|
HEDEFLERE NASIL
ULAŞILIR ?
ULAŞMAM İÇİN NELERİ YAPMALI VE
DİKKAT EDİLMESİ GEREKLİ HUSUSLAR ;
1 - Sosyal insan olun . Çevrenizi genişletin ,
dilinize sahip olun , kalp kırmayın.
2 - İki gününüz birbirine eşit olmasın , yanlış
olduğunu gördüğünüz her adım ileriye doğru atılmış bir başka adım olarak görüp ,
ders alın.
3 - Başkalarıyla değil kendinizle yarışın.
4 - Sağlıklı yaşamak için gıda politikasını
sürekli gözden geçirin. (süper sağlık ilkelerine uyun)
5 - Sabah gün doğmadan kalkıp sonra katiyen
yatmayın, mutlaka kitap okuyun, kahvaltıyı ailece yapın.
6 - Her gün birkaç dakika hedeflerinizi
,yapacaklarınızı düşünün (tefekkür yapın).
7 - İnanıyorsanız, Allah’ın emirlerini yapıp
,men ettiklerinden kaçının. Müslüman için bu çok önemli bunun aksine hareket
edenlerde başarıya ulaşamazlar, İnsanın kalbinde bir uhte kalacağı için suçluluk
duygusu olacaktır.
8 - Dostlarınıza kendi problemlerimden değil
iyiliklerinizden bahsedip, onların problemlerine ortak olun, derlerini
gidermeye çalışın(hiç olmasa bir tebessümle onların yanında olduğunuzu
hissettirin) .
9 - Dünya sevgisini takva ile, Günahları tövbe
ile , Kabir azabını Kelimeyi tevhit ile , Ahiret Korkusunu salih amelle, Sırat
köprüsünü Kamil imanla geçebileceğinizi bilerek buna göre çalışmalarınıza yön
verin.
10-
Ailenize
zaman ayırarak onların problemlerini çözüp ilişkilerinizi daha sıkı yapın.
11-
Öl söz verme
öl sözünden dönme ,doğru ol ki ; sırtın yere gelmesin.
12-
Dünyayı sevin
ama Ahireti unutmayın, Yaşamayı sevin, ölümü unutmayın, Malı mülkü sevin
hesabını unutmayın, Yaratılanları sevin, yaratanı unutmayın, saray hayatını
sevin, kabri unutmayın.
13-
Haftada bir günü kendinize ve
dinlenmeye ayırın.
YOLUMUZU
AYDINLATACAK IŞIKLAR...:
1-
İnsan haklarına tecavüz etmeden hayatınızı idame ettirin.
2-
Kendimin dostu olacağım olanlar için kendimi yıpratmak yerin, derhal sorunun
çözümü üzerine yoğunlaşacağım.
- Geçmişim geleceğim değildir.
- Hiçbir sorun kalıcı değildir. Hiçbir
sorun tüm yaşamımı etkileyemez. Yoğun, olumlu, yapıcı eylemleri sürdürürsem,
sorunlarım çok hafif kalır.
- Albay sanders 65 aşında tavuk
tarifini satabilmek için 1009 kez reddedilmeyi öze aldı. Walt Disney “Dünyanın
en mutlu yeri” eserini gerçekleştirebilmek için 302 kez reddedildi. O halde;
- Amaçlarımın peşinde giderken sabırla
ve esneklik duygusunu kaybetmeden yoğun ve sürekli eylemde bulunur, çözüm yoktur
duygusunu bir kenara bırakırsam; eninde sonunda istediğimi elde ederim.
3-
Başarısızlık diye bir şey yoktur.
Dualarımızın, istediklerimizin hemen olmaması (gecikmesi) onu Allah’ın
reddettiği anlamına gelmez. Yaptığınız iş bir işe yaramazsa bir şey öğrenirsiniz
(Tecrübe).
- Başarı iyi bir yargının
sonucudur. İyi bir yargı deneyimin sonucudur. Deneyin, genellikle kötü yargının
sonucudur.
- Çabalarımı sürdürür ve hatalarımdan
ders alırsam mutlaka başarırım. “Ümitsizliğe kapılmadım; yanlış olduğu
görülen her adım ileriye doğru atılmış bir başka adımdır.” (Thomas Edison
)
4-
Geleceğimi hayat şartlarım , verdiğim kararlar belirleyecek.
