En Güzel Aşk mektupları
Nedenini bilmediğim bir arzuyla bugün hergünkünden daha çok istedim yanımda olmanı.
Kolay değil,sensiz olmak,içinin yarısını boş tutmak,
kolay değil her sabah bir martı sesiyle irkilmesi bu yoksul bedenimin.
Ancak bu ayrılığın bir süreliğine oluşu,teselli dolduruyor yüreğime.
Her ne kadar bu sürenin uzunluğunu bilmesek de sonunun olduğunu bilmek umutlandırıcı.
Zaten her şey umut edebilmekle başlamadı mı ?
Seni düşünüp de kendimi kaybettiğim vakitlerin anısına yazdım bu mektubu sana.
Bazen otobüste iki sevgilinin başlarını yaslayıp uyurken ki rahatlığında,
bazen sokakta babasının elinden tutan bir çocuğun gözlerindeki güvende bulurum seni.
Düşündükçe nazım olasım gelir ve hep hasretini bir uçtan bir uca yakasım gelir...
Bir kuş hafifliğinde sana akar yüreğim,yokluğunda yok olmaktan korkarak.
Yaşadığı acıları anlatırsa sana gözyaşlarınla yıka yaralarımı yada
hiç bekletmeden uçurduğumuz çocuksu uçurtma.
Bizi bekliyor Hacıkumru,saatçi yokuşu ve seni bekliyor gölet olmuş bir nisan yağmurunun çocuğu.
Hadi gel artık.Dayanamıyorum hasretine...
Selam canim benim( sisman sosisim)!!!
Baslamadan önce sana tesekkür etmek istiyorum, beni en zor günlerimde yalniz birakmadigin icin, tam tersine, bana daha fazla ilgi gösterdin. Seni tanimak ne kadar güzel birseymis, keske seninle daha öncelerin tanisabilseydik...Bir zamanlar bütün insanlara küsmüstüm, ama sen bana yine güven verdin!!!
Inanki seni cok seviyorum, bir insani bu kadar sevecegimi hic tahmin edemezdim, ama anladimki sen bu dünyada birtanesin. Aslinda yazmasi gereken cok seyler var, ama bunlari sana kendim söylemek istiyorum!!!
Seni hergün daha fazla özlüyorum ve daha fazla seviyorum!!!
Bunuda sakin unutma Levent!
Mutlu günler bizi ve Göktug'u bekliyor!
Seni en tatli yerlerinden öpüyorum askim!!!!
--------------------
Müzeyen muezeyen@gmx.de

GEL ARTIK !

Başın göğe erdimi ki sevgili. En büyük sen oldun mu? Herkes seni parmakla gösteriyormu artık? İşte bu "O" diyorlar mı? Diyorlar değil mi?

Ne yaptım ben sana ne istedin de olmadı, neyi düşledin de gerçekleşmedi? Benden daha çok seven varmıydı?

Olmadı değil mi? Bulamadın benim gibisini, bulamadın böylesine seveni. Bulamazsında gülüm. Bende kahpelik yoktu hainlik yoktu sırf sen vardın sevdan vardı, şimdiyse sen yoksun hala sevdan var. Gülüşün geliyor aklıma gülüyorum, kızışın geliyor yine gülüyorum. Gidişin geliyor aklıma suratım asılıyor, maziye dalıyorum sonra sövüyorum kendi kendime...

Benimde hayallerim vardı kendime dair. Nezaman düşünsem, hep sen vardın yanımda. Evlenirken sendin kolumdaki, gülerken yanımdaki sendin. Güzel bir yer görsem, orada hayal ederdim seni.Ayakkabı görsem ayağın, yüzük görsem parmağın velhasıl her güzel şeyde sen gelirdin aklıma. Herşeyi sana yakıştırırdım..! Herşeyim sendin.

