H-DİLEK ÖRNEK İLE İLGİLİ İNCELEME
1- TBMM’de Kurulan (10/89,110,124,125,126) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu Başkanlığımızca İstanbul DGM Başsavcılığına yazılan 10.01.1997 gün ve A.1.01.GEÇ.10/89-125 sayılı yazı ile “Komisyonumuzca alınan karar gereğince; Susurluk Kazası sonrasında Başsavcılığınız tarafından başlatılan bir suç işlemek için teşekkül kurmak eylemi ile ilgili olarak yapılan tahkikata dair son duruma dair evraklar ile celbedilen evrakların birer suretinin Komisyonumuz görevlisi Akman AKYÜREK’e elden teslim edilmesinin” talep edildiği incelenmiştir.(Ek:133)
2- Komisyon Başkanlığımızca İstanbul DGM Başsavcılığına yazılan 10.01.1997 gün ve A.1.01.GEÇ.10/89-146 sayılı yazı ile “Komisyonumuzca alınan karar gereğince kara para aklama operasyonu sırasında yakalanan kurde Dilek ÖRNEK ve arkadaşları hakkında yapılan tahkikata ilişkin evrakların birer suretinin Komisyonumuz görevlisi Akman AKYÜREK’e elden teslim edilmesinin” talep edildiği incelenmiştir.(Ek:134)
3- İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığının 27.2.1997 gün ve 1997/440 sayılı cevabi yazısı ekinde “Dilek ÖRNEK ve arkadaşlarına ait tahkikat evraklarının bir suretinin” Komisyonumuza gönderildiği bildirilmiş olup, dosyanın muhteviyatında bulunan İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığınca hazırlanan Hazırlık: 1996/2637, Esas: 1997/211 İddianame:
Dilek ÖRNEK, Youssef Gharachehdaghi, Ercan DOĞAN ve Ayhan AKÇA adlı şahısların sanık oldukları, ruhsatsız uyuşturucu madde ihracı maksadı ile teşekkül oluşturmak ve bu teşekküle dahil olmak, 4208 Sayılı Kara paranın aklanmasının önlenmesine dair Kanuna muhalefetle suçlandıkları ve 23.12.1996 tarihinde Dilek ÖRNEK, Youssef Gharachehdaghı’nin 10.01.1997 tarihinde Ercan DOĞAN’ın tutuklanmış oldukları ve tutukluluklarının devam ettiği,
Aynı zamanda Hollanda vatandaşı olan ve uzun süredir yurtdışında yaşıyan Dilek ÖRNEK’in sık sık yurda giriş-çıkış yaptığı ve PKK adına faaliyet yürüttüğünün polise ihbar edilmesi üzerine, 15.12.1996 günü İstanbul Atatürk Havaalanından yurda giriş yaparken üzerinde ve valizinde çok miktarda çeşiştil ülke paraları ile yakalandığı, Dilek ÖRNEK’in anlatımında: Bu paranın ülke dışına çıkarılan uyuşturucunun satışından elde edildiği, her defasında havaalanında kendisini karşılayan Mehmet ve Latif ALAKEL kardeşlere getirdiği paraları teslim ettiği, onların da bu paraları Feramez adını kullanan Youssef Gharachehdaghı isimli kişiye teslim ettikleri, bu kişinin Lokman Ghodsi Makbood Alam isimli bir ortağı olduğu ve Kapalıçarşıdaki halen kapalı olan Azer Döviz Bürosunun bunlara ait olduğu ve bu kişilerin Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şubedeki kayıtlarından daha önce de Hurşit HAN isimli kişinin yakalattığı uyuşturucu işine de karıştıkları, şubedeki resimlerinden Dilek ÖRNEK tarafından bu kişilerin teşhis edildikleri,
Feramez ismi ile tanınan Youssef GHARACHEHDAGHI ve Ayhan AKÇA dışındaki yakalanan kişilerin olayla ilgisi bulunamadığından serbest bırakıldığı,
