HaciAlinin websitesi        ANAYASA MAHKEMESİ   basınız

'Güzel' bir dava

hacı ali özhan

Hasan Celal Güzel' in Yeniden Doğuş Partisi'ne üye yapılması üzerine, Yargıtay Başsavcılığı YDP' ye yazı yazarak üyelikten çıkarma işlemi yapılmasını istemiştir. Erteleme kanunlarıyla (4454 ve 4616 sayılı) cezaları ertelenen, binlerce kişinin kamu haklarını kullanıp kullanamayacakları hususu hukuki tartışma meydana getirmiştir.

Kamu haklarının en başında gelen siyasi haklar, aday olma, seçilme hakları ve bir siyasi partiye üye ve yönetici olma gibi görevleri kapsaması nedeniyle gerek mahkûm olanlar, gerekse de toplum açısından ciddi bir öneme sahiptir. Ara seçimin gündemde olması nedeniyle cezası ertelenen veya infazı bitmiş mahkûmların milletvekili adayı olup olamayacağı tartışması da kuşkusuz önemlidir.

Konuyu kısaca değerlendirmek istiyorum.

Eşitlik ilkesi aynı koşullar ve benzer olaylarda herkesin kanun önünde eşit olmasını gerektirir. Cezanın infaz edilmiş olması veya edilmemiş olması eşitlik ilkesinden ayrılmayı gerektirmez. Aksi halde aynı suçu işlemiş olmakla beraber yakalanmama nedeniyle cezası infaz edilmemiş kişiler lehine eşitlik bozulmuş olacaktır.

Hatta infazının bitmesine bir gün kala mahkûmun erteleme yasasından yararlanması mümkün iken, bir gün önce infazı tamamlanmış mahkûmun yasadan yararlanamayacağı, yorumun hatasını ve çelişkisini açıkça göstermektedir.

Kanunun, cezası infaz edilmemişleri kapsamayacağı düşüncesi hukukun evleviyet yorum farzına da aykırıdır. Cezasını çekmemiş mahkûmun erteleme kapsamında düşünülmesi, evleviyetle cezasını çekmiş mahkûmu da kapsayacağı sonucunu çıkarır.

Yine Ceza Kanunu'nun sanık lehine yorum ilkesi de aleyhe yorum yapmaya engeldir. Bu ilke, tartışmalı, tereddütlü hallerde sanık lehine yorumun uygulanmasını gerektirmektedir.

4616 ve 4454 sayılı kanunların yapılmasına kaynak olan kanun çalışmasının genel gerekçesinde:

"Sınırlı da olsa genel bir af çıkarılması, geçmiş anlaşmazlıkların unutulmasını, yeni ve sakin bir toplumsal hayata yönelmeyi, toplumla bütünleşmeyi ve genel bir barışmayı sağlayacaktır. Böylece aftan yararlananlara toplumun üretken üyesi olarak yeni bir başlangıç yapma fırsatı verilmiş olacaktır. Özetle, çeşitli nedenlerle hüküm giymiş insanların yeniden eski haklarına sahip bireyler olarak topluma kazandırılmasını sağlamak amacıyla bu tasarı hazırlanmıştır"denilmektedir.

Kanun koyucunun gerekçesine göre, mahkûmlara bütün sonuçlarıyla eski hale dönüşün sağlanması imkânı verilmek istenmiştir. Bu amaçla yapılmış kanun, cezası infaz edilen-edilmeyen şeklinde ayırıma tabi tutulamaz.

Yine kanunun özü ve sözü de böyle yorumlamaya imkân vermemektedir. Hatta erteleme süresi içinde suç işlenmediğinden mahkûmiyet hükmünün vaki olmamış sayılacağı (4454 m. 2/4) hükmü bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırmayı ifade etmektedir. Yani kanunun bütünlüğü içinde mahkûmiyeti, ceza ferileri ve bütün kanuni neticelerini ortadan kaldırmaya amirdir.

Bir cezanın ertelenmesi bu asıl cezaya bağlı feri cezaları da kapsayacağı kanun hükmü gereğidir. Ancak mahkeme kapsamayacağı kararı verdiğinde feri ceza uygulanır. Kamu haklarından yasaklılık feri cezadır.

Ayrıca, özel kanunlarla düzenlenmiş yasaklayıcı hükümler de feri ceza olduğu gibi, asıl cezaya bağlı kanuni neticelerdir. Asıl cezanın ertelenmesi veya ortadan kaldırılması, asıl cezaya bağlı feri cezaları ve özel kanunlardaki kanuni neticelerin de ertelenmesini veya ortadan kaldırılmasını gerektirir.

Cezalar ferileri ve diğer kanuni neticeleriyle beraber bir bütündür. Feri ceza her zaman asli cezayı takip eder. Bu bütünlüğün bölünmesi asıl ceza yokken feri cezaların uygulanacağı gibi, hukuka aykırı bir çelişkiyi oluşturur.

Diğer yandan, bir cezanın tecil olması, sanığın gelecekteki halinin dikkate alınması demektir. Dolayısıyla tecil iyileştirmeye ve affa yöneliktir. Hapis cezası infaz edildikten sonra, iyileştirmeye yönelik kamu haklarının verilmemesinin, kanun koyucunun amacına ters düşeceği açıktır.

Yargıtay, benzeri bir konuyla ilgili kararında, şartlı tahliye süresi içerisinde suç işlendiğinde, şartlı tahliye kararının, erteleme süresi sonundaki duruma göre belirlenmesi gerekeceği nedeniyle mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir.

Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu, benzeri bir kararında, ertelenmiş bulunan mahkûmiyet hükmü nedeniyle devlet memurunun görevine son verilemeyeceğine karar vermiştir.

Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, mahkemelerin cezası infaz edilmiş olsa da, yan cezaların da ertelendiği yorumunu yaparak karar vermesi gerekmektedir. Yine bir ara seçim olduğunda, Yüksek Seçim Kurulu' nun da bu yönde karar vereceği kanısındayım.

Sayın Hasan Celal Güzel' in, YDP üyeliğinden çıkarılmama kararı üzerine, Başsavcılık görüşünü değiştirmezse, ihtar davası açarak sorunu Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacaktır. Anayasa Mahkemesi' nin yukarıdaki görüşler yönünde düşünmesini, binlerce mahkûmun topluma yeniden kazandırılmasını sağlayıcı karar vereceğini umuyor ve bekliyoruz.

akit gazetesinde 24 mart 2001 tarihinde yayımlanmıtır.

Hacı Ali Özhan

Anayasa Mahkemesi kararları; (1990-2002 yılları)
Karar sayısına göre     Esas sayısına göre


makaleler I araştırmalar I aihm I insan hakları I yargı I main page / ana sayfa

hacialiozhan@hotmail.com   hacialiozhan@mynet.com  hacialiozhan2000@yahoo.com