Radikal-online
<  İ N T E R N E T  B A S K I S I  >  24 Şubat 2003 

hacı ali özhan Özel Menüsü Üye ayarları / Kişisel Arşiv (Test)
  • Sitelerinizi buraya kaydederek onlara daha kolay ulaşabilirsiniz.
  • Önemli günlerinizi girerek size hatırlatmamızı sağlayabilirsiniz.
  • Radikal Puanı:
    <0>
    Bu da nedir?

    Falınız: Bu günlerde sevgiliniz çok sorumluluk sahibi bir insan haline gelecek. Sizin de istediğiniz bu değilmiydi? Fakat bu durum onu biraz gerginleştirecek. Ona şefkatli ve romantik davranmalısınız. Diğer Burçlar
    Size özgü, sizi tanıtan bir sayfanız olsun istemez misiniz? Sadece bir dakikada! TIKLAYIN!

     Ana Sayfa
     Sıcak Haber
     Yaşam
     Türkiye
     Politika
     Yorum
     Dış Haberler
     Ekonomi
     Spor
     Kültür/Sanat
     Yazarlar
     Haber Listesi
     Sanal Alem
     Radikal2
     Cumartesi
     Kitap
     Üye ayarları

    İş fırsatları için tıklayın!

    Günün Sözü
    Sarhoşluk kusur yaratmaz, kusurları açığa vurur.
    Seneca

    Tarihte Bugün
    Takvimler 24 şubat tarihini gösterdiği zaman...

    1994 yılında,
    Türkiye, cep telefonuyla tanıştı.
    1997 yılında,
    Hürriyet Gazetesi, Uluslararası Kalite Güvence Belgesi ISO 9001'i aldı.

    Haberi YazdırYazdır Haberi YollaYolla | Arşive Ekle (Test) Yorum  

    Bir mahkeme, bir gerekçeli karar

    Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi: Düşüncenin çokluğu ve eşitliği, ülkelerin ilerlemesinin itici gücüdür. Onun için çoğulcu demokrasiyi benimseyen ülkeler gelişmekte, ötekilerse geri kalmakta. Eleştirilerden korkmamak lazım

    24/02/2003 (88 defa okundu)

    HACI ALİ ÖZHAN
    Bozulmaması gereken mutlak kurum 'yargı'dır. Bir ülkede yargı kurumlarının tarafsızlığı, bağımsızlığı, güvenirliği bozulmuşsa artık tuz da kokmuş demektir. Hâkimlerin değerlerinin, siyasal tercihlerinin, kişisel bilgi ve görüşlerinin verdikleri kararları etkilemesi hiçbir zaman tümden yok edilemez. Baskıcı ve şekilci hukuktan yana olan hâkimler olabileceği gibi özgürlükçü hukuktan yana olan hâkimlerin de olması normaldir. Ancak ne yazık ki mahkemenin verdiği bir kararı beğenmediğimizde hemen işin kolayına kaçıp hâkimleri, mahkemeleri siyasallaşmakla suçlamaktayız.
    Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, 1999 yılında verdiği kararlar gerçekten ciddi bir demokrasi dersi verecek değerdedir. Hasan Celal Güzel, Akın Birdal ve Lütfi Şehsuvaroğlu hakkında askeri kuvvetlere hakaret etmek suçlamasıyla açılan davalarda aşağıdaki 'mükemmel' gerekçe ile beraat kararı verilmiştir. İşte mahkemenin gerekçesi:
    "... Düşünme ve düşüncenin açıklanması özgürlüğü çoğulcu demokrasinin kurucu ve olmazsa olmaz öğesi olduğuna göre, düşüncenin açıklanması ortamı yok edilerek yurttaşlara 'İçinden düşün' denilemez. Bu tutum 'Düşünme' demek anlamına gelir ki, çoğulcu demokrasi ile bağdaşmaz. Çünkü, dış dünyaya yansıma olanağı verilmediği takdirde düşünce özgürlüğü işlevini yapamaz ve varlık nedenini yitirir. Kişiler ve toplum, özgür beynin ürünlerinden yararlanamaz. Düşünceleri 'tartışarak ve tartarak doğruyu yanlıştan ayırma' imkânından yoksun kalır. Düşüncenin çokluğu ve eşitliği bu ülkenin zenginliği ve ilerlemesinin itici gücüdür. Onun içindir ki, çoğulcu demokrasiyi benimseyen ülkeler gelişmekle, ötekiler geri kalmaktadır.

