[ Kuran'dan Mesajlar ] [ Ayetlerden Seçmeler ] [ Kuran-ı Kerim'in Fazileti ] [ Ana-Baba-Çocuk ] [ Kıyamet ]

KUR'AN-DAN  MESAJ'LAR

NE  MUTLU  KUR'AN'LA  YAŞAYANLARA

Kur'an, bir bütün olarak Rabbimizden bize sunulmuş bir "kutlu ip"tir. O'na sarılan şaşırmaz, yolda kalmaz,
perişan olmaz. Onu yaşayan saadet bulur. İnsanlığa Rabbin lütfudur O. Kur'an, kitapların anasıdır.
Bütün öğütlerin özüdür. İlimlerin kılavuzudur. Takva ehlinin gönül ışığıdır.

Bir öğüt kitabı, elbette Kur'an ile başlamalı. Bütün özüne Kur'an sinmeli bir öğüt kitabının. Altın öğütlerin
özü de Kur'an'la dokunmuştur.

Güzellikler şüphesiz Kur'an'ın kendisine ait. Eleştirileriniz olursa, onlar bizim kusurumuz. Kul kusursuz
olmaz. Rabbimiz kusurlarımız varsa, onları, ihlasımıza ve Kur'an'a hizmet kaygımıza bağışlar, ümidindeyiz.

Mealleri Diyanet İşleri Başkanlığı ve Çağ yayınları tarafından hazırlanmış olan Kur'an Meallerinden aldm.
Elbette mealler de, Kur'an sıcaklığını, Kur'an dünyasını bütün bütün veremiyor. O da "kul kusursuz olmaz"
sığınağımızla karşılanması gereken bir gerçek.

Bu zaaflarımıza rağmen, Kur'an dünyası bambaşka bir dünya. Şu sınırlı derleme içinde dolaştığınızda bile,
o güzel dünya, gönlünüze dolacak, onu yudum yudum soluyacaksınız.

Ne mutlu dünyalarını Kur'an'ın inşa ettiği kutlu insanlara...

İMAN  "Bunca  Nimetlere  Rağmen  Nasıl  Yalanlarsınız"
İman  çerçevesi:
"Ey iman edenler! Allah'a, peygamberine, indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin.
Kim Allah'ı, meleklerini kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, şüphesiz ki o,
derin bir sapıklığa düşmüştür.

"İman edip sonra inkâr eden, sonra iman edip tekrar inkâr eden, sonra da inkârlarında ileri gidenleri
Allah ne bağışlayacak, ne de doğru yola eriştirecektir."  (Nisa, 136-137)

HER  ŞEYE  KAADİR  OLAN  ALLAH'TIR
"Senden önceki peygamberler ile de alay edilmişti. Onlarla alay edenleri, alay konusu ettikleri şey
çepeçevre kuşatıverdi.

"De ki: "Yeryüzünde dolaşın. Sonra da yalanlayanların âkibeti nasıl olurmuşbir görün."

"De ki: "Göklerde ve yerde olanlar kimindir?" De ki: "Allah'ındır" O, merhamet etmeyi üzerine almıştır.
Muhakkak ki O, sizi kendisinde şüphe olmayan kıyamet gününde bir araya toplayacaktır.
Hüsrana düşenler, inanmayanlardır.

"Gece ve gündüzde barınan her şey O'na aittir. O, "Semi'dir, Alim'dir."

"Ey Muhammed! De ki: "Gökleri ve yeri yaratan, rızıklandıran fakat rızka ihtiyacı olmayan Allah'tan
başkasını mı dost edineyim?"  ve de ki: "Şüphesiz ben, müslüman olanların ilki olmakla emrolundum."
Asla ortak koşanlardan olma.

"De ki: "Rabbime karşı gelirsem büyük bir günün azabından korkarım."

"O gün kimden azap giderilirse, şüphesiz ki Allah, ona merhamet etmiştir. İşte apaçık kurtuluş budur.

"Allah, sana bir zarar isabet ettirecek olsa, o zararı O'ndan başka hiç bir kimse kaldıramaz.
Sana bir hayır isabet ettirecek olursa, O, her şeye kadirdir."

