|
|
YAZAR
ADAM FURKAN KULELİ
Önceki akşam Show TV'de, Yenişafak Gazetesi
yazarlarından Hayrettin Karaman'ın 'parfüm ve açık giyinmek
de erkekleri tacizdir' şeklindeki köşe yazısı üzerine bir haber
yayınlandı.
Haber mi yapmışlar, yoksa yorum mu yazmışlar işin
içinden çıkmak mümkün değil. Beğenirsiniz beğenmezsiniz
ama kimsenin fikirlerine hakaret edemezsiniz? Haberi yazanın verirken kullandığı cümle o kadar basit ki.. Bu çağda bu kafa..
Size ne adamın kafasından! Siz haberci misiniz? Yorumcu mu? Herkes her istediğini düşünemez mi? Bu düşünce sakatlığı
yüzünden bu hallere gelmedik mi? İnsanlar düşündükleri için bu ülkede hain oldular, yerlerini
yurtlarını terkettiler, hapislere girdiler. AB'ye girme aşamasında
312. maddenin bile tartışıldığı bu günlerde yapılan habere bak.
"Bu çağda bu kafaymış".. İlla insanları düşünceleri yüzünden
yargılayacağız.. Yok bir lise öğrencisi intihar etti Satanist...
Hurra hemen cadı avı başlat.. Bütün siyah giyinenler satanist.. Yok biri kadınların çıplak giyinmesi tacizdir, dedi..
Gerici.. Mürteci avı başlat...
Bırakın insanlar istediği gibi düşünsünler. Sizin göreviniz
habercilik... Yorumculuk değil? Bir de konuyla ilgili Diyanet görevlisinden açıklama
almışlar. Diyanet görevlisi ekranda küçük bir halde konuşuyor,
Altta bikinili mankenler... Hadi olayı anlamayacak kadar
cahilsiniz ama diyanet görevlisine hiç mi saygınız yok. Farzedin
ki o adam akşam eşiyle çocuklarıyla birlikte kendisiyle ilgili
yapılan haberi izlemek istedi. Nasıl bakacak eşini, çocuklarını
yüzüne...
Hadi haberciliği geçtik habercilik yapmıyorsunuz ama bari
kuldan sıkılın... |
|
HABERTÜRK
TV, TİVİ Mİ KAHVEHANE Mİ ?
|
Habertürk'ün
durağan medyamıza bir hareket getirdiği
yadsınamaz bir gerçek. Gerek kaliteli haberciliği gerek
seviyeli tartışma programları ile son zamanların en hızlı
seyirci kazanan tv kanalı...
Bu başarısının
semerisi de Digitürk platformu içine girerek gördü. Önce
kablolu tv'ye giren Habertük'ün ardından Digitürk yayın
buketi içine girince haliyle seyircisi de arttı..
Ancak habertürk'ün bir problemi var.. GÜRÜLTÜ..
Yayın yaptıkları stüdyo ile haber merkezinin yanyana olması
habere bir hız ve dinamik kazandırdığı doğru ama, biraz
izalasyonda gerekiyor hani... Haberlerde bir sorun yok ama tartışma
programlarını sanki kahvehane'de yapıyorlarmış gibi bir
izlenim oluşturuyor izleyicilerde..
Tartışma programlarının altında müthiş bir gürültü
var..
Hemde izleyiciyi rahatsız edecek düzeyde..
Habertürk güzel programlar yapıyor, şu anda digitürk'ün
abone sayısı 500 bin buda çarpı 4 derseniz 2 milyon seyirci
demek.. 2 milyon digitürk üyesi, bir 2 milyon da kablolu tv
üyesi var olduğnu kabul edersek 4 milyonluk bir kitleye hitap
eden Habertürk'ten daha kaliteli ve kahvehane görültüsünün
olmadığı yayınlar beklemek bizim hakkımız
Dost acı söylermiş bizden hatırlatması.... |
|
Çorapsızım CNN
International bu işi bilmiyor! |
Eskiden
ne güzel'di CNN de çıkmış, istanbul'da deprem olacak dedik
mi herkes inanırdı. Ne de olsa bir tane CNN vardı. Şimdi iki
CNN olunca, kaynak yazarken CNN international veya CNN Türk
diye belirtmek zorundayız.
Tv'lerde
izlenebilecek kayda değer bişi bulamadığım için kanaldan
kanala sessiz olarak zıplıyordum. (zapping yerine bunu
kullanmak hoşuma gidiyor.)
