Fenerbahçe Cumhuriyeti      ortalıkta yoksa, Türkiye yoktur, futbol yoktur, bolluk yoktur, insanlar yoktur, canlılar güç nefes alır ve bu ülke kısa süre sonra yaşayan yer olmaktan çıkıp, mezarlık olur. Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.
  İslam Cupi
FenerbahçeCumhuriyeti
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 

 


                                                                                         .
                                                                                       Bülent Süren 
                                                                                         18-03-2002
 
 
                      Fenerbahçe Malatya

    Her zaman yaşanmayacak maçlardandı. Bu kadar kötünün biraraya gelmesi ancak 40 yılda bir olacak cinstendi. Hakem kötüydü, teknik kadro kötüydü, kaleci kötüydü, kaptan kötüydü...Seyircinin iyi olması da işe yaramadı... 
50.000 kişinin gerçek bir arenaya çevirdiği stadtan 1 puan çıkarabilmek için de ancak dünkü gibi yakaladığını atabilen bir takım olmak gerekirdi. Malatya, bir deplasman takımının oynaması gerektiği kadar disiplinli olunca, Fener'in doldur-boşaltlarının hiçbir katkısı olmadı maça ve skora.Buna hakem ve teknik kadro formu/formsuzluğu eklenince...

Maçtan notlara gelince:

-  Dondurucu soğuğa rağmen 50.000 kişi tribünleri doldurduk. Stadın hali bir başka yazı konusudur, ama şu kadarını söylemem gerekiyor. Akustik düzeni henüz tam olarak oturmamış stadımızdaki gol ve kaçan pozisyonlarda çıkan ses, -iddia ediyorum- hafta sonu oynanan Barça-R.Madrid maçındaki 95.000 kişilik stadda bile çıkmadı. İnanmayan, db'deki gol görüntülerindeki sesi dinlesin. Rakip teknik direktör ve futbolcuların bu stad için ekstra motivasyon harcamaları da gerekiyor doğrusu. "Çıkıp ben topumu oynarım kardeşim" lafı pek sökmez gibi burada.
-  Hakem, kesinlikle bütün takdir haklarını Malatya'dan yana kullandı. Malatya adı önemli değil zaten. Takdir haklarının Fenerbahçe aleyhine kullanılması desek daha doğru olur... Bizlerin tribünde sesimizin kısılmasının en önemli nedeni de, hakemin bir sürü ters kararına gösterdiğimiz tepkidendi. Aleyhimize bu kadar kolay düdük çalan "görevli" hakemin, leyhimize olan pozisyonlarda bir türlü üfleyemediği düdüklerle kolay maç zora girdi. Dün gece takım da çok kötüydü, doğru ama takımı, verdiği ve vermediği kararlarla sindiren, yıldıran böyle bir hakemle de futbol oynamak pek kolay değildi doğrusu. Geçen hafta da takdir hakları ve çalınmayan düdükler yüzünden az daha kaybediyorduk, bu sefer başardılar. 
Hakem "küçük takımı büyük takıma ezdirmem" tezini de abartarak yerine getirdi. İyi hakem, ne zaman ve nerede düdük çalacağını bilen hakemdir. Hakem de "işini" iyi yaptı doğrusu.
-  Ulusoy federasyon başkanı oldukça, bizim "çok iyi" oynayıp hakemlerin bu yaptıklarına karşılık bir fazla atmamız gerekiyor. Ama bir türlü yapamıyor ve hakem engeline takılıp duruyoruz. İyi bir "takım" olamadık maalesef. Suç biraz da bizde...Onlar durdurdukça biz atmalıyız.
-  Lorant'a inancım kalmadı. Saha kenarından bizim gibi maçı izlemesini ve "gerekli" değişiklikleri bir türlü yapmamasını anlayamadım. Dünkü maça kadar olumlu değişiklikler yapıyordu halbuki. Takım kadrosuna bakınca, yedeklerin daha iyi durumda olduğunu görmek insanı üzüyor. Koy o zaman yedekleri oyna(ya)mayanların yerine, takım kazansın. Dünya kulübü olma iddiasına birkaç gömlek fazla geldiğini gösterdi Lorant, Oğuz ile beraber.
-  Futbolcuları teker teker suçlamak istemezdim ama, Ogün ve Anderson çok kötüydü. (Ogün defansa çekilsin artık). Mirkoviç'in hatası affedilmez. Rüştü her iki golü de çıkarmalıydı. Abdullah da oldukça kötü günündeydi. Lazetiç ise öyle ilginç oynadı ki, bizler tribünde anladık esas "niyetini"...

Sonuçta, bence bu maçı alsak büyük ihtimalle şampiyon olacaktık. Atamadığımız galibiyet golü (veya koruyamadığımız galibiyet) bizi şampiyonluk yolunda rahatlatacak pozisyonu engelledi. Beşiktaş'a 4 puan fark İnönü'deki maçı garantiye aldıracak, Gs'ye 2 puan fark da Trabzon maçının stresini arttıracaktı.Kısacası, gerçekten büyük avantaj yitirdik.

İnancını çabucak yitiren bir insan değilimdir ve kolay kolay umutsuzluğa kapılmam. Ligde de daha çok hafta, çok maç ve akacak daha çok sular ama...

Nedenleri her ne olursa olsun yenmeliydik. Gerekirse üst üste koyarak...

Galiba atamadığımız, şampiyonluk golüydü...
 


 
 

    Mail: fenerbahcecumhuriyeti@fenerbahce.com
 

 

                                                     ||Yazarlar Sayfası||