ÇEVRE KANUNU
2872
Resmi Gazete :
Amaç, Tanımlar ve İlkeler
Merkezi ve Mahalli İdari
Bölümleri ve Görevleri
Çevre Korunmasına İlişkin
Önlemler ve Yasaklar
Çevre Kirliliğini Önleme Fonu
Cezai Hükümler
Çeşitli Hükümler
2872 SAYILI EK VE DEĞIŞIKLIK GETIREN MEVZUATIN YÜRÜRLÜĞE GIRIŞ TARIHINI GÖSTERIR LISTE
BİRİNCİ BÖLÜM
Madde 1-Bu
Kanunun amacı, bütün vatandaşların ortak varlığı olan çevrenin korunması,
iyileştirilmesi; kırsal ve kentsel alanda arazinin ve doğal kaynakların en uygun
şekilde kullanılması ve kentsel alanda arazinin ve doğal kaynaklarının en uygun
şekilde kullanılması ve korunması; su toprak ve hava kirlenmesinin önlenmesi;
ülkenin bitki ve hayvan varlığı ile doğal ve tarihsel zenginliklerinin
korunarak, bu günkü ve gelecek kuşakların sağlık, uygarlık ve yaşam düzeyinin
geliştirilmesi ve güvence altına alınması için yapılacak düzenlemeleri ve
alınacak önlemleri, ekonomik ve sosyal kalkınma hedefleriyle uyumlu olarak
belirli hukuki ve teknik esaslara göre düzenlenmektedir.
Madde 2- Bu
Kanunda geçen;
Madde 3- Çevre
korunmasına ve çevre kirliliğinin önlenmesine ilişkin genel ilkeler şunlardır:
İKİNCİ BÖLÜM
Merkezi ve Mahalli İdari Bölümleri ve Görevleri
Madde 4*(Mülga
:9/8/191-KHK-443/43 md.)
Madde 5-(Mülga :
13/3/1990-KHK-409/12 md.)
Madde 6-7 (Mülga: 8/6/198-KHK-222/3/md.)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Çevre Korunmasına İlişkin Önlemler ve Yasaklar
Madde 8- Her
türlü atık ve atığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde
belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde
alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde
bulunmak yasaktır.
Kirlenme
ihtimalinin bulunduğu durumlarda ilgililer kirlenmeyi durdurmak, kirlenenin
etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdürler.
Madde 9-(Değişik:
3/3/1988-3416/4.md,)
Kırsal ve kentsel
alanda arazi kullanım kararına uygun olarak tespit edilen koruma alanları ve bu
alanlarda uygulanacak koruma ve kullanım esasları yönetmelikte belirlenir.
Tespit edilen bu
esaslar çerçevesinde aşırı ve yanlış kullanım, her türlü çöp ve atıkların yurt
dışından getirilmesi nedeniyle ülkenin temel ekolojik sistemlerinin dengesinin
bozulması, hayvan ve bitki türlerinin nesillerinin tehlikeye düşürülmesi, doğal
zenginliklerin bütünlüklerinin tahribi yasaktır.
Bakanlar Kurulu,
ülke ve dünya ölçeğinde ekolojik önemi olan çevre kirlenmeleri ve bozulmalarına
duyarlı alanları, tabii güzelliklerin ileriki nesillere ulaşmasını emniyet
altına almak üzere gerekli düzenlemelerin yapılabilmesi amacıyla, “Özel Çevre
Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan etmeye, bu alanlarda uygulanacak koruma ve
kullanma esasları ile plan ve projelerin hangi Bakanlıkça hazırlanıp
yürütüleceğini belirlemeye yetkilidir.
Yukarıdaki
fıkraya göre uygulamanın gerçekleştirilmesi amacıyla, ilgili Bakanlıkça
27.9.1984 gün ve 3046 sayılı Kanunun 17. maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendi
hükümlerine göre geçici teşkilat kurulabilir. Bu bölgelere ilişkin plan ve
projelerin hazırlanmasında 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı Kanunun 9’uncu
maddesi hükümleri uygulanmaz.
Madde 10-
Gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol
açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler bir “Çevresel Etki Değerlendirme Raporu”
hazırlarlar. Bu raporda çevreye yapılabilecek tüm etkiler göz önünde
bulundurularak çevre kirlenmesine sebep olabilecek atık ve artıkların ne şekilde
zararsız hale getirilebileceği ve bu hususta alınacak önlemler belirtilir.
“Çevresel Etki
Değerlendirme Raporu”nun; hangi tip projelerde isteneceği, ihtiva edeceği
hususlar ve hangi makamca onaylanacağına dair esaslara yönetmelikte belirlenir.
