Medeniyetin emir ve talep ettigini yapmak, insan olmak için kafidir.

 Hayatta en hakiki mürsit ilimdir.

 Sanatsiz kalan bir milletin hayat damarlarindan biri kopmus demektir.

 Türk çocugu  Atalarini tanidikça daha büyük isler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktir.

 Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek degildir.Benim fikirlerimi, benim duygularimi anliyorsaniz ve

 Yetisecek çocuklarimiza ve gençlerimize, görecekleri egitimin sinirlari ne olursa olsun, en evvel ve esasli  olarak Türkiye'

 Büyük ve tarihi vakalari ancak büyük milletler yasayabilir.

 Yasamak demek,  faaliyet demektir.

 Büyük hadiseler, fikirlerde büyük inkilaplar yapar.

 Vatan çocuklarimiz ve torunlarimiz için cennet yapilmaya layiktir.

 ´´Dünyanin filan yerinde bir rahatsizlik varsa bana ne?´´ dememeliyiz.Böyle bir rahatsizlik varsa, tipki  kendi aramizda

 En mühim, en esasli nokta egitim meselesidir.Egitimdir ki, bir milleti ya hür, müstakil, sanli, yüksek bir cemiyet halin-

        de yasatir ya da bir milleti esaret ve sefalete terk eder.

 Özgürlük ve bagimsizlik benim karakterimdir.

 Hakikati konusmaktan korkmayiniz.

 Hakimiyet verilmez, alinir.

 Sagam kafa saglam vücutta bulunur.

 Bir memleketi isgal etmek ve zaptetmek o memleketin sahiplerine hakim olmak için kafi degildir.

 Bizi yanlis  yola sevkeden habisler, biliniz ki çok kere din perdesine bürünmüslerdir.

 Cumhuriyet; fikren, ilmen, bedenen kuvvetli ve yüksek muhafizlar ister.

 Yasamak için mücadele sarttir.

 Egitimin gayesi barista çok ter, savasta az kan ve zaferdir.

 Ögretmenler,  yeni nesil sizlerin eseri olacaktir.

 Hakimiyet kayitsiz sartsiz milletindir.

 Bu memleketin topraklari üstünde kanlarini döken Ingiliz , Fransiz , Avustralyali , Yeni Zellandali , Hintli kahramanlar !

     Burada bir dost vatanin topragindasiniz . Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz .

     Sizler , Mehmetciklerle yan yana , koyun koyunasiniz .

     Uzak diyarlardan evlatlarini harbe gönderen analar !

     Gözyaslarinizi dindiriniz . Evlatlariniz, bizim bagrimizdadir.

     Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat uyuyacaklardir .

     Onlar , bu toprakta canlarini verdikten sonra artik bizim evlatlarimiz olmuslardir !

 Büyük olmak için kimseye iltifat etmeyeceksin , kimseyi üstün görmeyeceksin , hiç kimseyi aldatmayacaksin ; ülke için gerçek

     idealin ne ise onu görecek , o hedefe yürüyeceksin...

     Herkes sana karsi çikacaktir ; herkes seni yolundan çevirmeye çalisacaktir ; önüne sonsuz engeller yigacaklardir ,

     fakat  sen bunlara dayanikli olacaksin.

     Kendini büyük degil , küçük , araçsiz , bir hiç sayarak , kimseden yardim görmeyecegine inanarak , bu engelleri asacaksin .

     Bütün bunlardan sonra da sana  '' büyük ''  derlerse söyleyenlere güleceksin ...

  Insan mensup oldugu milletin varligini ve mutlulugunu düsündügü kadar , bütün dünya  milletlerinin huzur ve refahini

      düsünmeli ve kendi  milletinin mutluluguna ne kadar kiymet veriyorsa , bütün dünya  milletlerin  mutluluguna hizmet etmeye

      elinden geldigi kadar   çalismalidir .Çünkü dünya milletlerinin mutluluguna çalismak , diger bir yoldan kendi huzur ve

      mutlulugunu  temine çalismak  demektir .

      Dünya barisi içinde insanligin gerçek mutlulugu , ancak bu yüksek ideal yolcularinin çogalmasiyla mümkünolacaktir.

 Huzurlu toplum, güvenli toplum, insan kisiligine saygili toplum tam ulusal egemenlikle saglanir.

      Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek esitlik ve adaletin saglanmasi, istikrari ve korunmasi, ancak ve ancak tam ve

      kesin   anlami ile ulusal egemenligin saglanmasi ile devamlilik kazanir.

     Bundan dolayi, hürriyetin de esitligin de, adaletin de dayanak noktasi ulusal egemenliktir.

     (1 Kasim 1922, M.K. Atatürk, TBMM acilis konusmasindan )

 Sosyal bilimler noktasindan bizim hükümetimizi ifade etmek lazim gelirse "halk hükümeti" deriz... Biz hayatini,

     istiklalini kurtarmak için çalisan kisileriz, zavalli (kötü durumda bulunan/mutsuz) bir halkiz! Mahiyetimizi

    (içyüzümüzü) bilelim.Kurtulmak, yasamak için çalisan ve çalismaya mecbur olan bir halkiz! Bundan dolayi her birimizin

    hakki vardir. Salahiyeti (yetkisi) vardir. Fakat çalismak sayesinde bir hakka iktisab ederiz (sahip oluruz).

    Yoksa arka üstü yatmak  v e hayatini çalismadan soyutlanmis  geçirmek isteyen insanlarin  bizim sosyal birligimiz

    içinde yeri yoktur, hakki yoktur! O halde ifade ediniz efendiler!Halkçilik, sosyal düzenini çalismasina, hukukuna dayandirmak

    isteyen bir sosyal meslektir.

    (1 Aralik 1921, M.K. Atatürk, Ankara)

 Her fert istedigini düsünmek, istedigine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtigi bir dinin

      icaplarini yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir.Kimsenin fikrine ve vicdanina hakim olunamaz.

 Milletimiz her güçlük ve zorluk karsisinda, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hizini,

      her vasitayla arttirmaya çalismak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

 Insan toplulugu kadin ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasini ilerletelim,

    ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlügü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarisi topraga zincirlerle

    bagli kaldikça öteki kismi göklere yükselebilsin?

 Ey kahraman Türk kadini, sen yerde sürünmeye degil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layiksin !

 Okul sayesinde, okulun verecegi ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanati, Türk iktisadiyati, Türk siir ve

    edebiyati bütün güzellikleriyle gelisir.

 Ekonomik kalkinma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahli Türkiye idealinin belkemigidir.

  Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakârögretmenleri ve egiticileri, sizler yetistireceksiniz. Ve yeni nesil sizin

     eseriniz olacaktir. Eserin kiymeti, sizin maharetiniz ve fedakârliginiz derecesiyle mütenasip bulunacaktir.

 Biz cahil dedigimiz zaman, mektepte okumamis olanlari kasdetmiyoruz. Kasdettigimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa

   okumus olanlardan en büyük cahiller çiktigi gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çikabilir.

 Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatlari! Yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar

   verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençligi gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

 Yüksel Türk! Senin için yüksekligin hududu yoktur. Iste parola budur.

 Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta oldugunuz terbiye ve irfan ile insanlik ve medeniyetin,

     vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kiymetli timsali olacaksiniz. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz.

    Cumhuriyeti bir kurduk, onu yükseltecek ve yasatacak sizsiniz.

 Arkadaslar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti seyhler, dervisler, müritler, meczuplar memleketi olamaz.

   En dogru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatidir.

 Büyük dinimiz çalismayanin insanlikla hiç ilgisi olmadigini bildiriyor. Bazi kimseler çagdas olmayi kâfir olmak sayiyorlar.

   Asil küfür onlarin bu zannidir. Bu yanlis tefsiri yapanlarin maksadi Islâmlarin kâfirlere esir olmasini istemek degil de nedir?

   Her sarikliyi hoca sanmayin, hoca olmak sarikla degil, dimagladir.

 Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, isbirligi eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz.

    Onlarin milliyetlerinin bütün icaplarini taniriz. Bizim milliyetçiligimiz herhalde hodbince ve magrurca bir milliyetçilik

    degildir.

 Türk Milletinin istidadi ve kesin karari medeniyet yolunda, durmadan, yilmadan ilerlemektir.

 Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktir; fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yasayacaktir.

NE  MUTLU  TÜRKÜM  DIYENE !

Bu sayfa ilerde yenilenecektir.Sizin bildiginiz Atatürk'ün sözleri veya özdeyisleri varsa buraya ekleyebiliriz.