CNNi (cnn
international) da cübbeli, sarıklı uzun sakallı konuşan
birini gördüm. Acaba ne diyor diye açtığımda, dinlerin
insanlara ne verdiği üzerine bir tartışma programı olduğunu
gördüm. Programın adı Q&A konusu "A question of
faith.. "
Üç büyük dinin
temsilcisi var, bir imam(şeyh vs.. ne derseniz), bir katolik
rahibi ve bir de yahudi hahamı.. Spiker dinler insanlığa ne
veriyor, dinlerin oluşumundaki amaç ne, her dinin hedefi ne
gibi sorular sorarak, cevap arıyor..
Müslüman temsilcisi, İslam'ın
insanlara sevmeyi
öğrettiğini, Allah'a inanmanın en önemli unsurlarından
birinin sevgi olduğunu, onun yarattıklarını sevmek gerektiğini,
sevginin de herşeyin başı ve insanlığın kurtuluşu olduğunu
vs anlattı...
Ha, keza Rahip de
gayet güzel konuştu, o da dinin amacının toplumsal huzur ve
sevgi olduğunu ifade etti. Sıra Haham'a geldiğinde haham
yahudilik ile ilgili biraz bilgi verdikten sonra, İslam'ı
karalamaya çalıştı. İslam'ın bir şiddet dini olduğunu,
başka dinlere karşı hoşgörü göstermediği iddialarında
bulundu.
Konuşma
sırası, müslüman, hristiyan ve yahudi olacak şekilde
ayarlanmış ve herkes 3'er dakika konuşuyor. Sıra tekrar Müslüman
temsilciye geldiğinde, imam çok ilginç bir cümle kullandı.
"Sizin tarih bilginiz zayıf galiba.
Osmanlı İmparatorluğu'nu hatırlamıyorsunuz herhalde. İspanya'da
sizi katlederlerken, sizi gemilerle kurtarıp ülkelerinde
misafir eden Osmanlı İmparatorluğu müslüman bir
devletti."
Söz sırası Haham'a
geldiğinde Haham oldukça sinirli bir halde Filistin-İsrail
olaylarına, intihar saldırılarına girdi, Spiker hemen sözünü
kesti ve biz burda inaç sistemlerinin insanlığa ne vermek
istediğini irdeliyoruz. Konumuz İsrail-Filistin sorunun değil
diyerek kesti...
İşte O zaman
karar verdim bu CNN International işi bilmiyor. Tam kavga başlamak
üzeriydi. Kavgayı körükleyiprating almak varken sen tut tartışmayı
tekrar kendi eksenine oturt...
Bu CNNi'cilerin bizim
Türk TV'cilerinden alacakları çok şey olmalı.. Rating nasıl
alınır, tartışma programı nasıl yapılır gelip bizden
kurs almaları lazım bunların... Bu CNNi'ciler hiç anlamıyor
kardeş TV'cilikte, tartışmasız,
bağırtısız gümbürtüsüz tartışma programı mı olurmuş..
Hele işin içinde İslam varken, Yaşar Nuri Öztürk'süz, İsmail
Nacar'sız.. Pes doğrusu..
ÇOOOOK çalışmaları
lazım ÇOOOKK.. |
|
MEDYA SAVAŞLARINA
AYKIRI BAKIŞ |
Türkiye, bir
yandan ekonomik krizle uğraşırken bir yandan da son yılların
en baba medya savaşına sahne oluyor.. Bir yanda Türk meydasının
%70'ine sahip Aydın Doğan'ın yönetimindeki Kanal D, Cnn-Türk,
Hürriyet, Milliyet ve Sabah gazeteleri.. Diğer yanda Uzan
grubuna ait Star gazetesi ise Star ve Kanal 6 Tv kanalları..
Olayı ortada değerlendiren
Türkiye'nin lider GSM operatörü Turkcell ve ona bağlı
bulunan Show tv, Akşam ve Güneş gazeteleri.. Birde olayın
figüranı olan dinci basın diye nitelendirilen kesim..
Savaş, Aria'nın piyasaya girmesi ile başladı... Doğan grubu
GSM lisansı alamasa da POAŞ'ı işbankası ile ortak olarak
ucundan da olsa GSM ihalesine girdi. Ve ondan sonra'da dananın
kuyruğu hareketlendi.. İlk olarak Doğan grubunun Tetikçi
medyası Uzan ve Telsim aleyhinde yayına başladılar.
Telsim'in borçlarını ödemediğni hile yaptığını vs..