‘Antony
Robbins’
Soichiro Honda , yoluna
çıkan bir takım çok büyük engelleri sadece yarışta amacına ulaşmak için konan
engeller olarak görmeye karar verdi (1938). Toyotoya segman satma rüyası ilk
denemesi başarısız oldu ama vazgeçmedi. Çünkü o başarının anahtar formülünü
biliyordu.
a) Ne istediğine karar verdi.
b)Eyleme geçti.
c)
Planı başarısız olduğunda bile,
nelerin işe yarayıp nelerin yaramadığına dikkat etti.
d)
Yaklaşımını değiştirmeyi
sürdürdü, Peşinden gittiği şeylerin yolunda esnekti.
Sonunda 2 yıl sonra
Toyotaya segmanları satmayı başardı. Savaş nedeniyle çimento bulamadı. Pistan
fabrikasını yapamadı. Çimento yapmanın başka bir yolunu arkadaşlarıyla bulup
fabrikayı yapıp üretime başlar, fakat bombardımanda yıkılır. Tekrar yapar. Bu
kez deprem yıkar. Fakat Allah bir diğer kapıyı açmadan başka bir kapıyı
kapatamaz. Çim biçme makinesinden motosiklet yaptı. Arkadaşlarına sattı, motor
bitince 18.000 bisikletçiden 3000 bisikletçi buna para gönderdi, yaptığı
beğenilmedi, yaklaşımını değiştirdi , daha küçük bisiklet üretti ve başardı.
Şimdi 100.000 kişi çalıştırıyor.
- “Karar verdiğimiz anlar, Geleceğimizin
şekillendiği anlardır.” (Antony Robbins)
- Yaşamımızı değiştirmenin tek yolu gerççek bir karar vermektir.
ÖNEMLİ GÜÇLERİN ÜSTESİNDEN
gelerek yaşamı
değiştiren kişiler her gün üç tür güçlü karar verirler.
1)
Neye odaklanacak 2) Ne
anlamaya geliyor 3) Ne yapılacak
5- “İman;
henüz görmediğimiz bir şeye inanmaktır; bu imanın ödülü ise inandığınızı
görmektir.” St. Augustine
İnançlarımın oluşturulması
- Adanırsam, bir şeyleri değiştirmenin daima bir yolu
vardır.
- Yaşamda başarısızlık yoktur. Bir şeyler
öğrenmeyi sürdürürsem sonunda başarırım.
- Geçmiş gelecek değildir.
- Her hangi bir anda yeni bir karar vereerek tüm yaşamımı değiştirebilirim.
6-Kilitlenmeyi
(yoğunlaşmayı) doğru yöne yönlendirmek.
Herhangi bir şey hakkındaki
hislerimi değiştirmenin en hızlı yolu odaklaşacağım (yoğunlaşacağım) konuyu
değiştirmektir. Kendimi kötü hissetmem için bana acı veren bir konuyu düşünmem
veya oraya odaklanmam yeterlidir. Kötü bir filmi tekrar seyretmek istediğimize
göre odağımı kontrol edip “yapabileceğim ve neleri kontrol edebileceğim”
üzerinde odaklaşmak zorundayım.
- Kendini iyi hissetmek için beni mutlu eden,
beni, arkadaşlarımı ailemi iyi şeyler hissetmesini sağlayan herhangi bir şeyler
üzerinde odaklaşacağım. (Müteşekkir olduğum veya heyecanlandıran rüyaların
üzerine yoğunlaş) (bir partide tartışan çifti değil gülüşen şakalar tarafa
yoğunlaşır )
- Nereye odaklanırsam, oraya doğru harekket ederim, veya nereye gitmek istiyorsam
oraya odaklanmalıyım (yarış arabası koyar)
-En çok neyi düşünürsem o konuda deneyimm kazanırsın.
