![]() |
SÜRGÜN CEZASI
Sürgün cezasında mahkum, ceza süresi kadar mahkemeninin tayin ettiği bir şehirde bulunmak zorundaydı. Ceza süresince her akşam polise imza vererek şehri terk etmemesi sağlanıyordu. Ceza kanununda ek-ikinci ceza olarak bulunan sürgün cezası 1965 yılında kaldırıldı. Kaldırılması yerine aksine genişletilerek uygulanmalıydı. Bazı tür suçlara veya bir miktara kadar olan hapis cezaları yerine sürgün asıl ceza olarak uygulaması çok isabetli olacaktı.
Hapis cezasının ve özelliklede uygulamadaki durumun, mahkumu ıslah etmekden uzak olduğu açıktır. Burda suçu işleyen mahkumun yanında ailesini, eşini, çocuğunu da cezalandırmış duruma düşülmekte. Gerçi mahkumların iş yurtlarında, belirli işlerde denetim altında çalışması gibi, çok gerekli faydalı hükümler kanunda bulunmaktadır ancak uygulama sorunları nedeniyle bunlardan çok az kişi yararlanabiliyor. Yine mahkumun manevi kişiliği açısından çok önemli olan sosyal, kültürel, sportif etkinliklerin yetersizliğide açıktır.
Hapis cezasının zararlarını azaltmak için getirilen yarı açık cezaevi uygulaması çok isabetli olmuştur. Ancak yarı açık cezaevine geçişi azaltan hükümler bulunduğundan, az sayıda mahkum faydalanabilmekte. Hatta kanunda yarı açık cezaevine geçmeye hak kazandığı halde alt yapı ve cezaevi yetersizliği nedeniyle geçirilemeyen mahkumların aylık hapis cezalarından altı gün indirilmekte. Niyet iyi olmakla beraber uygulama eksikliği amaca ulaşmayı azaltıyor.
Yine evde hapis, hafta sonu hapis, geceleyin hapis gibi çok faydalı cezalandırma yöntemleri uygulamada hiç rastlanılmamaktadır. Çünkü bu cezalar, ancak altmış güne kadar hapis cezası halinde uygunabiliyordu. Bu sürenin azlığı açıkca ortada olduğundan, yeni kanunda altı aya çıkarılmıştır. Bu sürede yetersiz olup pekala iki yıla kadar çıkarılabilir. Miktara bakılmaksızın bazı tür suçlar ayrımı yapılabileceği gibi hakime geniş takdir hakkı da verilebilir.
Dostum Av. Selami Çekmeğil'le bu konuları sıkça değerlendirmeye çalışıyoruz. Çekmeğil ağabey "tazyik hapisi hariç" hapis cezasının tümden kaldırılmasını savunuyor. Tazyik hapisi mahkumu bir şey yapmaya mecbur edeceği için onu ayırarak, hapis cezasının ne kadar zalim bir ceza olduğunu ısrarla vurguluyor. Bazı tip suçlar için "teşhir" cezasının çok etkili ve caydırıcı olabileceğini, bu tür bir cezanın getirilmesini savunuyor.
Bu tartışmada sorun, hapis cezasının yerine hangi tür muadili cezanın getirileceğidir. İşte sürgün cezası tamda hapis cezasına karşılık onun yerine ikame edilecek bir ceza türüdür. Bir mahkumu dört duvar arasına koyup yıllarca bekletmek yerine, bir şehirde zorunlu ikamete mecbur etmek neden olmasın.! Bazı tehlikeli suçlarda mahkumu küçük bir ilçeye veya köyde yaşamaya mecbur kılarak muhtemel sakıncalar pekala giderilebilir. Hatta özelliği olan bazı suçlar için mahkum, bir adada veya dağlık bir arazi içinde yaşamaya mecburda edilebilir. Böylece ege bölgemizdeki birçok adamız, geniş dağlık arazilerimiz de verimli hale gelecektir.
Cezaevlerinde her iki mahkuma bir koruma memuru düşmekte. Mahkuma harcanan gıda, sağlık, sosyal harcamalar yanında bina ve personel giderleri bütçede önemli miktarlara ulaşmakta. Cezaevlerine harcanan paranın onda biriyle sürgün cezası uygulanabilir. Devlet bütçesine uygunluk yanında mahkum, sürgünde ekonomiyede katkı sağlamış olacaktır.
Bu değerlendirmeler nedeniyle yeni kanunda, denetimli serbestlik tanımıyla kamuya yararlı bir işte çalıştırma hükmü getirilmiştir. Ancak bunun bir yıllık hapis cezasından aşağı olanlar için getirilmesi hükmün uygulamasına çok daraltıcıdır. Mahkeme kararında belirtilen çalışma koşullarına uymama hâlinde, geri kalan hapis cezasının çektirilmesi pekala mümkündür. Bu sürenin artırılması örneğin beş yıl, on yıl olmasında ne mahsur olabilir.
Yeni ceza kanunu bu yönüyle ümit vericidir ancak yetersizliği açıktır. Başta sürgün cezası asıl ceza olarak getirilmek üzere yeni ceza türlerini arayıp hapis cezası yerine ikame edelim. Mahkumlar için, aileleri için, kamu düzeni için, toplum için ve devlet bütçesi için.
Hacı Ali Özhan
Bu makale 4 mart 2005 tarihli vakit gazetesinde yayımlanmıştır.
hacialiozhan@yahoo.com