İstanbul DGM Başsavcılığının İstanbul (6) No’lu DGM’nin 1996/13 Esas sayılı dosyaya konu 1996/1967 hazırlık dosyasında, hakkında ek takipsizlik kararı verilen Mehmet ALAKEL’in kullandığı Narkotik Şube elemanlarınca daha önceden bilinen 3422034 plakalı BMW otonun, Avcılar’da bir evin önünde park halinde görülmesi üzerine, adı geçenin yakalanmasını teminen kapı açtırıldığında Ayhan AKÇA isimli polis memurunun çıktığı,
Dilek ÖRNEK, Youssef GKHARACHEHDAGHI ve Ayhan AKÇA dışındaki yakalanan kişilerin olayla ilgisi bulunamadığından serbest bırakıldığı,
Dilek ÖRNEK’in suç ortaklarından Ercan DOĞAN da, Antalya Havalimanında yurtdışına çıkarken yakalanarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şubeye gönderildiği,
Öte yandan olayla ilgileri bulunduğu sonucuna varılan Mehmet ALAKEL, Abdüllatif ALAKEL, Lokman GHODSİ, Makbood ALAM ile Dilek ÖRNEK’in yurda girişlerinde üzeri ve eşyası aranmaksızın serbestçe geçişini sağlayan Gümrük Muhafaza Memuru Vahdettin SEYLAN isimli şahısların yakalanamadığı, haklarında Gıyabi Tevkif kararı alındığı, tefrikli 1997/342 evrak üzerinden aranmalarına devam edildiği,
Ayhan AKÇA dışındaki sanıklar haklarındaki soruşturmanın tamamlanması üzerine çıkarıldıkları Mahkemede fiillerini ikrar etmekle mahkemece tutuklanmışlar, Ayhan AKÇA serbest bırakılmıştır.
El konulan eşya:
Sanık Dilek ÖRNEK’in üzerinde ele geçen yabancı paralar ile Türk parası kendisine iade olunmuş, valizindeki paralar ise son olarak banka görevlilerine saydırıldığından, 27.536.000 İspanyol Pesetası, 4.793.000 Portekiz Eksüdosu (emanet/8. sıra), 5 adet 2.000.lik sahte İspanyol Pesetası (emanet/7.sıra),
Sanık Youssef CHARACHEHDAGHI’dan elde edilen Amerikan Bankasına ait 25.lik 7 koçan boş çek yaprağı (emanet/1.sıra), 3 adet cep telefonu (emanet/4.sıra), 50 İngiliz Sterlini, 220 Amerikan Doları ve 8085 Alman Markı (Emanet/8.sırada olup, Mehmet ALAKEL’in elinde bulunan 3660 Alman Markı ile aynı hesaba alınarak, toplam 11.745.Alman Markı olarak kayıt edildiği), 34 MC 449 Plakalı BMW marka oto ve Hüseyin ABDÜLKASIM’a ait olup devamlı olarak sanığın kullandığı anlaşılan 34 PZY 78 plakalı Doğan marka otolar (Emniyet Müdürlüğü otoparkında),
Sanık Ercan DOĞAN’dan elde edilen 13.770 Alman Markı, 8.000 Hollanda Guldeni, 20 Amerikan doları ve 1 adet cep telefonu (ek-emanet /1-2.sıra),
Gıyabi Tevkifli sanık Abdüllatif ALAKEL’e ait banka hesap defteri (Emanet/2.sıra), muhtelif kapı anahtarları (Emanet/3.sıra), Ayhan AKÇA’nın kullandığı 34 L 2034 Plaka sayılı BMW marka oto (emniyet Müdürlüğü Otoparkında),
Gıyabi tevkifli sanık Mehmet ALAKEL’e ait muhtelif kapı anahtarları (Emanet/3.sıra), ev araması sırasında bulunan 3660 Alman Markı (Emanet/8.sırada 11,745 Alman Markı içinde), Mehmet Murat UZUNBOY’dan ele geçirilen ve Mehmet ALAKEL’e ait olduğu tesbit edilen 1 adet cep telefonu (Emanet/6.sıra), 34 TER 65 plaka sayılı oto (emniyet Müdürlüğü Otoparkında),
Gıyabi tevkifli sanık Lokman Ghodsı MAHBOOD ALAM’ın evinde yapılan aramada, eşi Simin Lotfi JAVİD’den alınan 1 adet cep telefonu (Emanet/5.sıra),
Mehmet ALAKEL ile Abdullatif ALAKEL’e ait evlerde yapılan aramada zabt edilen ve emanetin 9. sırasına kayıt edilen, soruşturma sırasında da kadın eşyası olduğu anlaşılan birtakım altın, ziynet eşyası, saat gibi eşya mahkeme kararı ile sahiplerine iade edilmiştir.
