ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ
Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde benimsenmiş 2 Eylül 1990 tarihinde de yürürlülüğe girmiştir. Türkiye de dahil olmak üzere yaklaşık 142 ülke ya sözleşmeyi imzalamış ya da onay ve katılma yoluyla Taraf Devlet durumuna gelmiştir.
Madde 1
Bu sözleşme uyarınca çocuğa uygulanabilecek olan kanuna göre daha erken
yaşta reşit olma durumu hariç, on sekiz yaşına kadar her insan çocuk sayılır.
Madde 2
1.Taraf Devletler, bu Sözleşmede yazılı olan hakları kendi yetkileri altında
bulunan her çocuğa, kendilerinin, ana babalarının veya yasal vasilerinin
sahip oldukları ırk, renk, cinsiyet, dil, siyasal ya da başka düşünceler,
ulusal, etnik ve sosyal köken, mülkiyet, sakatlık, doğuş ve diğer statüler
nedeniyle hiçbir ayrım gözetmeksizin tanır ve taahhüt ederler.
2.Taraf Devletler, çocuğun ana-babasının, yasal vasilerinin veya ailesinin öteki üyelerinin
durumları, faaliyetleri, açıklanan düşünceleri veya inançları nedeniyle
her türlü ayırıma veya cezaya tabi tutulmasına karşı etkili biçimde
korunması için gerekli tüm uygun önlemi alırlar
Madde 3
1.Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari
makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren
bütün faaliyetlerde, çocuğun yararı temel düşüncedir.
2.Taraf Devletler,çocuğun ana-babasının, vasilerinin ya da kendisinden hukuken sorumlu olan diğer
kişilerin hak ve ödevlerini de göz önünde tutarak, esenliği için gerekli
bakım ve bu amaçla tüm uygun yasal ve idari önlemleri alırlar.
3.Taraf
Devletler,çocukların bakımı ve korunmasından sorumlu kurumların, hizmet ve
faaliyetlerin özellikle güvenlik,sağlık, personel sayısı ve uygunluğu ve
yönetimin yeterliliği açısından, yetkili makamlarca konulan ölçülere
uymalarını taahhüt ederler.
Madde 4
Taraf Devletler, bu Sözleşmede tanınan hakların uygulanması amacıyla
gereken her türlü yasal, idari ve diğer önlemleri alırlar. Ekonomik, sosyal
ve kültürel haklara ilişkin olarak, Taraf Devletler eldeki kaynaklarını
olabildiğince geniş tutarak, gerekirse uluslararası işbirliği çerçevesinde
bu tür önlemler alırlar.
Madde 5
Taraf Devletler, bu Sözleşmenin çocuğa tanıdığı haklar doğrultusunda
çocuğun yeteneklerinin geliştirilmesi ile uyumlu olarak, çocuğa yol gösterme
ve onu yönlendirme konusunda ana-babanın, yerel gelenekler ön görüyorsa
uzak aile veya topluluk üyelerinin, yasal vasilerinin veya çocuktan hukuken
sorumlu kişilerin sorumluluklarına, haklarına ve ödevlerine saygı gösterirler.
Madde 6
1.Taraf Devletler, her çocuğun temel yaşama hakkına sahip olduğunu kabul
ederler.
2.Taraf Devletler, çocuğun hayatta kalması ve gelişmesi için mümkün
olan azami çabayı gösterirler.
Madde 7
1.Çocuk doğumdan hemen sonra derhal nüfus kütüğüne kaydedilecek ve doğumdan
itibaren bir isim hakkına, bir vatandaşlık kazanma hakkına ve mümkün olduğu
ölçüde ana-babasını bilme ve onlar tarafından bakılma hakkına sahip
olacaktır.
2.Taraf Devletler, özellikle çocuğun tabiiyetsiz kalması söz
konusu olduğunda kendi ulusal hukuklarına ve ilgili uluslararası belgeler çerçevesinde
üstlendikleri yükümlülüklerine uygun olarak bu hakların işlerlik kazanmasını
taahhüt ederler.
Madde 8
1.Taraf Devletler yasanın tanıdığı şekli ile çocuğun kimliğini;
tabiiyeti, ismi ve aile bağları dahil, koruma hakkına saygı göstermeyi ve
bu konuda yasa dışı müdahalelerde bulunmamayı taahhüt ederler.
2.Çocuğun kimliğinin unsurlarının bazılarından veya tümünden yasaya aykırı olarak
yoksun bırakılması halinde, Taraf Devletler çocuğun kimliğine süratle
yeniden kavuşturulması amacıyla gerekli yardım ve korumada bulunurlar
Madde 9
1.Yetkili makamlar uygulanabilir yasa ve usullere göre ve temyiz yolu açık
olarak, ayrılığın çocuğun yüksek yararına olduğu yolunda karar vermedikçe,
Taraf Devletler, çocuğun; ana-babasından, onların rızası dışında ayrılmamasını
güvence altına alırlar . Ancak, ana-babası tarafından çocuğun kötü
muameleye maruz bırakılması yada ihmal edilmesi durumlarında yada ana- babanın
birbirinden ayrı yaşaması nedeniyle çocuğun ikametgahının belirlenmesi
amacıyla karara varılması gerektiğinde, bu tür bir ayrılık kararı
verilebilir.
