MERAK EDiLENLER

MUMYALAMA: Mumyalama tekniklerinin amacı,ölen kişinin hayattayken sahip olduğu görünüşünü korumasını sağlamaktı.Bu yapılırken önce vücut iç organlarından ve suyundan arındırılır,üzerine güzel kokular dökülür,çürümeyi engellemek için hoş kokulu ve şifalı bitkilerle doldurulurdu.Daha sonra şeritler kullanılarak özenle sarılan mumya,koruyucu muskalarla kaplanırdı.Ama bu da yeterli değildi. İç içe konulan bir çok tabuta yerleştirilen mumya son olarak bir lahitin içine yerleştirilirdi.Her lahitin üzerine ölen kişinin tasviri yontulurdu.İç organlarının konduğu kanoposlar,ölünün hizmetçiliğini yaptığına inanılan küçük heykeller,cenazeye göz kulak olurdu.Tüm bu eşyaların üzerinde yazılar veya sembollerle dolu etiketler bulunurdu.Ölünün cennete gitmesi için Tanrı Osiris'in mahkemesinden geçmesi gerekirdi.Bu yüzden sorulan sorulardaki tuzaklara ölünün düşmemesi için tabuta bir de ölüler kitabı konulurdu.

Temsili mumyalama...

MEZARLAR: Mezarlar muhteşem biçimde korunurlardı.Dolayısıyla bugün bulunan mezarlara tek bir tahribe rastlanmamamıştır.Mısırlılar ölünün dünya sonrası hayatı yaşayacağına inandıkları için mezar ve tabutların içine,ölünün hayattayken kullandığı günlük eşyalarını ya da küçültülmüşlerini koyarlardı. Örneğin Kha'nın mezarında bitki liflerinden yapılma bir yatak,işlemeli bir sandalye,üç ayaklı bir tabure,tahtadan yapılmış ve çamaşır koymaya yarayan bir sandık,sandığın içinde kıyafetler,kuru yiyecek saklamaya yarayan bir amfora (testi) ,metal ve seramik kaplar,takılar ve hatta makyaj kutularına rastlanmıştır.Tüm bu eşyaların tek bir zarar görmemiş olması da arkeologları şaşırtmıştır.

PİRAMİTLERİN İNŞASI: Piramitler basit aletlerle,katı biçimde düzenlenmiş şantiyelerde inşa edildi.Hırsızlara yolunu şaşırtan karmakarışık koridorlar ağını ve odaları örten taş blokların üst üste konulması ile yapılan piramitler,Nil Nehri'ne doğru çıkıntı yapan kayalık bir plato üzerinde kuruldu. Taşkınlar sırasında çalışma daha kolay oluyordu.Limanla şantiye arasında kızaklar üzerinde taşları çeken yüzlercve işçinin balesi yıllarca sürdü.Taşları çıkarabilmek için yapılan rampalar, piramit tamamlandıktan sonra kaldırıldı.

Piramitlerin inşası hakkında bir çok fikir çıktı. Kimisi piramit yapımında uzaylıların rol olduğunu savundu.Kimisi de hiç bir fikir yürütemedi.Kimileri de bu olayın,Mısır halkının azmiyle gerçekleştiğini benimsedi.

FİRAVUNLAR: Eski Mısır'da firavunlar,hükümdar ve ülkenin mutlak efendileriydi.Eski Mısır dilindeki "per-aâ" 'dan gelen firavun sözcüğü,önceleri krallık sarayını belirtirken, XXII. sülale döneminde bu sarayın sahibi,yani Mısır kralı da bu adla anılmaya başlanmış,bu anlamıyla sözcük,ilk olarak İbraniler tarafından yaygın biçimde kullanılmıştır.

Dinsel törenlerde,dev heykellere ve kralın propagandasını yapmak için oluşturulmuş metinlere bakılırsa,Mısır halkının gerçekten firavunlarını yeryüzünde yaşayan bir tanrı saydıklarınıa inanılabilir. Oysa,anlatılandan ve tarih yıllıklarından,bu görüşün doğru olmadığı anlaşılır:Uyruklarının gözünde kral,eylemlerine bakılarak yargılanan bir insandır ve her insan gibi yanılgıya düşebilir.Yönetime yükümlülüklerinin bir bölümünü vezirlerine aktarmıştır ama,her alandaki (adalet,güvenlik,ordu,içi ve dış siyaset) karar verme ayrıcalığı ondadır.Dolayısıyla resmi idolojinin,firavunu tanrısal özellikli ve doğaüstü güçlü bir varlık olarak tanıtılmasına karşın, halkın ona bütün güçleri elinde toplamış devlet başkanı olarak baktığı söylenebilir.

 

Anasayfa \ Yazılar \ Firavunlar \ Efsaneler \ Resimler \ Mumya Resimleri \ Garip ve gerçek \ Mısır tanrıları \ Merak edilenler \ Günümüz Mısır'ı \ Hakkımda \ Tavsiyeler