Deli mi diyorsun? Dersin tabii, sensiz kalmadığın için dersin, sensizliğin hasretini çekmediğin için dersin. Sensiz kalda gör. Nasıl korkarsın güneş doğacak diye, insanlar uyanacak, sensizliği düşünemeyeceğim, sana birşeyler yazamayacağım, sensizliğin şerefine içmeyeceğim diye nasıl korkarsın, sensiz kalda gör. En çok neyden korkarsın biliyormusun? Seni görmekten. Bir köşeyi dönünce, seni yanında bir erkekle gülerken görmekten korkarsın. Ya o da beni görürse, berduşluğumu saçımı sakalımı, kan kırmızı gözlerimi görürse diye, sensizliğin yüzünden, derbeder olduğumu anlarsa diye nasıl korkarsın biliyormusun ve çıkamazsın dışarı, kaçarsın insanlardan. Kendini geceye mahkum edersin. Ağlarsın güneş doğarken, çilem başlıyor diye. Başını yastığa koyarsın da uyuyamazsın. Bir sağa bir sola dönersin, güneş batıncaya dek. Ve nihayet güneş batar gider gider yüzün. Sensizliğin resmine bakarsın aynada. Ardından masaya bir bardak koyarsın. Bir bardak dersin, tek bir bardak içeceğim, sıhhat niyetine, ikinciyi doldurursun
farkında olmadan, sensizliğin şerefine, derken üç dersin acın dinsin diye, acın çoğalır dört dersin gidişine beş dersin, sonra unutursun saymayı. Sabah olur sızarsın masada, yatağına götürürler seni geceye kadar uyur da dinlenirsin, için yana yana.

Kaç kez zindan olmuş gecelerim nasıl da almış aklımı, filiz vermiş içimde sevdan. Dost düşman söz eder kendi kendince. Kınanmak yiğit başına. Bu ne ayıp ne de yasak öylece bir gerçek kendi halinde. Belkide yaşamama sebep.

Evet ağlamaklı oluyorum geceler. Hani kurşun sıksam geçmez geceden, başım dumanlı, terliyorum yine buram buram. Anlatamam nasıl ıssız karanlık ve nasıl zehir zıkkım sigaram. Yine bir cehennem var yastığımda GEL ARTIK…

ANKARALI

Öylesine mutluyum kıvançlıyım ki bugün sonsuzluğunu haykırmak için
çabalıyorum. Şu güçsüz kollarımın olanca gücüyle güçlü olmalıyım diyorum
kendimce güçlü
Neden bilirmisin?

Çünkü yüreğimde yaşattığım bir dünya vardır. İçinde barındırdığım insanlarda
başka başkadır.

Saf , tertemiz , bütün kötülüklerden arınmış. Ben böylesine insanlara ÖZLEM,
SEVGi, SAYGI duyarım. Yaşattıkça yaşatmak isterim yüreğimde...!

Şu an ki durumuma gelince ;

Seven kişilerden bahsetmek isterim. Bence seven kişi tüm iyi şeyleri seven,
gören, düşünen kişidir. İnsan böyle bir şeyi varlığında yaşattığında
insandır. Ve yaşıordur.

Yitirdiğinde ise her şeyi ölmüştür. Belki yaşıyordur ama duyuş, düşünüş,
hissediş ve anlayış nerede kalmıştır. Bir bitkiden farkı var mıdır?

Öyleyse...

Neden yaşıyoruz ve insan denilebiliyor. Bu kelimenin gerçek anlamını taşımak
gerekiyor galiba... Sence

Sıkıldım !!!

Her neyse işte...

Vakit bir hayli ilerledi. Ortalıkta büyük ve derin bir sessizlik var. Sadece
evet evet şimdi bir tren sesi geliyor.

Çok şey yazabilmek için durdurmak istiyorum. Dakikaları zaman geçmesin
istiyorum.

NURAY sana duyduğum sevgiyi ifade etmek istiyorum. Edemiyorum ki dedim ya
saliseler dahi benimle yarış edercesine ilerliyor. İçimden birileri saati
kırıp parçalamamı istiyor.

Saçmalamaya başladım gibime geliyor...

Şu an saat 02:45 bile çoktan geçti. Biraz daha yazmak istiyorum ama olmuyor.

AKLIMA GELEN TEK şEY
" SEN " VE " SENi SEViYORUM "
DiYEREK BAĞIRMAK .VE SENi NASIL SEVDiĞiMi KANITLAMAK

SENi SEVDiĞiMi UNUTMA.....!!!! 

