PUTİN
KAYBEDER Mİ?
Milenyumun en büyük hediyesi Yeltsin'in Putin'e bıraktığı başkanlık koltuğuydu. Yeltsin şu ana kadar gösterdiği yüksek siyasi performansını bir kere daha ortaya koydu. Bu kararı Yeltsin'in tek başına almadığı muhakkak. Ama ister Yeltsin bu karara (bazılarının dediği gibi) zorlanmış olsun, ister ilk olarak kendisi bunu teklif etmiş olsun, Putin'in 'ailenin' rızasını kazanarak başkan olduğu inkar edilemez.
'Aile', tam demokratikleşememiş pekçok ülkede karşılaşıldığı gibi Rusya'da da 'ülkenin güç noktalarını elinde bulunduran, boy hedefi olacak şekilde ortaya çıkmayan ama ülkeyi arka plandan yöneten küçük bir grup' şeklinde çok kısaca tanımlanabilir. Yeltsin'in 10 yıla yakın süren başkanlığı döneminde Kremlin çevresinde kümelenen bu grup, Yeltsin'den sonra kendi istekleri doğrultusunda ve kendilerine zarar vermeyecek şekilde hareket edecek bir başka başkan gelmesi için ne gerekiyorsa yaptı.
Zekice bir hamle
Ailenin istemediği bir kişinin kazara seçilerek başkan olması, başta (zaten haklarında yeterince yolsuzluk iddiası olan) Yeltsin ve kızının, sonra bütün aile fertlerinin güçlerini kaybetmesi demek olur. Putin'e tahtın şimdiden bırakılması ve seçimlerin erkene alınmış olması böyle bir kazanın olmamasını kesinleştirmek için atılmış çok zekice bir adım. Zaten bu veraset işleminin zamanlamasını bu kadar önemli kılan da bir an evvel seçimlerin yapılacak olması. Peki Putin'in seçimi kazanmak için buna ihtiyacı var mıydı?
Halihazırda Putin'in Rusya'da yeterince popülaritesi var. Yeltsin'in kendisine halef tayin etmesi zaten Putin'i rakipleri karşısında birkaç adım öne geçirmiş ve seçimlerin favorisi yapmıştı. Şahsıyla adeta özdeşleşen Çeçen savaşından Rus medyasına yansıyan olumlu haberler, açık destek verdiği Yedinstva partisinin seçimlerde parlak (veya öyle gösterilen) bir sonuç elde etmesi, işbaşına gelmesinden itibaren yolunda giden ekonomi ve bütün bunların ötesinde ailenin kontrolünde bulunan müthiş Putin kampanyası, Putin'i Rus halkının gözünde alternatifsiz hale getirmişti zaten. İşte bu kuvvetli imajına rağmen Putin'in başkanlığının garantilenmesi için Yeltsin'in istifasına gerek duyulmasının sebebi, aslında Rusya'yı dışardan takip edenlerin de Rus halkının da hakkında çok az şey bildiği Putin'i popüler hale getiren somut faktörlerin çok zayıf olması. Peki nedir bu faktörler?
Öncelikle ülke ekonomisinin düze çıkması halkın yıllardır özlemini duyduğu bir olay. Zaten hiç demokrasi yaşamamış Rus halkı rekabet ortamının yüksek olduğu ama belirsizliklerle dolu bir ortamdansa, devletin gücü altında oluşacak istikrarlı bir ortamı tercih ediyor. Ve bu ekonomik istikrarın Putin döneminde sağlanmış olması halkın Putin'e olan desteğini artırıyor.
Çeçen savaşının etkisi
Halbuki Rus ekonomisinin düze çıkması tamamen Rusya dışındaki faktörlere bağlı. Rusya'nın ihracatının yüzde 80'i hammade ve enerjiye bağlı. Dünya piyasalarında bu ürünlerin fiyatlarındaki artış Rus ekonomisine rahat bir nefes aldırdı. Dolayısıyla bu maddelerin fiyatlarında meydana gelebilecek bir düşüş (ki en genel ekonomik gidişat gözönüne alındığında enerji ürünlerinin fiyatlarının uzun vadede düştüğü görülüyor.) ülke ekonomisini yeni bir darboğaza sürüklerken Ağustos '98 krizine benzer bir durumun eşiğine bile getirebilir. Böyle bir durumun seçimlerden önce meydana gelmesi ise Putin'in bitişi demek olur.
Bununla birlikte Çeçen savaşı da Putin'i desteklediği kadar Putin'in yıkılmasına sebep olabilecek mühim ve sonucu belirsiz bir faktör. Rusya'nın bölgeyle haberleşmeyi tam anlamıyla hegemonyasına alması sayesinde Çeçenistan'dan gelen sürekli güzel haberler Putin'in gücüne güç katıyor. Bu güzel haberler geldiği sürece de Putin güç kazanmaya devam edecek. Halbuki Çeçenistan'da parlak bir zafer elde etmenin kısa vadede imkansız olduğunu savaşı yürütenler de çok iyi biliyorlar. Bunun da ötesinde meydana gelebilecek beklenmedik bir durum veya en azından yüksek askeri kaybın artık saklanamayacak boyutlara ulaşması başkanlık seçimlerine yönelik bütün planları bozabilir. Çeçenistan savaşıyla ve bu sırada ortaya koyduğu kararlı tavırla yıldızı parlayan Putin'in, böyle bir durumda yıldızının söneceğini söyleyebiliriz.
Planların tutma ihtimali
Dolayısıyla hem ekonomide meydana gelebilecek bir aksaklığın hem de Çeçen savaşının uzamasının getireceği olumsuz imajın etkilerini en aza indirmek seçimlerin bir an evvel yapılmasıyla mümkün. Mefhumu muhalifiyle düşünecek olursak, seçimlere kadar bu iki faktörden bir tanesinde meydana gelecek beklenmedik bir gelişme (ister iç ister dış sebeplerden kaynaklansın) Putin'in avantajlarını büyük ölçüde kaybetmesi demek olur. (Hatta bundan dolayı Putin'in başkan olmasını istemeyen birilerinin beklenmedik gelişmeler için gayret göstereceklerini düşünmek yanlış olmasa gerek.) Putin'in şimdiden koltuğa oturması ve seçimlerin erkene alınmasıyla hem rakipleri hazırlıksız yakalanmış oldu hem de beklenmedik bir olumsuzluk ihtimali azalmış oldu. Ayrıca böyle bir beklenmedik durum olsa dahi (Çeçenistan'da meydana gelebilecek Rusya açısından negatif bir durum mesela) Putin şu andaki gücü sayesinde seçimlerdeki şansını tamamen yitirmiş olmayacak.
Bakalım seçimlere kadar Rusya'da herşey 'planlandığı gibi' gidecek mi?