    'Son gerçeği' kimse bulamadı
    Düşünme özgürlüğü çoğunluk gibi düşünememe, kurulu düzeni sorgulama ve hatta eleştirme hakkını da içermelidir. Eğer bir toplumda düşünme özgürlüğü yerleşik düzeni eleştirme ve kınama hakkını kapsamıyor ve yalnızca onu övmeyi öngörüyorsa, orada bağnazlık kaçınılmaz hale gelir. Zira bir toplumda herkes aynı şeyi düşünüyorsa kimse bir şey düşünmüyor demektir. Böyle bir toplum durağanlaşır, gelişme gücünü yitirir. Bir düşünce o an için doğru bile olsa, yarın için yetersiz kalmaya mahkûmdur. Her an ve her yerde, 'değişmez' değişmekte ve bugünün doğruları yarının yanlışları olabilmektedir. Yeryüzünün son gerçeğini henüz kimse bulamadı ve bilinen tek 'gerçek' budur. Gerçeğin anlaşılmasına engel olan şey alışkanlıktır. Dokunulmaz bilinen düşüncelere karşı çıkanlar, çoğu kez düşman ilan edilmiş, kimi zaman da öldürülmüşlerdir. Başkalarından ayrı düşünenlere hain gözüyle bakılmamalıdır. Çünkü insanlık büyük ilerlemelerin çoğunu farklı düşünenlere borçludur. Bunlar düşünce özgürlüğünün bekçileri olup, cesaretle yerleşik düşünceleri eleştirmek yürekliliğini göstererek onları geliştirip değiştirebilmişlerdir. Rabeiais, Calvin, Voltaire, Come ve Atatürk böyledir.
    Ünlü bir hukukçunun dediği gibi, eğer çoğulcu demokrasiyi yerleştirmek istiyorsak, Voltaire bilincini mutlaka benimsememiz gerekmekledir. O Valtoire ki, Rousseau'nun yapıtlarını ve görüşlerini hiç beğenmediği halde, kitabı yakılıp kaçmak zorunda kaldığında onu yanına çağırmış ve çağrı mektubunda şöyle demişti: "Düşüncelerinizin hiçbirine katılmıyorum, ama onları söyleme hakkınızı sonuna kadar savunacağım."
    İşte ulusun çoğunluğu böyle bir bilince eriştiği zaman çoğulcu demokrasi kalıcı bir şekilde köklü olarak kurulmuş olur.
    Geri kalmış ülkelerdeki en büyük eksiklik, eleştiriden kaçmak, hatta korkmaktır. Oysa eleştirileriyle bizi sürekli yanlış yapmaktan koruyan kişi adeta çarpık kravatımızı düzelterek bizi gülünç durumdan kurtaran bir centilmen gibi kabul edilmelidir. Bu yüzdendir ki, demokratik hukuk devleti, bireysel özgürleşmeyi, farklı düşünmeyi özendirmekle kalmamalı, her din inanç ve görüşe eşit uzaklıkla durarak, tarafsızlığını korumalı, bunların barış içinde yan yana yaşamalarını sağlayacak ve birinin diğerini yok etmesini önleyecek bir çerçeve çizmekle yetinmeli, düşünceleri susturmaya kalkışmamalıdır..."

    Tarih özgürlükten yana
    Siyasal düşünceleri farklı kişiler hakkında verilen bu güzel gerekçelere katılmamak mümkün müdür? Böyle düşünmeyen hâkimlerimizin bulunması da normal görülmelidir, ancak tarih özgürlükten yana akmakta ve akmaya da devam etmektedir.
    Hacı Ali Özhan: Ankara Barosu avukatı

    Bu habere kaç puan verirdiniz? 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
    Geçerli her oy için kayıtlı kullanıcılarımız 2 Radikal Puanı kazanırlar.

    Okuyucu yorumları
    Bu haber için henüz hiç bir okuyucumuz yorum yapmamış. İlk siz olmak isterseniz tıklayın (Onaylanan her yorum için kayıtlı kullanıcılarımız 5 puan kazanırlar.)

     'Yorum' bölümündeki diğer haberler
    » Bizimkilerle onlarınkiler - Gündüz Aktan
    » Bush, doğru konuş
    » Araplar Türklerden ders alsın
    » Helenizm dik durmalı
    » ABD yanlış yolda
    » Saddam mı, Hüseyin mi?
    » İyidir biraz geri kalmışlık - H.Bülent Kahraman

    Haberi YazdırHaberi Yazdır Haberi YollaHaberi Yolla

    Sanal Alem'den...
    M. Serdar Kuzuloğlu » Üçüncü kuşağa bağlı hayaller
    M. Serdar Kuzuloğlu
    - - - - - - - - - - - - - - -
    » İletişimin yarınına dair
    » SonyEricsson iki yeni kulvarda şansını deniyor
    » Ericsson 3. kuşağa kitlendi
    » GSM Kongresi'nde göze çarpan teknolojiler
    » Microsoft boş durmuyor

    Haber Arama
    Site içinde aradığınız habere ait anahtar kelimeleri aşağıya yazıp 'Ara' düğmesine basınız.

    ÇİZGİLER
    Ofis cehennemine hoşgeldiniz... Dilbert
    Kedilere güven olmaz... Garfield
    Cathy'nin bitmeyen maceraları... Cathy
    Günümüzün taş devrine bir bakış... Cilalı Taş Devri
    İlişkiler ve tehlikeleri... Tehlikeli İlişkiler
    Sizden, bizden ve onlardan... Ademler ve Havvalar


    Künye | Reklam Tarifesi | İletişim Sayfası | Eski Sayılar | Sıkça Sorulan Sorular

    © RADİKAL-Online sitesi içerisinde yeralan tüm metin, resim ve diğer içeriğin hakları SİMGE Yayıncılık A.Ş'ye aittir. Hiçbir şekilde basılı veya herhangi diğer bir elektronik ortamda (CD, Internet vs.) izinsiz kullanılamaz. Sitemiz içerisindeki tüm sayfalar, tüm tarayıcı ve işletim sistemlerinde sorunsuz olarak görüntülenebilir.