SEVDİĞİNİZİ
SÖYLEMEKTE GEÇ KALMAYIN
İstediğimiz her şeyi söylemek için sadece 5 dakikamız kaldığı
söylense, telefon kulübesi , karşısındakilere kendilerini
sevdiklerini söyleyenlerle dolu olacaktır........
Yetişkin sınıflarımın
birinde,''hiç'' yapmamam gereken bir şey yaptım ve onlara ev ödevi
verdim ! Ev ödevleri 'o hafta bir sevdiklerine gidip , ona
kendisini sevdiklerini söylemekti.Bu sözleri o kişiye daha önce
hiç ya da uzun suredir söylememiş
olmaları gerekiyordu.'' Bu
size o kadar da zor bir ödev gibi gelmeyebilir , ama sınıfımdaki
öğrencilerimin çoğunun erkek ve 35 yaşın üzerinde olduklarını
ve duygularını dışa vurmanın yanlış olduğu şeklinde
yetiştirilmiş olan ''maço'' erkekler olduklarını düşünürseniz
, beni anlarsınız. Duyguları göstermek ve ağlamak (Allah
korusun!) en büyük yasaklardır bu erkekler için.Dolayısıyla
bu ev ödevi bazıları için korkulu bir düştü adeta.
Bir
sonraki dersin başında , öğrencilerime sevdikleri birine
kendisini sevdiklerini söyleyince neler olduğunu anlatmak
isteyip istemediklerini sordum. Kadınlardan birinin gönüllü olacağını
düşünüyordum , çünkü genellikle hep bir kadın çıkar ve
yasadığı deneyimi
anlatır,fakat bu kez erkeklerden biri elini kaldırdı. Çok etkilenmiş
görünüyordu. Ayağa kalktı ve , ''Dennis , geçen hafta bu
ev ödevini verdiğinde sana çok kızmıştım. O sözcükleri söyleyebileceğim
birinin olmadığını düşünüyordum, üstelik
sen kim oluyordun da bu denli kişisel bir konuya
burnunu sokuyordun? Fakat arabamla eve giderken bilinçaltım
benimle konuşmaya başladı. Bana kime 'seni seviyorum' diyeceğimi
anlatıyordu.
Babamla
beş yıl önce aramızda büyük bir tartışma geçmişti ve beş
yıldır konuşmuyorduk. Sadece zorunlu olarak Noel'de bir araya
geliyor , bunun dışında mümkün olduğunca uzak duruyorduk
birbirimizden . Bir araya geldiğimizde de birbirimizle konuşmuyorduk
zaten .
Geçen
salı günü buradan ayrılıp eve gittiğimde , kime kendisini sevdiğimi
söyleyeceğimi çok iyi biliyordum. ''Çok garip , ama bu kararı
vermek sanki sırtımdan çok ağır bir yük kaldırmıştı''
''Eve girer girmez eşime kararımı açıkladım. Eşim çoktan
uyumuştu , ama bu haberi verebilmek ,için onu uyandırdım. Verdiğim
haberi duyar duymaz , yataktan fırladı ve bana sarıldı.
Evlendiğimiz
günden beri beni ilk kez ağlarken
görüyordu. Bütün gece kahve içtik, sohbet ettik. Her şey mükemmeldi!
''Ertesi sabah erkenden kalktım. O kadar heyecanlıydım ki,
uyumam olanaksızdı. Erkenden
işe gittim ve bir günde yapacağım isi iki saat içinde
bitirdim. ''Saat 9:00'da babamı arayıp , isten sonra kendisini
ziyaret etmek istediğimi söyledim.
Telefonu
açtığı zaman ona , ''Baba isten sonra ziyaretine gelebilir
miyim Sana söylemem gereken bir şey var'' dedim . Babam ters
bir biçimde, 'Nedir?' diye sordu. Çok uzun sürmeyeceğini söyleyince
kabul etti. ''Saat 17:30 da annemin babamın evlerinin kapısını
çaldım, kapıyı babamın açması için dua ediyordum. Kapıyı
annem açarsa , her şeyi ağzımdan kaçırıp anneme
anlatmaktan korkuyordum. Ama şanslıydım ve kapıyı babam açtı.
''Hiç
vakit kaybetmedim ve babama , 'Babacığım , buraya seni sevdiğimi
söylemek için geldim' dedim. ''Bir anda babamın yüzü değişti
. Yüzünün ifadesi yumuşadı, sanki yüzündeki kırışıklıklar
kayboldu ve ağlamaya başladı.Bana yaklaştı , beni kucakladı
ve ''Oğlum , ben de seni seviyorum, ama bunu
hiçbir zaman söyleyemedim'' dedi.
''O,o
kadar güzel bir andı ki kıpırdamak bile istemiyordum.Annem
gözleri yaşlı yanımıza geldi.Ona göz kırptım ve öpücük
gönderdim, hala babama sarili duruyordum . Uzun zamandır bu
denli güzel bir duygu yaşamamıştım. ''Ancak , söylemek
istediklerim burada bitmiyor . Ziyaretimden iki gün sonra babam
bir kalp krizi geçirdi . Uzun zamandır kalbiyle ilgili bir
sorunu varmış ve bana söylemiyorlarmış .
Şimdi
babam hastanede ve bilinci yerinde değil. Hayatta kalıp kalmayacağını
bilmiyorum ''Bu nedenle hepinize vermek istediğim bir mesaj
var. Hemen yapmanız gereken hiçbir şeyi sakin ertelemeyin.
Babama kendisini sevdiğimi söylemeseydim simdi ne olurdu?
Belki bir daha aynı şansı yakalayamayacağım! Yapmanız
gerekeni yapın, hemen simdi!''
  
|