-Bireysel Güç;Eyleme geçmekte ısrarlı ollmak demektir. Bir şeyler yaptığınız her
anda ondan bir şeyler öğrenir ve bir daha ki sefere daha iyi yapmanın bir yolunu
bulursunuz. (Tavukçu Albay gibi)
7-SORULAR,
CEVAPLAR
Odağımı, en iyi şekilde soruların
gücünü kullanarak kontrol edebilirim. Stanislavsky Lech’in evine giren naziler
ailesiyle birlikte ölüm kampına götürürler. Ailesini gözünün önünde öldürülür,
zayıf,acılı aç haliyle gün boyu diğer tutuklularla birlikte çalıştırılır. Burada
kalırsa öleceğine karar verdi ve kaçmak zorunda olduğunu “Bu korkunç yerden
nasıl kurtula bilirim” sorusunu sordu. Çevresi “Aptal olma! Bu mümkün değil”
derken o “nasıl kaçabilirim” sorusunu sordu ve gaz odasında öldürüldükten sonra
yığın halinde kamyon arkasına doldurulmuş olan cesetleri (çıplak) gördü. “Kaçmak
için bunu nasıl kullanabilirim” sorusunu sordu. Gizlice soyunup cesetlerin
arasına daldı. Ölü numarası yaptı. Araba hareket etti bir süre sonra cesetler
açık mezarlığa yığın halinde boşaltıldı. Kimsenin görmediği bir an oradan
çıkarak 40 km. Çıplak olarak özgürlüğe koştu. Onu kurtaran farklı soru
sormasıydı.
Problem çıktıkça şu sorulur beni
araştırmaya, çözüm bulmaya hazırlar.
PROBLEM
ÇÖZME SORULARI
1-
Bu problemin güzel yanı değildir?
2-
Henüz mükemmel olmayan şey nedir?
3-
İstediğim şekilde olması için
daha neler yapmak istiyorum?
4-
İstediğim şekilde olması için
artık ne yapmak istemiyorum?
5-
İstediğim şekilde olması için
yaptıklarımdan nasıl zevk alırım?
GÜÇLENDİRİCİ AKŞAM SORULURI
1-
Bugün ne verdim, bu gün ne
şekilde bir verici idim?
2-
Bugün ne öğrendim?
3-
Yaşam kalitemi nasıl artırdım ya
da bugünkü yatırımımı gelecek için nasıl kullanabilirim?
GÜÇLENDİRİCİ SABAH SORULARI
1-
Şu anda hayatımda beni mutlu
kılan nedir?
Beni mutlu eden şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
2-
Şu anda hayatımda beni
heyecanlandıran nedir?
Beni heyecanlandıran şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
3-
Şu anda hayatımda beni
gururlandıran nadir?
Beni gururlandıran şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
4-
Şu anda hayatımda beni minnettar
kılan nedir?
Beni minnettar eden şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
5-
Şu anda hayatımda en çok hoşuma
giden şey nedir?
Beni hoşlandıran şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
6-
Şu anda adanmışlığımı sağlayan
nedir?
Adanmışlığı sağlayan şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
7-
Kimi seviyorum? Kim beni seviyor?
Sevdiren şeyden ne haber? Nasıl hissettiriyor?
Bu sorular can kurtaranımdır. Onlar odağımı ve
yaşamımı değiştirmede bana yardımcı olacaktır.
Sürekli olarak istedikleriniz ve sorunlar
üzerinde değil, çözümler üzerinde yoğunlaşmanız gerekir!
8- MUHTEŞEM
DURUMUNUZA HOŞ GELDİNİZ
Duygusal yapımız,
fiziksel hislerimizi etkilemektedir. Fakat, tersi daha güçlüdür. Çoğumuz duyg
nun hareketle oluştuğunun farkına varmayız.
HAREKET ŞEKLİMİZ;
Düşüncelerimizi hislerimizi ve davranışımızı değiştirir. Koşmak, alkışlamak,
atlamak gibi daha çok fiziksel eylem gerektiren hareketler gibi daha çok
yüzümüzdeki küçük bir kas hareketi bile vücudumuzun kimyasını etkiler.
Örneğin çöküntüdeki bir
kişi vücuduna bir şekil verir (Omuzlarını düşürerek onları öne veya geriye
çekmek gibi hareket yapar. Baş, göz aşağı çevrilir. Araştırmalarda beyne giden
kan akımını veya oksijen düzeyini değiştirerek beyin ulaklarının ya da sinirsel
ileticilerin uyarı düzeylerini artırırlar. Yüzünüzü korku, kızgınlık, sürpriz,
tiksinti hissedeceksiniz o fizyolojiye sakarsanız değişimi sizde hissedersiniz.
YAŞAMI DEĞİŞTİRMENİN EN
ÖNEMLİ YOLLARINDAN BİRİSİDE ; Konuşma mimik ve hareket şeklimi değiştirmektir
böylelikle “ kendimden beklentilerimle ilgili mesajların beynime anında
iletildiğini gördüm” Zihinsel bakış açımı değiştirmeye başladı. Daha dinamik
düşünmeye ,daha güçlü ,daha olumlu, daha saldırgan eylemlere başladığımı fark
ettim.
