![]() |
ÖZGÜRLÜK
hacı ali özhan
Başsavcı, Ak parti kurucularından başörtülü bayanların çıkarılması için Mahkemeye başvurdu. Başörtülü bayanların mağduriyetine artık parti kurucusu olamamakta eklenmiş oldu. Başörtü konusunda bütün taraflar düşüncelerini söyledi, çok konuşuldu. Ancak yasağı savunan bir taraftan da, demokrasi, hak, özgürlük diyenlere, ‘demokrat ve özgürlükçü’ birisi olarak, çok duymalarına karşın , bir hatırlatma yapmak istiyorum.
Demokrasi ancak özgürlükle oluşabilir. Özgürlüğün olmadığı yerde demokrasiden bahsetmek abes olacaktır. Kişilik haklarına giren kılık kıyafetle, çağdaş toplamlar uğraşmayı çoktan bırakmışlardır.
Özgürlük açık giyinmekten kapalı giyinmeye kadar, istenildiği gibi giyinmektir. Tamamen kişinin özel yaşamıyla ilgili böyle bir konuda yasak getirilmemelidir. Kapalı giyinme zorunluluğu yanlış olacağı gibi, açık giyinme zorunluluğu da yanlıştır.
İsteyenlere verilen bir hakkın isteğe bağlı olarak kullanımı demokratik bir tarz olduğu gibi herhangi bir davranışı zorunlu hale getirmek özgürlükle, demokrasi ile bağdaşmaz. Sorunların kaynağı yasaklamadır. Çözüm özgürlükle başlar. Özgürlük insan doğasına en uygun denge davranışını, doğal yaşam biçimini kendiliğinden kurar. Aykırılıkları eler taklitsiz, önyargısız orijinal biçimler üretir. Çağdaşlıkta bu orijinalliğin kendisidir. Çağdaşlık adına yasaklayıcı kural savunulamaz. Kişinin özel yaşamına müdahale, çağdaş değerle uyuşamaz. Açık giyinmenin de çağdaşlık olduğu iddia edilemez.
Başörtüsünün dini değil siyasi sembol olduğu ileri sürülmektedir. Başörtüsünün neden takıldığı sorusunun cevabı için, başörtüsünü kullananın kendi beyanları esas alınmalıdır. Kişiye ait bir davranışın, gerçek nedeninin ne olduğu kişinin sadece kendi açıklamaları olabilir. Kaldı ki siyasi amaçlı takılsa yasaklanmalımıdır ? Yasaklamayı gerektirir yanlış bir davranış, fikir varsa bunun yolu, özgür bırakılarak fikirleri ile fikir düzeyinde mücadele etmek olmalıdır. Yasaklamak ile mücadele edilmediği gibi tam tersine konuyu gündeme taşıyıp, karşıtlarınıza haklılık zemini vermiş olursunuz.
Bütün dinlere, çok küçük azınlıkta olsalar, geleneklerine saygı duymak, onların kendi gerçeklerini kabul etmekle olur. İnancı gereği yalnızca bir insanın bile, baskılardan dolayı mağdur olması, hak duygusuyla nasıl bağdaştırılacaktır. Çağdaş ülkelerde bırakınız öğrencilere yasak getirilmesini, devlet memurları dahi istedikleri gibi giyinebilmektedir. Çağdaş uygar toplumlarda olmayan bu sorun, yıllardır ülkemizde yaşanılarak insanları mağdur etmektedir. Ne yazık ki sorunun çözümü için bir çaba gözükmemektedir. Demokrasi ve özgürlük taraftarı olup ta, yasağı savunanların bu trajedisini tarih yazdığında, okuyanların yüzlerinin kızaracağını görüyorum.
Anayasa mahkememiz, umarım başörtülüler siyasi parti kuramaz demeyecektir.
Hacı ali Özhan