2.Bu maddenin birinci fıkrası uyarınca girişilen her işlemde,
ilgili bütün taraflara işleme katılma ve görüşlerini bildirme olanağı
tanınır.
3.Taraf Devletler,ana-babasından veya bunlardan birinden ayrılmasına
karar verilen çocuğun,kendi yüksek yararına aykırı olmadıkça, ana-babasının
ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme
hakkına saygı gösterirler.
4.Böyle bir ayrılık,bir Taraf Devlet tarafından
girişilen ve çocuğun kendisinin ana-babasının veya her ikisinin birden
tutuklanmasını,hapsini,sürgün sınır dışı edilmesini veya ölümünü
(ki buna devletin gözetimi altında iken nedeni ne olursa olsun meydana gelen
ölüm dahildir) tevlit eden herhangi benzer bir işlem sonucu olmuşsa, bu
Taraf Devlet, istek üzerine ve çocuğun esenliğine zarar vermemek koşulu
ile; ana- babaya, çocuğa veya uygun olursa, ailenin bir başka üyesine, söz
konusu aile bireyinin ya da bireylerinin bulunduğu yer hakkında gereken bilgi
verecektir. Taraf Devletler, böyle bir istemin başlı başına sunulmasının
ilgili kişi veya kişiler bakımından aleyhe hiç bir sonuç yaratmamasını
ayrıca taahhüt ederler.
Madde 10
1.9 uncu Maddenin 1 inci fıkrası uyarınca Taraf Devletlere düşen
sorumluluğa uygun olarak, çocuk veya ana-babası tarafından, ailenin birleşmesi
amaçlarıyla yapılan bir Taraf Devlet girme ya da onu terk etme konusundaki
her başvuru, Taraf Devletlerce olumlu, insani ve ivedi bir tutumla ele alınacak.
Taraf Devletler, bu tür bir başvuru yapılmasının, başvuru sahipleri veya
aile üyeleri aleyhine sonuçlar yaratmamasını taahhüt ederler.
2.Ana-babası, ayrı Devletlerde oturan bir çocuk olağanüstü durumlar hariç, hem ana hem
de babası ile düzenli biçimde kişisel ilişkiler kurma ve doğrudan görüşme
hakkına sahiptir. Bu nedenle ve 9 uncu maddenin 1. Fıkrasına göre Taraf
Devletler çocuğun ve ana- babasının Taraf Devletlerin ülkeleri dahil
herhangi bir ülkeyi terk etme ve kendi ülkelerine dönme hakkına saygı gösterirler.
Herhangi bir ülkeyi terk etme hakkı, yalnızca yasada ön görüldüğü gibi
ve ulusal güvenliğin, kamu düzenin, kamu sağlığı veya ahlak veya başkalarının
hak ve özgürlüklerini korumak amacı ile ve işbu sözleşme ile tanınan öteki
haklarla bağdaştığı ölçüce kısıtlamalara konu olabilir.
Madde 11
1.Taraf Devletler, çocukların yasa dışı yollarla ülke dışına çıkarılıp
geri döndürülmemesi halleriyle mücadele için önlemler alırlar.
2.Bu amaçla Taraf Devletler 2 yada çok taraflı anlaşmalar yapılmasını mevcut anlaşmalarla
katılmayı teşvik ederler.
Madde 12
1.Taraf Devletler, görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip çocuğun,
kendini ilgilendiren her konuda görüşlerini serbestçe ifade etme hakkını
bu görüşlere çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun olarak, gereken özen
gösterilmek suretiyle tanırlar.
2.Bu amaçla, çocuğu etkileyen herhangi bir adli veya idari kovuşturmada çocuğun ya doğrudan doğruya veya bir temsilci
yada uygun bir makam yoluyla dinlenilmesi fırsatı, ulusal yasanın usule ilişkin
kurallarına uygun olarak çocuğa, özellikle sağlanacaktır.
Madde 13
1.Çocuk, düşüncesini özgürce açıklama hakkına sahiptir;bu hak, ülke
sınırları ile bağlı olmaksızın; yazılı, sözlü, basılı, sanatsal biçimde
veya çocuğun seçeceği başka bir araçla her türlü haber ve düşüncelerin
araştırılması, elde edilmesi ve verilmesi özgürlüğünü içerir.
2.Bu hakkın kullanılması yalnızca;
a)Başkasının haklarına ve itibarına saygı,
b)Milli güvenliğin, kamu düzeninin, kamu sağlığı ve ahlakın korunması
nedenleriyle ve kanun tarafından öngörülmek ve gerekli olmak kaydıyla yapılan
sınırlamalara konu olabilir.
Madde 14
1.Taraf Devletler, çocuğun düşünce, vicdan ve din özgürlükleri hakkına
saygı gösterirler.
2.Taraf Devletler, ana-babanın ve gerekiyorsa yasal
vasilerin; çocuğun yeteneklerinin gelişmesiyle bağdaşır biçimde haklarının
kullanılmasında çocuğa yol gösterme konusundaki hak ve ödevlerine, saygı
gösterirler.
