"Şiir
yazmak harcım değil asla,
Bakmayın elime kalemi aldığıma,
Dostlarla bir şeyler,
Derinden kopup gelen,
Güzel şeyler paylaşmaktır arzum.
Hissederim,
Dökemem o güzellikte kağıda,
Dedim ya harcım değil şiir yazmak.
Ama neylersin ki aşığım mısralara.
Adam gibi bi şeyler yazamasam da,
Yaşarım hep o umutla:
Günün birinde gerçek bir şiir yazabilme umuduyla..."
Bu
dizelerle kendi şiir hayatını anlatıyor Özcan Günergök.
Lise ve üniversite yıllarında yazıp da muhafaza edemediği
şiir denemeleri bir yana, onun şiir hayatı bir yılı bulmaz
bile. Üniversitede (Erzincan'da) altı yıla yakın araştırma
görevlisi olarak çalışan Özcan Günergök sevdiği meslekten
istifa etmek zorunda kalıp, doğup büyüdüğü, aşığı
olduğu İstanbul'a tekrar doktora eğitimi için geldiğinde bu
çalışmadığı dönemde kendiyle daha çok başbaşa kalmış
ve doktora çalışmalarıyla birlikte yoğun olarak şiirle
ilgilenmiştir. Gecelerin ozanı denebilir ona. Şiirlerini
gecenin sessizliğinde yazar çoğunlukla.
Onun şiirleri daha çok yaşadıklarını yansıtmaktadır.
Yıllarca sevdiği meslek uğruna çekilen çileler ve sonuçta
üniversiteden ayrılış. Onun mesleğinden kopuşunu
hazırlayan şey, yine mesleği uğruna kendi çabalarıyla yurt
dışına çıkışıdır. İki yıl boyunca Almanya'da okur. Dil
eğitimi görür. Almanya'da bulunduğu süre zarfında zor
şartlarda yaşamıştır. İki yıl sonra Türkiye'ye
döndüğünde şartlar çok değişmiştir. Ülkesine
döndükten sonra yine İstanbul dışında (Erzincan'da)dır.
Bir yıl daha çalıştıktan sonra İstanbul'a doktora eğitimi
görebilmek için gelmek ister. Ancak arada geçen sürede
mevzuat değişmiştir. Çok ağır şartları içeren bir
görevlendirme yapılması gerekecektir ki, bu onun on yılını
ipotek altına aldırması demektir. Bu şartları kabul etmeyip
istifa eder.
Önceleri şiirlerinde birey olmayı vurgular. Özgürlük ana
temadır şiirlerinde. Sonraları daha değişik konulara da
yönelmiştir. İlk bakışta şiirlerinde karamsar bir hava
görülse de, aslında vurgulamak istediği gerçeklerdir. Ancak
yaşanan gerçekler karşısında yenilgiyi değil, mücadeleyi
seçer. Onun şiirlerinin daha iyi anlaşılabilmesi için
kısaca bu açıklamaların yapılması gereklidir. Özellikle
yurtdışında yaşadıklarını kaleme alan Özcan Günergök
idealist gençlere karşılaşacağı gerçekleri, kendi
yaşadıklarından hareket ederek anlatmak ister. Henüz 29
yaşında olan bu genç şair adayı meslek yaşamını avukat
olarak sürdürmeyi düşünmektedir. Tek korkusu şiire
yeterince zaman ayıramamaktır. Umuyoruz ki şiirle bağlarını
koparmaz ve duygusal kişiliğini şiirlerine de yansıtır...
"Bir Asistanın Yurtdışı Macerası" adıyla henüz
kaleme almakta olduğu anıları onu daha iyi anlatacaktır.
"Olumlu ve olumsuz eleştirilerinizle bir yerlere
geleceğim" diyen özcan Günergök'e her türlü
eleştirilerinizi email (asistan@hotmail.com) yoluyla
gönderebilirsiniz.
Anasayfa