"O, kullarının üstünde kahredici güce sahiptir. Ve O, "Hakim'dir, Habir'dir Hüküm ve hikmet sahibidir.
Her şeyden haberdardır."

"De ki: "Şahitlik yönünden hangi şey daha yücedir?"  De ki: "Allah'tır. O, benimle sizin aranızda şahittir.
Bu Kur'an, sizi ve haberi kendilerineulaşanları uyarmam için bana vahyolunmuştur. Allah ile beraber
başka ilâhlar bulunduğuna siz mi şahitlik ediyorsunuz?"  De ki: "Ben şahitlik etmiyorum. O, ancak bir olan
ilâhtır."  De ki: "Ben sizin ortak koştuklarınızdan beriyim."  (En'am, 10-19)

SİZİ  SIKINTILARDAN  KURTARAN  KİM?
"Ey Muhammed! De ki: "Sizi ondan ve bütün sıkıntılardan Allah kurtarır. Sonra da siz O'na ortak koşarsınız."

"De ki: "Üstünüzden yahut ayaklarınızın altından size azap göndermeye veya siz parçalara bölüp bir kısmınızın
kötülüğünü diğer bir kısmınıza tattırmaya kadir olan O'dur." Bak, ayetleri iyice anlasınlar diye nasıl
açıklıyoruz?"  (En'am, 64-65)

SADECE  OL  DERİZ
"Biz herhangi bir şeyin varolmasını dilediğimizde, sadece "ol" deriz. O da hemen oluverir."  (Nahl,40)
DÜŞÜNENLER  İÇİN  BİR  UYARI  DAHA
"Gökleri, gördüğünüz gibi, direksiz yükselten, sonra arşa hükmeden herbiri belli bir süreye kadar hareket 
edecek olan güneş ve ay'ı buyruğu altına alan, işleri yürüten, âyetleri uzun uzun açıklayan Allah'tır; ola ki
Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanırsınız.

"Yeri düzleyen, orada dağlar, nehirler var eden, her türlü üründen çift çift yetiştiren, gündüzü geceyle 
bürüyen de O'dur. Doğrusu bunlarda, düşünen kimseler için ibretler vardır."

"Yeryüzünde, hepsi de aynı su ile sulanan, birbirine komşu toprak parçaları, tek ve çok köklü üzüm bağları,
ekinler, hurma ağaçları vardır."

"Şaşacaksan, onların: "Biz toprak olunca mı yeniden yaratılacağız?" demelerine şaşmak gerekir. İşte onlar
Rablerini inkâr edenlerdir. İşte onlar boyunlarına demir halkalar vurulanlardır. İşte onlar cehennemliklerdir,
orada temelli kalacaklardır."  (Ra'd, 2-5)

NASIL  YÜZ  ÇEVİRİRSİNİZ
"Şüphesiz ki, taneleri ve çekirdekleri yaran Alah'tır. O, ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkaran O'dur.
İşte Allah budur. Ohalde nasıl yüz çevirirsiniz?"

"Karanlığı yarıp tanyerini ağartan, geceyi dinlenme zamanı yapan, güneşi ve ayı bir hesaba göre hareket
ettiren O'dur. İşte bu, her şeye galip olan ve her şeyi bilen Allah'ın takdiridir."

"Kara ve denizin karanlıklarında yolunuzu bulasınız diye sizin için yıldızları yaratan O'dur.
Muhakkak ki Biz, bilen bir kavim için ayetleri geniş bir şekilde açıkladık."

"Sizi bir tek candan yaratan O'dur. Sizin için, karar kılınan ve emanet olarak kalınan yerler vardır.
Anlayan bir kavim için ayetleri geniş bir şekilde açıkladık."