3.Bir kimsenin dinini ve inançlarını açıklama özgürlüğü
kanunla öngörülmek ve gerekli olmak kaydıyla yalnızca kamu güvenliği, düzeni,
sağlık ya da ahlakı ya da başkalarının temel hakları ve özgürlüklerini
korumak gibi amaçlarla sınırlandırılabilir.
Madde 15
1.Taraf Devletler, çocuğun dernek kurma ve barış içinde toplanma özgürlüklerine
ilişkin haklarını kabul ederler.
2.Bu hakların kullanılması, ancak zorunlu
kılınan ve demokratik bir toplumda gerekli olan ulusal güvenlik, kamu güvenliği,
kamu düzeni yararına olarak ya da kamu sağlığı ve ahlakın ya da başkalarının
hak ve özgürlüklerinin korunması amaçlarıyla yapılan sınırlandırmalardan
başkalarıyla kısıtlandırılamaz.
Madde 16
1.Hiçbir çocuğun özel yaşantısına, aile, konut ve iletişimine keyfi
ya da haksız bir biçimde müdahale yapılamayacağı gibi, onur ve itibarına
da haksız olarak saldıramaz.
2.Çocuğun bu tür müdahale ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı vardır.
Madde 17
Taraf Devletler, kitle iletişim araçlarının önemini kabul ederek çocuğun;
özellikle toplumsal,ruhsal ve ahlaki esenliği ile bedensel ve zihinsel sağlığını
geliştirmeye yönelik çeşitli ulusal ve uluslararası kaynaklardan bilgi ve
belge edinmesini sağlarlar.
Bu amaçla Taraf Devletler:
a)Kitle iletişim araçlarını çocuk bakımından toplumsal ve kültürel yararı olan ve 29.cu maddenin
ruhuna uygun bilgi ve belgeyi yaymak için teşvik ederler;
b)Çeşitli kültürel, ulusal ve uluslararası kaynaklardan gelen bu türde
bilgi ve belgelerin üretimi, değişimi ve yayımı amacıyla uluslararası işbirliğini
teşvik ederler.
c)Çocuk kitaplarının üretimini ve yayılmasını teşvik ederler;
d)Kitle iletişim araçlarının azınlık grubu veya bir yerli ahaliye
mensup çocukların dil gereksinimlerine özel önem göstermeleri konusunda teşvik
ederler;
e)13 ve18. maddelerde yer alan kurallar göz önünde tutularak çocuğun
esenliğine zarar verebilecek bilgi ve belgelere karşı korunması için uygun
yönlendirici ilkeler geliştirilmesini teşvik ederler;
Madde 18
1.Taraf Devletler,çocuğun yetiştirilmesinde ve gelişmesinin sağlanmasında
ana-babanın birlikte sorumluluk taşıdıkları ilkesinin tanınması için her
türlü çabayı gösterirler. Çocuğun yetiştirilmesi ve geliştirilmesi
sorumluluğu ilk önce ana-babaya ya da durum gerektiriyorsa yasal vasilere düşer.
Bu kişiler her şeyden önce çocuğun yüksek yararını göz önünde tutarak
hareket ederler.
2.Bu Sözleşmede belirtilen hakların güvence altına alınması
ve geliştirilmesi için Taraf Devletler, çocuğun yetiştirilmesi konusundaki
sorumluluklarını kullanmada ana-baba ve yasal vasilerin durumlarına uygun
yardım yapar ve çocukların bakımı ile görevli kuruluşların,
faaliyetlerin ve hizmetlerin gelişmesini sağlarlar.
3.Taraf Devletler, çalışan
ana-babanın, çocuk bakım hizmet ve tesislerinden, çocuklarının da bu
hizmet ve tesislerden yararlanma hakkını sağlamak için uygun olan her türlü
önlemi alırlar.
Madde 19
1.Bu Sözleşmeye Taraf Devletler,çocuğun ana-babasının ya da onlardan
yalnızca birinin, yasal vasi veya vasilerinin ya da bakımını üstlenen
herhangi bir kişinin yanında iken bedensel saldırı, şiddet veya suistimale,
ihmal ya da ihmalkar muameleye, ırza geçme dahil her türlü istismar ve kötü
muameleye karşı korunması için; yasal, idari, toplumsal, eğitsel bütün önlemleri
alırlar.
2.Bu tür koruyucu önlemler; burada tanımlanmış olan çocuklara kötü
muamele olaylarının önlenmesi, belirlenmesi, bildirilmesi, yetkili makama
havale edilmesi, soruşturulması, tedavisi ve izlenmesi için gerekli başkaca
yöntemleri ve uygun olduğu takdirde adliyenin işe el koyması olduğu kadar
durumun gereklerine göre çocuğa ve onun bakımını üstlenen kişilere,
gereken desteği sağlamak amacı ile sosyal programların düzenlenmesi için
etkin usulleri de içermelidir.
Madde 20
1.Geçici ve sürekli olarak aile çevresinden yoksun kalan veya kendi yararına
olarak bu ortamda bırakılması kabul edilmeyen her çocuk, Devletten özel
koruma ve yardım görme hakkına sahip olacaktır.
2.Taraf Devletler bu
durumdaki bir çocuk için kendi ulusal yasalarına göre, uygun olan bakımı
sağlayacaklardır.
