![]() ![]() |
BAŞÖRTÜSÜ YASAĞININ DEGERLENDİRİLMESİ
Hacı Ali Özhan
*Yörünge dergisi 14 aralık 1997 yayımlanmıştır.
Özhan başörtüsü yasağı ile ilgili olarak rektörleri uyardı:
Yaptığınız hukuksuzluk!
Osman Alper haberi.
....................Ha
cı Ali Özhan, isimlerini başörtülü öğrencilere yapılan baskılarla duyuran iki rektöre, uygulamalarının hukuki ve demokratik değerlendirmelerini içeren birer mektup göndererek. Uygulamalarının hukuki olmadığını anlattı. Özhan, istanbul Üniversitesi Rektörü Bülent Berkarda ve Hacettepe Üniversitesi Rektörü Süleyman Sağlama yazdığı mektupta, başörtülü öğlencilere istekleri üzerine staja alınmamalarının, gerekçelerini açıklayan yazılarda ileri sürülenlerin birçoğunun öğrencilerin durumlarıyla ilgili olmadığını söyledi.RP' nin kapatılma davasına müdahil olmak isteyip bu talebi reddedilen, ardından kapatılma davasını bir dilekçeyle Avrupa Komisyonu’ na taşıyan Hacı Ali Özhan, şimdi de kimi üniversitelerde türban haksızlığı ve hukuksuzluğuna tepki göstererek rektörleri birer mektupla uyarıyor
BAŞÖRTÜSÜNE YASAK KOYAMAZSINIZ
İsimlerini başörtülü öğrencilere yaptıkları baskılarla duyuran iki rektöre uygulamalarının hukuki ve demokratik temeli olmadığı görüşünü savunuyor.
istanbul Üniversitesi rektörü Bülent B
erkarda ve Hacettepe Üniversitesi Rektörü Süleyman Sağlamın öğlencilere karşı acık birer hukuksuzluk içerisinde olduklarını anlatan Özhan, öğrencilerin önüne konnıt engellerin dayanıldığı iddia edilen kanunlarla ilgisi olmadığını belirten Özhan şu görüşleri dile getiriyor:"2527 Sayılı kanunun l 7/1 maddesi. 2413 sayılı Bilumum Devlet Memurları Kıyafetleri ile ilgili kararname hükümleri. 2596 sayılı Bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanun un 6 maddesi. 1958 sayılı 'Bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanun un tatbik suretini gösterir Nizamname' hükümleri. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu na istinaden yürürlüğe giren Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık kıyafetine dair Yönetmelik' hükümleri YÖK Genel Kurulu nun 21.12.1988 tarih
li kararı. Hacettepe Universitesi Yönetim Kurulu 31/5/1989-92/6142 kararı. Anayasa Mahkemesinin 7/3/I989 tarih 9/1 E. 9/12 kararı. Anayasa Mahkemesi' nın 9/4/1991 tarih 90/36 E, 91/18 kararı. Bütün bu kararlar isimlerden de anlaşılacağı gibi devlet memurlarıyla alakalı hükümler içerir ve bu nedenle üniversite öğrencilerine uygulanması mümkün değildir."Mektubunda sıralanan hu gerekçeleri incelediğini ifade eden Özhan, 2527 Sayılı kanunun 17/1 maddesinin Yüksek öğretiminin uygulamaları yapılmasına ait öğretim esaslarını geliştirmek, döner sermaye işletmelerini kurmak, verimli çalıştırmak ve, bu faaliyetlerin geliştirilmesine ilişkin düzenlemelerin yapılması hükmünü getirdiğini dolayısıyla başörtü yasağı kuralı ile hukuken bir ilgisi bulunmadığım dile ge
tiriyor.2596 sayılı kanunun 6. maddesinin kanunun uygulanmasına yönelik tüzük yapılmasına amir olduğunu hatırlatan Özhan, toplam 8 maddeden oluşan kanunun Hacettepe Üniversitesi ve öğrencileri ve onların statüleri ile tamamen ilgisiz olduğunu dile, getirerek, şu değerlendirmelerde bulunuyor:
