İNTERNETİN İLK TÜRK GAZETESİ
23.06.2003
Pazartesi
  For English
  Ana Sayfa
  Haberler
  Ekonomi
  Dış Haberler
  Politika
  Kadın-Aile
  Kültür Sanat
  Televizyon
  Spor
  Yazarlar
  Yorumlar
  Çizgi-Yorum
 
  Akademi
  Bilişim
  Eğitim
  Otomobil
  Röportaj
  Tüketici Masası
  Okur Hattı
 
  Bölge Haberleri

  Dünyada Zaman

 
  Arşiv Arama
  Abone Formu
  About Us
  Reklam
  Künye / İletisim
  Hava Durumu
  Namaz Vakitleri
  E - Kart
  Sanat Galerisi

ZAMAN KiTAP

Haberler

haberler@zaman.com.tr

 

Yurtdışına kaçan suçlulara zamanaşımı işlemeyecek

Zamanaşımı kurallarını yeniden düzenleyen yeni Türk Ceza Kanunu (TCK) tasarısına göre suç işleyip yurtdışına kaçanlar hakkında mahkemeler tarafından ‘kaçak’ olduklarına ilişkin karar verilerek zamanaşımının işlemesi durdurulacak. Bu tür durumlarda zamanaşımıyla alakalı bir üst sınır konmadığı için kaçaklar ülkeye 50 yıl geçtikten sonra bile dönse adalet yakalarına yapışacak.

Özellikle yolsuzluk, terör, kaçakçılık gibi suçlara bulaşanların sıkça başvurdukları bir yöntem olan yurtdışına kaçarak zamanaşımına sığınma imkanı, yeni yasayla ortadan kalkacağı için bu tür hesaplar yapanlar suç işlerken bir kez daha düşünmek zorunda kalacak.

‘Kaç sene sonra dönerse dönsün yargılanacak’

Tasarıyı hazırlayan komisyonun başkanı Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer, Türkiye’de davaların zamanaşımına uğrama oranının yüksek olduğunu belirterek yeni tasarıda zamanaşımı kurallarıyla ilgili önemli değişiklikler yaptıklarını söyledi. Yeni getirilen düzenlemeyle zamanaşımı sürelerinin artırıldığına işaret eden Dönmezer, zamanaşımının durmasına ilişkin getirilen hükümlerin yurtdışına kaçarak cezadan kurtulma yolunu kapatacağını vurguladı. Dönmezer, “Yeni kanun yürürlüğe girdikten sonra yurtdışına kaçan bir kişi hakkında mahkeme kaçak olduğuna ilişkin karar verecek. Bu kişi yeniden yurda döndüğünde aradan kaç sene geçmiş olursa olsun mahkemeye çıkarılarak yargılanacak.” diye konuştu. Dönmezer, mevcut kanunda yer alan zamanaşımının kesilmesine ilişkin nedenleri yeni tasarıya koymadıklarını da hatırlatarak, bunun yerine zamanaşımı sürelerinin artırıldığını aktardı.

‘Zamanaşımı, davaların uzun sürmesinden kaynaklanıyor’

Ceza hukukçusu Doç. Dr. Vahit Bıçak ise Türkiye’de ceza davalarında zamanaşımına uğrama oranının çok yüksek olduğunu; ancak bu sorunun zamanaşımı süresi uzatılarak çözülemeyeceğini söyledi. Bu tür sorunların davaların çok uzun sürmesinden kaynaklandığını vurgulayan Bıçak, yargılamayı makul bir sürede sonuçlandıracak önlemler alınması gerektiğinin altını çizdi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarına göre ceza davalarının 4 yıldan fazla uzamasının makul sürede yargılanma hakkının ihlali olarak görüldüğüne işaret eden Bıçak, davaların uzun sürmesi nedeniyle yapılan başvurular üzerine AİHM’nin Türkiye’yi tazminata mahkum ettiğini aktardı.

Davalarda zamanaşımı için belirlenen sürenin uzatılmasının hakimlerde “nasıl olsa zamanaşımına daha var” kanaati uyandırarak davaların daha da uzamasına yol açabileceğini dile getiren Bıçak, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ceza davalarının mümkün olduğu kadar kısa sürede bitirilmesi gerekir. Bir davada sanık olan kişiye toplumda şüpheyle bakılmakta, davanın uzaması, henüz suçlu olup olmadığı belli olmayan sanıklar hakkında insan hakları ihlali sonucunu doğurmaktadır. Zaten mevcut uygulamada da zamanaşımını kesen sebeplerin devreye girmesi halinde bu süre zamanaşımının yarısı kadar daha uzayabiliyor. Bu süreleri uzatmak yerine yargının davaları makul sürede bitirecek şekilde yeniden yapılandırılması, bu konudaki eksikliklerin tamamlanması gerekir. Ne kadar kompleks ve karışık olursa olsun bir davanın mevcut zamanaşımı süreleri içinde bitirilememesinin haklı bir gerekçesi olamaz. Zamanaşımına uğrayan davalarla ilgili olarak Adalet Bakanlığı müfettişlerinin inceleme yapıp bu davalara bakan hakimler hakkında görevi ihmal veya görevi kötüye kullanma gibi suçlardan soruşturma başlatmaları gerekir.”

Yeni TCK tasarısıyla, 20 yıl olan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerektiren suçlardaki dava zamanaşımı 30 yıla çıkarılıyor. Cezası 20 yıldan fazla olan suçlarda zamanaşımı 15 yıldan 20 yıla çıkıyor. Zamanaşımı 10 yıl olan suçlarda bu süre 12 yıla, 5 yıllık zamanaşımı süresi de 6 yıla yükseliyor. Ceza Kanunu’nda “kabahat” olarak nitelenen hafif cezalı suçlarda ise zamanaşımı 6 aydan 2 yıla çıkarılıyor.

Murat Aydın / Ankara

23.06.2003


Yazıcıya uyarla      Arkadaşıma gönder


GAZETE SAYFALARI


 

   BÜTÜN YAZARLAR


Bütün haberler


Başlıklar

> Genelkurmay noktayı koydu bedelli yok, askerlik kısalıyor

> DGM tarafından aranan işadamı Mehmet Ali Yaprak tutuklandı

> Yurtdışına kaçan suçlulara zamanaşımı işlemeyecek

> Davaların önemli bir kısmı zamanaşımından düşüyor

> Zamanaşımına uğrayan bazı ünlü davalar

> Fen–edebiyatlılara sadece dershanede çalışma izni verildi

> YDS ile ikinci kez ter döktüler

> Tatille beraber kazalar arttı dünün bilançosu: 20 ölü

> Asterix lakaplı küreselleşme karşıtı Fransız çiftçi tutuklandı

> Almanya’da yaşayan Türklerin çoğu Türkiye’den evleniyor

> Papa 2. Jean Paul, dinler arası diyalog için Bosna’da



 

   
   
   
   

 

 

Copyright© 1995-2003 Feza Gazetecilik A.S. / Çobançesme Mh. Kalender Sk. No: 21 34530 Yenibosna / İstanbul
Tel:+90 (212) 639, 34 50 (pbx) Fax: +90 (212) 652 24 23 e-posta: okurhatti@zaman.com.tr
Bu site Zaman Gazetesi Bilgi İşlem ve İnternet Servisi tarafindan hazırlanmaktadır.