Hacıalinin websitesi

 hacı ali özhan

Düşünce suçları diye bilinen ve uygulamada çok sayıda yazarı, aydını, siyasetçiyi mağdur eden ceza maddelerinde, Hükümet nihayet değişiklik yapmaya hazırlanıyor.

Artık düşünce açıklama özgürlüğü kavramının genişliği, içeriği ve düzeyi 1926 yılının kanunlarındaki anlayıştan farklı hale gelmiş ve düşünce suçuyla ilgili TCK m. 158, 159, 312/2 ve TMK 8 maddeleri, tümden gereksiz hale gelmiştir. Bu maddeler tümden kaldırıldığında kamu düzeni açısından hiçbir boşluk olmayacaktır. Hükümet, sürekli ve haklı yakınmalar karşısında isteksizde olsa bu değişikliği yapmak zorunda kalmıştır. Ancak her zaman olduğu gibi, soruna köklü çözüm bulmaktan ziyade, günü kurtarmak, Avrupa ya ‘değiştirdik’ mesajı verebilmekle sınırlı değişiklik taslağı hazırlanmıştır

Daha önce yapılan, Erteleme, şartlı tahliye, af gibi çözümler geçici olup sorunu ortadan kaldırmadığı görülmüştür. Gerçekçi ve samimi çözüm, hukuken ve sosyal ihtiyaç açısından gereksiz hale gelmiş bu maddelerin tümden kaldırılmasıdır. Ancak Hükümet ve Meclis' te, maddelerin tümden kaldırılması yönünde bir eğilim yoktur. Uygulamadaki yanlışları giderebilecek, yakınmaları azaltabilecek şekilde, değişiklik önerilerimi, uygulamanın içinden birisi olarak sunmak istiyorum.

Madde 158: "Cumhurbaşkanının şahsı ile Cumhurbaşkanının görev ve uygulamaları hariç, Cumhurbaşkanlığı kurumunun hukuksal varlığına karşı, evrensel hukuka uygun eleştiri amacı dışında, hakaret ettiği açıkça anlaşılan kişiye, Cumhurbaşkanının şikayeti üzerine 1 yıldan 1 yıl 6 aya kadar hapis cezası verilir."

Madde 159: "Bakanlar Kurulu, Bakanlıklar ve T.B.M. Meclisi' nin görev ve uygulamaları ile makamda bulunan kişilerin şahsı hariç, bu kurumların hukuksal kişiliğine karşı, evrensel hukuka uygun eleştiri amacı dışında, tahkir ve tezyif ettiği açıkça anlaşılan kişi hakkında Başbakan, bakan ve Meclis Başkanının şikayeti üzerine 1 yıldan 1 yıl 6 aya kadar hapis cezası verilir."

Madde 312: "Kanunla tanımlanmış bir din, ırk ve mezhebe mensup halkı, başka bir din, ırk ve mezhebe mensup halka karşı, bu farklılıklarından dolayı, açık ve mevcut bir tehlike içinde, suç işlemeye tahrik ettiği açıkça anlaşılan kişinin bu fiili sonucu, kamu düzenini bozacak kapsam ve nitelikte suç işlenmesi halinde, 64 ve 65. madde hükümleri saklı kalmak üzere, 1 yıldan 1 yıl 6 aya kadar hapis cezası verilir."

Madde 8: "Devlet sınırları içinde, etnik kökene mensup vatandaşların yaşadığı bölgelerde, ayrı bir bağımsız devlet kurulmasını amaçlayan, tarihi ve sosyolojik değerlendirmeler dışında silahlı şiddet kullanılarak bölünmesini propaganda ettiği açıkça anlaşılan kişiye 1 yıldan 1 yıl 6 aya kadar hapis cezası verilir."

Yukarıdaki öneriler le yapılması düşünülen öneriler karşılaştırıldığında, önemli farklar vardır. Hükümet yapacağı değişikliklerle, AİH Mahkemesi kararlarına uygun davranmış olmayacaktır. Değişiklik gerekçesinde Hükümet samimi ise, yukarıdaki kapsam ve nitelikte değişiklik yapmak zorundadır. Değişiklik bu haliyle sorunu ve yakınmaları çözmekten çok uzaktır. Bu değişiklikler sorunu çözemeyeceğinden, tartışmalar bitmeyecek ve bu maddeleri hep sıkılarak, usanarak tartışmak zorunda kalacağız.

Hacı Ali Özhan