sibel_iltar@superonline.com
Aşkımı sana nasıl anlatsam bilmiyorum. Ama bildiğim tek ama tek şey seni delicesine çok sevdiğim. Seninle öyle bütünleştim ki ayrılmak değil kopamıyorum senden. Ne seni bırakabiliyorum; ne de kendimi hiçe sayıyorum. Bunların ikisini de yapamıyorum. Çünkü artık düşünemiyorum. Kafama, benliğime o kadar yerleşmişsin ki; seni oradan çıkartmak olanaksız. Belki kendimi küçük düşürüyorum ama sevgide küçük düşme söz konusu olsa bile seve seve senin için her adımı atarım. Seni o kadar çok sevdim ki artık aşkım senden bile öte. Seni sevdiğimi dağlara, taşlara kısacası heryere; bütün kainata haykırmak istiyorum SeNi SeViYoRuM; SeNi SeViYoRuM; SeNi SeViYoRuM...
Bu kelime topluluklarını defalarca senin için ama yalnız senin için tekrarlayabilirim. Biliyor musun; seni sevdiğimden beri artık çevremdeki herşey gözüme daha güzel daha hoş ve de daha ümit verici gelmeye başladı çünkü onlar bana seni hatırlatıyor...
Dağlar gibi sende içimde çok büyük tutunulması zor bir yerdesin.
Tepeler gibi sende içimde ulaşılması zorsun. Zirveye sadece bir kişi çıkar senin yaşamında; işte o da ben olmak istiyorum zirvede tek ben; BEN VE SEN...
Su gibi berraksın ama içimdekileri de alıp götürüyorsun
Yol gibi senin de sonun yok; yani seni sevmenin sonu yok...
Bu böyle nereye kadar sürer bilemem tabi
Bunu ben belirleyemem; ama şunu bil ki seninle ölüme bile varım!!!
Sensiz geçen bir gün değil bir salise bile düşünemez oldum. Sen benim; benliğim, varlığım, hayatım, geleceğim, çılgınlığım, sevincim, mükemmelim, sevdiceğim kısacası herşeyim herşeyimsin...
Sensiz bir hayatın oksijensiz yaşamdan farkı yoktur.Aldığım nefes içtiğim su yürüdüğüm yol herşeyde sen ve senden izler var.
Seni seviyorum be sevgili...
Bunu sana korkakça değil işte böyle mertçe söylüyorum.

DuyguLar Vardir anLatiLamayan...SevgiLer Vardir KeLimeLere Sigmayan...ßakisLar Vardir InSani Ömür ßoyu agLatan...yoLLar Vardir asiLmaSi Güç oLan...KaLpLer Vardir aciLarLa ParçaLanan...Ve InSanLar Vardir Hiç UnutuLmayan...!Sanma ßeni Sevipte ßirakanLardan. BeNiM SeVGiM MeZAaRa KaDaR oLaNLaN...!!!
<<<<<<<<_SeLÇuK_SeNi_SeViYoRuM_>>>>>>>>>>


 butter_fly mine_38@hotmail.com
ASKER YOLU BEKLEYışıNıN ÖYKÜSÜ

Günler güz yaprakları gibi birer birer dökülürken ayaklarımın dibine, ben ger gece karanlığa dikip gözlerimi senin aydınlığını bekledim;SEN YOKTUN.....
Binlerce adım attım bu istanbul sokaklarında.Beraber gezdiğimiz her köşeyi, her parkı,her ağacı ezberledim.Sevdamıza bulanmış her kaldırım taşında senin izlerini aradım;SEN YOKTUN.....
Senin kokun sinmiş evimizin duvarları birer birer üzerime yıkıldı.Her bir hücremin acısını yüreğimin derinliklerinde hissederken beni o enkazın altından çekip alacak ellerini aradım;SEN YOKTUN....
Özlem şarkılarını ezberledim.Kimini bağıra bağıra,kimini fısıltıyla söyledim.Karanlığa haykırdım hasretimi.Sesimi duyarsın diye bekledim;SEN YOKTUN.....
Senden gelecek bir tek haberi bekledim.Saatler asırlar gibi geldi geçmedi....Çalan her telefonu yüreğimin deli bir çağlayana dönen atışlarıyla açtım.Senden başka duyduğum her seste hep aynı hayal kırıklığını yaşadım;SEN YOKTUN.....
Seni aramaktan yorgun düşmüş bedenimi karanlığın kucağına uzattım her gece.Bir an önce sabah olsun diye uykunun beni çekip almasını istedim.Olmadı!Kaç gece sabahı ettim gözlerimi kapamadan.Kaç gece sokaktaki ayak seslerini dinledim gelen sensindir diye;SEN YOKTUN....
Her yağmurla birlikte hüzünde yağdı sensiz bu istanbul'un üzerine.Bulutlar yalnızlığımın işaretiydi benim için.Beni ıslatan yağmur olmadı!Ben zaten senin özleminle sırılsıklamdım.Hayat merhaba derken bahara çiçek çiçek benim gönlüm hep karakışlardaydı;SEN YOKTUN....
Her istasyon,her otogar adresim oldu.Otobüslerdeki her yolcuya sensindir diye baktım,senden bir iz aradım.Denizin sonsuz maviliğine umut bağladım.Kıyılarda tükettim bekleyişlerimi.Hep sensiz gemiler geçti limanlardan;SEN YOKTUN....
Gözümden bir tek damla yaş akmadı.Onlar sana aitti sana kalmalıydı!Kimselere söyleyemedim acılarımı,bekleyişimin öyküsünü kimselere anlatamadım.Nice fırtınalar koptu yüreğimde.Dalgalar dövdü hayallerimi.Sığınacak bir liman,yaslanacak bir omuz aradım;SEN YOKTUN.....
Her gece ay paramparça oldu.Her gece yıldızlar birer birer düştü sokaklara.Yıldızları saçlarıma takıp gelmeni bekledim.Ayı avucunda bana getirmeni bekledim.Ve bir güneş gibi doğup aydınlatmanı bekledim sensiz bu zifir karası dünyamı ama SEN YOKTUN.......