İşletme İzni ve Haber Verme Yükümlülüğü
Madde 11-
Gerçekleştirilmesi planlanan kurum, kuruluş ve işletmeler mevzuatta öngörülen
arıtma tesis ve ya sistemlerini müstakil veya ortak olarak kurmakla
yükümlüdürler. Arıtma tesis veya sistemleri kurulup işletmeye hazır hale
getirilmedikçe kurum, kuruluş ve işletmelere işletme ve kullanım izini verilmez.
İşletme izin
alarak faaliyete geçen herhangi bir kurum, kuruluş ve işletme, faaliyetlerinde
değişiklikler yapmayı ve tesisini büyütmeyi planladığında girişimlerini önceden
mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle yükümlüdür. Mülki amir durumu
derhal Başbakanlık Çevre Müsteşarlığına ve ilgili bakanlığa bildirir.
Her türlü atık ve
artıkların arıtılması, uzaklaştırılması veya zararsız hale getirilmesi ile
yükümlü kuruluşlar da bu işlemlerin yerine getirilmesinde çevreye zarar
vermeyecek önlemleri alırlar.
Atık ve
artıkların doğrudan veya dolaylı şekilde alıcı ortama verilmesinde uygulanması
gereken teknik usuller alıcı ortamın özelliği ve ortamdan yararlanma imkanları
gözönünde tutularak yönetmelikte belirlenir.
Madde
12-(Değişik; 3/3/1988-3416/5.md)
Atık, atık ve
yakıtların arıtılması, uzaklaştırılması, zararsız hale getirilmesi ve ithali ile
ilgili denetimler Çevre Genel Müdürlüğünce yapılır. Denetimlerin nasıl
yapılacağı, denetleme elemanlarının nitelikleri, yönetmelikle belirlenir.
Kuruluş ve
işletmeler faaliyetlerinin denetlenmesi için kullandıkları yakıtın ve
çıkardıkları atık ve artıkların özellik ve miktarına ilişkin bilgileri sürekli
ve düzenli olarak belirlemek, bu hususu belgelemek ve bunları Çevre Genel
Müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdürler.
Madde 13- Havada,
suda veya toprakta kalıcı özellik gösteren ve ekolojik dengeyi bozan kimyasal
maddelerin üretim, ithal, taşıma, depolama ve kullanımında çevre korunması
esasları dikkate alınır. Bu tür maddelerin üretim, ithal, taşıma. Depolama ve
kullanımına ilişkin sınırlamalar yönetmelikle belirlenir.
Madde 14-
Kişilerin huzur ve sükununu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde yönetmelikle
belirlenen standartlar üzerinde gürültü çıkarılması yasaktır. Fabrika, atölye,
işyeri, eğlence yeri, hizmet binaları, konutlar ve ulaşım araçlarında gürültünün
asgariye indirilmesi için gerekli önlemler alınır.
Madde 15- Bu
konuda yazılı yasaklara aykırı hareket eden veya kanunla belirtilen
yükümlülükleri yerine getirmek üzere esasları yönetmelikle belirlenen yeteri
kadar bir süre verir.
Bu süre içinde
yasaklara aykırı hareket ve yükümlülüğü yerine getirmekten dolayı ayrıca ceza
verilmez.
Bu süre sonunda
bunları yapmayan kurum, kuruluş veya işletmelerin faaliyeti, yasağın veya yerine
getirilmeyen yükümlülüğün çeşit ve niteliğine göre kısmen veya tamamen, süren
veya süresiz olarak durdurulur.
Tehlikeli hallerde faaliyetlerin durdurulması
Madde 16- Çevre
Kirliliğinin toplum sağlığı yönünden tehlike yarattığı hallede Sağlık ve Sosyal
Yardımla Bakanlığı kendiliğinden veya Başbakanlık Çevre Müsteşarlığının talebi
üzerine, bu kirlenmeye yol açan faaliyetlerin geçici bir süre için kısmen veya
tamamen durdurulmasına karar verir ve kararın uygulanmasını mahallin en büyük
mülki amirinin, vereceği kararla da durdurulabilir. Bu karar derhal Sağlık ve
Sosyal Yardım Bakanlığı ile Başbakanlık Çevre Müsteşarlığına bildirir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Fonun Kurulması ve Fondan Yararlanma
Madde 17- Çevre
kirliliğinin önlenmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için “Çevre Kirliliğini
Önleme Fonu” kurulmuştur.
Çevre kirliğinin
önlenmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için gerekli harcamaların %45’ine kadarı,
en çok yirmi yıl vadeli kredilerle Çevre Kirliliğini Önleme Fonundan
desteklenir.
Madde 18-
(Değişik: 3/31988-3416/6.md.)
