Bundan sonra lise talebeleri tanıtımlarıyla Rookiewatch sayfasına katkıda bulunmaya çalışacağım. Bu seneden itibaren kolejlerde oynamaya başlayacakları için Class of 2006’dan başlıyorum. İlk olarak oyun kurucular;
En dikkat çeken özelliği sürati, çok hızlı bir ilk adıma sahip.
Sahanın tamamını görüp, oyunu çok iyi okuyan bir PG. Ayrıca sahanın her iki tarafını da çok iyi oynuyor.
Çok sağlam bir savunması var. Belki size olarak biraz küçük, fakat hızı ve gücüyle bu eksiğini kapıyor.
Önündeki en büyük problem ise NCAA’in en zor konferansında, NCAA’in 2 senedir en büyük hayal kırıklarını
yaşayan takımında liderliği üstlenmek zorunda oluşu. Tar Heels’i eski günlerine döndürmek için bütün yük
onun omuzlarında olacak. Mental bakımdan böyle bir sınava hazır mı bilinmez… Fakat Class of 2006’dan bu
sınava en hazır gard olduğu kesin. Eğer bu ağır yükü taşıyabilirse o da Jay Williams gibi ACC Ligi’nin
unutulmazları arasında yerini alır. Anthony Roberson(6-1,180)-Saginaw Lisesi: Lakabı “peeper”, oyun tarzı Iverson’a çok benzer o da başına buyruk fakat herşeyini vererek oynuyor.Yine Iverson
gibi takımını zirveye(eyalet şampiyonluğu) tek başına taşıdı. Önceleri oyuna daha çok şutlarıyla katılan Roberson
özellikle son senesinde ölümcül penetreleriyle birçok savunmayı kırmayı başardı. Fakat bence üniversite tercihini
yanlış bir takımdan yana kullandı. Florida Üniversitesi’nde James White, David Lee ve Matt Bonner gibi hücumda
söz sahibi adamlar arasında bakalım ne tür istatistikler yakalayacak. Daniel “Dee” Brown(5-10,170)-Proviso East Lisesi: Zeki, çevik, fakat en önemli özelliği, çok hızlı olması.
Dolayısıyla da en büyük silahı penetreleri. Illinois Üniversitesi’nde Frank Williams’ın yerini doldurmaya
çalışacak. En büyük handikapı fiziğinin NBA standartları için ufak olması. Chris Rodgers(6-4,190)-Wilson Lisesi:
Batının en iyi gardı. Aynı zamanda off-guard pozisyonunda da
oldukça başarılı. İyi bir şutör, aynı zamanda iyi de bir pasör. Fakat o da üniversite tercihini Arizona’dan
yana kullanarak bence hata yaptı. Jason Gardner ve Salim Stoudemire’ın arkasında beklemek zorunda kalacak.
Bu iki ismin dışında çok başarılı bir lise kariyerine sahip Will Bynum’un da bu takımda olduğunu ve geçen
sene hiç süre alamadığını hatırlatmak isterim. Daniel Horton(6-2,180)-Cedar Hill Lisesi:
Farklı bir hücumcu. Yukarıdakiler gibi öldürücü penetrelere
sahip değil, fakat yukarıdakilere göre çok iyi bir şutör. Boş arkadaşlarını iyi gören üst seviye bir pasör.
Top kontrolü üst seviye. Michigan Üniversitesi’nda oynayacak. Çok iyi bir seçim, son yıllarda adı skandallara
karışan bir üniversite olsa da PG pozisyonundaki eksiği Jamal Crawford’dan beri kapatamıyorlar. Bu pozisyon
Daniel’in emrinde olacak.
