ALPHEIOS ILE ARETHUSA

Syrakusa adalarindan biri olan Ortigia'da kutsal bir kaynak vardi. Arethusa adindaki bu kaynak, eski zamanlarda su degildi. Su bir yana, su perisi bile degildi. Artemis'in izinden yürüyen güzel avciydi. Erkeklerle ilgisi yoktu onun da, yanliz avlanmayi, ormanin basiboslugunu, özgürlügünü    severdi.

Bir gün av pesinde kosmaktan  yorulmus, kanter içinde kalmisti. Serinlemek için karsisina çikan bir irmakta yikanmaya karar verdi. Soyunup soguk suya girdi. Bir süre yüzdü, yikandi; ama ansizin irmagin dibinde birseyin kipirdadigini duyunca hemen kiyiya firladi. O anda bir ses geldi kulagina;"Acelen ne güzel kiz? Neden böyle çabuk çiktin."

Bu sözleri duyan Arethusa, korkudan arkasina bile bakmadan kaçmaya basladi. Bütün gücüyle kostu, kostu. Ormanin gölgeliklerine vardigi zaman, arkasindan birinin geldigini anladi. Irmak tanrilarindan Alpheios'tu arkasindaki Kiz kaçti. Tanri kovaladi. Kiz kaçti, tanri kovaladi. Sonunda yakalanacagini anlayan Arethusa, Artemis'e yakarip yardim diledi. Tanriça da oracikta bir kaynaga çevirdi onu. Yalniz kaynaga çevirmekle kalmadi, topragin altindan bir geçit açarak Yunanistan'dan Sicilya'ya, ta Ortygia'ya kadar götürdü. Kutsal kaynak hala oradadir.

Arethusa, yine de Alpheios'tan kurtulamadi. Irmak tanrisi, ayni geçidi kullanarak Ortygia'ya kadar gitti. Ikisinin sulari orada birbirine karisti. Bugün Yunanistan'dan Alpheios irmagina bir tahta çanak atin; göreceksiniz, o çanak Sicilya'daki Arethusa kaynagindan çikacaktir.