İsmet Özel'in "Bir Yusuf Masalı" isimli eseri, herşeyden önce tabii ki usta işi bir çalışma. Bunu öncelikle kaydetmek lazım. Dolayısıyla benim keyif duyarak okuduğum bir kitap oldu. Ayrıca, mutlaka arayanlar vardır, teknik ya da yapısal bir eksikgedik bulmak da mümkün değil bence. Ancak, Türk şiirinin yaşayan en önemli temsilcilerinden birinin bunca aradan sonra yayımladığı şiir kitabının her bakımdan ortalığı allak bulak etmesini bekliyor insan. "İyi olmuş, güzel" diye takdir edilecek bir şiir değil, okuyanı sarsacak, şiire ilişkin anlayışlarını değiştirmeye kadar varacak bir sarsıntı yaratacak şiirler bekliyor insan.
Böyle bir beklenti içinde olan okurun sükutı hayale uğraması doğal karşılanmalı. Bu beklentiyi şairin de anlaması ve hoşgörmesi gerekir.
Ben daha önce "Off Not Being A Jew" yayımlandığında da aynı şeyleri hissetmiştim. O şiir, içerdiği çok güzel dizelere ve olağanüstü müzikalitesine karşın, sonuçta Özel'in kendi şiirini tekrarı gibi gelmişti bana. Yeni kitaptaki şiirler için de aynı şeyi söylemek durumundayım.
"Bir Yusuf Masalı", İsmet Özel şiirine birşey ilave ediyor mu? Bu soruya olumlu cevap vermekte zorlanıyorum. Evet İsyan Geceleyin Bir Koşu'ya göre, Cinayetler Kitabı Evet İsyan'a göre, Celladıma Gülümserken Cinayetler Kitabı'na göre "yeni" bir şiir çünkü yeni bir söyleyiş ve yeni bir söz, yani öz getiriyordu. Bu kitap Celladıma Gülümserken'e "göre" "yeni" bir şiir getirdi mi bize? Bu soruya da olumlu cevap vermek zor.
Geleneksel anlayış ve formların yeniden değerlendirilmesi meselesi ayrıca konuşulmalı. Ben şimdilik şu kadarını söylemek istiyorum: Bu alanda iki farklı örnek var. Turgut Uyar ve Sezai Karakoç. İsmet Özel'in girişimi bu iki deneyimin üstüne yeni birşey getirmiyor. Mesele geleneksel formlarda ustalığın ispatı ise, o zaman Yahya Kemal'in "Eski Şiirin Rüzgarıyle"de yaptığı gibisini yapmak daha "şık" olurdu bence. Ama İsmet Özel'in meselesinin bu olmadığı kanısındayım. Onun için kitabı bu yönüyle eleştirmek saçma olur. Dolayısıyla benim eleştirim kitaba değil, kitabı böyle görenlere.
Bir Yusuf Masalı'nı klasik zevkiyle söylenmiş modern bir şiir olarak gördüm. İsteyen buna neoklasik falan diyebilir. Ben öyle demiyorum. Ayrıca klasik derken Türk Şiir geleneğini kasdetmiyorum. Örneğin kitapta Şeyh Galip'ten çok Shakespeare kokusu ve esintisi hissettim ben.
Bütün bu söylediklerim bir "ilk karşılaşma"nın bendeki izlenimleri. İnşaallah ileride daha ayrıntılı bir tartışma-okuma-eleştiri yapma imkanı olur.