Canımdan çok sevdiğim Askerim Tahsinime

Aydan Aysin@muhabbet.net
Biricik Esim; [Beyaz]'ima,
Seni herseyden cok sevdigimi bilmeyen kaldiysa eger,bunu bir kez de buradan haykirmak istiyorum."SENI DELICESINE SEVIYORUM".
Bu sacma oyunu!!! boylesine engin bir mutluluga,boyle sonsuz bir huzura donusturdugun icin,aramizdaki bu sapasaglam sevgi,saygi ve sadakat bagi icin,ve 11/08/2000'deki "Evet"'in icin sonsuz TESEKKURLER...
--------------------
MILKA milkasli@hotmail.com
Evet biliyormusun seni hiç unutmadım nasıl unutabilirimki o kumsalda ay ışığında sen ve ben bunu kim unutabilirki seni o kadar çok seviyorumki anlatamam ya bu aşktanda öte birşey.Her anımda sen varsın hayatımın içinde beynimin vücudumun içinde içtiğim sıgaranın dumanı olarak düşünüyorum seni içime içime hapsediyorum hiç çıkmamak sızın kollarımın içine sarmak istiyorum seni hiç bırakmamak sızın o sıcaklığı bir daha tatmak istiyorum o dudaklarının sıcaklığını üşüdüğümde beni saran kollarını kısacası seni istiyorum ONUR bir daha görsem seni bir kere inan o an hiç bırakmamasına sarılırım sana sımsıkı.hatırlıyormusun üşüdüm dediğimde beni ısıttığını evet şimdide öok üşüyorum aşkım ve beni ısıtan sen yoksun donuyorum aşkım hadi gene ısıt beni.
HER ANIMDA HAYKIRA HAYKIRA ıSMıNı BAğIRMAK ıSTıYORUM HER YERDE HAYKIRA HAYKIRA ÖLENE DEK SENı SEVıYORUM DEMEK ıSTıYORUM VE SENı ÇOK AMA ÇOK SEVıYORUM
BEBEğıN GıZEM
--------------------
DeLi-aşıK-gızEm gizemkeser@hotmail.com
...neden sen?? bunu o kadar soruyorum ki kendime,kendi kendime.sana yazmak aslında sana söylemek istediğim o kadar çok şey var ki!ama yapamıyorum nedenini iyi biliyorsun değil mi minik(!) sıçan.evet çok çok iyi biliyorsun.
bu gece de yine her gece olduğu gibi seni bekliyorum.ve bu kez gelmiyor musun?sana ihtiyacımın olduğunu bildiğin halde...kanala bakıyorum.hala yoksun.ve ben seninle konuşmayı bile özlüyorum.yazdıklarını bile.bırak sesini,seni görmeyi,seni öpmeyi,sana dokunmayı,sana sarılmayı,seninle hayal kurmayı...düşünsene sadece yazmanı istiyorum !!!
o ilk gece o sana slm verdiğim ilk gece nerden tahmin edebilirdim ki?böylesine duygu yüklü olucağım,böylesine benliğimde taşıycağım..söylesen gülerdim belki de.hatta bana yakında tanışıcaz dediğinde bile gülmüştüm.
sana farkında olmadan bağlanmam komik aslında.çünkü sen hiç benim olmadın ki.yine de seni suçlamıyorum,suçlamadım ve asla suçlamam da.sanırım en doğrusunu yapıyorsun.
...kısa bir zamanlık bir oyun bizimkisi.tahminimce başlamadan biticek olan bir oyun.sahne,dekor,oyuncular ve yönetmenler aynıydı belki ama her karede,her dakikada hatta her saniyede farklıydı olaylar.bu farklılığı yaratan da sendin işte.kimi zaman sarıldım sana paylaşmak için sevincimi,kimi zaman kızdım 'seni sevmiyorum ' dedim haykırmak için öfkemi.bunlaraysa bir tek sözün,düşüncen ,dokunuşun,gülüşün,bir tek bakışın dahi sebep oldu.
ne zaman zorluklar tıkadıysa yolumu;verdiğim savaşlarda daima seni bulmak isterdim yanımda.oysa sen kimbilir belki de başka kollarda...
yine de senden öğrendiğim çok şey var.özellikle de söz konusu insanlarsa zekaysa hep öndeydin benden.bilmiyorum...herşeyi paylaşmak isterdim senle,hayatını bile.ama sanırım böyle bi sorumluluğu üstlenmek zor geldi sana :)
evet ilk kez platoniğim.önceleri güldüğüm olay bu!ama tesadüfler o kadar karışıyormuş ki insanın yaşantısına.sen ruhsal durumumu bakışlarımdan anlayan,beynimin içini okuyan tek insansın.aslında sen beni tanıma şerefine ulaşmış tek insansın diyebilirim. eline çok koz verdiğim için mi, yoksa anlayabildiğin için mi bilmiyorum.
sana veda maili atmayı bile düşündüm.ama yapamadım...klavyedeki tuşlar bıçak gibi geldi.öyle bi bıçak ki benden canımı söküp atmamı istemiş gibi...ve yine başaramadım.başaramıycam da!
içinde yaşadıklarını bir gün bile belli etmedin bana yani tam anlamıyla.yine de hala dediğim bir şey var:ne mutluki bana seni tanımşım ne mutlukigülücüklerini içime sığdırmışım.ve olduğun gibi kal demiyorum SEVGıLıM ben seni olmadığın gibi de seviyorum...
--------------------
Dilara dilaras57@hotmail.com
demek bitti ha !
yazık neler yaşamıştık oysa neler hissetmişti kalbimiz,nasıl ağlamıştık mesafelerin uzunluğuna.Yazık aşkım sessizce gitmek yakışıyor mu bu aşka.

