|
Termal’de Düğün ve Gelenekler:
Akköy Akköy’de düğün şenliklerine üç gün önceden başlanır. Düğün genellikle Perşembe günü, çeyiz ise Pazartesi asılır. Çeyiz, oğlan tarafının evine gider. Çeyiz çıkarken kızın arkadaşları, komşular ve köylüler yardım eder. El birliği ile çeyiz asılır. Sonra kızlar hep birlikte türkü söyleyip oyunlar oynanır.
Salı günü akşamı kız evinde kına gecesi yapılır. Buna yalnız kızın
arkadaşları katılır. Gece boyu maniler söyler, türküler çağırır
oynarlar.
Çarşamba günü gelin hamamı yapılır. Oğlan tarafı bir otobüs
tutar kız tarafının ve oğlan tarafının yakınları kızları gelirler.
Otobüs şarkılar, türkülerle Termal hamamına doğru yola koyulur. Çünkü
düğünlerinde Akköy'lüler genellikle gelinleri bu hamama götürürler. Kız
tarafı cevizli lokum yapar, gelenlere dağıtır.
Gelinin arkadaşları onu oynaya oynaya otobüsten diğer kızların alkışları,
türküleri arasında hamama alır, ardından hep birlikte hamama girerler.
Hamamda darbukalar çalınır, kızlar gelini hem yıkar, hem de eğlendirirler.
Çarşamba gününün akşamı kız evinde kına gecesi düzenlenir.
Gelinin arkadaşları ve komşuları katılırlar. Onlar kendi aralarında eğlenirler
bir iki saat sonra oğlan tarafının yakınları gelir kına gecesine katılırlar.
Eğlendikten sonra ortaya bir kadın çıkar “buna çığırtkan” denir. Bu
kadın “saçı bağırır” yeni geline verilen paraların hediyelerin kimde
olduğunu bağıra bağıra çığırtkan söyler.
Perşembe günü “gelin alma” yapılır. Gelin sabahtan hazırlanır.
Önceleri köyde “telek” adı verilen kişiler gelini hazırlarmış. Şimdi
gelinler kuaföre gider hazırlanırlar. Öğlene doğru oğlan tarafı çalgılarla
gelin almaya gelirler. Eğer gelin köyün içine götürülüyorsa atla, köyün
dışına götürülüyorsa arabayla. Gelin köyün dışına götürülüyorsa
köyün gençleri oğlan tarafından “ayakbastı” parası alırlar.
Gelin kendi evinde hazırlanırken damatta kendi evinde hazırlanır.
Evin önüne masalar çıkarılır, davetlilere yiyecekler içecekler sunulur.
Berber getirilir “damat traşı” yapılır. Berber damadın saçını sakalını
“güveyi traşı” yapar. Damat traş olurken önüne paralar takılır.
Düğün gelin eve girdikten sonra sona erer. Damat “yatsı namazına”
gider. Sonra gerdeğe girer. İçeri giderken arkadaşları damadı yumruklar,
yada ona çürük yumurta atar. Damat gerdeğe girdikten sonra düğün sona
erer.
Üvezpınar Gelin ve damat köyün içindelerse birbirlerini severek, aile büyükleri tarafından istenir. Nişanlılık devresi iki tarafın durumuna bağlıdır. Oğlan askerde ise, iki veya üç sene beklenir. Kız da bu arada çeyizini hazırlar.
Düğün gününü yine aile büyükleri anlaşarak tespit ederler. Kına
gecesi kız evinde akşam üstü başlar gelen misafirlere yemekler verilir ve eğlence
geç saatlere kadar devam eder. Gece kız arkadaşları gelini mani söyleyerek
ağlatmaya çalışırlar ve kına yakarlar.
Gelin alma ertesi günü öğleden sonrası yapılır. Oğlan tarafı
genellikle beyaz atı hazırlayarak çalgı çengi eşliğinde gelin evine
gider. Gelin aile büyüklerinin ellerini öptükten sonra oğlan kardeşleri,
yoksa amca oğulları tarafından kapının iki tarafına bıçak saplanır.
Gelin bunların altından geçirilir, atı da bir oğlan bir kız tarafı tutar.
Hareket edildikten sonra gelinin erkek akrabaları delikanlıları atlara
binerek yarışarak oğlanın evine gelinin alındığı müjdesini verirler.Oğlan
tarafı ise; bir tepsi tatlı üstüne pişmiş tavuk vererek geri gönderirler.
Çalgı çengi eşliğinde gelen gelin alayını yolda karşılarlar ve gelin
alayına katılıp oğlan evine gelirler. Oğlanın evine 15 metre kala
dururlar. Mani ile istekte bulunurlar ve daha sonra bir dana isterler. Danayı
gelinin atının etrafında üç defa dolaştırdıktan sonra kulağından az da
olsa kan akıtırlar. Oğlan tarafı oğlan tarafı gelenlerin bütün
isteklerini yaptıktan sonra, gelenler sağdıcıyla birlikte damadı isterler.