Bunun sırrı ; Alışık
olmadığım bu hareketleri benimseyinceye kadar bilinçli bir şekilde dikkatlice
yapmamdır. Bu güçlü ve olumlu alışkanlıklar, zihnime ve sinir sistemime iyice
yerleşti. Hareketlerimin temeli aşırı derecede güvenli insanlarda gördüklerimin
kopyasıydılar. Tüm yaptığım şey aynı kuvvet ve yoğunlukla taklit etmekti.
Hareketlerimizdeki değişim büyüdükçe duygularımız ve eylemlerimiz her gün daha
fazla değişecektir.
ÖNERİ.: Bir daha hayal
kırıklığı hissetmeye başlarsanız ; hemen sıçrayın , vücudunuzu silkeleyin, derin
bir nefes alın, geniş bir şekilde gülümseyin ve kendinize “Bunun güzel olan yanı
nedir ? “ , “Çılgın tarafı nedir ?”, “eğlenceli yönü nedir ?”, “Bu problem on
yıl daha sürer mi?” gibi sorular sorun. Hem fizyolojinizi hem odağınızı
değiştirmek sizi daha iyi bir zihinsel duruma sokacaktır.
Hareketleri sizin yapmak
istediğiniz gibi olan birini düşünerek konuşma şeklini ve hareket tarzını taklit
ediniz , en azından iyi bir fikir yakalarsınız. Yıldız futbolcusunuz , final
maçında gol atıyorsunuz . Nasıl yürürdünüz ? Omuzlarınız çökük mü ? ASLA .
Kasılarak yürürdünüz değil mi ? Tüm vücudunuz “ben büyüğüm” derdi.
Başarılı
insanları bulunuz ve onların güven fizyolojilerini küçük hareketlerini nefes
alışlarını, yürüyüşlerini modelleyiniz. Daha iyisi zihinsel veya duygusal olarak
en iyi olduğunuzda kullandığınız hareketleri modelleyiniz. Bunu oyun değil
vücudumuzun her köşesine yuvalanan muhteşem zekaya ulaşmanın bir yolu olduğunu
bilin. Aynı hareket ve nefes tohumlarını ektiğinizde de aynı ödülleri
alırsınız.
9 - KELİMELERİN
MUHTEŞEM GÜCÜ (BAŞARI SÖZLÜĞÜ )
Kelimelerin hislerimizi
değiştirme gücü vardır. Bir kimseye bir konuda size “Hatırlasın” denilse
Yanlışsınız denilse veya “Yalan Söylüyorsunuz” denilse esas olarak aynı ifade
olmasına rağmen sadece bir kelimenin değiştirilmesiyle düşünceniz ve hisleriniz
anında değişir değil mi?
OLUMSUZ
DUYGU/İFADE DÖNÜŞTÜRÜCÜ
Kızmak
Gözünü Açmak
Çökmek Elemden
Önceki Sessizlik
Hayal
Kırıklığı Gecikmiş
Sıkıntı Farkına
Varmak
Kötü
Kokmak Biraz Kokulu
Başarısız Bir Şeyler
Öğrenmiş
Kayıp
Arıyor
Korkunç
Farklı
Yalan Söylüyorsunuz
Hatalınız
Aptal
Keşfedici
Anlamadın
Anlatamadın
OLUMLU
KELİME/İFADE YENİ HEYECAN VERİCİ KELİME
İlginç
Hayret Verici
Uyanık-(Soğuk)
Enerjik-(Ateşli)
Güzel
Önlenemez
Şanslı
Tanrının Şanslı Kulu
İyi Daha İyisi
Olamaz
Tamam-(Çabuk)
Süper-(Bomba Gibi)
Zeki-(Hoş)
Dahi-(Görkemli)
10- BENZETMELER
(Bir duvarla
mı karşı karşıya sınız? O halde yeni bir benzetme ile yıkan!)
Benzetme bir şeyi bir başkası yerine koymadır.
“Yaşam bir savaştır.”, “Yaşam bir plajdır.” bakış açısıdır. “Yaşamınız veya
içine bulunduğunuz durumu tanımlamak için bir benzetme seçtiğinizde onu
destekleyecek inançları da seçiyorsunuz demektir.” Bu nedenle kendinize veya bir
başkasına kendi dünyanızı tanımlarken çok dikkatli olmalısınız.
