. 
 
 
               .

 


Şeref Solmazer                                                                                    12  Ağustos 2003
 

                                        YENİ  BİR BAŞLANGIÇ 

Yeni bir sezon daha başladı . Umarız geçmişte kalan sezonlarda görüdüğümüz çirkinliklerden uzak bir sezon olur. Birtakım niyetler ve girişimler olumlu gibi görünsede , sağlıklı temellere dayanan oluşumların oturması için henüz çok zamana ihtiyaç var. Bu ihtiyaçların başında da özellikle yazılı ve sözlü medya geliyor . Sanırım bu ülkede en son bu kesim  olayları idrak edebilecek , ki bunun olmasıda ütopik bir hayal gibi görünüyor ya , orasıda ayrı bir konu. 

Fenerbahçe her ne olursa olsun bu ligin her anlamda katalizörü olduğunu daha ilk haftadan kanıtladı . Haftanın son maçını oynaması, muhteşem taraftarı , merak edilen transferleri , maçı , sonucu ve sonucu üzerine yapılan yorumlarla , onsuz olunamayacağı birkez daha anlaşıldı. Fenerbahçe Türk Futbol Aleminin en önemli bir kaç ögesinin tartışmasız birincisi olduğunu maalesef yine kanıtlamıştır. 

Maça gelince , yeni oluşturulmaya çalışılan kadrosu, oyun anlayışı ve geçmiş yılın olumsuz izlerini silme girişimleri ve seyircisinin baskısı ile ilk maça çok büyük bir beklenti ve belliki büyük bir stresle başladılar. 
Oluşturulan kadronun yaş ortalamasının düşüklüğünü başlangıçta avantaj olrak değerlendirsekte , anlaşılan o ki bu gençlik aynı zamanda tecrübesizlik ve olumsuz ve pisikolojik dayanma gereken durumlarda istenilen davranışı sergilemekde yetersiz kalıyor . ( Maçın 2-0 olmasından sonra , özellikle kırmızı kart sonrası , ki seyircinin 2. yarı başındaki takımı tirübünlere çağırıp verdiği ders nitelikli güzel destek olmasına rağmen ..) Bunu maç sonrası demeç veren Tuncay açıkça dile getirmekteydi. 

Ancak şu bir gerçekki Fenerbahçe henüz kurulmaya çalışılan  yeni bir takımdır. Buna rağmen oyunun ilk yarısında ortaya koyduğu oyun ve girdiği pozisyonlar rakibine oranla çok daha fazla ve etkilidir. ( Maç sonu A.Kocaman'ın değerlendirmelerini dikkatlice dinleyiniz.) Ancak gerek yeterli konsantrasyon, gerek etkili  vuruşların gelmemesi gereksede rakibin dikkatli sağlam hamleleri  gerekli golün gelmesine engel olmuştur. 
Asıl önemli olan unsur değerlendirmelerin at gözlüğüyle yapılmaması üzerine olmalıdır. Fenerbahçe'de eksikler vardır . Ama eledeki kadroyla sahaya çıkan takım rakiplerinide yenebilecek güçtedir. Bunu maçın ilk yarısında göstermiş girdiği 10 pozisyonda

( Fenerbahçe'nin ilk yarıda girdiği pozisyonlar 

1- 10. dakikada Aurelio’nun kontrol etmek istediği topla ceza alanı dışında buluşan Selçuk’un sert şut,az farkla yandan auta gitti. 
2- 13. dakikada Hakan’ın sağdan ortasında, savunmadan seken topu ceza alanı dışında önünde bulan Tuncay’ın sert şutunda, kaleci Oğuz son anda uzanarak meşin yuvarlağı kornere çeldi. 
3- 22. dakikada ceza alanının sol çaprazından Erhan’ın ortasında, Kemal’in arka direkte kafa vuruşunda, meşin yuvarlak yan ağlarda kaldı. 
4- 23. dakikada Erhan’ın pasında, ceza alanı içinde boş pozisyonda topla buluşan Tuncay, meşin yuvarlağa kötü vurunca, takımını bir golden etti. 
5- 26. dakikada Aurelio’nun pasıyla ceza alanının sol çaprazında hareketlenen Serhat’
ın altıpas içine ortasında, Uche topu kornere atarak tehlikeyi önledi. 
6- 27. dakikada Kemal’in sağdan kullandığı köşe atışında, Hooijdonk’un kafa vuruşunda,
meşin yuvarlak kaleci Oğuz’da kaldı. 
7- 29. dakikada Kemal’ın sağdan ceza alanına yaptığı ortada, Tuncay’ın kafa vuruşunda,
meşin yuvarlak üstten auta gitti. 
8- 41. dakikada Kemal’in sağdan ortasında, Aurelio’nun ceza alanı içinden kafa şutunda,
top az farkla yandan auta çıktı. 
9- 42. dakikada Tuncay’ın pasıyla soldan ceza alanına giren Serhat’ın altıpas içine 
gönderdiği ve kaleci Oğuz’u geçen topu, Uche araya girerek uzaklaştırdı. 
10-43. dakikada Erhan’ın soldan ortasında, Van Hooijdonk’un kafa vuruşunda top yandan
 auta gitti. )

ki bunlar %50 üzerinde net gol pozisyonlarıdır, golle buluşamamış , defans ve kaleci hatasıyla yediği konrta golle mağlup duruma düşmüştür. Olabilir önemli olan bir takımın bundan sonraki direncidir . Sonrasında yine girişimler sonuç vermemiş ikinci gol gelmiştir. Defans uyumsuzluğu ve total oyun anlayışından kaynaklanan eksiklikler ve hatalar burada görülmektedir. Bunları zamana ihtiyaç olan kusurlar olrak değerlendirebiliriz. Sonrasında beklenti hep devam etmiştir. Takımın silkenmesi için  bir gole olan ihtiyacı . O şans gelmiş ama mallesef hakem tarafından penaltı pozisyonu  görülemeyerek es geçilmiştir ( art niyet aramıyorum.) . İlk yarı FB'nin net pozisyon
ama İstanbulun net skor üstünlüğüyle bir futbol dersi niteliğinde sonuçlanmıştır. İkinci yarı kırmızı kart ve demoralize olma durumundan kurtulmayı başaracak pisikolojik gücü bulamayan takım , ardarda pozisyonlar vermiş , rakibin etkili ve üstün oyununa boyun eğmek zorunda kalmış yediği üçüncü gol sonrası sezonun ilk maçında dahada kötü olacak bir skordan şans eseri kurtulmuştur. 

Tek tek oyuncular, hoca ve yönetim için konuşmak şu anda sağlıklı değildir. Fenerbahçe Seyircisi  Maç öncesi , sırası ve sonrasında  herşeyi  son derece çarpıcı biçimde ve örnek olacak şekilde ortaya koymuştur. Maçın Fenerbahçe açısından olumlu yönü sanırım bu olarak hafızalara kazınmıştır. Bunun gözardı edilmeyeceğine inanıyorum. 

Saygılar.
 

 


 

        Mail:fenerbahcecumhuriyeti@fenerbahce.com
 

 
                            ||Yazarlar Sayfası||