"Gökten suyu indiren O'dur. Biz, o su ile her şey için gereken bitkiyi çıkardık. Ondan dayeşillik meydana
getirdik. Yeşillikten ise, birbiri üzerine yığılmış taneler çıkarırız. Hurmanın tomurcuğundan, sarkıp yere
yaklaşan salkımlar çıkarırız. Ayrıca o su ile birbirine benzeyen ve benzemeyen üzüm, zeytin ve nar bahçeleri
meydana getiririz. Her birinin meyve verdiği zaman meyvesine ve onun olgunlaşmasına ibretle bakın.
Şüphesiz ki, bunlarda iman eden bir kavim için birçok deliller vardır."  (En'am, 95-99)

HER  ŞEYİ  YARATAN
"Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, daha sonra kudretiyle "Arş"ı kuşatan Allah'tır.
Bütün işleri nizama koyan O'dur. Hiç bir kimse O'nun izni olmadıkça şefaatçi olamaz. İşte bu, Rabbiniz olan Allah'tır. YalnızO'na ibadet edin. Hiç düşünmez misiniz? Hepinizin dönüşü Allah'adır. Bu, Allah'ın hak olan
vaadidir. Allah, varlıkları yoktan yaratmıştır. İman edip salih ameller işleyenleri adaletle mükafatlandırmak
için, bütün yaratılanları, yok olduktan sonra tekrar diriltecektir. Kâfirlere ise; inkârlarının cezası, olarak
cehennemde, kaynar içecekler ve can yakıcı bir azap vardır."  (Yunus, 3-4)
NİMETLERİNİ  SAYMAYA  KALKIŞSANIZ
"Gökleri ve yeri yaratan, yukardan indirdiği su ile size rızık olarak ürünler yetiştiren, emri gereğince
denizde yüzmek üzere gemileri, nehirleri, belli yörüngelerinde yürüyen ay ve güneşi, geceyle gündüzü sizi
buyruğunuza veren Allah'tır."
BUNCA  NİMETLERE  RAĞMEN
"Yukarıdan size su indiren O'dur. Ondan içersiniz; hayvanları otlattığınız bitkiler de onunla biter."

"Allah onunla size ekinler, zeytin ve hurma ağaçları, üzümler ve her türlü ürünü yetiştirir. Düşünen kimseler
için bunda ders vardır."

"Geceyi gündüzü, güneşi, ay'ı sizin istifadenize vermiştir. Yıldızlar da O'nun buyruğuna boyun eğmiştir.
Bunlarda, akleden kimseler içindersler vardır."

"Yeryüzünde rengarenk şeyleri de sizin için yaratmıştır. Bunda öğüt alan kimseler için ibret vardır."

"Taze et yemeniz, takındığınız süsleri edinmeniz ve Allah'ın bol nimetinden faydalanmanız için denize -ki
gemilerin onu yara yara gittiğini görürsün boyun eğdiren de O'dur. Artık belki şükredersiniz."

"Yeryüzünde sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler
meydana getirmiştir. Onlar yıldızlarla da yollarını bulurlar."

"Hiç yaratan yaratmayana benzer mi?  İbret almaz mısınız?"

"Allah'ın verdiği nimetleri sayacak olsanız bitiremezsiniz; doğrusu Allah bağışlar; merhamet eder.
Allah gizlediklerinizi de, açığa vurduklarınızı da bilir."  (Nahl, 10-19)

BUNCA  NİMETİN  AMACI
"Allah yarattıklarından size gölgeler yapmış, dağlarda sığınacağınız barınaklar var etmiş, sizi sıcaktan
koruyacak elbiseler, harpte sizi koruyacak zırhlar vermiştir. Size olan nimetini müslüman olasınız diye işte
bu şekilde tamamlamaktadır.

"Eğer yüz çevirirlerse, ey Muhammed! Sana düşenin sadece açıkça tebliğ olduğunu bil."

"Allah'ın nimetini hem bilirler hem de inkâr ederler. Zaten çoğu kâfir kimselerdir."  (Nahl, 81-83)

SIKINTIYA  UĞRADIĞINIZDA
Allah "İki tanrı edinmeyin, O ancak bir tek Tanrı'dır. Yalnız Ben'den korkun" dedi.

"Göklerde ve yerde olan O'nundur. Kulluk da daima O'nadır. Allah'tan başkasından mı sakınıyorsunuz?"

"Size gelen her nimet Allah'tandır. Sonra, bir sıkıntıya uğradığınızda yalnız O'na sığınırsınız."  (Nahl, 51-53)

Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça, gerçek iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir.  (Al-i  İmràn-92)

Gevşemeyin, üzülmeyin, eğer hakikatten inanıyorsanız, muhakkak üstün olan sizsinizdir. (Al-i İmràn-139)

Onlar Kur'an-ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalbleri kilitli mi? Sure Muhammed 24

Namazı kılın; zekàtı verin; Peygamber'e itaat edin ki merhamet göresiniz.Sure Nur 56

Ey inananlar ! mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah'ı  anmaktan  alıkoymasın.
Kim bunu yaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır.