Bir aktörün insanlık için “Dev bir aile “
benzetmesi yabancılara bile ilgi ve sevgi hissetmektedir. Aktör kalp krizi
geçirir. Helikopterle hastaneye yetişir. Eşi gelir ve der ki “Sadece bir film
bebeğim. Sadece bir film” Film de insanlar gerçekten ölmezler değil mi?
“Dünyanın yükünü omuzlarımda taşıyorum”
öyleyse dünyayı ayaklarınızın altına alın ve harekete geçin.
11- AMAÇLARI
BELİRLEME, GELECEĞİNİZİ NASIL İNŞA EDİLEBİLİR?
İnsanların olağanüstü
görülen amaçları, gerçekleştirdiklerinde genellikle onların doğru yerde, doğru
zamanda bulunarak şanslı oldukları kabul edilir. Fakat gerçek hepsinin inanılmaz
başarılarının aynı ilk adımla yani bir amaç belirlemekle başladıklarıdır. Daha
çok hazırlandıkça, daha çok şansa sahip olunur.
Bazı insanlar amaçlarını
belirlemekten korkarlar çünkü hayal kırıklığına yada başarısızlığa
uğrayacaklarını düşünürler. Onlar amaçlara ulaşman, belirmen yarısı kadar bile
önemli olmadığını fark edip, onları gerçekleştirmek için neden yoğun bir şekilde
eyleme geçmezler.
AMAÇLARIMI BELİRLEMENİN
nedeni Yaşamımıza bir odak kazandırması ve istediğimiz yöne doğru hareket
ettirmesidir. Sonuç olarak; bir amacı gerçekleştirmek veya gerçekleştirmemek, o
amacın peşinde giderken oluşturduğunuz kişiliğin yarısı kadar bile önemli
değildir. BAŞARININ elinizden geleninin en iyisi ara sıra yapmaya değil,
sürekli olarak yapmanıza bağlı olduğunu biliniz. Başarılı olanlar kendilerini
SÜREKLİ gelişmeye odaklarlar, sadece iyi yapmakla asla tatmin olamazlar. Sürekli
olarak daha iyisini isterler. Kendinizi sürekli ve asla sona ermeyen gelişme
felsefesine adarsanız; Sonuçta sadece yaşamınız boyunca büyümeyi sürdürmekle
kalmaz, aynı zamanda mutluluğun gerçek kaynağına ulaşırsınız. Not...En başarılı
insanlar çiğneyebileceklerinin dışında daha fazla lokma ısırmazlar amaçlarını
küçük ve yönetilebilir parçalara ayırırlar, ara amaçlar belirlerler.
12- “ZAFER İLK
ADIMLA BAŞLAR”
Amacını belirlemeyen
insanlar bir yoldan giderken diğer yola saparlar , ne istediklerini bilmemeleri
onlar için bir problem teşkil eder. Bu insanlar rotasını bilmeyen 'gemi kaptanı'
na benzerler. Sizin kaptanlık dereceniz ne kadar üstün olursa olsun gideceğiniz
rota sizde yoksa denizde dolaşır durursunuz. Yada istemediniz bir yere varmaya
mecbur kalırsınız.
ŞİMDİ yapman gereken
şey rüya görmektir. Rüyanızı kağıda dökün .Aksi halde bu kitapçıktaki yazılı
notların size bir yararı olmayacak . Tümüyle güven ve huzur hissettiğiniz bir
yerde düşünün ! “ Başarısızlığa uğramayacağınızı bilseydiniz ne yapardınız ?
Başarıdan kesin emin olsaydınız hangi yolları izler HANGİ EYLEMLERDE
bulunurdunuz ? “ Belirgin olun tüm ayrıntıları görün ,ne kadar ayrıntılı
düşlerseniz bir sonuca ulaşmak için o kadar güçlü olursunuz.
KISITLAMA YOK!
1)
Çok fazla hediyelerin verilip
alındığı bir bayram günü gibi davranın. Hayalleriniz büyük olsun ,tüm olmak
,yapmak ,sahip olmak, paylaşmakla ilgili herşeyi yazın ,kedinizi KISITLAMAYIN.