hayret bakmaya doyamazdın gözlerime şimdi yüzüme bile bakmıyorsun.nasıl başardın bunu, nasıl yıkmaya el verdi yüreğin 
o hatıraları.dinlemedin bile giderken demek hatır da kalmadı.senmiydin saatlerce telefonumu bekleyen,senmiydin sesimi duymak için arayıp,sadece SENı SEVıYORUMMMM deyip kapatan senmiydin söyle.
bir gurur dağıydım ben unufak; bir avuç kum oldum şimdi,evet artık yalvarıyorum sana.beni sensizliğin koynuna atma,yabancıyım bu karanlığa, yabancıyım sensizliğe.ben alışık değilim yok olmaya daha hazır değilim bu ayrılığa YALVARIYORUUUUMM
bir düşün lütfen şarkılar söylerdik birlikte en güzel şarkılar ikimizindi.en güzel besteler bizim içindi mutluyduk sevgilim değil mi?Bari bunu inkar etme ne olur bir zamanlar da olsa sevmiştin beni
bu gün ayrılık yıl dönümümüz,hiçbirşey değişmedi sevgilim ben hala aşığım sana ilk günkü gibi,HALA SEVıYORUM SENı SEVGıLıM evet hala

ya sen sen ne çabuk unuttun beni yıldönümünde ayrılığımızın 
evleniyormuşsun duyduğuma göre.yıkmak,derbeder etmek için beni bu yolumu seçtin daha insaflı olup öldüremez miydin beni sevgilim.Taparcasına sevdiğim için seni günahkarım zaten allahın huzurunda,ne olur tatlı canıma kıymayı ellerime bırakma sen yap şu işi al canımı ellerinde ölmeyi nasip et bana

evet aşkım artık herşey bittiyse sende mutluluklar dilerim sana.lütfen mutlu ol onunla.

