Bugün;

 

www.egitimcilersitesi.8k.com


OKUL ÇOK SIKICI*

 

 

Dr. Aynur YILMAZ

Bir önceki konumuz “kabul etme” yi sözsüz iletmeydi. İnsanlar arası ilişkilerde uzun süre sessiz kalınamaz. Ana-babalar çocuklarıyla konuşurlar. Ancak nasıl konuştukları ve verdikleri sözlü tepkiler çok önemlidir. Örneğin; 15 yaşındaki oğlunuzun bir akşam yemeğinde şunları söylediğini düşünün:  “Ödev yapmaktan nefret ediyorum. Okuldan da nefret ediyorum. Çok sıkıcı. Yaşam için gerekli hiçbir şeyi öğretmiyorlar. Okulu bırakmaya karar verdim. Başarılı olmak için yapacak dünya kadar iş var.” Şimdi ona ne söylersiniz? Vereceğiniz tepkiyi bir kağıda yazın. Bu olaya verdiğiniz yanıtın aşağıdaki başlıklardan hangisine uyduğunu bulmaya çalışın.

1) Emir vermek, yönlendirmek: “Benim oğlum okulu bırakamaz, buna izin vermem.”

2) Uyarma, gözdağı verme: “Okulu bırakırsan benden para mara bekleme. Kendi iyiliğini düşünüyorsan bunu yapmazsın.”

3) Ahlak dersi vermek: “Okula gitme,öğrenme herkese nasip olmayan bir şey.’’

4) Öğüt verme, çözüm getirme: “Ödev yapmak için neden bir plan yapmıyorsun.’’

5) Nutuk çekme , öğretme: “Üniversite mezunu, lise mezunundan hem daha fazla para kazanır, hem de daha kolay iş bulur.’’

6) Yargılama, eleştirme, suçlama: “Uzak görüşlü değilsin. Düşüncelerin henüz yeterince olgunlaşmamış. Doğru düşünmüyorsun.’’

7) Övme: “Her zaman iyi bir öğrenci oldun.’’

8) Ad takma, alay etme: “Sen şımarık bir çocuksun .’’

9) Yorumlama analiz etme: “Çaba göstermediğin için okuldan hoşlanmıyorsun. Sen bunu, beni kızdırmak için söylüyorsun.’’

10) Sınama, soru sorma, çapraz sorgulama: “Eğitimsiz ne yapacaksın, nasıl geçineceksin? Bu fikri senin aklına ne soktu? ’’

11) Güven verme, duyguları paylaşma: “Duygularını anlıyorum, ama son sınıfta daha iyi olacak. Yeteneklisin, başarılı bir öğrenci olabilirsin.’’

12) Konuyu saptırma: “Bu konuyu yemekte konuşmayalım. Basketbol nasıl gidiyor?’’

Yanıtlarınız bu 12 başlıktan birine uyuyorsa, siz de ana-babaların çoğu gibi "iletişim engelli sözler ’’ söylemişsiniz. Bu tür yanıtlar çocuktan gelecek bir sonraki iletişimi engeller. Çocuğun benlik saygısını ve ana-baba-çocuk ilişkisini olumsuz yönde etkiler. 

Bir sonraki yazımda bu konuya devam etmeyi düşünüyorum. 

Siz de önerilerinizi ve düşüncelerinizi bana yazarsanız sevinirim.

* 20 Ocak 2001 tarihli Yeni EVRENSEL gazetesinin “EVRENSEL Kadın” ekinden alınmıştır.