2)
Listedeki sonuçlara ne zaman
ulaşacağınızı tahmin edin (altı ay,bir yıl, on-on beş-yirmi yıl) Bugünkü
yapacaklarınızı yazmayınız!
3)
Bu yıl gerçekleştirebileceğiniz 4
amacınızı (hedefinizi) ele alın. Bunlar en çok adandığınız, sizi
heyecanlandıran, sizi tatmin edecek şeyler olsun. Bir şeyi yapmanın NİÇİN’i
nasılından çok daha güçlüdür. Yeteri kadar niçin bulursanız, daima nasıl
yapacağınız bulursunuz. Yaşamınızdaki diğer kişileri de düşünmelisiniz.
4)
Tüm bunları yaptıktan sonra
amaçlarınıza ulaşmak için nasıl bir insan olmak zorunda olduğunuzu tanımlayın.
Beyninizi eğitin. Kurallarınızdan birisi
,amaç belirlediğinizde ; derhal onu destekleyecek birşeyler yapmalısınız.
Günde iki kez birkaç dakika için sakin bir
şekilde oturun ve amacınız hakkında düşünün.
Amacınızı gerçekleştirmiş olduğunuzu
kabul edin. Bundan zevk ,gurur ve heyecan duyun. Tüm harika ayrıntıları görün
ve işitin.
Tüm kararlılığımızla bütün güçlüklere
göğüs gerebileceğimiz üzerinde anlaşırsak ödülünüz hayal edebileceğinizin çok
ötesinde olacaktır.
13 . ON GÜNLÜK
ZİHİNSEL MÜCADELE
1)
Önümüzdeki on gün boyunca verimsiz
,herhangi bir düşüncenin hissin ,sorurun, kelimenin, benzetmenin aklınıza
takılmasına kesinlikle izin vermeyiniz.
2)
Kendinizi olumsuza odaklanırken
yakalarsanız daha iyi bir yer edinebilmek için derhal kendi kendinize sorular
sorun ( problem çözme soruları 7.md)
3)
Sabah uyandığınızda kendinizi
güçlendirici “sabah sorularını “ sorun.(7.mad). Gece uyumadan kendinize
güçlendirici “Akşam sorularını “sorun . Bu sürekli olarak kendinizi iyi
hissetmenizi sağlayacaktır.
4)
Birbirini izleyen on gün içinde
bütünüyle çözümlere odaklanın , sorunlara değil.
5)
Verimsiz düşünce, soru veya hisse
kapılırsanız; kendinizi yemeyin Onu derhal değiştirin. Bunlardan herhangi
birisini beş dakikadan fazla barındırırsanız ertesi sabah on günlük sürece
yeniden başlanmalı.
AMAÇ; on gün boyunca olumsuz düşünmeyi
barındırmamaktır.
Bu Yöntemin Yararları
1) Size geriye götürecek zihinsel
alışkanlıkların tümünü görmenizi sağlayacaktır.
2)
Beyninizin güçlü ve yararlı
alternatifleri aramasını sağlayacaktır.
3)
Yaşamınızı tersine
çevirebileceğinizi gördükçe,size korkunç bir güven verecek.
4)
Her gün daha fazla büyümenize ve
yaşamdan zevk almanıza yardımcı olacak;yeni alışkanlıklar,yeni standartlar ve
beklentiler oluşur.
14- UMURSAYAN
BİR DÜNYAYA HOŞ GELDİNİZ
Birileri yaşamının ne
kadar zor, problemlerinin ne kadar çözülemez olduğunu anlattığında ;ilk olarak
onların alışkanlık haline getirdikleri zihinsel bakış açılarını kırmalarına
yardımcı olurum. Onlara “lütfen bir veya iki gün için unutun. Sizden kötü
durumda olanını bulup,onlara biraz daha iyi olabilmek için yardımcı olunuz”derim.(Bana
benden daha büyük sorunu olan yoktur derler). Şüphesiz bu doğru değildir.
Kızını, eşini veya oğlunu kaybetmiş bir çift bulun. Kıt kanaat geçiniyorsanız
sokakta yaşayan birini bulun ve ne kadar şanslı olduğunuzu hatırlayın.
Onlara yardımcı olursanız size;
1-
Sorunuzun görünümünü
belirleyeceksiniz ve her şeyi daima tersine çevirmenin bin yolu olduğu gerçeğini
anlayacaksınız.