ben gidiyorum yalnızlık benim adım artık.sana yemin ediyorum hiç kimse tutmayacak ellerimi,hiç kimse bakmayacak gözlerime senden başka.evlenmek mi başkasıyla hayır sevgilim asla.sana böylesine taparken giremem bir başkasının günahına.

hoşçakal aşkım bir tek dileğim var senden kızın olura adını yasemin koy ve lütfen seni herzaman,sonsuza dek hatta mahşerde bile sevdiğimi unutma
yeşil gözlün

--------------------
jasmin  coban_yildizi@komikazemail.com
aşkın bütüm iklimlerinde sewdim seni... 
söylenmez sözler söylenir olduunda fotağrafın sırılsıklamdı ellerimde.ençok o zamanlarda tenin yabancılaştı tenime,kendime wurdum. çok zamanezbere bildiim herşeyi unuttum! KıMLııMı UNUTTUM EY SEWGıLı...
Benzeri görülmemiş tuhaf bir yaratıktım.Ama seni unutamadım.Beynimde damıttıım umutlar büyüttüm içimde.Bir sabah beni sıcak öpüşlerle uyandıracaına ilişkin umutlar büyüttüm.Gelinmez yollardan geldim.nasıl pusluyum.Ellerim unutmadı sıcaklıını.YANILMA!Senden yine wazgeçmedim.
Gün oldu yaşanmış hüzünler ısmarladımgözlerime...Gelinmez yollardan geldim.Ellerim unutmadı sıcaklıını!! SENı ÖLE SEWDıM...
--------------------
Bitter peace die_my_darling_17@hotmail.com
Ask_mektup: sevgilim. sana bunları yazarken gözlerim doluyor. ayrılık o kadar zor geldiki bana;meğer ne kadarda seviyormuşum seni. bunu ancak senden ayrılınca anladım.hasretin bağrıma karakış gibi saplandı. içimdeki sızıyı şimdi anlıyorum meğer senmişsin beni hayata bağlayan o üzüm karası gözlerinmiş hayat suyum ellerinmiş beni sımsıcak bir sevdaya salan siyah saçlarında görüyormuşum ben gündüzün aydınlığını koca yedi yıl nasılda geçiverdi ansızın şimdi kış ortasınıda baharı hasretle bekliyorum ama biliyorumki sen yoksan baharda yok bana. biliyormusun şimdi nasıl kapkara yüreğim zifiri gece gibi hayat benim için çekilmez bir sancı korkarım sonsuza kadarda bu hep böyle sürüp gidecek. ne aptallık ettimde yazımı kışa çevirdim.çok pişmanım seni üzdüğüm için. ben dönemiyorum n'olur sen gel bana gelde pitsin sana olan bu özlemim. seni herzamankinden daha çok seviyorum.bunu şimdi daha iyi anladım.
Adiniz: Ertuğrul CENıK
Evet beni oraya götüren yıllardır aradığım,nasıl gireceğimi,o kapıyı açacak tılsımlı sözcükleri aradığım gerçek ülkeme taşıyacak şifreyi sen buldun ve yine biliyorum ki senle gidecek.
    Senin söylediğin gibi herşey birarada olmuyor.Seni gördüğüm her gün,her gece,her sabah gözlerime yerleşen o pırıltıyı senin de taşımanı istiyordum.Ben varken çalan telefonları çalıp yanında olduğumu söylemeni...
    Bütün o kadınları en çok da bir zamanlar şimdi bu duyduklarımı sana yaşatan o kadını unutmanı istiyordum.
    Yaşamın bana nasıl bıkkınlık verdiğini bu insanlardan,yüreklerine kazınmış tüm bu kötülüklerden,televizyonda görünce ağladığım savaşlardan,yıkımlardan,bu yoksulluktan,bu ikiyüzlü insanlardan nasıl usandığımı bunları taşıyamayacak denli zayıf olduğumu anlamanı korkarak uyandığım gecelerde anlattıklarımı geçiştirip beni sakinleştireceğine hepsinin doğru olduğunu ama yanımda olduğunu söylemeni istiyordum.
    Oysa sen haklıydın,bunların hepsini yaşamıştın.Böylesine acı duyarak,böyle herşeyimin sana çarpıp zedelenmesine izin vererek yaşayamayacağımı biliyordun.Evet öğrendim.Şimdi bunca zman sonra bana ne yapmak istediğini anlayabiliyorum.Söylediklerini yapıyorum bu dünyaya geri döndüm.Artık o hala hatırladıkça beni ürperten dalgalanmaları istemiyorum,dakikalarca çalıp açılmayan telefonun sesini ya da makinedeki boğuk cümleleri ne zamandır duymuyorum,bana her gün çiçekler gönderen biri var,her gün gelen çiçekleri seviyorum dünyanın en güzel kadını olduğumu duymak hoşuma gidiyor.Evet haklıymışsın öğrenmem gereken tek şey buymuş suyun üstündeki taşlara basarak yürüyüp gitmek,içine girmemek yansıyan görüntülere bakmamak.
