ANASAYFA



                                                                 ÖNSÖZ


               



                   Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasından sonra Atatürk’ün teşviki ile iki kez çok partili hayata geçişe teşebbüs edildiyse de başarılı olunamamıştır. Bu teşebbüslerden biri 1930’larda bizzat Atatürk’ün Paris büyükelçisi eski ve yakın arkadaşı Fethi Okyar’a 1930 yılında Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kurdurmasıyla denenmiş ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde demokrasiye geçiş amacıyla bir güdümlü muhalefet denemesi yapılmıştır. Ne var ki bu deneme başarıya ulaşamamış ve geniş halk kitlelerinin hızla Serbest Cumhuriyet Fırkası’nda toplanmaya başlaması iktidar partisinin ürkütmüş,tam o sırada bir de Menemen Gericilik Olayı çıkınca, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının başına gelen kötü akıbetin Serbest  Cumhuriyet Fırkası’nın başına da geleceği açıkça anlaşılmıştır. Atatürk’ün emriyle kurulmuş olan Serbest Cumhuriyet Fırkası Atatürk’ün direktifi ile kapatılmıştır. Ve tüm sosyal hastalıklara çare olunacağına ulusu çağdaş uygarlık düzeyine çıkaracağına ve milli iradenin egemenliğini de sürdürüleceğine inanılmış olan tek partili cumhuriyet düzeninde karar kılınmıştır.


                  Ve  tek partili cumhuriyet düzeni, 07/06/1945 de Cumhuriyet Halk Partisi meclis grubu başkanlığına verilen dörtlü takririn sağladığı çok partili döneme geçiş sürecine kadar sürmüştür. CHP meclis kurulunun parçalanması ve yakın gelecekte CHP’ne karşı en güçlü muhalefet partisinin kurulması siyasi tarihimizde “Dörtlü Takrir” adını alan olayla başlar. Dörtlü Takriri İzmir milletvekili Celal Bayar  İçel milletvekili Refik Koraltan, Kars milletvekili Fuat Köprülü ve Aydın milletvekili Adnan Menderes’in imzasıyla CHP meclis grubu başkanlığına verilmiştir. 
                                            
                                                                                            MUHTEREM KAHRAMAN
SONRAKİ SAYFA