3. Bu tür bakım, başkaca benzerleri yanında, bakıcı
aile yanına verme, İslam Hukukunda Kefalet ( Kafalah ), evlat edinme ya da
gerekiyorsa çocuk bakımı amacı güden uygun kuruluşlara yerleştirmeyi de içerir.
Çözümler düşünülürken, çocuğun yetiştirilmesinde sürekliliğin
korunmasına ve çocuğun etnik, dinsel kültürel ve dil kimliğine gerek saygı
gösterilecektir.
Madde 21
Evlat edinme sistemini kabul eden ve/veya buna izin veren Taraf Devletler, çocuğun
en yüksek yararlarının temel düşünce olduğunu kabul edecek ve aşağıdaki
ilkeleri gerçekleştirecektir:
a)Bir çocuğun evlat edinilmesine ancak yetkili
makamlar karar verir. Bu makam uygulanabilir yasa ve usullere göre ve güvenilir
tüm bilgilerin ışığında; çocuğun, ana-babası, yakınları ve yasal
vasisine göre durumunu göz önüne alarak ve gereken durumlarda tüm
ilgililerle yapılacak görüşme sonucu onların da evlat edinme konusundaki
onaylarını alma zorunluluğuna uyarak, kararını verir.
b)Çocuğun kendi ülkesinde
elverişli biçimde bakılması mümkün olmadığı veya evlat edinecek veya
yanına yerleştirilecek aile bulunmadığı takdirde, ülkeler arası evlat
edinmenin çocuk bakımından uygun bir çözüm olduğunu kabul ederler.
c)Başka
bir ülkede evlat edinilmesi düşünülen çocuğun, kendi ülkesinde mevcut
evlat edinme durumuyla eşdeğer olan güvence ve ölçülerden yararlanmasını
sağlarlar.
d)Ülkeler arası evlat edinmede, yerleştirmenin ilgililer bakımından
yasadışı para kazanma konusu olmaması için gereken bütün önlemleri alırlar.
e)Bu maddedeki amaçları, uygun olduğu ölçüde, ikili yada çok taraflı düzenleme
veya anlaşmalarla teşvik ederler ve bu çerçevede, çocuğun başka bir ülkede
yerleştirilmesinin yetkili makam veya organlar tarafından yürütülmesini güvenceye
almak için çaba gösterirler.
Madde 22
1.Taraf Devletler, ister tek başına olsun isterse ana-babası veya herhangi
bir başka kimse ile birlikte bulunsun, mülteci statüsü kazanmaya çalışan
ya da uluslararası iç hukuk kural ve usulleri uyarınca mülteci sayılan bir
çocuğun, bu Sözleşmede ve insan haklarına veya insani konulara ilişkin ve
söz konusu Devletlerin taraf oldukları diğer Uluslararası sözleşmelerde
tanınan ve bu duruma uygulanabilir nitelikte bulunan hakları kullanması amacıyla
koruma ve insani yardımdan yararlanması için gerekli bütün önlemleri alırlar.
2.Bu nedenle, Taraf Devletler, uygun gördükleri ölçüde, Birleşmiş
Milletler Teşkilatı ve onunla işbirliği yapan hükümetler arası ve hükümet
dışı yetkili başka kuruluşlarla bu durumda olan bir çocuğu korumak, ona
yardım etmek, herhangi bir mülteci çocuğun ailesiyle yeniden bir araya
gelebilmesi için ana-babası veya ailesinin başka üyeleri hakkında bilgi
toplamak amacıyla işbirliğinde bulunurlar. Herhangi bir nedenle kendi aile çevresinden
sürekli ya da geçici olarak ayrı düşmüş bir çocuğa bu sözleşmeye göre
tanınan koruma, aynı esaslar içinde, ana-babası ya da ailesini başkaca üyelerinden
hiç birisi bulunamayan çocuğa da tanınacaktır.
Madde 23
1.Taraf Devletler zihinsel ya da bedensel özürlü çocukların saygınlıklarını
güvence altına alan, özgüvenlerini geliştiren ve toplumsal yaşamı etkin
biçimde katılmalarını kolaylaştıran şartlar altında eksiksiz bir yaşama
sahip olmalarını kabul ederler.
2.Taraf Devletler, özürlü çocukların özel
bakımdan yararlanma hakkını tanırlar ve eldeki kaynakları yeterliliği ölçüsünde
ve yapılan başvuru üzerine, yardımdan yararlanabilecek durumda olan çocuğa
ve onun bakımından sorumlu olanlara, çocuğun durumu ve ana-babasının veya
çocuğa bakanların içinde bulundukları koşullara uygun düşecek yardımın
yapılmasını teşvik ve taahhüt ederler.
3.Özürlü çocuğun özel bakıma
gereksinimi olduğu bilincinden hareketle bu maddenin 2 inci fıkrası uyarınca
yapılması öngörülen yardım, çocuğun ana-babasını ya da çocuğa
bakanların parasal ( mali) durumları göz önüne alınarak, olanaklara ölçüsünde
ücretsiz sağlanır. Bu yardım; özürlü çocuğun eğitimi, meslek eğitimi,
tıbbi bakım hizmetleri, rehabilitasyon hizmetleri, bir işte çalışabilecek
duruma getirme hazırlık programları ve dinlenme/eğlenme olanaklarından
etkin olarak yararlanmasını sağlamak üzere düzenlenir ve çocuğun en
eksiksiz biçimde toplumla bütünleşmesi yanında, kültürel ve ruhsal yönü
dahil bireysel gelişmesini gerçekleştirme amacını güder.
