Union-Club olan bugünkü "Fenerbahçe Stadı"nın Türk Futbol Tarihinde çok önemli bir yeri vardır.

O günlerde çeşitli sebeplerden ötürü Türk gençleri bir araya gelemez, kulüp kuramazken, 1900 yıllarının başında İstanbul'un yerli Rum, Ermeni ve İngiliz azınlıkları her türlü sportif faaliyeti serbestçe yapabiliyorlardı. Rum ve İngiliz takımlarının Moda, Kuşdili ve Papazın Bağı'nda hemen hemen haftanın her günü yaptıkları antreman ve maçları gıpta ile seyreden Türkler arasında 3'lü bir grup vardı ki, bu gençler spor yapamamanın acısıyla kıvranıyorlar ve maç dönüşlerinde "Bu imkan ve mazhariyete biz ne zaman ulaşacağız?" diye dertleşe dertleşe evlerine dağılıyorlardı. Bunlar; baba tarafından Hariciye Nazırı Asım Paşa, anne tarafından yine Hariciye Nazırlarından Server Paşa'nın torunu ve Londra Sefareti Başkatibi Nuri Bey'in oğlu Düyunu Umumiye'de memur Ziya (Songülen), KAfkasya'da Kabartay Türkleri Anzor Sülalesinden ve Hareket Ordusu erkanından piyade feriki Şevki Paşa'nın oğlu Su Şirketi memurlarından Ayetullah ve Sami Paşazade MAhmut Hüdai Bey'in oğlu ve Sezai Bey'in yeğeni bahriye talebesi Necip (Okaner) adlı 20, 19 ve 15 yaşlarındaki gençlerdi.

Kısa bir zaman sonra bu 3 idaelist genç, sık sık içlerinden birinin evinde toplanarak, geleceğin ünlü büyük Fenerbahçe'sini kurabilme planları üzerinde çalışmaya başladılar. 1903'de Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü'nün, 1905'de de Mektebi Sultani talebelerinin kurdukları Galatasaray Spor Kulübü'nün faaliyetleri, onlara kafalarındaki kulübü kurma tasarısını gerçekleştirme cesareti vermişti. Galip Kulaksızoğlu, Hasan Sami Kocamemi ve Hintli namıyla maruf Asaf (Başpınar)'ı da aralarına alan grup, İngiliz ve Rumlar gibi topluca spor yapmak ve öncelikle futbola karşı duydukları zaptedilmesi zor arzuyu gerçekleştirmek için hafiye takibatı, sürgün ve zindana atılma tehlikelerini seve seve göze alarak Fenerbahçe Spor Kulübünü şu esaslar üzerine kurdular:
1- Muhitleri olduğundan ve alametinin de güzelliğinden kuracakları kulübün adı "Fenerbahçe Spor Kulübü" olacak.
2- Alameti Fenerbahçe burnundaki "Işık Saçan Fener" olacak.
3- Renkleri de kıskançlık ve temizllik timsali Sarı-Beyaz olacak.
4- Reislik vazifesini Ziya, katipliği Ayetullah ve kaptanlığı da Necip üzerlerine alacak.

Fenerbahçe'nin sarı-beyaz forma ile sahalara çıkan bu ilk kadrosu şu oyunculardan oluşmuştu:
Asaf - Ziya, Hasan, Sami, Ayetullah, Mazhar, Necip- Fethi Galip, Hüseyin, Hasan ve Nevzat

Zaman zaman, kah sahaya çıkan, kah sağa sola dağılan futbol takımı bu sıkıntıları, St.Joseph Lisesi talebeleriyle yine bu okulun "Sarıklı" namıyla maruf Türkçe Hocası Enver (Yetkiner)'in himayeleri sayesinde geçitirebilmiştir. Meşrutiyetin ilanından sonra Fenerbahçe Futbol Takımı futbol sahalarında yavaş yavaş fakat emin adınlarla başarı sağlamaya başlamıştır.

Fenerbahçe Futbol Takımının Başarıları (Fenerbahçe Neden En büyük?):

Türkiye Birinci Ligini en çok birinci bitiren takım.
Türkiye Birinci Liginde tarihinde en fazla puan toplayan takım.
Resmi en fazla şampiyon olan kulüp.
En fazla kupa kazanan kulüp
Ezeli Rakipleri Galatasaray ve Beşiktaş'ı en çok yenen takım.
Türk Milli Takımına en fazla oyuncu veren takım.
Yabancı takımlarla en fazla maç yapan takım.
Avrupa Kupalarında ülkemizi en fazla temsil eden takım.
Türkiye Liginde en fazla gol kralı olan takım.
Türkiye Birinci Liginde en fazla galibiyet alan takım.
Türkiye Birinci Liginde bir sezonda en fazla gol atan takım.
Başarısı ile Guiness Rekorlar Kitabına giren ilk ve tek Türk takımı.
Bir sezonda dünyada en az gol yiyen takım.
Yurtdışına en fazla Türk sporcu transfer eden takım.
En fazla taraftara sahip takım.
Dünya karmasına en fazla oyuncu veren Türk takımı.
Dünya karmasına ilk oyuncu veren Türk takımı.

Fenerbahçe'nin Dünya Tarihine geçen Başarısı:

126 yıllık dünya resmi futbol tarihinde bir eşi bulunmayan olağanüstü başarı!

5.Mayıs.1923'te, sekiz takımın katılmasıyla çift devreli düzenlenen İstanbul Ligini Fenerbahçe hiç yenilmeden ve gol yemeden kazanarak, dünya futbol tarihinde bir eşi bulunmayan olağanüstü bir başarıyı gerçekleştirmişti.

O sıralarda ülkenin en güçlü takımlarından biri olan Altınordu'yla berabere (0-0) kaldığı maçın dışında, tüm karşılaşmalarını kazanan, ezeli rakibi Galatasaray'a 3-0 ve 4-0'lık üstünlük sağlayan Fenerbahçe, 1922-23 İstanbul Liginde beşinci kez şampiyonluğa erişirken, en yakın rakibine 6 puan fark sağlamıştı. 126 yıllık dünya futbol tarihinde hiçbir takımın övünemeyeceği bu büyük başarının sahibi olan Fenerbahçe hiç gol yememiş ve rakiplerine 12 maçta (2 maçta rakipleri sahaya çıkmadı) tam 58 gol atmıştı. Fenerbahçe'nin tarihe geçen kadrosu şu şekildeydi:

Şekip Kulaksızoğlu - Cafer Çağatay, Hasan Kamil Sporel, Fahir Yeniçay, İsmet Uluğ, Kadri Göktulga - Bedri Gürsoy, Ömer Tanyerli, Zeki Rıza Sporel (Kaptan), Alaeddin Baydar, Sabih Arca.

Fenerbahçe bu başarısıyla Guiness Rekorlar Kitabına da geçmeyi başaran ilk ve tek Türk takımıdır.
 

 

Bu bölümdeki bilgiler "http://www.antu.com" adresin'den alınmıştır.


ANA SAYFA