hacialinin websitesi

MİLLETVEKİLİ ADAYLARINA

Hasan Celal Güzel ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin verdiği karar, birçok mahkumun, hak yoksunluklarını ilgilendirmesi nedeniyle üzerinde durulmalıdır. Öncelikle belirtmek isterim ki, konunun sn. Erdoğan ve sn. Erbakan isimleri etrafında tartışılması konunun özünün anlaşılmasını zorlaştırmaktadır. Hatta sn. Güzel, sn. Erdoğan ve sn Erbakan'ın siyasi karşıtları ve yandaşları yalnızca siyasi tercihleri nedeniyle hukuki konularda taraf olarak, konuyu hukuki olmaktan çıkarmaktadır.

Demokrasi ve özgürlük kavramları ile binlerce sol, sosyalist görüşlü mahkumu ilgilendiren ve hukuki içerikli bir konunun gerçek anlamı ve değerini anlamak için hukuk zeminin de tartışılması gerekir.

Hasan Celal Güzel ile ilgili kararı, bu davada görev yapan bir kişi olarak kısaca özetlemek gerekirse; Yargıtay Başsavcısı 46l6 sayılı kanunun tamamen infaz edilmiş cezalar için uygulanamayacağını bu nedenle de Hasan Celal Güzel' in parti üyeliğinden çıkarılması için ihtar davası açmıştır. Anayasa Mahkemesi, "...asli cezaya bağlı olarak gerçekleşen fer'i ceza yada hak yoksunluklarının ertelenemeyeceğine ilişkin herhangi bir ayrıksı kural yoktur. Bu nedenle asli cezaya bağlı olarak gerçekleşen fer'i cezalarla hak yoksunluklarına ilişkin yaptırımlarında ertelenme olanaklarından yararlanması gerekir...Bu yasa kapsamına giren bir suçtan dolayı mahkum edildiğine göre, infazı devam eden fer'i cezaları ve hak yoksunlukları yönünden ertelemeden yararlanması gerekeceği....4454 sayılı yasanın 2 maddesinde belirtilen üç yıllık deneme süresinin bitimi beklenmeden fer'i cezalarla hak yoksunluklarına ilişkin yaptırımların bu süre içinde uygulanmamasının kabulü gerekir. Üç yıllık deneme süresi bittikten sonra bu hakların kullanılabileceğini savunmak ertelemenin amacına ters düşer. Kişinin fer'i cezalarıyla hak yoksunlukları da deneme süresince ertelenmiş ve askıya alınmıştır... Açıklanan nedenlerle, ertelemenin amacı, bölünmezliği, fer'i cezalarla hak yoksunluklarının etkisi gözetildiğinde, 4454 ve 46l6 sayılı yasaların öngördüğü olanaklardan Hasan Celal Güzel' in yararlanması gerektiği ve Yeniden Doğuş partisi üyesi olmasında yasal bir engel bulunmadığı sonucuna varıldığından..." gerekçesi ile 4/7 oy çokluğuyla davanın reddine karar vermiştir.

Bu davada somut olarak, bir parti üyesi olup olmamak konusu tartışılmıştır. Ancak, Bir parti üyesi olmak, dernek üyesi veya vakıf üyesi olmak, mahalli seçimlerde veya milletvekili seçimlerinde aday olmak, kamu hizmetinde çalışmak, sürücü ehliyeti almak gibi hakları sınırlayan yasaklayıcı hükümler, Anayasa mahkemesinin tanımı ile 'hak yoksunluğu' yaratan hükümlerdir. Gerçekte bu konuları düzenleyen özel kanunlarda bazı suçlardan mahkum olanların bu hakları kullanamayacakları düzenlenmiştir. Asli cezaya bağlı bu 'hak yoksunluklarını' düzenleyen kanuni neticeler, mahkum hapis cezasını çektikten sonra yasaklayıcı kurallar uygulanmaktadır.

Anayasa Mahkemesi, parti üyesi olup olmamak örneği üzerinden uyuşmazlık hakkında bir genel kural saptamıştır. Bununla da, asli cezasını yani hapis cezasını çekmiş mahkum kişilerin de 'hak yoksunlukları' nedeniyle, erteleme kanunu kapsamından faydalanacakları içtihadını getirmiştir. Dolayısıyla hapis cezasını çekmiş kişilerin hapis cezasının fiilen ertelenmesi mümkün olmamakla beraber, bu asli cezaya bağlı fer'i cezalar ile hak yoksunluklarını düzenleyen yasaklayıcı kuralların erteleneceğine hükme bağlamıştır.

Bu karara göre, nisan 1999 tarihinden önce mahkum olan ve cezasını çeken on birlerce mahkumun hak yoksunluklarının uygulanmayacağı karara bağlanmış olmaktadır. Yani beş yıl önce, on yıl önce, yirmi yıl önce mahkum olup cezasını çeken bütün mahkumlar için hak yoksunluklarını düzenleyen yasaklayıcı hükümler uygulanamayacaktır. Hatırlamak gerekirse 4616 sayılı kanun, üst ceza sınırı 12 yıla kadar olan bütün cezaları kapsamaktadır.

3 kasım milletvekili seçimlerinde aday olacak, 1999 yılından önce suç işlemiş bütün mahkumların adaylık başvuruları İl Seçim Kurullarınca kabul edilmek zorundadır. İl Seçim Kurullarında oluşabilecek tereddütleri gidermek açısından Anayasa Mahkemesinin 19.07.2001 tarih 2001/3 (siyasi Parti ihtar) esas numaralı Hasan Celal Güzel kararına atıf yaparak başvuruda bulunmaları isabetli olacaktır.

Ayrıca, mahalli seçimlerdeki adaylıkta, Dernek ve vakfı üyeliğinde, devlet memuriyeti ve diğer kamusal hizmetlerde veya memuriyetten çıkarılanların geri iade başvurularında, sürücü ehliyeti istemlerin de aynı karara atıf yapılarak oluşabilecek hukuki uyuşmazlıkların giderilmesi mümkündür.

Bu önemli kararın alınmasına vesile olan, büyük özveri ve emeği geçen sn. Hasan Celal Güzel, Yeniden Doğuş Partisi yöneticileri, hukuk ve demokrasi mücadelesine "güzel" bir katkı sunmuşlardır.

Av. Hacı Ali Özhan

Not: Bu makele vakit gazetesinde 12/09/2002 tarihinde yayımlanmıştır.

  İnsan Hakları Mahkemesi   Any.Mah   Danıştay   Yargı   Baro   Araştırmalar   Makaleler  
ana sayfa / main page

   hacialiozhan@hotmail.com    hacialiozhan@mynet.com    hacialiozhan2000@yahoo.com