4.Taraf
Devletler, uluslararası işbirliği ruhu içinde, özürlü çocukların
koruyucu sıhhi bakımı, tıbbi, psikolojik ve işlevsel tedavileri alanlarına
ilişkin gerekli bilgilerin alışverişi yanında, rehabilitasyon, eğitim ve
mesleki eğitim hizmetlerine ilişkin yöntemlerin bilgilerini de içerecek şekilde
ve Taraf Devletlerin bu alanlardaki güçlerini, anlayışlarını geliştirmek
ve deneyimlerini zenginleştirmek amacıyla bilgi dağıtımını ve bu bilgiden
yararlanmayı teşvik ederler. Bu bakımdan, gelişmekte olan ülkelerin
gereksinimleri, özellikle göz önüne alınır.
Madde 24
1.Taraf Devletler, çocuğun olabilecek en iyi sağlık düzeyine kavuşma, tıbbi
bakım ve rehabilitasyon hizmetlerini veren kuruluşlardan yararlanma hakkını
tanırlar. Taraf Devletler, hiçbir çocuğun bu tür tıbbi bakım
hizmetlerinden yararlanma hakkında yoksun bırakılmamasını güvence altına
almak için çaba gösterirler.
2.Taraf Devletler, bu hakkın tam olarak
uygulanmasını takip ederler ve özellikle: a)Bebek ve çocuk ölüm oranlarının
düşürülmesi; b)Bütün çocuklara gerekli tıbbi yardımının ve tıbbi bakımın;
temel sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine önem verilerek sağlanması;
c)Temel sağlık hizmetleri çerçevesinde ve başka olanakların yanı sıra,
kolayca bulunabilen tekniklerin kullanılması ve besleyici yiyecekler ve temiz
içme suyu sağlanması yoluyla ve çevre kirlenmesinin tehlike ve zararlarını
göz önüne alarak, hastalık ve yetersiz beslenmeye karşı mücadele
edilmesi;
d)Anneye doğum öncesi ve sonrası uygun bakımın sağlanması;
e)Bütün toplum kesimlerinin özellikle anne- babalar ve çocukların, çocuk sağlığı
ve beslenmesi, anne sütü ile beslenmesinin yararları, toplum ve çevre sağlığı
ve kazaların önlenmesi konusunda temel bilgileri elde etmeleri ve bu bilgileri
kullanmalarına yardımcı olunması;
f)Koruyucu sağlık bakımlarının, ana-babaya rehberliğini aile planlaması eğitimi ve hizmetlerinin geliştirilmesi;
amaçlarıyla uygun önlemleri alırlar.
3.Taraf Devletler, çocukların sağlığı
için zararlı geleneksel uygulamalarının kaldırılması amacıyla uygun ve
etkili her türlü önlemi alırlar.
4.Taraf Devletler, bu maddede tanınan hakkın
tam olarak gerçekleştirilmesini tedricen sağlamak amacıyla uluslararası işbirliğinin
geliştirilmesi ve teşviki konusunda karşılıklı olarak söz verirler. Bu
konuda gelişmekte olan ülkelerin gereksinimleri özellikle göz önünde
tutulur.
Madde 25
Taraf Devletler, yetkili makamlarca korunma ve bakım altına alma, bedensel
ya da ruhsal tedavi amaçlarıyla hakkında bir yerleştirme tedbiri uygulanan
çocuğun gördüğü tedaviyi ve yerleştirilmesine bağlı diğer tüm şartları
belli aralıklarla gözden geçirme hakkına sahip olduğunu kabul ederler.
Madde 26
1.Taraf Devletler, her çocuğun sosyal sigorta dahil, sosyal güvenlikten
yaralanma hakkını tanır ve bu hakkın tam olarak gerçekleşmesini sağlamak
için ulusal hukuklarına uygun, gerekli önlemleri alırlar.
2.Sosyal Güvenlik, çocuğun ve çocuğun bakımından sorumlu olanların kaynakları ve koşulları
göz önüne alınarak ve çocuk tarafından ya da onun adına yapılan sosyal güvenlikten
yararlanma başvurusuna ilişkin başkaca durumlar da göz önünde tutularak sağlanır.
Madde 27
1.Taraf Devletler,her çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ve
toplumsal gelişmesini sağlayacak yeterli bir hayat seviyesine hakkı olduğunu
kabul ederler.
2.Çocuğun gelişmesi için gerekli hayat şartlarının sağlanması
sorumluluğu; sahip oldukları imkanlar ve mali güçleri çerçevesinde öncelikle
çocuğun ana babasına veya çocuğun bakımını üstlenen diğer kişiler düşer.
3.Taraf Devletler, ulusal durumlarına göre ve olanaklarına göre ve olanakları
ölçüsünde, ana babaya ve çocuğun bakımını üstlenen diğer kişilere,
çocuğun bu hakkının uygulanmasında yardımcı olmak amacıyla gerekli önlemleri
alır ve gereksinim olduğu takdirde özellikle beslenme, giyim ve barınma
konularında maddi yardım ve destek programları uygularlar.
