Fenerbahçe Cumhuriyeti      ortalıkta yoksa, Türkiye yoktur, futbol yoktur, bolluk yoktur, insanlar yoktur, canlılar güç nefes alır ve bu ülke kısa süre sonra yaşayan yer olmaktan çıkıp, mezarlık olur. Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.
  İslam Cupi
FenerbahçeCumhuriyeti
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 

 


                                                                                         .
                                                                                     
 
 
                          

Bülent Süren 
                                                                                      
15-04-2002
 

                       Şampiyonlar Ligine İkinci Bilet

Yine ilginç bir haftasonunu geride bıraktık. En ilginç olay ise, Ç.Rize dışında, bütün deplasman takımlarının istediğini aldığı, ev sahibi takımlar için oldukça karamsar sonuçların alındığı bir hafta olması idi. Ligin üstü aşağı-yukarı tamam gibi. En azından, Şampiyonlar Ligi için alınan 2 bilet sahibiyle beraber, UEFA'ya katılacak 4 takımdan 3'ü de belli oldu. Küme düşecek 2. ve 3.'ünün ile ligi 1. bitirip Şamp. Ligi'ne direkt katılacak takımın belirlenmesiyle ligimiz sona erecek.

Haftanın son maçında ezeli rakibimiz Beşiktaş ile oynanan maçın tam bir taktik savaşı olduğunu, maçı kaybedenin ise, sinirlerine hakim olmayı bir türlü başaramayan takım olduğunu belirtmekle başlamalıyım. Anlaşılmaz bir sinir ile başladı Beşiktaş maça. TV başında otururken, hep bizimkilerin de bu sinirliliğe bulaşmamalarını diledim. Maçın sonuna kadar, bütün tahrik ve provakasyonlara rağmen, hiçbir sinirli hareket göstermeyen ve sinirlerine hakim olmayı başarabilen bütün futbolculara tebrikler. 
Maçtan notlara gelince:
- Beşiktaş, ligin ilk yarısında, tam bir dönemeç eşiğinde geldiği Kadıköy'den, tarihi bir galibiyet alarak dönmüştü.(BJK, kaybetseydi Fener'in 10 puan gerisine düşecekken, aldığı galibiyetle farkı 4 puana indirebilmişti.). O maçın kaybı halinde, şampiyonluktan tamamen uzaklaşılacak, Daum ve yönetimin sorgulanması, hatta infazı gerçekleşecekti. Dün de aynısı oldu. Beşiktaş için yine tamam/devam maçıydı ve adalet hakedenin yanında oldu bu sefer. 11'e 11 olsaydık, Serhat olmasaydı, kalede Rüştü olsaydı, hakem Muhittin Boşat olmasaydı...hepsi hikaye... İşin gerçeği dün akşam tabelada asılıydı. Hakeme kusur bulanların, sahalarında neden 20 puan kaybetmelrini sorulamaları gerekmekte.
- Maçın başında, kalede Oğuz'un olması avantaj gibi gözükse de, ilerleyen dakikalarda BJK için dezavantaja dönüştüğüne tanık olduk. Kalecisine güvenemeyen Fenerbahçe savunması, daha dikkatli oynayınca, pozisyon bulamadı BJK. Kalede Rüştü olsaydı ve dünkü şartlar ve oyun düzeniyle, Kocaeli kupa maçını mumla arardı BJK !
- Hakem, eski Türk hakemliği kafasıyla, kırmızı kartları eşitleme mantığıyla, Ümit ve Ceyhun'u kesinlikle haksız olarak atmıştır. Ümit'in her iki sarı kart pozisyonunda faul bile yoktu.Ceyhun'un 2. sarı kartı için ise, bu yaşıma ve bunca naçizane futbol bilgime dayanarak şaşkınlık duyduğumu belirtmeliyim. Nedenini hala çözebilmiş değilim. Hakemin de bu kararı sonrası nasıl dağıldığını, dikkatli gözler görmüştür. 
- İlhan Mansız başta olmak üzere, BJK'li futbolcuların aşırı sinirleri ilginçti. Maç boyu edilen küfürlere bir kez olsun anons yaptırmayan ve birçok sarı/kırmızı kartı görmezden gelen hakem de bu ortama çanak tutmuştur. Eğer "düzgün ve gördüğünü çalan" bir hakem olsaydı, mazallah maç bitmezdi. 
- Şunu kabul etmeliyiz ki kadromuz, son 10 yılın en geniş kadrosu. İdeal kadrodan 4 önemli eksiğe (Rüştü, Abdullah, Andersson, Fatih) rağmen, çıkanlar çok iyi mücadele etti. Görülen 2 kırmızı kart, kim görmüş olursa olsun, gelecek haftayı kesinlikle etkilemeyecektir.
- Maçın yıldızı yoktu. Birçok oyuncu bu payeyi haketti. Ali Güneş, Serhat, Oğuz, M.Doğan, Johnson başta olmak üzere, tüm takım başarılydı. Ceyhun biraz sırıttı, Revivo da verdiği gollük paslarla kalitesini kanıtladı. Lorant'ın motive etmekte zorlanabileceğini düşünen BJK taraftarının Revivo'yu motive (!) edecek cinsten tezahüratları da ezeli rekabete yakıştı (!) doğrusu. Teşekkürler...  
- Sinan Engin'in maç sonu yaptığı, "Şamp.Ligi şansımız azaldı" demecini de gülümsemeyle karşıladım. Fener'in kalan 3 maçın 2'sini kaybetmesi, BJK'nin de hepsini kazanması gerekiyor üstad...Gitti gider, uyan artık...

 
Kim ne derse desin, maçtan önceki garip tahminler ne olursa olsun, çubuklu formamıza kadar akıllarına bütün gece düşünüp ne geldiyse gelsin, bize aşiret demek gibi komik saptamalar ne kadar olursa olsun ve bu galibiyeti ne kadar gölgelemeye çalışırlarsa çalışsınlar; hakeden kazanmıştır.

Maç zevkli değildi, doğru. Kartların bazısı yanlıştı, doğru. Kim ne derse desin, bu 2.lik maçıydı, doğru. Hakem maçı katletti, doğru. 
 
Ve en büyük kıssadan hisse:

Büyük lokma yiyeceksin, büyük laf etmeyeceksin, doğru... 


 
 

    Mail: fenerbahcecumhuriyeti@fenerbahce.com
 

 

                                                   ||Yazarlar Sayfası||