ADONIS

Ask ve güzellik tanriçasi Aphoridete. Adonis'in dogumunu görmüs, bu sevimli bebege tutuluvermistir. Büyüyünce Adonis kendinin olsun istedi. bebegi kaçirarark yeraltina götürdü. Persephone'ye birakti. Ama Persephone de hoslandi Adonis'den, onu geri vermek istemedi. Iki tanriça arasindaki anlasmazliga Zeus yargiçlik etti ve Adonis'in yarim yil Persephone'de, yarim yil da Aphrodite'de kalmasina karar verdi. Delikanli, ilkbahar ve yazi Ask tanriçasinin,güzü ve kisi da Ölüler kraliçesinin yaninda geçirecekti.

Aphrodite, sevgilisine çok düskündü. Onu ava götürür, yanindan ayrilmazdi. Tehlikelere karsi korurdu onu. Ama bir gün, yaninda degilken, bir yaban domuzuyla karsilasti Adonis.  Mizragini firlatti, hayvani yaraladi. Cani yanan domuz, Adonis'in üstüne saldirarak onu öldürdü. Göklerde dolasan Ask tanriçasi sevgilisinin iniltisini duyunca hemen yeryüzüne indi. Adonis'in beyez derisini kizil kanlar kaplamisti. Onun üstüne egildi. Aphrodite, dudaklarindan öptü. Adonis, farkina bile varmadi bunun, Artik ölü gövdenin, kendisini duyamayacagini biliyordu Aphrodite, ama yine de ona seslenmeden edemedi:

Bir tanriçayim ben, arkandan gelemem
Bir kere daha öp beni, uzun uzun öp
Dudaklarimla çekeyim içindeki cani,
Bütün sevgini içeyim
Daglarin hepsi sesleniyordu, agaçlarin hepsi;
Yaziklar, yaziklar oldu Adonis'e Öldü.
Sevenlerin hepsi, Musalarin hepsi üzüldü,
Dövündü, yakindi, agladi bu ölüme

Ama yeraltinin karanliginda adonis bu yakinmalari duymuyordu bile. Kaninin damladigi yere büyüyüveren kirmizi çiçegi de görmüyordu.