(bunlar doğru olabilir tartışmıyorum) Uzan grubunun borçlarını
2,7 milyar dolar olarak açıkladılar ve ödemediği için ABD
hükümetinin Türkiye'ye baskı
yaptığını yazmaya başladılar. Halbuki uzan grubunun vadesi
gelen borçlarının tamamı 470 milyon dolar. Yani 2,3 milyar
doların borçlarının vadesi bile gelmiş değil..
Ve
dikkatiniz çekti mi bilmiyorum. Motorola veya Nokia dava açmak
yerine yada Geçen sene büyük gürültüyle kabul edilen TAHKİM
YASASINA başvurup olayı uluslararısı tahkime götürmek
yerine hükümetin TELSİM'in lisansını iptal etmesi için
kamuoyu oluşturmaya çalışıyor... Peki TELSİM'in
lisansı iptal olursa ne olacak.. Doğan grubu ve yabancı
ortakları altyapısı bitmiş bir şirketin üzerine balıklama
konacaklar.. Ve peki bu nasıl olacak.. ANAP sayesinde.. Şu
anda bitmiş seçime gidilse barajı bile geçemeyecek ANAP
neyine güveniyor. Tabii ki DOĞAN GRUBUNA.. Şu anda ANAP'ın en büyük rakibi kim.. MERKEZE OYNAYAN R.TAYYİP ERDOĞAN
ve O'nun AK PARTİSİ.. Ne olacak peki tarihin en büyük LİNÇ
OPERASYONU başlayacak.. Kim tarafından Kanal D'nin başını
çektiği Doğan grubu... Şu anda MÜTHİŞ bir medya savaşı
var ve Tabii ki beraberinde bir linç operayonu.. İşin ilginç
tarafı Bir zamanlar MARKSİST olduğunu söyleyen şimdinin TÜSİAD üyesi ERTUĞRUL ÖZKÖK'ün yönetimindeki
Hürriyet'de bu linç'in başöktörlerinden... Milliyet
Gazetesi'nin maliyeti 50 cent satış fiyatı ise 10 cent. Her
ay 10 milyon dolar zarar ediyorlar. Peki bu zararı kim karşılıyor
dersiniz!... Ayrıca ENERJİ İHALELERİ'nde KDV'nin yüzde
18'den yüzde 1'e indirilmesi ile Sayın DOĞAN, 96 milyon dolar
kara geçtiğini de unutmayalım.. Milliyet'in 1 yıllık zararı
çıktı
gibi ha.. Reha MUHTAR'ı hepiniz bilirsiniz. Asla karşısına
çıkan kişiyi affetmez çok sert sorular sorarak zor durumda bırakır.
Atatürk ilkelerinin karşısında olan birini seyirci önünde rezil eder. Ama o Reha Muhtar'ın yönetimindeki Show Haber AK
PARTİ olayında oldukça objektif bir uslüp kullanıyor.
Tayyip'e karşı oldukça kibardı.
Sayın REHA MUHTAR. Yine hakeza Turkcell'e ait
olan AKŞAM gazetesi'de bu konuda tarafsızlığını koruyur.
STAR tv kanalı ile STAR gazetesi de bu olayda olabildiğince
OBJEKTİF davranıyor...
Ama UZAN grubu bir haftadır İŞBANKASI ALEYHİNDE yayın yapıyor
neden dersiniz?,,,
Bu arada UZAN grubu da bu
aralar kime yaklaşıyor dersiniz. MHP'ye.. Geçen MHP'nin
Erciyes'teki kurultayını bir canlı yayın helikopteri, bir
canlı yayın aracı, ve 30 kişilik bir ekiple takip ettiler..
Niye habercilik aşkına değil herhalde.. TÜRKİYE'DE SİYASET-EKONOMİ-MEDYA
arasındaki derin işbirliği var... Ve bu işbirliği olduğu
sürece de, biz bu krizden zor çıkarız gibi arkadaşlar.. Ve
tabibi sadece seçimden seçime sandığa giden figüranlar
olarak kalmaktan da kurtulamayız gibi...
DÜZELİR MİYİZ? Hiç sanmam çünkü biz Türkler
Tarihte 16 devleti yıkmak gibi büyük bir şöhrete sahibiz.
Üstüne üstlük hep içten yıkmışız bu devletleri hiç dışardan
yıkamamışlar..
Hani meşhur
bir fıkra vardır. Cehennem ile ilgili biz Türklerin bulunduğu
cehennem çukurunun başında hiç zebani yokmuş. Sebebini
sorduklarında o türkler yukarı çıkmak isteyeni kendileri aşağıya
çekerler... |
|
|
|
|
|