4.Taraf Devletler, Taraf Devlet ülkesinde veya başka ülkede bulunsun; ana babası veya çocuğa
karşı mali sorumluluğu bulunan diğer kişiler tarafından, çocuğun bakım
giderlerinin karşılanmasını sağlamak amacıyla her türlü uygun önlemi alırlar.
Özellikle çocuğa karşı mali sorumluluğu olan kişinin, çocuğun ülkesinden
başka bir ülkeden başka bir ülkede yaşaması halinde,Taraf Devletler bu
konuya ilişkin uluslararası anlaşmalara katılmayı veya bu tür anlaşmalar
aktinin yanı sıra başkaca uygun düzenlemelerin yapılmasını teşvik
ederler.
Madde 28
1.Taraf Devletler,çocuğun eğitim hakkını kabul ederler ve bu hakkın fırsat
eşitliği temeli üzerinde tedricen gerçekleştirilmesi görüşüyle özellikle:
a)İlk öğretimi herkes için zorunlu ve parasız hale getirirler;
b)Orta öğretim
sistemlerinin genel olduğu kadar mesleki nitelikte de olmak üzere çeşitli biçimlerde
örgütlenmesini teşvik ederler ve bunların tüm çocuklara açık olmasını
sağlarlar ve gerekli durumlarda mali yardım yapılması ve öğretimi parasız
kılmak gibi uygun önlemleri alırlar;
c)Uygun bütün araçları kullanarak, yüksek
öğretime yetenekleri doğrultusunda herkese açık hale getirirler;
d)Eğitim
ve meslek seçimine ilişkin bilgi ve rehberliği bütün çocuklar için elde
edilir hale getirirler;
e)Okullarda düzenli biçimde devamın sağlanması ve
okulu terk etme oranlarının düşürülmesi için önlem alırlar.
2.Taraf Devletler, okul disiplinin çocuğun insan olarak taşıdığı saygınlıkla bağdaşır
biçimde ve bu Sözleşmeye uygun olarak yürütülmesinin sağlanması amacıyla
gerekli olan tüm önlemleri alırlar.
3.Taraf Devletler eğitim alanında,özellikle
cehaletin ve okuma yazma bilmemenin dünyadan kaldırılmasına katkıda
bulunmak ve çağdaş eğitim yöntemlerine ve bilimsel ve teknik bilgilere
sahip olunmasını kolaylaştırmak amacıyla uluslararası işbirliğini güçlendirir
ve teşvik ederler. Bu konuda, gelişmekte olan ülkelerin gereksinimleri özellikle
göz önünde tutulur.
Madde 29
1.Taraf Devletler, çocuk eğitiminin aşağıdaki amaçlara yönelik olmasını
kabul ederler;
a)Çocuğun kişiliğinin, yeteneklerinin, zihinsel ve bedensel
yetilerinin mümkün olduğunca geliştirilmesi;
b)İnsan haklarına ve temel özgürlüklere,
Birleşmiş Milletler Antlaşmasında benimsenen ilkelere saygının geliştirilmesi;
c)Çocuğun ana-babasına, kültürel kimliğine, dil ve değerlerine, çocuğun
yaşadığı, veya geldiği menşe ülkenin ulusal değerlerine ve
kendisininkinden farklı uygarlıklara saygının geliştirilmesi;
d)Çocuğun,
anlayışı, barış, hoşgörü, cinsler arası eşitlik, ister etnik, ister
ulusal, ister dini gruplardan, isterse yerli halktan olsun, tüm insanlar arasında
dostluk ruhu ile özgür bir toplumda, yaşantıyı, sorumlulukla üstlenecek şekilde
hazırlanması;
e)Doğal çevreye saygının geliştirilmesi.
2.Bu maddenin veya
28’inci maddenin hiçbir hükmü gerçek ve tüzel kişilerin öğretim
kurumları kurmak ve yönetmek özgürlüğüne bu maddenin 1 inci fıkrasında
belirtilen ilkelere saygı göstermesi ve bu kurumlarda yapılan eğitimin
Devlet tarafından konulmuş olan asgari kurallara uygun olması koşuluyla aykırı
sayılacak biçimde yorumlanmayacaktır.
Madde 30
Soya, dine ya da dile dayalı azınlıkların ya da yerli halkların var olduğu
Devletlerde, böyle bir azınlığa mensup olan ya da yerli halktan olan çocuk,
ait olduğu azınlık topluluğunun diğer üyeleri ile birlikte kendi kültüründen
yararlanma, kendi dinine inanma ve uygulama ve kendi dilini kullanma hakkından
yoksun bırakılamaz.
Madde 31
1.Taraf Devletler, çocuğun dinlenme, boş zaman değerlendirme, oynama ve
yaşına uygun eğlence (etkinliklerinde) bulunma ve kültürel ve sanatsal yaşama
serbestçe katılma hakkını tanırlar.
2.Taraf Devletler, çocuğun kültürel
ve sanatsal yaşama tam olarak katılma hakkına saygı duyarak tanırlar ve özendirirler
ve çocuklar için, boş zamanı değerlendirmeye, dinlenmeye, sanata ve kültüre
ilişkin (etkinlikler) konusunda uygun ve eşit fırsatların sağlanmasını teşvik
ederler.
