Cilt:1 Sayı:4

logo3.jpg (6368 bytes)

anasayfadernek hakkındakurs ve seminerlerduyurularüyelik şartlarıüye listesibağlantılararama

VİDEO ENDOSKOPİK KASIK FITIĞI TAMİRİ
Prof.Dr. Cavit AVCI

Avcı C: Video endoskopik kasık fıtığı tamiri. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:133-140, 1994

Laparoskopik kolesistektominin 1987'den itibaren ulaştığı başarısının yükselen grafiğine paralel olarak, diğer video endoskopik cerrahi girişimlere hızlı bir yönelme başlamıştır. Kese ve apandisitten sonra üçüncü sırada ilgi duyulan endoskopik fıtık girişimleri 1990'dan itibaren tanımlanmaya başlanmıştır. Ancak bu girişimlerin kabul görmesi kolesistektomiden çok daha zor ve sınırlı olmuştur. Birçok cerrah, en azından başlangıç dönemlerinde, örneğin Schouldice gibi nüksü çok düşük bir yöntem varken, ayrıca lokal anestezi ile yapılıp hastanın bir günde hastaneden çıkarılması mümkünken, videoendoskopi gibi daha komplike bir tekniğe yönelmenin lüzumsuzluğuna inanmışlardır. Halen bu şekilde düşünen cerrahların çoğunlukta olduğu bilenmektedir. Ancak bazı cerrahlar 1990'dan beri geliştirdikleri tekniklerle kasık fıtığının da video endoskopik yöntemlerle yapılabileceğini göstermişlerdir. Zamanla bu yeni yönteme ilgi duyanların sayılarının artması, birkaç yıl içinde kaydadeğer sayıda serilerin de yayınlanmasına yol açmıştır. Metodun kendi içerisinde de gelişmeler göstermesi ve video endoskopik cerrahinin bilinen genel avantajlarını taşıması nedeniyle, bu yeni tür fıtık girişimleri, her şeye rağmen modern cerrahi uygulamaları arasında kendine özel bir yer bulmaya başlamıştır.
Anahtar kelimeler: Video endoskopi, kasık fıtığı tamiri

VİDEOENDOSKOPİDE ELEKTROCERRAHİ İLKELERİ
Op.Dr. Levent AVTAN

Avtan L: Videoendoskopide elektrocerrahi ilkeleri. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:141-147, 1994

Videoskopik cerrahide en yaygın kullanılan enerji türü elektrik akımıdır. Kapalı kavitede çalışılması, elektrik enerjisi kullanımına daha fazla özen gösterilmesi gerekmektedir. Çünkü, kapalı kavitede çok sayıda alete bağımlı çalışılması ve görünmeyen bölgelerde istenmeyen etki oluşabilmesi komplikasyon riskini yükseltmektedir.
Bir elektrik akımı, iletken bir gödede akan elektron kümeleri ile etkisini gösterir. Amerikalı bir nöroşirürjiyen olan Harvey Cushing, beyin cerrahisinde hemostaz sağlamada elektrik akımı kullanımının avantajlarını 1928 yılında tanımlamıştır. O yıllarda William T. Bovie tarafından dizayn edilen bir ünite ile yüksek frekanslı akım üretilmiş ve Bovie ismi, ameliyathanelerdeki elektrocerrahi üniteleri için konuşma dilinde kullanılan bir terim haline gelmiştir. Bu ilk üniteler fulgurasyon için kullanışlıdır (yoğun yüzeysel karbonizasyon ve doku büzüşmesi ile oluşan fulgurasyonda, kanamaya karşı koagülümden fiziki bir bariyer oluşur). Bu tür üniteler artık ameliyathanelerde kullanılmaktadır, ancak halen satılmakta ve doktor muayenehanelerinde olduğu gibi çeşitli minör koagülasyon işlerinde kullanılmaktadır.
Modern elektrokoagülasyon jeneratörleri 50 Hz'lik şehir şebekesindeki elektriği 300.000-4.000.000 Hz'e (HF=High frequency) çevirebilir. Bu yüksek frekanslı elektrik enerjisinin insan vücuduna çeşitli etkileri vardır.
Anahtar kelimeler: Videoendoskopi, elektrocerrahi

