CANSU-CMC8 (7 HAZIRAN 2002 FOTOGRAF KONUSU)
Felaketin ortasında yaşam
Ali CANSU
Kıbrıs Gazetesi
l Gemikonağı’ndaki CMC tesislerinin içerisinde yer alan siyanür tepelerinin yakınında yaşayan bir işçi 80 gündür kimyasal maddeler soluyor
l Günlerdir ciğerlerine zehir çeken Cemal Demir adlı 38 yaşındaki işçi bugüne kadar hiçbir yetkili tarafından uyarılmadı. Demir, özellikle havanın sıcak olduğu saatlerde tesislerden gelen kokunun dayanılmaz olduğunu, gidecek başka yeri olmadığı için zorunlu olarak burada kaldığını söyledi.
Ali CANSU
Gemikonağı’ndaki havuzların patlamasının ardından, yetkililerin insan sağlığına verdiği önem bir kez daha ortaya çıktı. CMC tesislerinin içerisinde siyanür tepelerinin yakınında yaşayan bir işçi 80 gündür kimyasal maddelerin zehrini soluyor. Günlerdir ciğerlerine zehir çeken Cemal Demir adlı 38 yaşındaki işçi bugüne kadar hiçbir yetkili tarafından uyarılmadı. Cemal Demir, özellikle havanın sıcak olduğu saatlerde tesislerden gelen kokunun dayanılmaz bir hal aldığını, gidecek başka yeri olmadığı için zorunlu olarak burada kaldığını söyledi...
Ekmek parası için geldiği tesislerde, ileride ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabileceğinden habersiz yaşamını sürdüren Cemal Demir, felaketin tam ortasında sosyal güvenceden de yoksun olarak yaşıyor.
İki buçuk ay önce bir şirketin CMC tesisleri içerisindeki demirleri kaldırmak için ihaleyi kazandığını ve kendisinin de bu işte çalıştığını söyleyen Demir, “Daha sonra ihale bilmediğimiz bir nedenden dolayı durduruldu ve ben de burada kaldım. Ne sosyal sigortam ne de ihtiyat sandığım yatırılıyor. Ne yapayım gidecek yerim de yok” diye konuştu.
Siyanürün ne olduğunu bilmiyor
İşçi Cemal Demir, 80 gündür CMC tesislerinin bulunduğu alanda bir karavanda yatıp kalktığını ve siyanürün ne olduğunu bilmediğini de söyledi.
Demir, özellikle sıcak havalarda sarı tepeler diye adlandırdığı ancak ne olduğunu bilmediği siyanür tepelerinde bazı günler uzanıp kafasını dinlediği de belirterek, “Karavanın içerisinde kalıyorum ve sarı tepelerin ne olduğunu bilmiyorum. Ama bugüne kadar herhangi bir rahatsızlığım olmadı” dedi.
Siyanür tepelerinin hemen yanında su ısıtarak duş yaptığını da anlatan Demir, burada daha ne kadar zaman kalacağını bilemediğini söyledi.
Bölgede yaşam çok tehlikeli
Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Ege Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü öğretim görevlisi Prof. Dr. Ümit Erdem, sarı tepelerin siyanür tepesi olduğunu ve burada yaşamanın çok tehlikeli olduğunu söyledi.
Erdem, CMC tesislerinin bulunduğu alana insan değil hayvanların bile girmesinin tehlikeli olduğuna dikkat çekerek, “Tesislerin içerisine insan girmemesi gerekiyor. Oysa içeride yaşam sürüyor. Bu çok tehlikelidir. Bu sarı tepeciklere siyanür tepesi deniyor. Bu tepelerle ilgili orta ve uzun vadeye yayılacak, ancak bir an önce tamamlanması gereken ölçümlerin yapılması zorunludur. Hidrojeolojik açıdan önemli 50-60 noktadan ölçümler alınması gerekli. Bunun hemen başlatılması lazım” diye konuştu.
CMC’ki kirlilik durumunun taban verilerinin saptanması gerektiğini de anlatan Erdem, bölgesel olarak bu önlemler alınırken, kontrol elemanlarının da madenden korunması için özel giysiler ve maskelerle korunmasının önemine işaret etti.
Siyanür nedir?
Siyanür zehirli bir maddedir ve belli bir dozda (70 kg ağırlığındaki bir insan için 0,1 gram) alındığında, ölüme neden olmakta. Siyanür zehirlenmesi solunum veya ağız yoluyla meydana gelir. Ağız yoluyla alındığı zaman hidrojen siyanür tuzu açığa çıkar. Siyanür zehirlenmesinin belirtileri baş dönmesi, mide bulantısı, denge kaybı ve bilincini yitirme şeklinde görülür. Eğer ağızdan 300 miligram siyanür tuzu alındığı takdirde ve 100 miligram hidrojen siyanür solunduğunda yavaş yavaş ölüm meydana gelir.