Sean Dockery(6-3,180)-Julian Lisesi:
Duke Üniversitesi dolayısıyla Coach K, Jay Williams’ın yerini doldurmak
için bu adamı seçtiklerine göre adam da iş var. Söz konusu olan Coach K’nın sistemi olunca ilk iki sezonunda çok
büyük rakamlara ulaşabileceğini söyleyemeyiz. Fakat birilerinin sayı üretmesi gerek çünkü takımda geçen sene
skor yükünü sırtlayan üç adam da NBA takımlarıyla anlaştı. Hücumda ihtiyaç duyulduğu takdirde ihtiyacı
karşılayabilecek yeterlilikte potansiyeli var Doc’un. Rakip takımı dağıtmasıyla tanınır. Top hakimiyeti
üst seviye denilebilecek olan Doc, aynı zamanda çok sıkı bir savunmacıdır. Hücumda en büyük eksiği, orta
mesafe şutlarındaki istikrarsızlık… Buna rağmen yeniden yapılanmak zorunda olan Duke’da aldığı dakikayla
orantılı olarak başarılı rakamlar yakalayacaktır.
Bryan Hopkins(5-11,170)-Lincoln Lisesi:
Class of 2006’nın oyunu en fazla keyif veren PG’si. Hızlı ve
potaya basabilme yeterliliğinde bir atlet.Hem de öyle bir atletiklik ki 2 sene önce (o zamanlar boyu 5-11’den
de kısadır.) 360 basabilecek kadar büyük bir atletiklik. SMU’nun burs teklifini kabul etti. Ayrıca Arkansas,
Georgia Tech, Texas ve Oklahoma State üniversiteleri de Hopkins’e burs teklif etmişti.
John Gilchrist(6-2,170)-Salem Lisesi:
Sınıfın en iyi saha içi generallerinden biri. Tam anlamıyla bir
oyun kurucu. Asist/Top kaybı oranı üst düzey. Özellikle AAU takımıyla 3 senedir çok büyük başarılar kazanmış.
Adam 4 senelik lise kariyerinde lise takımıyla Virginia eyeleti şampiyonluğu, (Oak Hill Academy de Virginia
eyaletinde ikamet eder. Yani bu başarı boru değil.) AAU takımıyla ulusal şampiyonluk kazanmıştır. Ayrıca AAU
takımı 3 sezondur her zaman zirveye oynamaktadır. Maryland Üniversitesi'ne gidecek.
Elijah Ingram(6-0,170)-St.Anthony Lisesi:
Ufak ancak hızlı. Ritmini bulduğu zaman durdurulması imkansız bir
şutör. Arkadaşlarını bulmada başarılı, özellikle de transition hücumunda. Oynadığı bütün takımlarda başarılı oldu,
her zaman kazandı. St.John’s Üniversitesi’nin burs teklifini kabul etti.
Jarrett Jack(6-3,180)-Worcester Akademisi:
Son senesi için Tracy McGrady’nin okulu Mt.Zion’dan, mezun
olduğu okuluna transfer olmuş. Kendisini tanımlamanın en iyi yolu ultra-atletik diye adlandırmak olacaktır.
Ayrıca son derece güçlü. Georgia Tech Üniversitesi’ni Michigan State’e tercih etti. Rahat olacak, çünkü gideceği
üniversitede kendini zorlayabilecek bir PG yok.
Jeff Horner(6-2,185)-Mason City Lisesi:
Iowa eyaletinin Mr.Basketball ödülünün adaylarından biriydi.
Kariyeri boyunca pekçok AAU turnuvasında MVP ödülleri kazanmış. Şu ana kadar tanıttığım ilk beyaz. Ayrıca
tek meziyeti basketbol değil, amerikan futbolu ve beyzbolda da önü açık. 2001 yılında düzenlenen USA basketbol
kampında asist ortalamasıyla bu kategoride liderliği kazanmış ve takımını şampiyonluğa taşımış.