Olayın hukuki durumu:
Uyuşturucu madde kaçakçıları tarafından, yurtdışına gönderilen uyuşturucu maddelerin Avrupanın çeşitli ülkelerinde satıldığı ve elde olunan paraların, kaçakçıların yurtdışı bağlantılarında toplanarak, kuryeler aracılığı ile yurda sokulduğu ve bir elden dağıtımının yapıldığı bilinmektedir.
Soruşturma sonucuna göre, olayda Garo GÖKOĞLU, Ercan DOĞAN ile açık kimliği tesbit edilemeyen SÜLO isimli şahısların, satıştan gelen parayı topladıkları, bunlardan Ercan DOĞAN’ın bir ara nikahsız yaşadığı eşi Fatma KUNT ile bu kişinin akrabaları Dilek ÖRNEK, Yıldız ÖRNEK, İhsan ÖRNEK, Ali KUNT ve Murat AŞKAR aracılığı ile, yine Garo GÖKOĞLU’nun yeğeni Parseh KÖROĞLU ve onunla birlikte yaşayan Birigitte BAARSLAF ve yine Simon ACLACOĞLU vasıtası ile Türkiye’ye gönderdikleri, burada Azer Döviz Bürosunda çalışan Mehmet ve Abdüllatif ALAKEL’in kuryeyi karşılayıp, parayı Feramez adı ile bilinen Youssef GHARACHEHDAGHI’a aktardığı, bu suretle Azer Döviz Bürosunda Lokman Ghodsi Mahbood ALAM’a ulaşan yabancı paranın sonradan uyuşturucu kaçakçılarına ödendiği anlaşılmaktadır.
Lokman Ghodsı Mahbood ALAM isimli İran uyruklu şahıs döviz işi ile uğraşmakla birlikte, Hurşit AHN ve arkadaşları hakkındaki 7.9.1996 suç tarihi ve halen İstanbul (6) Nolu DGM.nin 1996/13 Esas sayılı dosyasına konu, teşekkül halinde eroin ithali suçunun 9.nolu sanığı olup İran yolu ile yurda giren uyuşturucunun, işlenerek yurtdışına satışı sonucu elde edilen parayı akladığı iddiası ile yargılanmakta olduğu, o tarihten beri firarda olan bu şahsın olayımızda da aynı rolü, yardımcıları Youssef GHARACHEHDAGHI, Mehmet ve Abdüllatif ALAKEL isimli şerikleri ile birlikte üstlendiği görülmektedir.
Bahsedilen davanın hazırlık soruşturması sırasında Mehmet ALAKEL için de takibat yapılmış ancak; adı geçen sanık delil yetersizliği nedeni ile serbest bırakılmış ve hakkında ek takipsizlik kararı verilmiştir.
Uyuşturucunun yurtdışına gönderilmesi, orada satışı ve bedelinin kurye aracılığı ile yurda sokularak döviz bürosunda aklanmak sureti ile uyuşturucu kaçakçılarına dağıtılması şeklinde gelişen olayın “Ruhsatsız olarak uyuşturucu ihraç etmek” ve “Uyuşturucu satışından elde edilen paranın başkalarınca bulundurulması” olmak üzere iki özellik arz ettiği ortadadır.
Ruhsatsız uyuşturucu ihraç etmek fiili, TCK.nın 403/2. maddesinde tarif edilmektedir. Olayda, ihraç fiilini işleyenler belli olmamakla birlikte, uyuşturucunun ihracı ve paranın yurda girişi safahatında birden fazla kişinin bu suçu işlemek için önceden anlaşarak irade birliğine vardıkları izahtan varestedir. Kuryelerin yaklaşık iki yıldan beri para getirdikleri, dosya kapsamından anlaşılmakla, uyuşturucunun birden fazla ihraçı sözkonusu edilmesine rağmen, cins ve miktarı bilinmemektedir. Diğer bir deyişle, ortada uyuşturucu bulunmamaktadır. Bu nedenle sanıkların fiili TCK.nın 403/10. maddesi kapsamında kalmaktadır.
