Şeref
Solmazer
2 Haziran 2005
Selçuk Yula , Daum ve Diğerleri
Selçuk Yula bugünkü yazısında Daum ile Fenerbahçe'nin sözleşme yenilemesine
değinerek , konunun haklılığını ve doğruluğunu savunmaya çalışmış , konunun
çok tartışılması eleştirilmesi ve Daum'un neredeyse hiç destekçisinin klamadıı
gibi göründüğü bir dönemde olaya şöyle bizde bir dokunduralım dedik, şampiyonluk
yazısından önce
Kimi alıntılar şöyle;
...
Başkan ve yönetimin Daum'un arkasında durup istikrarı
koruma adına yaptıkları hareket F.Bahçe'nin geleceği açısından
son derece önemlidir.
...
Neymiş efendim, F.Bahçe bu yıldızlarıyla
Avrupa'da final oynamalıymış. Hangi yıldızlarıyla efendiler!
Transfer edilene kadar adını bile duymadığınız Luciano'yla
mı yoksa suratını bile görmediğiniz Nobre ile mi Fabiano'yla
mı, Trabzon'dan 200 bin dolara alınan Aurelio'yla mı? Konfederasyon
Kupası'nda ikinci devre girip bize gol atan Alex'in adını
da orada duymadınız mı?
...
Gerçek şu ki F.Bahçe kendi yıldızını kendi
yaratmaktadır.
...
Bir düşünün, iyilik isteyip "Daum
gitsin" diyenler neden bir alternatif üretemiyorlar?
Neden "Şu teknik adam gelirse takım Avrupa şampiyonu
olur" diyemiyorlar?
...
"Le Guen gelsin" dediler. Le Guen Lyon'da ilk
sezon bir şey yapamadı. Fener'de böyle bir şey
olsa nasıl dayanırdı ki) Dördüncü yılında yarı
final oynadı ama buraya gelene kadar Denizli'ye de elendi, Trabzon'dan
da kendisahasında dört yedi. Fakat adama inanıldı, kadro değiştirilmedi,
Lyon da Lyon oldu. Daha verilecek örnek çok, ama almak isteyene...
...
Ana fikir olarak doğru gibi ancak Daum' un fırçasından sonra mı yazdı
yoksa hür iradesiyle ve kendince mi yazdı bunları tartışılır ( Çünkü Daum
geçenlerde Selçuk'un adını vererek kendine destek verilmediğinden yakınmıştı)
. Ben official ( resmi ) yazarları objektif ve sağlıklı
bulumuyorum . Selçuk'da bunlardan biri.( FB Tv yorumcusu vs.)
. Ayrıca Selçuk ve bizler daha düne kadar Luciano'yu Nobre'yi Marco'yu
Alex'i yazıda ki gibi mi değerlendirdik yoksa birçok şey beklediğimiz
biyonik ve üst düzey yıldızlar olarak mı ? Seneye sezon başlayınca da aynı
mı
değerlendireceğiz ?
Benim fikrim de Daum'un aynı Rüştü'nün de olduğu gibi kalması yönündedir
.Gitsin demek ucuz bir söylem olarak kalır eğer yerine sağlam ve
sağlıklı alternatifler üretmeden ( Yazıda ki Le Guen değerlendirmesi çok
doğru ,adam gelseydi 4 hafta sonra Daum'dan daha beter olabilridi
.) Daum
gitsin demek olmaz. Capello ,Wenger, Benitez , Scolari vs
bir adamınız varsa belkide onun dışındaki gitsinde kim gelirse gelsin
söylemi sallamadan öteye geçmiyor . Sonuçta Daum belki kimseyi memnun etmiyor
ama Daum şunu da biliyor " Türkiye'de ki futbolu ve bunun kalitesi(zliği)ni
" dolayısıyla içeride başarı alacağına zaten emin , kimse FB den
memnun değil ,
şampiyonluğu ikramlara hakemlere vs bağlamaya çalışıp kendi kusurlarını
(FB'nin oyunundan memnun olmayan FB'li olmayanlar yani) deve kuşu
gibi örtme gayreti bunlar . Bizim ulusal futbolumuz kalitesiz ve geriliyor
, Daum bunu çok iyi çözdüğü için futbolsuz bir takımı ( kişisel kalite
konusundaki şansının ve imkanlarının umulmayacak kadar çok farkında bir
kurt o ) nasıl
rahatlıkla şampiyon yapacağını çözmüş ( geçen yılda olduğu gibi)
. Yoksa bir takım 34 haftanın 6. haftasından 34. haftasına
kadar nasıl lider kalıyor sanıyorsunuz ki , daha neye kulp arıyoruz ya
da, herneyse...
Kalıyor geriye bir Avrupa masalı , Avrupa'da başarılı olmayı oraya çıkan
her takım mutlaka istiyor , bunu içinde tesadüf ve günlük başarılar dışında
başarı gelmesi için sistemli bir çalışma , düzen ,plan ve belkide biraz
şans gerekiyor ( buradaki tesadüfün GS'ın UEFA başarısına yönelik
algılamayınız ) . Birde entersana bir şekilde ( FB bunu kendine hedef
biçiyor orası muhakkak da.) bu hedefe nedense yalnızca ülke adına
FB yönlendirilmeye çalışılıyor . Geçen yıl Uefa'da elenmek tukaka edilirken
FB'nin elenerek oynadığı o tur için gruptan çıkamayan BJK veya TS 'un
elenişleri normal karşılanıyor ( Fenerli olmadığı idda edilen medyaca
),birde bahsigeçen diğer takım yandaşların FB'nin budurumuna gerek
alaycı ve gerek eleştiriler yaklaşımlarını anlamaya çalışmak hatali ve
sonucu olmayan bir matematik problemi gibi kalıyor . Tuhaf gerçekten ,hatta
mutluluk verici demek ki biryönden de , bu ülkenin gelecek
vadeden tek takımının FB olması ve beklentilerin yalnızca onun üzerinden
tüm ülkece kabul edildiğinin bir göstergesi olarak . Umarım bu misyonumuza
gelecek yıl sahneye çıkacak bu kupanın eski sahiplerinden GS'da ortak olabilir
. Bakıp göreceğiz bu Avrupa masallarının nelerle sonuçlanacağını , ben
şimdiden , nasıl değerlendirilir bilmiyorum ama , Avrupa'da son mücadele
eden Türk takımı olarak FB 'nin kalacağını öngörüyorum . Yine başarısız
ve hedefine ulaşamamış ve başarısız olarak
tüm ülkece alay edilme gayretlerinide ...
Heneyse toparlayacak olursak , Avrupa sendromunu dayatıldığı kadar baskı
unsuru olmaktan çıkarıp , iki yıldır oynadığı ya da oynattığı oyundan
daha üstdüzey ve derli toplu bir gösteriyle Daum'un önümüzdeki yıl daha
başarılı olabileceğini tahmin ediyorum . Transferlerin doğru ve etkili
yapılmasının bunda çok önemli olduğunuda unutmadan . Daum belki dahi değil
ama birileri
tarafından görünmek istendiği gibi aptal olduğunu da sanmıyorum .
Yalnız Daum'un önümdeki sezonun ortalarında en küçük bir başarısızlıkta
M.D örneğinde olduğu gibi bir FB Klasiği yaşama ihtimalinide aklımdan çıkarmıyorum
.
Nede olsa burası FB Cumhuriyeti
|