Çevre Kirliliğini Önleme Fonunun Gelirleri:
Çevre kirliliğine Alınacak aylık iştirak payı tutarı
Yol açan
işletmeler I.Derece II.Derece III.Derece
1.Grup 600.000TL 400.000TL
200.000TL
2.Grup
400.000TL 200.000TL
100.000TL
3.Grup
200.000TL 100.000TL
50.000TL
4.Grup 100.000TL 50.000TL
25.000TL
5.Grup
50.000TL 25.000TL
12.500TL
j) Bu Kanuna göre
verilecek para cezalarından oluşur.
Bakanlar Kurulu
bu tarifede yer alan aylık iştirak payları tutarlarını her grup ve/veya her
derece itibariyle ayrı ayrı veya topluca 10 katına kadar artırmaya veya Kanunda
yazılı miktarlara kadar indirmeye, ayrıca bu maddenin (i) bendi dışındaki maktu
ve nispi hadlerini ayrı ayrı veya topluca (0)’a kadar indirmeye veya %50’sine
kadar artırmaya yetkilidir.
Fonun gelirleri
bir Devlet bankasında açılacak hesapla toplanır.
Bu maddenin
(a),(b),(c) bentleri gereğince toplanan ilgililerce en geç ertesi ayın onbeşine
kadar Fonun Devlet Bankasındaki hesabına yatırılması zorunludur. Tahsil edilen
gelirleri ve ödenecek iştirak paylarını zamanında yatırmayanlar hakkında Fon
İdaresi, 6183 sayılı edilmesi için Fon mükellefinin bağlı olduğu vergi
dairesinden talepte bulunur. Vergi dairesinde mükellefiyeti olmayanların Fona
ödemeleri gereken meblağın hangi dairece tahsil edileceğine Maliye ve Gümrük
Bakanlığı karar verir.
Vergi Dairesi
tahsil ettiği Fona ait meblağı Maliye ve Gümrük Bakanlığının belirleyeceği
esaslara göre Fonun devlet bankasındaki hesabına aktarır.
Bu maddenin (ı)
bendi gereğice alınacak iştirak payları büyük şehir belediye hudutları içinde
büyük şehir belediyeleri tarafından makbuz karşılığı tahsil edilerek mahallin en
büyük mal memurluğuna yatırılır. Diğer yerlerde bu iştirak paylarını almaya
mahallin en büyük mülki amiri yetkilidir. Bu iştirak payları, 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre mal memurluğunca
tahsil edilir.
Mahallin en büyük
mülki amiri veya büyük şehir belediye başkanlıklarınca tahsil edilen iştirak
paylarının %30’ u tahsil il ilgili işlemler ve bölgenin çevre kirliliğini önleme
projelerinde kullanılmak üzere tahsilatın yapıldığı yer il özel idaresi veya
tahsil eden büyük şehir belediyesine, %70 ise iştirak paylarının toplandığı ayı
takip eden ayın on beşine kadar Çevre Kirliliğini Önleme Fonuna aktarılır.
Zamanında bu
işlemi yerine getirmeyen ilgili kuruluşlar Fon için toplanan meblağı %10
fazlasıyla öderler. Gecikmeye sebep olanlar hakkında kanuni işlem yapılır.
Fon idaresi ile
bu idarenin emrinde kurulan Fon; kurumlar vergisinden, yapılacak bağış ve
yardımlar nedeniyle veraset ve intikal vergisinden, yapacakları her türlü
muameleler dolayısıyla damga vergisinden, açtıkları krediler dolayısıyla lehte
tahakkuk edecek faizler banka ve sigorta muameleleri vergisinden muaftır.
Madde 19- Çevre
Kirliliğini Önleme Fonu Başbakanlık Çevre Müsteşarlığı aracılığı ile kullanılır.
Fonun ita amiri
Çevre Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Devlet Bakanıdır.
Bu Fondan
yapılacak harcamalar 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Kanunu ve 2490 sayılı Artırma
ve Eksiltme ve İhale Kanununu hükümlerine tabi değildir.
Fonun gelir ve
giderlerine ilişkin belgeler bütçe yılının hitabından itibaren üç ay içinde
denetlenmek üzere Sayıştay Başkanlığına verilir.
Fon ancak
aşağıdaki maksatlar için kullanılır.
Fonun
gelirlerinin tahsili, tespit edilecek Devlet Bankasına yatırılması, kullanımı
ile ilgili hususlar ve esaslar Maliye Bakanlığının uygun görüş alınarak
yönetmelikle belirlenir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Madde 20- Gerçek
kişilerden bu Kanunun;
Yukarıdaki
fiiller kuruluş ve işletmeler tarafından işlendiği takdirde; bu maddede
belirtilen cezalar kuruluş ve işletmelere üç katı olarak, 213 sayılı Vergi Usul
Kanununun 182’nci maddesi gereğince bilanço esaslarına göre defter tutması
gereken kuruluş ve işletmelere ise bu cezalar beş katı olarak verilir.