Altın madenciliğinde, çıkarılan cevherdeki altının kazanımı için, ya tank liçi ya da yığın liçi yöntemiyle siyanürasyon uygulanmakta ve çözeltiye geçen altının taştan topraktan ayrılması sağlanmaktadır. Bu çözelti, içindeki altın kurtarıldıktan sonra, katı maddelerle birlikte bir atık barajının ardında toplanmakta ve işleme kapalı bir devre halinde devam edilmektedir. Atık barajında toplanan malzeme, zaman içinde doğal bozulmaya terk edilmekte ve canlılar üzerindeki olumsuz etkileri ortadan kalkmaktadır.
Dünyanın her yerinde, maden cevherinden altın üretimi siyanür kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Şu anda teknik ve ekonomik açıdan yapılabilirliği olan tek yöntem de budur.
Siyanür birçok kimyasal maddenin ayrışımında kullanılır: Örneğin buhardan geçirilip dezenfekte işinde, demiri sertleştirmede, elektroliz usulü ile kotlamada ve maden cevherlerinin yoğunlaştırılmasında kullanılır. Ayrıca doğada çok az bir miktarda kuş kirazının tohumlarında bulunur.
İnsan sağlığına etkisi
Bilim adamları, siyanürün sağlık üzerindeki etkilerini şöyle sıraladı:
“Yüksek miktarda siyanür, insan sağlığına çok zararlıdır. Yüksek seviyede siyanür içeren havayla kısa süreli temas; beyinde, kalpte hasara neden olur ve komayla ölüm meydana gelebilir. Düşük seviyede siyanürle uzun süreli temas sonucunda; soluma güçlüğü, kalp ağrısı, kusma, kanda değişiklikler, baş ağrısı ve tiroid bezinde genişleme meydana gelebilir.
Fazla miktarda siyanür alan kişilerde, derin ve kısa soluma, konvulsiyonlar (nobetler), bilinç kaybı gibi semptomlar ortaya çıkabilir ve ölümle sonuçlanabilir. Yüksek kan siyanür düzeyi olan kişilerde, el ve ayak parmaklarında güçsüzlük, yürüme zorluğu, şaşılık, sağırlık ve tiroid bezi fonksiyonlarında azalma gibi tehlikeli etkiler görülmektedir.”
Keçiler CMC’de
Öte yandan, CMC’de dolaşırken bölgedeki hayvanların tesislerin yanında otlandıklarını gördük. Bilim adamları, tesislerin etrafının tellenmesi gerektiğini defalarca yetkililere aktarmasına rağmen bir önlem alınmadı.
Tesislerin etrafına tel çekilmeyince hemen yan tarafta bulunan ağıllardaki hayvanlar ise CMC tepelerinde otlanmaya devam ediyor. Buradaki otları yiyen hayvanlardan çıkan süt ve etler sofralarımızda yerlerini alıyor.
Bitkilerde ağır metaller var
Ege Üniversitesi Toprak uzmanı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ünal Altınbaş, burada yetişen bitkileri hayvanların yememesi gerektiğini söyledi.
Altınbaş, “Çünkü bu bitkilerde ağır metaller var. Bitkilerden hayvanlara, hayvanlardan da insanlara geçiyor. Aynı şekilde, yenilebilen bitkiler de insanlara ağır metal taşınmasına neden olur. Tabii bu noktasal olarak bakıldığında, nasıl izah edilebileceği akla gelebilir. Buranın çözülmesi ise oldukça zordur. tesisin yukarısında bulunan dağlardan gelen su kaynaklarının da bu alana girme sürecine geldiğinde bunların bir çevirme kanalları ile engellenmesi gerekir”
Fotoğraflar: Günlüklerde CMC silinmesin içerisindeki 5.6.02’dedir
Fotoğraf 1:
Cemal Demir isimli işçi 80 gündür CMC tesislerinin içerisinde bulunan bir karavanda siyanür tepelerinin yanında yaşıyor
Fotoğraf 2:
Demir, havanın sıcak olduğu günlerde ne olduğunu bilmediği siyanür tepelerinin üzerine yatarak dinlenme imkanı bulurken ileride sağlık açısından ortaya çıkacak sonuçlardan habersiz bir şekilde yaşamını sürdürüyor