EKTOPİK GEBELİĞİN LİNEER SALPİNGOSTOMİ İLE TEDAVİSİNDE LAPAROTOMİ VE LAPAROSKOPİK YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI
C.GÜLERMAN, M.UĞUR, B.GÜRBÜZ, K.YÜKSEL, H.YEŞİLYURT, S.ARSLAN, H.ORAL, O.GÖKMEN

Gülerman C, Uğur M, Gürbüz B, Yüksel K, Yeşilyurt H, Arslan S, Oral H, Gökmen O: Ektopik gebeliğin lineer salpingostomi ile tedavisinde laparotomi ve laparoskopik yöntemlerin karşılaştırılması. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:148-153, 1994

Bu çalışmada prospektiv olarak ektopik gebeliğin tedavisinde laparoskopik ve laparotomi ile yapılan lineer salpingostomilerin etkinlik, morbidite, hastanede yatış süresi ve gebelik sonuçları gibi parametreler yönünden karşılaştırılması amacıyla planlanmıştır. Çalışmaya alınma kriterleri unrupture gestasyon kesesinin varlığı, vital bulguların stabiliği ve gelecekte fertilitelerinin devamının istenmesiydi. Tüm hastalara diagnostik laparoskopi uygulandı. 28 vakaya laparoskopik yolla, 36 vakaya ise laparotomi ile lineer salpingostomi uygulandı. Postoperativ takipte 3 günlük aralıklarla serum ß-HCG titrleri ölçüldü. 12. haftada HSG çekildi. Laparoskopi ve laparotomi grupları yaş, gravida, ektopik gebeliğin büyüklüğü, hematokrit değerleri açısından benzerdirler. Laparoskopik yolla tedavi edilenlerin hastanede yatma süreleri laparotomi grubuna göre belirgin olarak kısaydı (p<0.001). Postoperativ HSG sonuçlarına göre ektopik gebeliğin olduğu tüpte laparoskopi grubunda 20 hastanın 14'ünde (% 70), laparotomi grubunda 21 hastanın 17'sinde (% 80) tubal geçiş mevcuttu. Gebelik oranları laparoskopi grubunda % 45, laparotomi grubunda % 46 idi. Bu verilrle iki konservatif metodunda benzer olarak güvenilir ve etkili olduğunu, ancak laparoskopik yöntemin daha kısa iyileşme süresi gerektirdiği ve daha ekonomik olduğu sonucuna vardır.
Anahtar kelimeler: Ektopik gebelik, lineer salpingostomi

BÖBREK KİSTİNİN LAPAROSKOPİK RETROPERİTONEAL MARSUPİYALİZASYONU
Doç.Dr. Mustafa AKINCI, Doç.Dr. Ateş KADIOĞLU, Dr. Mustafa USTA, Op.Dr. Faruk ÖZCAN, Dr. Tibet ERDOĞRU, Prof.Dr. Sedat TELLALOĞLU

Akıncı M, Kadıoğlu A, Usta M, Özcan F, Erdoğru T, Tellaloğlu S: Böbrek kistinin laparoskopik retroperitoneal marsupilizasyonu. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:154-158, 1994

Retroperitoneal organların laparoskopik manipülasyonuna transperitoneal yoldan başlanmıştır. Ancak bu giriş yolu duodenum, ince barsak, kolon ve büyük damarlar ile çevrilidir ve bu organların mobilizasyonu gereklidir. Ayrıca hastada daha önce geçirilmiş intraabdominal operasyonlara bağlı yapışıklıklar olabilir. Bunun yanında bu bölgeye ürologlar aşina değildir. Tüm bu nedenlerden dolayı, böbreğe retroperitoneal yaklaşım tercih edilmeye başlanmıştır. Bu yayında, semptomatik sağ böbrek üst-orta zonda basit kist saptanan bir hastada, ultrasonografi eşliğinde, retroperitoneal laparoskopik renal kist marsupilizasyonu irdelenmiştir.
Anahtar kelimeler: Böbrek kisti, laparoskopi, retroperitoneum

KASIK FITIKLARININ LAPAROSKOPİK ONARIMLARININ KOMPLİKASYONLARI
M.E. ARREGUI

Arregui M.E: Kasık fıtıklarının laparoskopik onarımlarının komplikasyonları. End.-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:159-178, 1994