Madde 32
1.Taraf Devletler, çocuğun, ekonomik sömürüye ve her türlü tehlikeli işte
ya da eğitimine zarar verecek ya da sağlığı veya bedensel, zihinsel,
ruhsal, ahlaksal ya da toplumsal gelişmesi için zararlı olabilecek nitelikte
çalıştırılmasına karşı korunma hakkını kabul ederler.
2.Taraf Devletler bu maddenin uygulamaya konulmasını sağlamak için yasal, idari,
toplumsal ve eğitsel her önlemi alırlar. Bu amaçlar ve öteki uluslararası
belgelerin ilgili hükümleri göz önünde tutularak, Taraf Devletler özellikle
şu önlemleri alırlar:
a)İşe kabul için bir ya da birden çok asgari yaş sınırı
tespit ederler;
b)Çalışmanın saat olarak süresi ve koşullarına ilişkin
uygun düzenlemeleri yaparlar;
c)Bu maddenin etkili biçimde uygulanmasını sağlamak
için ceza veya başka uygun yaptırımlar öngörürler.
Madde 33
Taraf Devletler, çocukların uluslararası antlaşmalarda tanımladığı biçimde
uyuşturucu ve psikotrop maddelerin yasadışı kullanımına karşı korunması
ve çocukların bu tür maddelerin yasadışı üretimi ve kaçakçılığı
alanında kullanılmasını önlemek amacıyla yasal sosyal ve eğitsel
niteliktekiler de dahil olmak üzere her türlü uygun önlemleri alırlar.
Madde 34
Taraf Devletler, çocuğu her türlü cinsel sömürüye ve cinsel suistimale
karşı koruma güvencesi verirler. Bu amaçla Taraf Devletler özellikle:
a)Çocuğun
yasadışı bir cinsel faaliyete girişmek üzere kandırılması veya zorlanmasını;
b)Çocukların,fuhuş, yada diğer yasadışı cinsel faaliyette bulundurularak
sömürülmesini;
c)Çocukların ,pornografik nitelikli gösterilerde ve
malzemede kullanılarak sömürülmesini;önlemek amacıyla ulusal düzeyde ve
ikili ile çok taraflı ilişkilerde gerekli her türlü önlemi alırlar.
Madde 35
Taraf Devletler ,her ne nedenle ve hangi biçimde olursa olsun , çocukların
kaçırılmaları , satılmaları veya fuhşa konu olmalarını önlemek için
ulusal düzeyde ve ikili ve çok yanlı ilişkilerde gereken her türlü önlemleri
alırlar.
Madde 36
Taraf Devletler, esenliğine herhangi bir biçimde zarar verebilecek başka
her türlü sömürüye karşı çocuğu korurlar.
Madde 37
Taraf Devletler, aşağıdaki hususları sağlarlar:
a)Hiç bir çocuk, işkence
veya diğer zalimce, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele ve cezaya
tabi tutulmayacaktır. On sekiz yaşından küçük olanlara, işledikleri suçlar
nedeniyle idam cezası verilemeyeceği gibi salıverilme koşulu bulunmayan ömür
boyu hapis cezası da verilmeyecektir.
b)Hiç bir çocuk yasa dışı ya da
keyfi biçimde özgürlüğünden yoksun bırakılmayacaktır. Bir çocuğun
tutuklanması, alıkonulması veya hapsi yasa gereği olacak ve ancak en son baş
vurulacak bir önlem olarak düşünülüp, uygun olabilecek en kısa süre ile
sınırlı tutulacaktır.
c)Özgürlünden yoksun bırakılan her çocuğa
insancıl biçimde ve insan kişiliğinin özünde bulunan saygınlık ve kendi
yaşındaki kişilerin gereksinimleri göz önünde tutularak davranılacaktır.
Özgürlüğünden yoksun olan her çocuk, kendi yüksek yararı aksini
gerektirmedikçe, özellikle yetişkinlerden ayrı tutulacak ve olağanüstü
durumlar dışında ailesi ile yazışma ve görüşme yoluyla ilişki kurma
hakkına sahip olacaktır.
Madde 38
1)Taraf Devletler, silahlı çatışma halinde kendilerine uygulanabilir olan
uluslararası hukukun, çocukları da kapsayan insani kurallarına uymak ve
uyulmasını sağlamak yükümlülüğünü üstlenirler.
2)Taraf Devletler on
beş yaşından küçüklerin çatışmalara doğrudan katılmaması için uygun
olan bütün önlemleri alırlar.
3)Taraf Devletler, özellikle on beş yaşına
gelmemiş çocukları askere almaktan kaçınırlar. Taraf Devletler, on beş
ile on sekiz yaş arasındaki çocukların silah altına alınmaları gereken
durumlarda, önceliği yaşça büyük olanlara vermek için çaba gösterirler.
4)Silahlı çatışmalarda sivil halkın korunmasına ilişkin uluslararası
insani hukuk kuralları tarafından öngörülen yükümlülüklerini uygun
olarak, Taraf Devletler silahlı çatışmadan etkilenen çocuklara koruma ve
bakım sağlamak amacıyla mümkün olan her türlü önlemi alırlar.