"Bu kanun din adamlarının kıyafetleri ile yabancıların kıyafetleri ve spor topluluklarının kıyafetlerini düzenlemektedir: Yine bu kanuna istinaden çıkarılan 1958 numaralı tüzükte kanunun uygulanışını açıklayan 11 madde: başörtüsü sorunu ile ilgisiz olup kısmen 8 maddesi eğitim kurumları ile ilgilidir. Bu madde de eğitim kurumlarının kendilerine özgü amblem, özel kıyafet, işaret vb. şekillerin yönetmelikle düzenleneceği kapsamlı olup sorunun içeriği ile ilgili deği
ldir."Özhan bu kanun maddelerinin başörtüsü yasağına mesnet oluşturabilmesi için "çok zorlama bir yorum yapılması" gerektiğini de dile getirerek. öğrencilerin stajyer konumunda oldukları için 657 sayılı Devlet Memurları Karnımı na da dahil edilemeyecekle,!ini söylüyor. Özhan "çok zorlanla bil yorumla bu kanım ve yönetmelik kapsamında düşünüldüğünde 5 maddenin tanınırımın, herkese uygulanması eşitlik, ayrımcı olmamak ilkeleri gereğidir
Şöyle ki bu maddede kadınların, elbiselerinin sade olacağı, tırnakların normal kesilmiş olacağı, pantolon ve kolsuz çok açık yakalı gömlek, bluz. elbise giyilemeyeceği belirtilmiştir ve başörtüsü vaşağı gibi bunlarında uygulanması zorunludur. Amaç yönetmelik hükümlerini uygulamaksa kuşkusuz bu kuralların da uygulanması huk
uken zorunluluk, gösterir. Doğal olarak başörtüsü yasağı mağdurları maddenin tam uygulanmasını ayrım yapılmamasını ve eşitlik gereği diğer yasaklayıcı kuralların da uygulanmasını bekleyebilirler' diyor.ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI GEÇERSİZ
Daha önce Başbakan Turgut Özal tarafından çıkarılan yasa hakkında Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iplal gerekçesini başörtüsü yasağına mesnet göstermenin de hukuken mümkün olmadığını belirten Özhan. "Anayasa Mahkemesi kararlarının yorumunda, dava dosyası kapsa
mı ile yorum yapılması zorunludur. Mahkeme kararlarının konu ile ilgisi olmasına karşın hukuk tekniği açısından bir kanunun iptali kararlan olup. başörtü yasağı uygulamasının dayanağı yapılamaz" diyor.Özhan konuya demokrasi açısından yaklaşıldığında ise insan haklarına aykırı bir durum ortaya çıktığını, yasakların çağdaşlık adına yapılmasını anlayamadığını kaydederek, "çağdaşlık adına yasaklayıcı kural savunulamaz. Kapalı giyinme zorunluluğu yanlış olacağı kadar açık giyinme zorunluluğu da yanlıştır Giyi
nmenin, kumaş parçalarının çağdaşlıkla doğrudan ilgisi kurulamaz' diye konuşuyor.Mektubunda kendisinin sosyalist görüşlere sahip olduğunu da vurgulayan Özhan, satırlarına şöyle son veriyor:
"Sonuç olarak naçizane görüşlerime katılmayabilirsiniz ancak uygulamanızın demokrasiye ve mevzuatımıza uymadığını ve hatta eğitimi engellemek gibi bir suç işlediğiniz kanısındayım. Şunu da özellikle yanlış anlaşılmamak için belirtmek islerim ki,
başörtüsü giyilmesi taraftan olmadığım gibi siyasi olarak sosyalist görüşte demokrat bir aydın olarak yukarıdaki görüşte olduğumu bildirmek isterim.Not: Habere konu olan mektup Noter aracılığı ile rektörlere gönderilmiş olup tam metni muhtelif başlıklı bölümde yer almaktadır. Haberleşmesini sağlayan Tacettin Ural kardeşime gerçekten teşekkür etmek isterim. HAÖ.
Hacı Ali Özhan
|