Kasık fıtıklarının laparoskopik onarımlarına bağlı komplikasyonların mekanizmalarını bilmek, bunları önlemek için gereklidir. Bu bilgilere sahip olan cerrahlar; herninin tipine, hastanın klinik kondüzyonuna ve hastanın iş ve evdeki fiziksel aktivite isteğine göre en uygun tekniği seçebilirler. Bu bölümde biz sadece laparoskopik herni onarımının nüks ve komplikasyonlarını değil, açık onarım tekniklerini de analiz edeceğiz. Başarılı sonuçlar için cerrahlar hernileri doğru olarak tanımlayabilmenin yanısıra herni oluşumundaki predispozan faktörleri ve ilgili komplikasyonları da bilmelidir. Kasık kitlelerinin ayırıcı tanısında lenf nodu, lipoma, safen varisi veya psoas abseleri yer alır. Bu nedenle ayırdedici özellikler çok iyi bilinmelidir. Ultrasonografi; etyolojisi iyi bilinmeyen abdominal kitleleri değerlendirmede, okült femoral hernilerden ayırmada yararlı olabilir. Herniografi aynı zamanda kasık ağrısı olan hastalarda nonpalpabl hernileri tanımlamak için de yapılabilir. Obstrüktif üropati, kronik akciğer hastalığı, siroz, pankreas veya kolonun okült kanserleri herni ile birlikte yada predispozan faktör olabilir. Bunlar inguinal herniorafiden önce tedavi edilmelidir. İnguinal herni ile ilgili: intestinal obtrüksiyon, inkarserasyon, strangülasyon ve kasık bağına bağlı komplikasyonlar oluşabilir. İnguinal hernilerin onarılmaması morbidyite ve mortaliteyi artırır..
Anahtar kelimeler: Laparoskopi, kasık fıtığı, komplikasyonlar

LAPAROSKOPİK İNGUİNAL HERNİ ONARIMI
Doç.Dr. Erdoğan M. SÖZÜER, Yard.Doç.Dr. Nusret AKYÜREK, Doç.Dr. Zeki YILMAZ

Sözüer E.M, Akyürek N, Yılmaz Z: Laparoskopik inguinal herni onarımı. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1:179-183, 1994

Nisan 1993 ile Nisan 1994 tarihleri arasında İnguinal hernisi olan 10 hasta laparoskopik olarak ameliyat edildi. Hastaların 9'u erkek, 1'i kadın olup, ortalama yaş 52 idi (15 ile 71). Hastaların 6'sında indirekt, 3'ünde ise direkt, birinde ise nüks direkt inguinal herni mevcut idi.
Bu çalışma laparosokpik herni tamirinin güvenli ve etkili bir metod olup olmadığını değerlendirmek için yapılmış olup, genel anestezi yönünden yüksek risk taşıyan ve inkarsere veya strangüle hernisi olan hastalar çalışma dışı bırakılmışlardır. Ortalama operasyon süresi 70 dakika idi. Bir hastada komplikasyon meydana geldi. Ortalama 6 aylık (4-6 ay) takip süresi boyunca nüks görülmedi. Ortalama hastanede kalma süresi 2.5 gün ve normal aktiviteye dönme süresi 5 gün idi.
Henüz uzun süreli takipler elde olmamasına rağmen, laparoskopik herni tamiri düşük mortaliteye sahip etkili bir tekniktir. Bunun değerlendirilmesi için uzun süreli takiplere ihtiyaç vardır.
Anahtar kelimeler: İnguinal herni, laparoskopik herni tamiri

LAPAROSKOPİK KASIK FITIĞI TAMİRİ
Op.Dr. Türker BULUT, Op.Dr. Rasim GENÇOSMANOĞLU, Doç.Dr. Dursun BUĞRA, Prof.Dr. Yılmaz BÜYÜKUNCU

Bulut T, Gençosmanoğlu R, Buğra D, Büyükuncu Y: Laparoskopik kasık fıtığı tamiri. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1: 184-188, 1994

