






| |
Dondurma
Bir dondurma kupunun
çok ucuz olduğu günlerde 10 yaşında bir erkek çocuğu otelin kafeteryasına
girdi ve boş bir masaya oturdu. Çocuğun önüne gittim bir bardak su koydum.
Çocuk sordu: "Bir kup dondurma ne kadar?"
"İki yüz elli bin" dedim. Çocuk cebinden parasını çıkarttı ve saydı. "Peki
bir porsiyon sade dondurma ne kadar?" diye sordu. Kafeteryada bekleyen bir
çok insan vardı ve sabırsızlanıyordum. Ters bir biçimde "125 bin lira"
dedim. Çocuk parasını tekrar saydı ve "ben bir porsiyon sade dondurma
alayım" dedi. Dondurmayı masaya getirdim, adisyonu masaya bıraktım ve
gittim. Çocuk dondurmayı yedi ve kasaya parasını ödedi. Daha sonra
kafeteryadan ayrıldı. Geri gelip masayı silerken gördüklerime inanamadım.
Boş dondurma kasesinin yanında düzenli bir şekilde bırakılmış 125 bin lira
vardı; bu onun bana verdiği bahşişiydi.
|
|