Ey iman edenler ! Allah'tan, O'na yaraşır şekilde korkun ve ancak 
Müslümanlar olarak can verin. (Ali-İmran 102) 

Allah'ı unutup da Allah'ın da kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın.
Onlar, yoldan  çıkan  kimselerdir.  Haşr-19

Kim helàl sınırını aşarak bundan ötesine geçmek  isterse, işte  haddini  aşmış  olanlar onlardır. (Meàric Süresi 18)

Ey İman edenler, Allah'tan sakının ve sadıklarla beraber olun. Tevbe-119

Kıyamet günü mutlaka gelecektir, bunda hiç şüphe yoktur.
Fakat insanların çoğu buna inanmazlar.Mü'min-59

Onların ecelleri gelince, ne bir an geri kalırlar, ne de bir an ileri gidebilirler. (Araf, 34)
Nerede olursanız olun, ölüm size ulaşır, sarp ve sağlam kalelerde olsanız bile.(Nisa, 78)
İşte o gün sevk edilecek yer, sadece Rabbinin huzurudur. (Kıyamet, 30)

Her nefis ölümü  tadıcıdır. Kıyamet günü ecirleriniz eksizce ödenecektir.
Kim ateşten uzaklaştırılır ve Cennet'e sokulursa, artık gerçekten kurtuluşa 
ermiştir. Dünya hayatı, aldatıcı metadan başka bir şey değildir. Ali-İmran,185 

Allah'ın izni olmaksızın hiçbir nefis  için ölmek yoktur.
O, süresi belirtilmiş bir yazıdır.Ali-İmran, 145

Rabbim! Beni geri gönder. Ta ki boşa geçirdiğim dünyada iyi iş (ve hareketler) yapayım. Mü'minun, 99-100

O ki, hanginizin daha güzel davranacağınızı sınamak  için  ölümü ve hayatı  yaratmıştır. Mülk,2

Rabbin hakkı için, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı sorguya  çekeceğiz.  Hicr, 92-93

Melekleri görecekleri gün, günahkarlara o gün hiçbir sevinç haberi yoktur.Furkan, 22

Dünyadaki dostlar, kıyamet günü birbirinin düş-manıdır. 
Ancak gerçek inananlar bunun dışındadır. Zuhruf: 43/67 

Bilmez misin ki, göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır?
Sizin için Allah'tan başka ne bir  dost, ne de bir  yardımcı  vardır. (Bakara; 107)

Allah  iman  edenlerin  dostudur. Onları  karanlıklardan aydınlığa  çıkarır. 
İnkar edenlerin dostları ise putlardır. Onları aydınlıktan karanlıklara düşürürler. 
İşte onlar cehennemliktirler. Orada ebedi kalacaklardır. (Bakara: 257)

De ki:  Allah'a ve Peygambere itaat edin. Eğer yüz çevirir seniz, 
şüphesiz ki Allah, kàfirleri sevmez. Ali İmran, 31

De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve  günahlarınızı  bağışlasın. Ali İmran: 32

Allah şüphesiz sakınanlarla ve iyilik yapanlarla beraberdir. Nahl, 126

Eğer ceza vermek isterseniz size yapılanın aynıyla mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler için daha iyidir. Nahl: 128

Kim yaptığı haksızlıktan sonra tövbe eder, halini düzeltirse, şüphesiz Allah, 
onun tövbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir. Maide-39

Bazen hoşlanmadığınız bir şey, hakkınızda iyi olabilir ve hoşlanmadığınız 
bir şey de hakkınızda kötü olabilir. Allah bilir, siz bilmezsiniz. Bakara-216

KENDİNİZİ BİLİP DURURKEN (BİLE  BİLE) HAKKI BATILA
KARIŞTIRIP, HAKİKATI GİZLEMEYİN. Bakara, 42

arrow3h.gif (1916 Byte)