2-
Problemi “çözmeseniz” bile tüm
yaptığınız başkasıyla ilgilenmek ve onu rahat ettirmek olsa bile; onu geriye
almadan veremeyeceğinizi öğreneceksiniz. Temelde cömertçe vererek asıl insani
zevk ve doyumu hissedeceksiniz.
Bunu en kısa sürede (24 saat veya 1 hafta
içinde) deneyin.
Kendinize iyi bakın. Ne kadar iyi olursanız
o kadar çok verebilirsiniz. Daha da iyisi sadece kendinize bakmanın ötesine
geçin. Olağanüstü bir hayat oluşturun.
Yolunuz istediğiniz yere çıksın,
rüzgar daima arkanızdan essin. Güneş yüzünüzü ve yağmursa tarlanızdaki toprağı
kabartsın ve tekrar karşılaşıncaya kadar Allah sizi iyiliklerle birlikte
korusun. Mevla’m sizinle olsun.
15- B A Ş A R
I ...
Sizi şu an ki görevinize kim
getirdi. Fakülteyi bitirmeyi emlakçı olmayı kim istedi. Tabi ki siz kendiniz
istediğiniz için daha fazla çalışma ve hedefleri belirlemeniz gerekir. Eğer siz
herhangi bir görev için harlanmamışsak, çaba sarf etmişsek hayat asla bizi bu
göreve getirmeyecektir.
İnsanlar herhangi bir işi
yapmaya nasıl aday olurlar?
1-
Ya biz göreve hazır oluruz (Şans
fırsatlara hazır olmaktır). Çevremizdeki insanlar o görevi zorla yüklerler.
2-
Zor bir göreve talip oluruz ona
sahip olmak için çalışırız. Kader bunu bize ihsan eder.
İnsanlar ve görevleri
arasında fark vardır. Bazıları dehasa işler başarır. Siz görevi
benimsememişseniz, çalışmazsanız, gayret göstermesinin onun için başarı
sağlayamazsınız. 84 ülkeyi dolaşana “bende dolaşmak isterim” deyince gerçekten
isterseniz başarırsınız nasılın cevabını ararsınız, araştırırsınız o olur.
Allah başarıyı
istemeyen kuluna vermiyor. Eğer ne kadar çok isterseniz o kadar veriyor. Çok
fazla sayıda istemeli. Büyük işler başaran insanlar beyinlerini (zihinlerini)
sürekli kullanan insanlardır. Düşünceler , idealler için kullanılmalı. Bir amaca
hemen ulaşmayı isteriz. Acele yok büyük hedefler uğrunda ısrarla bıkmadan
çalışmalı (Meyve ağacın meyvesini kaç yılda verir?). Kendi işimizde zirveyi
çıkmak veya başka işleri de incelemeli yeteneklerimizi geliştirmeliyiz.
16- G A F L E T...
Bizi tembelleştiren
gaflet, ülfet denilen alışkanlığa bağlı olarak güzellikleri gözümüzden gizler.
Gaflet bir kimseyi kuşatmış ise zihni aktif çalışmaz. Pasiftir ve başkalarının
yönlendirmesi altındadır. Bedenen de tembelleşir. Peygamber Efendimiz “Üzerinize
gaflet çökünce yerinizi değiştirin” der. Gafletten etkilenmişseniz başka yere
gitmeniz veya bakış açınızı değiştirmeniz gerekir.
İnsana anlam katan
ilkle vardır. İlk defa bir yere gidiyorsanız veya çocuğunuz olunca veya eşiniz
ne kadar mutlu oluyorsunuz değil mi? Bir süre sonra (Ay, Yıl, Üç Yıl) o şeylerin
ojinalliğini göremezsiniz. Köyde güneşin doğuşu batışı daha güzel gözükür.
Aslında Ankara dada aynı güneş doğup batmaktır. Bütün sorun zihnimizdedir.
Güzellikler hep vardır eğer bakış açımızı değiştirmezsek ülfet hastalığına
yakalanırız, güzellikleri göremeyiz.
Gafletin hayatımızı
kuşatmasına izin vermemeliyiz. Beyin ve vücut tembelliğini ancak bu yolla
(gafleti yok ederek) yeneriz.
17- GÜNAHLAR...
Günahlar
yeteneklerimizin gelişmesinde büyük engeller teşkil ederler. Bediuzzaman der ki
“İçinde bulunduğumuz çağda dakikada 100 günah üstümüze hücum ediyor.” Bunlardan
sığınacak kale bulamıyoruz, mevcut kalelerde bir bir yıkılıyor, günahlar
sokakta, pazarda, evimizin en güzel yerinde (TV) bize hücum ediyor.