Sağdıçla damat gelenlere hoş geldin diyerek tokalaşırlar, geri dönerken
daha evvel sakladıkları su ile gelenler sağdıcı ıslatırlar. Sonra eğlenerek,
oynayarak damadın kapısı önünde gelini attan indirirler.
Gelinin yengesini de attan indirirler ve gelinin eline su dolu testi
verirler. Gelin testiyi kırıp damadın koluna girerek gerdek odasına
girerler. Bir süre sonra yenge gelinle damadın odasına girer. Damat gelinin
duvağını açar, yüz görümlüğü olarak geline altın takar.
Akşam olunca gelin ve damat, oğlan tarafının hazırladığı düğün
yerine gelirler. Geline takılar aile büyükleri tarafından takılır. Bu
arada gelen misafirlere yemekler verilir. Eğlence gece yarısına kadar devam
eder. Misafirlerin gitmesiyle düğün biter.
Yenimahalle
Damat Traşı: Gerdek öncesi
yaptıkları bir adettir. Erkek evi gelin alıcıya gitmeden önce erkek evinin
veya mahallenin genç erkekleri damadı evinden alırlar. Damat ya evin bahçesinde
ya da köyün meydanında hazırlanan bir eğlence ile davul zurnanın eşliğinde
oynayıp eğlenerek traş edilir. Bu damadın delikanlı olarak son traşıdır.
Traş esnasında damada yakınları ve arkadaşları çeşitli takılar takarak
damadın kuracağı yuvaya katkıları olur. Sonra damat arkadaşları tarafından
koltuğa hazırlanmak üzere evine götürülür ve adamlık (damatlık)
giysileri giydirilir.
Yastık Koşusu: Damat
evinden gelin evine gelin almaya gidecek olan gelin alayının erkek evinden çıkışından
hemen önce erkek evinin ya da köyünün atına güvenen, iyi ata binmeyi bilen
delikanlıları erkek evinden çıkararak (yarışarak) kız evine giderler. Kız
evine önce varan atlı gelinin kendi eliyle yaptığı ve ilk gece yatacakları
yastığı gelen atlıya verir. Atlı aldığı yastık ile tekrar geldiği
erkek evine döner ve yastığı damada verir. Damat tarafından ve damadın yakınları
tarafından kendisine çeşitli hediyeler verildiği gibi, atının köyün ya
da o bölgenin en iyi atı olduğu simgelenmiş olur.
Koltuk : Damat evine gelen
gelin alayındaki gelin evin dış kapısında damadın yakını olan kadınlarca
(görümce, hala, yenge) attan ya da arabadan alınır ve bahçede arkadaşları
tarafından giydirilerek gerdek odasından çıkarılan damadın koluna takılır.
Bu anda içinde para yada peynir şekeri, buğday ekmek bulunan bir tastan damat
ya da bir yakınınca etrafa para, şeker, buğday atılır. Gerdek odasına
girmekte olan gelin ile damadı odanın kapısında kaynana karşılar. Kapıda
gelinin başında ekmek kırılır. Eşik atlatılır. Dualar okunur ve gelin ağlatılır.
Bazı yörelerde damat silahı ile kapıya ya da havaya ateş eder. Damat ile
gelin odaya girdikleri sonunda kapıyı tutan arkadaşları kapıyı
yumruklamaya başlarlar. Odadan çıkan damadın cebinde içeride gelinin
kendisine verdiği bir çevre (mendil) vardır. Bu çevre delikanlılardan
birince kapılır. Bundan sonra delikanlılar damadı alarak köyün ya da
mahallenin bir kahvesine götürürler. Damat burada arkadaşlarına lokum ısmarlar.
Bu anda gelin kapısının önüne konan bir sandalye ya da kütüğün üzerine
çıkarılmış duvağı açılmış ve de erkek evinin yakınlarına gösterilmektedir.
Takı
: Gelin
evinde kına gecesi ya da gelin alayının gelişinden bir gün önce yapılan eğlenceler
ile geline gelinin yakınlarınca verilen hediyeleri belirleyen bir adettir. Bu
gece gelin bahçede hazırlanan düğün yerine getirilir. Köyün ya da
mahallenin bu işleri yapan kadını (çığırtkanı) kendisine verilen
hediyelerin adını söyleyerek, kim
tarafından verildiğini belirterek gösteren gelinin yanı başına koyar. Takı,
kap, kacak, canlı hayvan, para, ziynet eşyası, kilim, çeşitli dokumalar,
elişleri olur. Toplanan bu hediyeler ertesi gün gelinin çeyizi ile birlikte
damat evine götürülür.
|