KONUK YAZAR

İlker E.                                                                                        04  Kasım  2003

                                  Özür ve Ardındakiler 

Aşağıda dile getireceklerim sakın ola S.Bilgili nin özrünü küçümsemek ya da önemsiz kılmak için değildir.
Aşağıdakiler genel bir değerlendirmedir.

Öncelikle yaşamın her alanında özür dilenecek harket ve söylemleri yapmamak önemlidir. Yaşanmış olumsuzluklardan sonra  dilenen özürler yapılmışlığı kolayca silmez.

Ama yapılmış birşey de varsa özür tabi ki dilenmelidir. Ancak yapılmaların süre gelmesi özründe özürlüğünü bitirir..

Gs. ın gerçek Gs a yakışan başkanı 6-0 lık tarihi maçta bir alkış yaptı.. 

O alkış   FB nin üstünlüğünü kabul eder bir refleksle alkışlaması hepimizin zaman zaman yaptığı bir davranıştı.. ama ne zamana kadar.? 
Kendi camiasından gelen tepkilerle o alkışın nedenlerini ve inkarını yapana kadar...

Bugün S.Bilgili nin davranışının ne kadar samimi olduğu gelecek günlerde ortaya çıkacak... Salt sözlerle yaşanmıyor.. O sözler yaşamın akışı içinde yeraldığında da zaten özür dileme gereği doğmayacaktır..

Dünkü yazımda da belirttim. Bjk - Gs maçı sonrası bizim yöneticilerimizin aklına bu iki klübe ne ceza verileceğini geliyorsa ve bunu beyanlarında belirtiyorlarsa,

Bjk ya da Gs ya da FB bu klüplerin bugün özür dileyen ya da güzel umutlar vaadeden sözler söyleyen insanları biraz sonra meşalelerin sponsorluğunu yapıyorsa, deplasman kafilelerinin pala ve döner bıçaklarının paralarını sırıtara amigolarına taktim ediyorlarsa

bırakalım özürsüz ve nefretle yaşayalım bari nefretimiz yalansız olsun...

Tüm yaşananlar ve yaşanacaklar bu üç klübün futbol mücadelesi değildir. Bu yöneticilerin - amigoların - kendi maçlarıdır. Ve bu maçta top yoktur.. Bu insanlar tüm bu infiali yarattıktan sonra aynı mekanlarda içkilerini yudumlarken 6-0 ları değil kendi aralarında yaptıkları maçı konuşuyorlardır..

Sonuçta da toplum bu olayları kendi takımını bile lanetleyecek olan sağduyulu insanlar ile bu olayları yapan ya da yapılmasının haklı nedenlerini sıralayanlar olarak ikiye bölünmektedir.. YKB bünyesindeki db. lere bakın aynı takım yandaşlarından yaşanan son olayı nasıl tepki ile karşılayan arkadaşlarımız var.. Ama yine bizim aramızda bile meşaleyi yakmakla övünen, karşı taraftara fiilen birlşeyler yapmayı haklı kılan nedenleri sıralayan
da nice arkadaşımız var..  Bunun düzeltilmesi eğitimle olur demek burada tıkanıyor.. Buradan daha eğitimli bir Türk isan topluluğu var mı?

Ne yazık ki tüm bu olayların içinde emniyet güçleri ya da emniyet güçsüzleri var.. 

Pazar akşamı Ntv de Gökmen Özdenak bir Gs-FB maçında, FB lilerin nasıl meşale soktuklarını (evsahibi takımın nasıl soktuğu çok basit tabi)  ultra lardan biri ile konuşmuş. Ultra nın ifadesi biz 3 takım ortak çalışıyoruz. FB lilere o meşaleler bizimkiler tarafından içeride  satılıyor. demiş.

Olaylar ve yaşananlar eminimki bizim hayal edemeyeceğimiz boyutlarda gelişiyor.. Bu olaylar küçük özürlerle düzelecek şeyler değil..

O özrü dileyen başkanın yanında kabadayı konuşan bir menejer olmamalı.. (Sadece Bjk a yükleniyorum gibi algılanmasın sakın. FB de de Mahmut Uslu gibi bir yönetici olmamalı aynı bağlamda) 

Tüm bu yaşananlar bir oyun gibi çok basit bir kıvılcımı tüm camialar körüklüyor sonra da bizim şanlı tarihimiz var biz Fb yiz, biz Gs ız , Bjk ız  nutukları ile kitleler vayyy biz ne kadar temizmişiz eğitimliymişiz, diğerleri çok kötü sonucu çıkarttırılıyor..

Sonuç; herkes aynı özür diliyeni dilemeyeni, meşaleyi yakanı yakmayanı, kıskıs güleni gülmeyeni 
Sonuç; hepimiz değişmeliyiz.. 
Sonuç; biraz daha medeni olmak için kendimizi zorlamalıyız çünkü tersi çok kolay..