    Öyle yapıyorum işte her şey düz bir çizgide gidiyor beklenmedik bir şey yok,şaşırtacak bir şey yok.O her gün aynı saatte arıyor.Aynı saate çiçekler geliyor armağanlar...Onun tam yanında duruyorum bu ne demek biliyormusun tam yanında durmak?
    Bir kadın senin ancak arkanda durabiliyor sevgili.Kocaman görüntünün ardında bir yerde gölgenden seçilemiyor.Başkaları da var mı bunu asla bilemiyorsun,bilemedim bence vardı hep vardı ama her keresinde ince söz oyunlarıyla, yüzündeki gergin ifadeyle,gözlerinde yerleşen bıkkınlıklarla beni hep yalanladın.
    Şimdi biliyorum;senin tek bir kadınla,tek bir müzik parçasıyla mutlu olamayacağını her sabah kalktığında yeni bir heyecan duymazsan mutsuzluktan öleceğini biliyorum.
    Bunu sana yaşatmak istedim.Gerçekten istediğim tek şey buydu seni her sabah uyandığında yeniden mutlu etmek.Böylece çılgınca görüntüler eşliğinde ama benle yaşamanı sağlamak.Oysa senin değişimlerine kapılmaktan,onları izlemekten,onları yorumlamaya çalışmaktan başka bir şey yapamadımki...
    Belki doğru yalan söyledim istediğim tek şeyin senle bu sonsuz maceraya girmek olduğunu,her gün yeniden tek bir bakışla,telefonun çalmasıyla,küçük bir kağıda yazılmış sözcüklerle kalp atışlarının hızlanmasını,beklenmedik bir anda tam her şey yoluna girdi derken yerin ayaklarımın altından kayıvermesini bu sonsuz sarsıntıyı istediğimi söylerken yalan söyledim.
    Ama beni senden iyi kim anlayabilir?
Belki de aslında hiçbir şey istemiyordum ne istediğimi ne düşündüğümü sözcükler halinde belirginleştiremiyordum bile...Birlikte saatlerce oturduğumuz o ilk gün seni seviyordum ve bunca zaman hep aynı hala aynı seni seviyorum doğrusu bu...
    Sürekli bir duvara çarptım,sürekli sanki görünmez bir el beni uzakta tutuyordu.Yapmak istediğim hiç bir şeyi yapamadım.Senin istediğin kadın bu nasıl bir şeydi bilmiyordum,onu olmaya çalıştım,yeter ki o duvar belirmesin,o görünmez el beni yine itmesin diye senin sevimli küçük kızın,senin küçük fahişen,senin dostun evet bunları sende öğrendim.
    Birinden delice sevdiğin birinden ayrılmak zorunda olmak ama ayrılırken onu da içinde götürmek,içinde ondan uzaklaştığın her adımda onun içinde büyüdüğünü,içine sığmadığını duymak,kurtulmaya çalışmak,içinde tutmaya çalışmak,boğulmak bütün bir dünyanın,bütün görüntülerin,anıların,çocukluk günlerinin,gelecek düşlerinin,bugünün renklerinin siliniverdiği bir anda yine de ayrılmak zorunda olmak...Bunun ne demek olduğunu biliyormusun?Eminim biliyorsundur.
    İşte şimdi senden ayrıldım.Sanki o ilk ayrılık anında içime sığdırmaya çalışıp başaramadığım şey şimdi sakince duruyor.Zaman zaman kalbimi sıkıştıran,karın boşluğundaki o bildik burkulmaya yol açan,ellerim titreten, gözlerimin dolmasını sağlayan o olsa da eskisi gibi değil,duruyor.Sanki içimde katılaşan bir ruh...
    Bak artık ağlamıyorum.Kendimi öldüreceğimden korkuyorlardı,kendini öldürmek başka nasıl olabilir ki içindeki coşkuyu,içindeki çocukluğu, içindeki mutluluğu,içindeki her şeye rağmen kendini verişi öldürmekten başka nasıl olabilir?
    Bütün bunların olmadığı bir dünyaya geri döndüm.Hepimizin söylediği gibi, hepimizin yaşadığı sürece söylenip durduğu başka şeyler söyleyip yine de onları değil bu katılaşan yüreğinizi bulduğumuz dünyaya geri döndüm.
    Belki de tek isteğim birlikte bir şarkı söylemekti... Benim şarkımı basit,  sıradan, sevimli bir şarkı ama söylemedin...
Öylesine mutluyum kıvançlıyım ki bugün sonsuzluğunu haykırmak için
çabalıyorum. Şu güçsüz kollarımın olanca gücüyle güçlü olmalıyım diyorum
kendimce güçlü
Neden bilirmisin?