Deron Williams(6-1,185)-The Colony Lisesi:
Class of 2006’nın en istikrarlı ve iki elini de en iyi
kullanabilen PG’si. Dee Brown ile birlikte Illinois arka alanına derinlik kazandıracak. Forma için büyük
bir rekabet yaşanacak. Bu da tabii ki en fazla koç Bill Self’i memnun edecektir. Çok hızlı olmamasına rağmen,
çok hızlı bir ilk adıma sahip. Çok yüksek bir sayı ortalamasına sahip olmamasına rağmen,(maç başına 17 sayı)
çok değişik varyasyonlar uygulayarak potayı bulabiliyor. Gerry McNamara(6-1,175)-Bishop Hannon Lisesi:
Açık sahada oyunu kusursuz okuyup, çoğu zaman en doğru
kararları veriyor. İyi bir şutör. Top hakimiyeti de üst düzeyde. Syracuse Üniversitesi’nde okuyacak. İyi bir
seçim, çünkü Syracuse’da ilk beş başlamasını engelleyecek başka PG yok. Dedrick Finn(5-11,165)-Castle Lisesi:
Hızlı ve çevik, liderlik vasıfları had safhada. İyi
de bir şutör. Şut atma konusunda son derece istikrarlı. Xavier Üniversitesi’nde oynayacak. Justin Gray(6-1,170)-Oak Hill Akademisi:
Tahminciler bu adamdan çok umutlular. Dikkati ilk çeken özelliği
olması gerektiğinden daha büyük adımları. Özellikle hücumda yeteneklerle donatılmış durdurulması güç bir oyuncu.
Sınıfın en underrated adamı diyebiliriz. Orta mesafe şutlarında istikrarı yakaladığı zaman, yukarıda adı geçen
birçok oyuncudan çok daha başarılı bir kariyere sahip olacaktır. CJ Watson(6-1,160)-Bishop Gorman Lisesi:
İnanılmaz hızlı. Potaya ulaşabilecek kadar atletik. Tarihin
tüm lise oyuncuları içinde top hakimiyeti en iyi olan oyunculardan biri. En büyük eksiği ise; kritik tercihlerde
genellikle yanlış seçenekleri seçmesi. Bu problemi halledip mental bakımdan hazır olduğu takdirde onun da tıpkı
Justin Gray gibi geleceği son derece parlak.
Todd Galloway(5-10,175)-Notre Dame Akademisi:
Skorerliğiyle tanınan bir oyuncu. Xavier ve Providence
üniversiteleri de Galloway'e burs teklif etmişler, fakat daha öncelikli olarak istedikleri guardlar tekliflerini
kabul ettikleri için, bu tekliflerini geri çekmişlerdi. Kolej kariyerini Florida State forması altında geçirecek. Armando Surratt(5-9,160)-Oakland Teknik Lisesi:
Batının en hızlı ve çabuk oyun kurucusu. Top hakimiyeti
üst düzeyde. ABCD kampında yukarıdaki gardlardan karşılaştıklarının hepsiyle eşit seviyede mücadele etti.
Önceleri Georgetown Üniversitesi’ne gideceği söyleniyordu fakat Miami(Fl) Üniversitesi’nde kariyerini
sürdürecek. Don McGrath(6-2,180)-John F Kennedy Katolik Lisesi:
Lisesinin ismini öğrenince kafamda adama karşı bir
antipati oluştu. Neyse, belki atletik değil, fakat istenilen şeyi en iyi şekilde yerine getiriyor. Basketbol
zekası oldukça iyi. Ayrıca sert bir oyun yapısı var. Sakatlığı nedeniyle 2001 sezonunun en önemli bölümünü
kaçırdı, fakat katıldığı ABCD Kampı’nda All-Star oldu. Providence Üniversitesi’nin formasını giyecek. Jeremy Monceaux(6-2,175)-Parkway Christian Akademisi:
Dizinden geçirdiği sakatlık sebebiyle AAU turunu
kaçırdı. Belki de bu sakatlık yazının aşağılarında yer almasına neden oldu. Maç başına ürettiği 38 sayıyla tüm
zamanlar listesinde yerini aldı. Monceaux ile ilgili dikkat çeken bir başka not ise 8.sınftan beri
takımında ilk beş başlıyor olması… Liberty Üniversitesi'nin burs teklifini kabul etti.
Yazımı bitirmeden tanıttığım oyuncular arasında McDonald’s All-America maçında oynamış olanların
istatistiklerini vereyim: Murat Can Ege (17 AĞUSTOS 2002 CUMARTESİ) mc_ege@hotmail.com |