Bu prospektif klinik çalışmada, İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, B Servisinde, Ekim 1993-Ocak 1994 tarihleri arasında ameliyat edilen 32 kasık fıtığı olgusuna uygulanan ameliyat türleri, hastanede kalış ve normal günlük aktiviteye dönüş süreleri, nüks oranı, komplikasyon gelişme oranı ve maliyetleri yönünden karşılaştırılmıştır. On olguya laparoskopik yöntemle transabdominal preperitoneal greft takviye (1 olguda bilateral) uygulanırken, toplam 22 olguya konvansiyonel fıtık tamiri girişimleri (Shouldice takviye 11 olgu, modifiye Bassini takviye 6 olgu, McVay takviye 3 olgu, ağ örme takviye 2 olgu) yapılmıştır. Laparoskopik grupta olguların tümü erkek, yaş ortalaması 38.6; konvansiyonel grupta olguların 20'si erkek, 2'si kadın, yaş ortalaması 51 olarak bulunmuştur. Olguların tümü aynı cerrahi ekip tarafından ameliyat edilmiştir. Hastanede kalış ve normal günlük aktiviteye dönüş süreleri laparosokpik grupta anlamlı derecede daha kısa iken (p<0.01 ve p<0.001) nüks oranı (p<0.01) ve operasyon maliyeti konvansiyonel gruptan daha yüksek bulunmuştur.
Anahtar kelimeler: Laparoskopik kasık fıtığı tamiri, greft ile takviye

PaCO2'NİN PNEUMOPERİTONEUM SÜRESİ İLE İLİŞKİSİ
Op.Dr. Metin ERTEM, Uz.Dr. Oya YILMAZ, Doç.Dr. Sabri ERGÜNEY, Prof.Dr. Yıldız KÖSE, Uz.Dr. Gülün MENDERES

Ertem M, Yılmaz O, Ergüney S, Köse Y, Menderes G: PaCO2'nin pneumoperitoneum süresi ile ilişkisi. End-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1: 189-191, 1994

Bu prospektif klinik çalışmada laparoskopik kolesistektomi uygulanan ASA I ve II skorlu 30 kadın hastada pneumoperitoneum süresi ile PaCO2 arasındaki ilişki araştırılmıştır. Pneumoperitoneum süresine paralel olarak PaCO2 seviyelerinin anlamlı olarak yükseldiği saptanmıştır..
Anahtar kelimeler: Pneumoperitoneum süresi, PaCO2

LAPAROSKOPİK KOLESİSTEKTOMİDE BİR YILLIK DENEYİMİMİZ
Dr. İbrahim ÖZMAN, Prof.Dr. Mehmet FÜZÜN, Yard.Doç.Dr. Seymen BORA, Yard.Doç.Dr. Serdar SAYDAM

Özman İ, Füzün M, Bora S, Sayman S: Laparoskopik kolesistekotimde bir yıllık deneyimimiz. End.-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1: 192-195, 1994

Ocak 1993-Şubat 1994 tarihleri arasında 86 hastaya kolelitiazis, 2 hastaya safra kesesi polipi nedeni ile laparoskopik kolesistektomi uygulandı. Hastaların yaş dağılımı 26-66 yaş (ortalama 48.4 yaş), kadın/erkek oranı 77/11 idi. Operasyon süresi 40-180 daikka (ortalama 87 dakika), hastanede kalış süresi 1-7, ortalama 1.8 gündü. 7 hastada açık kolesistektomiye geçildi (% 7.9). Morbidite olarak bir hastada medikal tedavi ile düzelen subhepatik kolleksiyon, bir hastada da umblikal port giriş yerinden insizyonel herni görüldü. Morbidite oranı % 2.3 bulundu. Kliniğimizde laparoskopik cerrahi eğitimi asistan eğitim programı içine alınmıştır. Şimdiye kadar 11 olgu deneyimli bir cerrah gözetiminde asistanlara uygulatılmıştır ve bu olğularda herhangi bir komplikasyon görülmemiştir. Laparoskopik cerrahi eğitiminin günümüz koşullarında cerrahi asistanlık eğitimi içinde verilmesinin uygun olacağına inanıyoruz.
Anahtar kelimeler: Laparoskopik kolesistektomi

LAPAROSKOPİK APENDEKTOMİ (Yabancı Yayınlardan Seçmeler)
Op.Dr. Osman YÜCEL

Yücel O: Laparoskopik appendektomi (Yabancı Yayınlardan Seçmeler). End.-Lap. ve Minimal İnvaziv Cerrahi Derg. 1: 196-198, 1994