![]() |
Diyalog
Serdar Arseven kardeşim, geçen haftaki yazısında naçizane benden bahsederek ateist olduğumu vurguladıktan sonra, Müslümanlara getirdiğim bazı eleştirileri belirtmiştir. Akit okuyucularının sosyalist siyasal görüşte ve ateist olduğumu bildiklerini sanıyorum. Akit gazetesinin böyle bir kişinin köşe yazılarına yer vermesini bazı hukuki konulardakî beyanlarına yer vermesine şaşıran okuyucuların olabileceğini sanıyorum.
Serdar Bey' in tanımıyla 'dürüst' ve 'İlkeli' olabiliyorsam ve olabileceksem bana ne mutlu. İşte, Akit gazetesiyle bizi buluşturan da budur. Akit yönetiminin farklı görüşlerimi bilerek bana sayfalarında yer vermeleri de 'dürüstlük' ve 'ilkeli’ kavramlarına verilen önemi göstermektedir. Genellikle hukuki içerikli makaleler olsa da kısmen siyaset konulu yazılarımda da kendimi hiçbir sınırlamaya tabi tutmadan yazdığım makalelerimi Akit gazetesi aynen yayımlamaktadır. Aynı makaleleri hiç çekinmeden sol bir gazeteye gönderebilecek kadar kendi görüşlerimi yazabilmekteyim. Nitekim 'sol gazete' olarak bilinen bazı gazetelere gönderdiğim bilinen görüşlerim yayınlanmamıştır. Akit gazetesinin okuyucunun karşısına çıkaran, bana ses veren köşesinden dolayı gerçekten teşekkür etmek istiyorum.
Bizler farklı siyasal ye dinsel görüşte olabiliriz. Zaman içinde doğrularımız değişim aynı veya daha farklı, görüşlere de sahip olabiliriz.
Bence siyasal görüşlerimizden önce 'insan' olabilmeliyiz. İnsan olmanın gerektirdiği, açık sözlü, dürüst, ahlâklı, şerefli birer insan olabilmeliyiz. Hepimiz önce insan olabiliyorsak, aramızdaki uyuşmazlığın yarısı çözülmüş olacaktır.Bir kişinin fikrinin ne olduğundan ziyade neden o fikirde olduğu, yani gerekçesi önemlidir. Birbirimizi dinlemek, anlamak saygılı olmak için şarttır. Bunun için de 'diyalog' kaçınılmazdır; İnancım o ki, farklı fikirleri savunanlar birbirlerini bizzat kendilerinden dinleyebilirlerse birçok konuda 'el sıkışmamaları' mümkün değildir. Bu uzlaşmak, tavîz vermek, katlanmak. anlamında değil; düşüncelerinin, İdeallerinin özünün birbirine çok yakın olduğunu görmelerindendir. Geçmiş te karşıtlarımızı tanımadan ve üstelik, de karşıtlarımızın ne kadar kötü olduğu önyargılarıyla tanımlayarak düşmanlaşma ve çatışma kültürü yoğun şekilde yaşanmıştır. Artık bizler değil, fikirlerimiz çarpışmalıdır.Bunun için de aynı ortamda olup diyalog kurabilmeliyiz. Belki de birbirimizden öğrenecek çok şeyimiz olacaktır.
Müslümanları, Kur’an' da ki Müslüman gibi olmadıkları için eleştirim, aslında her kesim için geçerlidir. Ne yazık ki, sosyalistler de sosyalist gibi değiller. Liberaller, merkez sağcılar, sosyal demokratlar da gerçek olması, gerektiği gibi değiller. Yani ülkemizin azgelişmişliği, bir bütün olarak siyasa! kültürümüze yansımıştır. Ne yazık ki, hepimiz az gelişmiş durumdayız. Aramızdaki uyuşmazlık ve sorunların çoğunluğu, az gelişmiş sosyalist, Müslüman, li
beral, sosyal demokrat olmamızdan kaynaklanmaktadır. Bu genel eksikliğimizi gidermeden, yani kendi fikirlerimizi iyi özümsemeden, kavramadan başkasının fikirlerine karşı çıkmanın veya çıkmamanın da bîr anlamı olmayacaktır, Kendimize saygımız varsa, öncelikle şu veya bu fikirdeyiz demekten önce, o fikri tanımalı, özümsemeli ve kavramalıyız.Sosyalist ve ateist görüşte olmam, Akit’ te yazıyor olmama tabi ki engel değildir. Akit gazetesinin bana verdiği bu imkânı, artık dövüşme değil, bir arada kardeşçe yarışma kültürüne ciddi bir katkı olarak değerlendiriyorum.
Serdar Bey' le dostluğumuzun, Akit' le benim diyalogumun her. kesimde yaşanması, Türkiye'nin öncelikli ihtiyacıdır. Bir arada diyalog hepimize kazandıracaktır, tabii ki Türkiye'de kazanacaktır.
Hacı Ali Özhan
20 temmuz 2000 akit gazetesi
not: yazıya konu serdar arseven'in yazısının tam metni için basınız Kıymetli köşesinde tarafımdan bahsetmeye deger bulan sn. Serdar Arsevene samimi teşekkür etmek isterim.HAÖ.
|