Kuruluş ve İşletmelere Verilecek İdari Nitelikte
Cezalar
Madde 21- Bu
Kanunun;
para cezası
verilir.
Bu fiilleri
işleyen kuruluş ve işletmeler, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 182’nci maddesi
gereğince bilanço esasına göre defter tutulması gereken mükelleflerden ise bu
maddede belirtilen cezalar üç katı olarak verilir.
Gemiler için Verilecek Cezalar
Madde 22- Bütün
sahillerimizde, karasularımız ile iç sularımız olan Marmara Denizi, İstanbul ve
Çanakkale boğazlarında, liman ve körfezlerimiz, tabii ve suni göllerimiz ile
akarsularımız bu Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrasındaki kirletme
yasağına uymayan gemiler ile deniz vasıtalarına;
para cezası
verilir.
Madde 23- Bu
kanunun20,21 ve 22’nci maddelerinde belirtilen fiillerin tekrarı halinde para
cezaları bir katı artırılarak verilir.
Madde 24-
(Değişik: 4/6/1986-3301/5 md.)
Yukarıdaki
maddelerde gösterilen cezalar doğrudan doğruya mahallin en büyük mülki amiri
tarafından verilir. Bu cezalar 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkındaki Kanun hükümlerine göre mal memurluğunca tahsil edilir. Ancak 22’nci
maddede gösterilen cezalar:
Makbuz
karşılığında tahsil edilen para cezaları, mahallin en büyük mal memurluklarına
yatırılır.
Gemi ve deniz
araçlarına verilecek cezalarda suçun tespiti cezanın kesilmesi usulleri ile ceza
uygulamasında kullanılacak makbuzların şekli, dağıtımı ve kontrolü hususundaki
esaslar yönetmeliklerle belirlenir.
Madde 25- İdari
cezalara karşı, cezanın tebliğ tarihinden en geç yedi gün içinde yetkili idare
mahkemesine itiraz edilebilir.
İtiraz idarece
verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz.
İtiraz zaruret
görülmeyen hallerde, evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede
sonuçlandırılır.
İtiraz üzerine
verilen cezalar kesindir.
Madde 26- 12’nci
maddede gösterilen belgeleme yükümlüğünü yerine getirirken gerçeğe aykırı belge
düzenlemelere fiil daha ağır bir cezayı gerektirmediği taktirde, bir yıldan üç
yıla kadar hapis cezası hükmolunur.
12’nci maddedeki
yükümlülüğü yerine getirirken yetkili makamlara yanlış ve yanıltıcı bilgi
verenlere altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.
Diğer Kanunlarda Yazılı Cezalar
Madde 27- Bu
Kanunda yazılı fiiller hakkında verilecek idari nitelikteki cezalar bu fiiller
için diğer kanunlarda yazılı cezaların uygulanmasına engel olmaz.
ALTINCI BÖLÜM
Madde
28-(Değişik: 3/3/1988-3416/8 md.)
Çevreyi
kirletenler ve çevreye zarar verenler sebep oldukları kirlenme ve bozulmadan
doğan zararlardan dolayı kusur şartı aranmaksızın sorumludurlar,
Kirletenin,
meydana gelen zararlardan ötürü genel hükümlere göre de tazminat sorumluluğu
saklıdır.
Madde 29-
Kirliliğin önlenmesi ve giderilmesine ilişkin faaliyetler teşvik tedbirlerinden
yararlandırılır. Bu amaçla her yılın başında belirlenen teşvik sistemine
Başbakanlık Çevre Müsteşarlığı’nın görüşü alınarak yeni esaslar getirilir.
Teşvik tedbirleri
ile ilgili esaslar yönetmelikle belirlenir. Bu Kanunda belirlenen cezalara neden
olan fiilleri işleyen gerçek ve tüzel kişiler, verilen süre içinde söz konusu
yükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde bu maddede yazılı teşvik
tedbirlerinden yararlanamazlar ve daha önce kendileri ile ilgili olarak
uygulanmakta olan teşvik tedbirleri durdurulur.
Madde 30- Çevreyi kirleten veya bozan bir faaliyetten zarar gören veya haberdar olan gerçek ve tüzel kişiler, idari makamlara başvurarak bu faaliyetin durdurulmasını isteyebilirler.
Kaynak: Çevre Bakanlığı WEB