seni belki dun, belki yillar önce
birisi incitti ve sen bunu hicbir zaman
unutmadiniz. sen bunu hak etmemistiniz ki. Bu davranis öyle derinlere isledi
ki belleginizde kendisine cok gizli bir yer bulup yerlesti. Hâlâ da caninizi
yakmaya devam ediyor.
Yalniz degilsiniz. Unutmayin ki, iyi niyetli insanlarin bile istemeden
birbirlerini incittikleri bir dunyada yasiyorsunuz. cok yakin iliskilere
girdigimizde, karsimizdaki insanin ihanetine karsi korumasen kalabiliriz.
Bazi durumlarda hepimiz incindigimiz konulari göz ardi edebiliriz. Tanriya
sukurler olsun ki, her olayin bizi yaralamasi ya da incitmesi olasi
degildir. Fakat bazi acilar cok kolay unutulmayabilir, bunlar ayni, bir
kumasin uzerindeki inatci bir leke gibi beynimize islerler.
Hak etmedigimiz derin acilar gecmisin derinliklerinden bugune kadar surup
gider. Bir arkadasimiz bize ihanet eder, anne ya da babamiz bizi istismar
eder, esimiz bizi terk eder; bu tur yaralar yeni bir gunun dogmasiyla
birlikte kendiliginden iyilesmezler.
Bazi insanlar sanslidir; bu insanlar unutabilmek gibi cok özel bir meyveden
nasiplerini almislardir. Hic kin tutmazlar, gecmise ait acilari hic
animsamazlar. Aci dolu gecmisleri yeni dogan gunle birlikte kendiliginden
yok olur. Fakat cogumuz gecmisteki acilari bugune tasir ve onlari unutmayi
bir turlu beceremeyiz.
Ancak bu konuda yapacak hicbir sey yok mudur?"
Amerikali psikiyatrist Lewis B. Semedes bir milyon satan kitabi "Bagislayin
0ve Unutun"da insanlara böyle sesleniyor. Onun da belirttigi gibi hepimiz
zaman zaman incinmisendir. Unutamadigimiz acilar vardir. Ve bu acilar en cok
kendimize zarar verir. Bizi yipratir. insanlara dusman eder. Peki bu aciyi
unutmanin bir yolu var midir? Lewis B. Semedes, "Aci veren anilarin
durdurulamayan gucunun karsisinda tek bir guc vardir", diyor.
"Bagislayabilmenin gucu."
"Bagislayabilmek, iyi niyetli olmalarina karsin, insanlarin birbirlerine
haksenlik yaptigi ve birbirlerini cok derinden yaraladigi bir dunyada
Tanri'nin bizlere sundugu özel bir armagandir."
Lewis B.Semedes bagislayabilmeyi her ne kadar Tanri'nin bir lutfu gibi sunsa
da ancak sevginin bunu basarabilecegini de ekliyor.
"Bagislamak sevginin cözebilecegi en zor ve en riskli istir. Bagislamak
cogu
insana dogal bir sey gibi gelmez. Hakca davranma duygumuz, insanlarin
yaptiklari hatalarin bedelini ödemeleri gerektigini söyler bize. Oysa
bagislamak, doga kanunlarinin ortadan kaldirilabilmesi icin sevginin ortaya
koydugu en buyuk guctur."
ilginc degil mi? Bagislamanin sevginin denendigi en zor islerden biri
oldugunu hic dusunmemistim. Bagislama belki de insanin kendisine yapabildigi
en buyuk iyilik. Bir cesit kendini arindirma, ölumcul bir hucreye karsi
koyabilme yetenegi. Dogrusu yasamimizda en az bir kez denememiz gereken bir
olgu.
simdi sessence oturun bir koltugun ustune ve kendi kendinize sorun:
"Bagislamak nasil basarilir acaba?"
Bu sorunun yanitini denemeye degmez mi?
Hadi basla
--------------------------
Asla degistiremiyecegin seyler icin uzulme. Degistirebilecegin ama istedigin
halde degistiremedigin seyler icin mutsuz ol veya agla. Asla "bir daha
sevmeyecegim" deme. Mahcup olursun. Asla sevgiyi arama cunku sen aradikca
o saklanir kapi arkalarina. Sevgi seni istedi mi bulur. Zamani vardir.
Tipki bahari, kisin arasan da bulamayacagin gibi. Ya da bulsan da asla onun
gercek bir bahar olmadigini kabul etmek zorunda olacagin gibi. O buldugun
sadece bir aldanmisliktir. Aldanirsan, tipki kis ortasinda cicek acan erik
agaclarina donersin. Kisin ortasinda sevincten cicek acarsin. Kis gercek
yuzunu gosterince de donarsin; anlarsin ki yasadigin bahar kis ortasinda
yasanan yalanci bir baharmis. Erik agaci gibi donarsin o zaman ve o yaz
bosa gecer. Meyvesiz, kimsesiz. Sevgi aranmaz. Sevgi istedi mi seni bulur.
Hic ummadigin bir anda arkanda beliren bir dost olur bu bazen. Otobus
duraginda ensende hissettigin bir nefes alir goturur seni sevgiye. Bir
tesaduf sana sevgiyi tasir. Sen sevgiyi aramamissindir. Tipki gecikse de
gelen ve geleceginden emin oldugun bahar gibi. Tipki bir sabah kalktiginda
baharin puruzsuz yuzu ile karsilasman gibi bulmustur seni sevgi. Sevgiyi
kaybederken de cesur olmalisin. Yuregin dolu olmali sabir ve gucle. Her
kaybedilen kazanilan bir derstir zaten. Sevgi cok sey ogretir severken ve
kaybederken. Sevgiyi kaybederken aslinda onu hic kaybetmek istemedigini
ogrenirsin. Sevgiyi kaybederken, onu kaybetmenin, bulmak kadar guc
olmadigini ama acisina katlanmanin ne guc oldugunu ogrenirsin. Sahipken
sevgiye hep yaninda olacakmis gibi onu hoyratca harcamissindir.
Kaybettiginde ise her an yaninda olacagina inanmakla ne buyuk yanlis
yaptigini anlarsin. Ve bir dahaki sevginde daha temkinlisindir. Hem
severken, hem kaybederken. Bir onceki sevgi ogretmistir bunu sana. Her
kayip bir derstir alman gereken. cunku hicbir sevgi tek basina var olamaz.
Ayrilamaz daha oncekilerden