Vehbi AKŞİT
Vehbi AKŞİT
, hayatı, eserleri, resimleri ve ilgileri...


Ana Sayfa

Sayfanın Amacı

Çalışmalarım

Makaleler

Merhaba Gazetesi

Kütahya Ekspres

Konferanslar

Vaazlar

Hutbeler

Hazırladığım İnternet Siteleri


E-Posta

Ziyaretçi Defteri

 

 

 

 
 

 

 

Biliyorsunuz

SAKARYA SÖĞÜTLÜ İLKOKULU

 

1975 yılında babamın Sakarya'nın Söğütlü Kasabası Gündoğan Mahallesi Camii Müezzin-Kayyımlığına atanmasından dolayı, Kurudil köyünden Söğütlü'ye taşındık. Ben o zamanlar 7 yaşındaydım.

7 yaşında olduğum için o sene ilkokula kayıt olmam gerekiyordu. O zamanlar ev ev dolaşılıp, okul çağı gelenleri öğretmenler kayıt ediyordu. Ben de kayıt oldum.

Annem bana okula başlamadan bir sene önce okuma ve yazmayı öğretmişti. Ama büyük harflerle... Yani kitap harfleri ile... Annem bana aldığı defterin birinci sayfasına VEHBİ AKŞİT yazıyordu. Ben de bütün sayfaya VEHBİ AKŞİT yazıyordum. Sonra Annemin adı olan HANİFE AKŞİT, babamın adı olan ENVER AKŞİT, sonra kardeşimin adı KEVSER AKŞİT diye yazıyordum. Sonra da babamın akrabalarının ad ve soyadları, annemin akrabalarının ad ve soyadlarını yazarak, hem harfleri tanımış hem de okuma ve yazmayı öğrenmiştim.

Okula büyük bir heyecanla başladım. Evimiz okula uzaktı. Kasabada bir tane ilkokul vardı. Tabii daha sonra Gündoğan mahallesine bir tane okul yapıldı.

Öğretmenimin ismi de Enver AKIN... Babam öğretmenimle konuşurken adaş diye hitap ediyordu. Önceleri ben öğretmenim diyordum ya... Babam niye öyle diyor diye merak edip sordum. Babam "Oğlum isimleri aynı olan kişiler birbirine samimiyetlerini göstermek için ADAŞ diye hitap ederler" dedi. O zaman anladım...

Öğretmenim beni çok seviyordu. Ben okuma yazma bildiğim için önceleri çok sıkıldım. Fakat  benim ezbere bildiğim harflerin yerine bir de küçük harfler çıkınca tamam dedim, yeni bir şeyler öğreniyorum diye.

Önceleri zil ne zaman çalacak, ne zaman okula gideceğiz hiç bilmiyorduk. Saatleri öğrenince, günleri öğrenince artık okulun ne kadar büyük bir nimet olduğunu anladık.

Hemen Söğütlü'ye alıştık. 1975 yılının 9 Kasım'ında Nursel adını verdiğimiz kız kardeşim dünyaya geldi. Artık annem, babam, ben, Kevser ve Nursel olmak üzere beş kişiydik. Çok güzel günlerimiz geçti.

Okula devam ederken 1975 yılında babamın babası Veli dedemi kaybettik. Annem babam bizi Veli dedemin cenazesine götürmediler. O zaman okula gidiyordum.

Veli dedemi ben çok severdim. O da bizi çok severdi. Bazen bana 50 kuruş, kardeşime 100 kuruş verirdi. Olsun o benim dedemdi.

Evet artık Veli dedem de yoktu. O Veli dedem, ben doğduğum zaman benim adım için "Vahap" olsun demiş. Annem de ona "Vahap" diyemezler. Vap Vap derler, alay ederler benim çocuğumla demiş. Benim adımı babamın bir asker arkadaşından esinlenerek "Vehbi" koymuşlar.

23 Nisan bayramında şiir okurken

     
 

İlkokul öğrencisi iken çektirdiğim fotoğraflardan bir demet

 
     

 

2002-2004©  Adres: İl Müftülüğü KÜTAHYA E-Posta: vehbiaksit@hotmail.com