Arkadaşlarla sohbet
ederken (gıybet, haram konuşma esnasında) eğlencede günah işliyoruz. İşlenen
günahlar kalbe siyah nokta bırakır.
Günahlar nasıl
yeteneklerimizi köreltir ve zekamızın gelişmesine nasıl engel olurlar?
Yaptıklarımızla,
inançlarımız arasında bir çatışma varsa bu stres ve gerginlik oluşturur. Stres
ve gerginlik = tatminsizlik, güvensizlik = Yalnızlaşma olur ve hafıza ile
düşünce gücü azalmaya başlar, bu da teşebbüs cesaretini kırar ve kendi içimize
kapanık boş hayallerle uğraşır dururuz.
Biz Müslümansız,
yaratıcımızın çirkin gördüğü davranışları sergilediğimizde içimizde çatışma
çıkar. Haram, gıybet, kul hakkı gibi günahlarla somurtkan, yaşama sevinci,
heyecanı olmayan öfkeli insan üretir. Böyle insanlar zirveye çıkamaz. Sıradan
insan olurlar. Belki bir işi vardır ama daha yukarıyı düşünemez, lezzetsiz,
monoton , donuk bir hayat yaşar. Meşru dairenin dışında eğlence, mutluluk vb.
aranırsa bu zehirli bal hükmündendir. Hayatı söndürür. Özel yetenek gelişimi
yoktur. Coşku, şevk, cesaret, arzu, hayal gücü olmayınca bir yere ulaşamaz.
Memur gibi yerinde sayar. Günahkar insan, ağır borç altındaki insana benzer.
Alacaklısına borcunu uzun süre ödemezse onun karşısına çıkamaz. Gözlenir, yolunu
değiştirir, başını kuma sokar. Bütün yaptıklarından utanır. İçten içe kendisini
yer.
Günahlarla
savaşmalıyız. Çünkü günahın yetenek gelişiminin düşmanı olduğunu görmeli. Battı
balık yan gider deyişi yerine ısrarlı bir şekilde bıkmadan usanmadan Mevla’mıza
tövbe etmeliyiz. Af ve marifet dilemeliyiz. Allah’ın rahmeti yanında bizim
günahlarımız çok küçüktür.
18- GELİŞMENİN
KIYASINI YAPIN
İnsan mükemmeli sürekli olarak arar. Mükemmellikte ve başarının mukayesesinde
genelde yapılan yanlış, bir başkasıyla kıyaslamaktır. Bu da insana acı verir.
Çünkü hiçbir zaman en iyi olmayacaktır. Örneğin. Bir insan en güzel; zengin;
zeki; ben olacağım der ama ondan da güzeli, daha zengini daha zekici çıkacaktır.
Bu mahallede çıkmasa başka mahallede bu yıl çıkmasa gelecek yıl çıkar ve yine
insan mutsuz olur.
İnsan önüne hedef koymalı. Hedeflere adım adım gitmemiz gerekir. Gelişmemizi önceki dönemlere göre kıyaslamalıyız ki, gelişmemizin, ilerlememizin sağlıklı çizgisini görelim. İnsana kendine bakmalı eli ayağı düzgün, güzel yakışıklı, konuşabiliyor, düşünebiliyor, okuyabiliyor, duyguları var, mağarada yaşamıyor. Allah’a şükretmeli bunun yerine kendiyle başkasını kıyaslarsa (güzellik ,zekilik, zenginlik) işte o zaman hiçbir suretle gerçek konumunu öğrenemez. Evlilik oluş, eşiniz, arabanız, eviniz, çocuğunuz, maddiyatınız vardır. Bunları unutmamalı. Hz. Peygamberimiz “Nimetin devamını sağlayan şükürdür” der. O halde Allah’a hamd ile şükür ve candan teşekkür etmeliyiz. Elimizdeki nimetlere karşılık olarak eğer şükürde gaflet gösterirsek bir anda tökezleriz bir rüzgar eser topladığımız bütün birikintiyi sıfırlayabiliriz. Bizim rakibimiz biziz Bunun için biz ancak kendimizi aşacağız. Geçmişimizle mukayese edeceğiz ki gelişmemizi görelim.