Uyuşturucu satışından elde edilen para, 4208 S.K.nın 2/a maddesi uyarınca “karapara” olarak tarif edilmektedir. TCK.nın 403. Maddesindeki fiilin işlenmesi sureti ile elde edilen paranın başkalarınca iktisap edilmesi, bulundurulması, kullanılması, zilliyet yada malikinin değiştirilmesi ise, kara para aklama suçu olarak aynı maddede belirtilmiştir.
Sanıklar ve hukuki durumları :
Sanıklardan Dilek ÖRNEK, Youssef GHARACHEHDAGHI ve Ercan DOĞAN’ın yukarıda olayların özetlendiği gibi cereyan ettiğini itiraf ettikleri ve dolayısıyla suçlarını ikrar ettiklerinden,
Sanık Dilek ÖRNEK’in, uyuşturucu ihracı maksadı ile oluşturulan teşekküle sonradan dahil olmaktan ve birden fazla karapara bulundurmak ve karaparanın başkalarınca iktisap edilmesi ve zilyetliğinin değiştirilmesi fiilinden sorumlu olduğu,
Sanık Youssef GHARACHEHDAGHI’nin, yurtdışına eroin ihracı maksadı ile kurulan teşekküle dahil olduğu ve uyuşturucunun satışından elde edilen karaparayı “bulundurduğu, zilyetliğinin değiştirilmesi ve başkalarınca iktisabını sağladığı” nedeni ile bu fiillerinden sorumlu olduğu,
Sanık Ercan DOĞAN’ın, uyuşturucu ihracı maksatı ile oluşturulan teşekküle Azer Döviz Bürosunu ziyaret ederek ve olayın ayrıntılarını bilerek dahil olmaktan ve birden fazla karapara bulundurmak ve karaparanın başkalarınca iktisap edilmesi ve zilyedinin değişmesi fiillerine kuryeleri azmettirmekten sorumlu olduğu,
Sanık Ayhan AKÇA’nın esasen Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim ŞAHİN’in koruma polisi olup, haklarında gıyabi tevkif kararı bulunan Mehmet ve Abdüllatif ALAKEL ve Lokman Ghodsı Mahbood ALAM ile yakın ilişki içinde bulunduğu sanık Abdüllatif’e ait 1996 model BMW otomobilin emrine tahsis edildiği, karaparanın aklandığı Azer Döviz Bürosuna sık sık uğradığı, adları belirtilen kişilerin yurtdışına eroin göndermek üzere oluşturdukları teşekküle bu suretle dahil olduğu ve yurda gelen karaparanın taşınmasına da aracılık etmek sureti ile kara para bulundurduğu ve bu parayı başkalarının iktisabına yardımcı olduğu sebebi ile teşekküle dahil olmak ve karapara bulundurma fiillerinden sorumlu olduğu,
Tefrikli dosya:
Sanık Dilek ÖRNEK’e gümrükten geçiş kolaylığı sağlayan Mehmet SAYLAN, karaparayı teslim alan Mehmet ve Abdüllatif ALAKEL, parayı aklayan Lokman Ghodsı Mahbood ALAM halen firarda olup, tefrik edilen 1997/342 hazkırlık sayılı dosyada haklarındaki gıyabi tevkifin infazına intizar edilmektedir.
Dosyamız sanıklarının tutuklu olmaları nedeni ile kamu davasının gecikmemesini teminen iddianamenin tanzimi lüzumu hasıl olmuştur.
SONUÇ :
Açıklanan nedenler ile sanıkların duruşmalarının 2845 S.K.nın 20. maddesine göre yapılarak, yukarıda gösterilen sevk maddeleri uyarınca sanıkların cezalandırılması, emanete alınan suçta kullanılan ve suçtan hasıl olan eşyanın TCK.36 Md. uyarınca ZORALIMINA, karar verilmesinin talep edildiği, incelenmiştir. (Ek:135)