Hükümet Anayasa değişikliklerini gündemine aldı. Ama sürekli yakınan sosyalist ve sosyal demokratlar buna karşı çıkmaya başladılar. Hatta çok sevdiğim ve sağduyusuna güvendiğim sayın Zülfü Livaneli bile, "Yeni anayasa gerekli ama bunu meclis hazırlamamalı" demektedir. Yeni meclis çoğunluğu, kendi siyasi çıkarları ve tercihleri yönünde anayasa hazırlarsa, 82 anayasasından farkı olmaz kaygısını taşımaktadır.
Bu gerekçe doğru olmakla birlikte, yeni meclisin hazırlayacağı anayasa taslağına ön yargıyla yaklaşmak doğru olmaz. Anayasanın yapılış sürecine katkıda bulunmak gerekir. Bu sorumluluktan sosyal demokratların kaçınmaması gerekir. Kaldı ki, Hükümetin bütün yetkilileri ve Başbakan Abdullah Gül, yeni anayasanın güçlü bir toplum meşruiyetine sahip katılımcı, çoğulcu ve özgürlükçü olacağını belirtiyor. Hükümetin samimiyeti anayasa yapılması sürecinde görülecektir. Ancak bu yaklaşıma ve girişime destek vermek tarihi bir görevdir.
12 eylül askeri darbesinin zihniyeti ile dönemin siyaset kaygıları ve çıkar hesaplarıyla hazırlanan 82 anayasasının her cümlesine baskıcı yaklaşım ve faşist değerler sinmiştir
Parça değişikliklerle 82 anayasası düzeltilemez. Çok değerli hukukçu Sami Selçuk'un anayasa değerlendirmeleri hatırlanmalıdır. Anayasa değişikliği bir toplumun gündeminde sürekli olmamalı, temel bir metin olduğu için, sık sık siyaset hesaplarına göre değiştirilecek bir metin değildir. Gerçekten yeni bir anayasa toplumsal ihtiyaç olarak kendini dayatmıştır.
Meclis Başkanı Bülent Arınç, yeni anayasanın taslak çalışması için, kamuoyuna bir çağrı yapabilir. Oluşturulacak "yeni anayasa hareketi için" bütün CHP'li milletvekillerini göreve çağırıp, sivil toplum örgütleri, meslek birlikleri, akedemisyenler ve konusunda uzmanların katılımına açık düzenli toplantılar Meclis içinde tertiplenebilir. Hatta bu çağrıyı bizzat CHP'li milletvekilleri başta Zülfü Livaneli olmak üzere başlatabilirler. Avrupanın çağdaş anayasa ları, Avrupa Birliğinin hazırladığı "Avrupa Anayasası" taslağı referans alınarak, makul bir süre düzenli tartışmalar dizisinden sonra ortaya çıkan mutabakat metinleri meclis tarafından yasalaştırılır, mutabakat sağlanamayan konularda ise referandum ile halkoyuna sunularak, Türkiye ilk defa sivillerin hazırlayacağı anayasaya kavuşturulabilir.
Hacı Ali Özhan