Çünkü yüreğimde yaşattığım bir dünya vardır. İçinde barındırdığım insanlarda
başka başkadır.

Saf , tertemiz , bütün kötülüklerden arınmış. Ben böylesine insanlara ÖZLEM,
SEVGİ, SAYGI duyarım. Yaşattıkça yaşatmak isterim yüreğimde...!

Şu an ki durumuma gelince ;

Seven kişilerden bahsetmek isterim. Bence seven kişi tüm iyi şeyleri seven,
gören, düşünen kişidir. İnsan böyle bir şeyi varlığında yaşattığında
insandır. Ve yaşıyordur.

Yitirdiğinde ise her şeyi ölmüştür. Belki yaşıyordur ama duyuş, düşünüş,
hissediş ve anlayış nerede kalmıştır. Bir bitkiden farkı var mıdır?

Öyleyse...

Neden yaşıyoruz ve insan denilebiliyor. Bu kelimenin gerçek anlamını taşımak
gerekiyor galiba... Sence

Sıkıldım !!!

Her neyse işte...

Vakit bir hayli ilerledi. Ortalıkta büyük ve derin bir sessizlik var. Sadece
evet evet şimdi bir tren sesi geliyor.

Çok şey yazabilmek için durdurmak istiyorum. Dakikaları zaman geçmesin
istiyorum.

NURAY sana duyduğum sevgiyi ifade etmek istiyorum. Edemiyorum ki dedim ya
saliseler dahi benimle yarış edercesine ilerliyor. İçimden birileri saati
kırıp parçalamamı istiyor.

Saçmalamaya başladım gibime geliyor...

Şu an saat 02:45 bile çoktan geçti. Biraz daha yazmak istiyorum ama olmuyor.

AKLIMA GELEN TEK ŞEY
“ SEN ” VE “ SENİ SEVİYORUM “
DİYEREK BAĞIRMAK .VE SENİ NASIL SEVDİĞİMİ KANITLAMAK

SENİ SEVDİĞİMİ UNUTMA.....!!!!
Şu anda senden ayrılışımın ikinci günündeyim , buğusu çalınmış sıcak özlemin ayrılıklara o kadar çabuk dönüştü ki...
Bu şehir yine kalabalık yine kaskatı bakışlarıyla boğuyor insanların gündüzlerini.
Bense düşlerimi avuç avuç taşımaya çalışıyorum gerçeklere ta ki sabahın o insan eli değmemiş saatleri uykularıma elektirik verinceye dek. İşte bu şehrin ve şehrin soğuk gürültüsünün gölgelerinde aşkımı darğaçlarında sallandırmanın yollarını ararken , eski bir dostun sıcak nefesine rasladım. Tüm bunlar acısıyla, tatlısıyla, tatımlık şımarıklıklarıyla herşeyiyle çok güzel. Tam ben sensizliğe dayanabilmek için , hasretini çektiğim kokuna ulaşabilmek için rüya harıtasını alırken ,bir el dokundu omuzuma. Düğüm düğüm gırtlağımdan tırmanarak özgürlüğe koşan hıçkırıklarımı teselli etti . Seni hergece gördüğüm rüyalarımda sımsıkı tutuyorum ellerini , eğer onları hiç bırakmazsam rüyam sona erse bile sen yanımda kalacakmışsın gibi geliyor.Gözlerimzde çocukluğumuzdan kalan masum,temiz ve pembe renkli etmeye mecbur olmadığımız halde etmekten hoşlandığımız yeminler ve dudağımda sen. SENİ SEVİYORUM... blair Dilek