Madde 39
Taraf Devletler, her türlü ihmal, sömürü ya da suistimal, işkence ya da
her türlü zalimce, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele ya da ceza
uygulaması ya da silahlı çatışma mağduru olan bir çocuğun, bedensel ve
ruhsal bakımdan sağlığına yeniden kavuşması ve yeniden toplumla bütünleşebilmesini
temin için uygun olan tüm önlemleri alırlar. Bu tür sağlığa kavuşturma
ve toplumla bütünleştirme, çocuğun sağlığını, özgüvenini ve saygınlığını
geliştirici bir ortamda gerçekleştirilir.
Madde 40
1)Taraf Devletler hakkında ceza yasasını ihlal ettiği iddia edilen ve bu
nedenle itham edilen ya da ihlal ettiği kabul edilen her çocuğun; çocuğun
yaşı ve yeniden topluma kazandırılmasının ve toplumda yapıcı rol üstlenmesinin
arzu edilir olduğu hususları göz önünde bulundurularak, taşıdığı saygınlık
ve değer duygusunu geliştirecek ve başkalarının da insan haklarına ve
temel özgürlüklerine saygı duymasını pekiştirecek nitelikte muamele görme
hakkını kabul ederler.
a)İşlendiği zaman ulusal ya da uluslararası hukukça
yasaklanmamış bir eylem ya da ihmal nedeniyle hiçbir çocuk hakkında ceza
yasasını ihlal ettiği iddiası ya da ithamı öne sürülemeyeceği gibi böyle
bir ihlalde bulunduğu da kabul edilmeyecektir.
b)Hakkında ceza kanunu ihlal
iddiası veya ithamı bulunan her çocuk aşağıdaki asgari güvencelere
sahiptir:
i)Haklarındaki suçlama yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılmak;
ii)Haklarındaki suçlamalardan kendilerinin hemen ve doğrudan doğruya; ya da
uygun düşen durumlarda ana-babaları ya da yasal vasileri kanalı ile haberli
kılınmak ve savunmalarının hazırlanıp sunulmasında gerekli yasal ya da
uygun olan başka yardımdan yararlanmak;
iii)Yetkili, bağımsız ve yansız
bir makam ya da mahkeme önünde adli ya da başkaca uygun yardımdan
yararlanarak ve özellikle çocuğun yaşı ve durumu göz önüne alınmak
suretiyle kendisinin yüksek yararına aykırı olduğu saptanmadığı sürece,
ana-babası veya yasal vasisi de hazır bulundurularak yasaya uygun biçimde
adil bir duruşma ile konunun gecikmeksizin karara bağlanmasının sağlanması;
iv)Tanıklık etmek ya da suç ikrarında bulunmak için zorlanmamak; aleyhine
olan tanıkları sorguya çekmek veya sorguya çekmiş olmak ve lehine olan tanıkların
hazır bulunmasının ve sorgulanmasının eşit koşullarda sağlanması;
v)Ceza yasasını ihlal ettiği sonucuna varılması halinde, bu kararın ve
bunun sonucuna varılması halinde, bu kararın ve bunun sonucu olarak alınan
önlemlerin daha yüksek yetkili, bağımsız ve yansız bir makam ya da mahkeme
önünde yasaya uygun olarak incelenmesi;
vi)Kullanılan dili anlamaması veya
konuşamaması halinde çocuğun parasız çevirmen yardımından yararlanması;
vii)Kovuşturmanın her aşamasında özel hayatının gizliliğine tam saygı gösterilmesine
hakkı olmak;
3.Taraf Devletler, hakkında ceza yasasını ihlal ettiği iddiası
ileri sürülen, bununla itham edilen ya da ihlal ettiği kabul olunan çocuk
bakımından, yalnızca ona uygulanabilir yasaların, usullerin, onunla ilgili
makam ve kuruluşların oluşturulmasını teşvik edecek ve özellikle şu
konularda çaba göstereceklerdir:
a)Ceza yasasını ihlal konusunda asgari bir
yaş sınırı belirleyerek, bu yaş sınırının altındaki çocuğun ceza
ehliyetinin olmadığının kabulü;
b)Uygun bulunduğu ve istenilir olduğu
takdirde insan hakları ve yasal güvencelere tam saygı gösterilmesi koşuluyla
bu tür çocuklar için adli kovuşturma olmaksızın önlemlerin alınması.
4.Koruma tedbiri, yönlendirme ve gözetim kararları, danışmanlık, şartlı
salıverme, bakım için yerleştirme, eğitim ve meslek öğretme programları
ve diğer kurumsal bakım seçenekleri gibi çeşitli düzenlemelerin uygulanmasında,
çocuklara durumları ve suçları ile orantılı ve kendi esenliklerine olacak
biçimde muamele edilmesi sağlanacaktır.
Madde 41
Bu Sözleşmede yer alan hiçbir husus, çocuk haklarının gerçekleştirilmesine
daha çok yardımcı olan ve;
a)Bir taraf Devletin yasasında; veya
b)Bu devlet
bakımından yürürlükte olan uluslararası hukukta yer alan hükümleri
etkilemeyecektir.